Bartın'a emekliler için 416 konut

AK Parti Bartın İl Başkanlığı Nisan Ayı Danışma Meclisi geçtiğimiz Pazar günü Bartın Kültür Merkezi’nde yapıldı. Toplantıda konuşan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Türkiye’nin artık eski Türkiye olmadığına işaret ederek AK Parti İktidarlarıyla birlikte ülkemizin daha çok büyüdüğüne ve ekonomimizin daha güçlü bir hale geldiğine dikkat çekti.

“2002’den bu yana ülkemizi her alanda büyüttük”

Meclis Toplantısı’nda konuşan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç,

“AK Parti bu ülkeye çok lazım, AK Partililer, teşkilatımız milletimiz için çok gerekli. Milletimizle, ülkemizle AK Parti’nin kaderi adeta artık örtüştü. AK Parti’nin kaderiyle Türkiye’nin kaderi aynı da diyebiliriz. AK Parti kurulduğu 2001 yılındaki Türkiye’yle bugünkü Türkiye’yi karşılaştırdığımızda arada çok büyük fark var. O günkü Türkiye bugünkü Türkiye’den 3 kat daha küçüktü. Biz AK Parti iktidarları, Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bir Türkiye’nin yanına 2 Türkiye daha ilave ettik, ülkeyi büyüttük. IMF kapılarında el pençe divan duran Türkiye’den 1 milyar dolar borç için büyük tavizlerin verildiği, yatırımların durdurulduğu, yatırım programlarının yeniden revize edilip büyük projelerin çıkarıldığı, büyük projelerden ziyade küçük projelerin bile yapılamadığı, emekliye maaşının ödenemez hale geldiği bir tablodan kurtulduk. Milletimiz sayesinde koalisyonlardan bu ülkeyi artık tek parti iktidarına kavuşturduk. 2002’den bu yana da 16 yılda ülkemizi her alanda büyüttük. IMF’den defteri kapattık ekonomide bağımsızlığımızı ilan ettik. Nükleer santral ihalelerini gerçekleştirdik enerjide bağımsızlığımızı yarattık.

“CHP, AK Parti’ye değil Türkiye’ye de karşı geliyor”

3 Nisan Salı günü Türkiye Cumhuriyeti tarihini en büyük yatırımının temeli atıldı. Rusya Devlet Başkanı ülkemize geldi. Tarihimize ekonomik anlamda baktığımızda en büyük yatırım Türkiye’ye enerjide çağ atlatacak büyük bir yatırım. Ama o anda CHP Milletvekillerinin konuşmalarına bakın. Bir yanda en büyük projenin temel atma töreni var diğer yanda CHP milletvekilleri grup toplantısında konuşma yapıyorlar ve “Türkiye’yi artık yatırım bile yapılamayan bir ülke haline getirdiniz.’ diyorlar. Utanman lazım, sıkılman lazım, sen bunu nasıl diyorsun. Hem ‘ülkeyi yatırım yapılamaz hale getirdin’ diyorsun ama aynı anda Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yatırımın temeli atlıyor. Senin daha dünyadan haberi yok. Bunlar Türkiye’nin en büyük projelere adım atmasını, Türkiye’nin dünyanın en büyük havaalanlarını yapmasını, en büyük köprülerini inşa etmesini, denizin altında tüneller yapıp arabaları, trenleri buradan geçirdiğini hayal etmeleri zordu. Ama bunun AK Parti aracılığıyla yapılmış olmasını hazmedemiyorlar. Çünkü bu büyük ve kalıcı eserler Türkiye’yi 2023-2053 hedeflerine ulaştıracak bu eserleri ortaya koyan AK Parti kadrolarını milletin gönlünden hiçbir zaman silinemeyeceği endişesiyle Türkiye’nin yatırımlarına, milletin daha refah bir şekilde yaşamasına karşı geliyorlar. Onun için bunlar karışı geldiği icraatlarda sadece AK Parti’ye değil Türkiye’ye de karşı geliyorlar.

“Bugüne kadar teröre milyarlarımız gitti”

Türkiye’nin büyümesinin, kalkınmasının önündeki en büyük engel terördür. Bugüne kadar teröre milyarlarımız gitti. Gerek içte gerek dışta ne kadar terör örgütü varsa hepsi devletçikler kurmaya kalkıştılar ama kuramadılar. Türkiye olarak biz buna izin vermedik. Terör operasyonları kendi silahıyla, kendi insansız hava araçlarıyla, kendi helikopteriyle, kendi tankıyla yapabilen bir Türkiye var. Bu mücadeleyi kendi milli gücüyle yapabilen bir Türkiye var. Artık kendi silahını, kendi savaş gemisini üretmeye başlayan bir Türkiye var. Türkiye ekonomide güçlü oldukça bu alanlarda da başarılı oluyoruz. Silahsız, insansız hava araçları vardı şimdi silahlı insansız hava araçları var. Eskiden biz bunları dışarıdan alıyorduk ve bu nedenle de tüm sistemleri onlara bağımlıydı. Yani biz yabancıların verdiği istihbaratla biz teröristi vuracağız bu mümkün müydü? Şimdi kendi ürettiğimiz, sistemimizi kurduğumuz 30 bin fitten teröristi gözleyen ve mağarasının en son noktasını görebilen bir teknolojiye sahibiz.

“Bartın çimento AK Parti sayesinde batık durumundan kurtuldu”

Biz fabrikaları kapatmıyoruz, Türkiye’nin 81 vilayetinde organize sanayileri fabrikalarla dolduran bir iktidarız. Yeni yeni fabrikalar açan ve o fabrikalara yeni enerji imkânları sunan, organize sanayileri büyüten bir iktidarız. Bizden önce fabrikalar kapatıldı, Bartın’da Bartın Çimento’yu kim batırdı, kim ayağa kaldırdı? Bartın Çimento, AK Parti sayesinde batık durumundan kurtuldu ve üretimini, kapasitesini arttırdı. Özel sektörün yatırım yapmasının yolunu açmak devletin görevi ve biz bunu yapıyoruz. Bartın Organize Sanayi Bölgesi’nde 380 KW’lık trafo merkezi inşaatı bitmek üzere hatta bu yaz sonu bitecek. Bartın şuanda 157 KW’lık enerjiden yararlanıyor ama bu konutlara bile yetmiyor. 380 KW’lık trafo merkeziyle hem sanayide hem konutlarda enerji sorunu kalmayacak. Organize Sanayi Bölgesi’nin büyüteceğiz, açacağımız 40 fabrika olacak, şuanda kamulaştırma çalışmaları devam ediyor. Kamulaştırma biter bitmez de hemen 2019 yılı öncesinde ikinci kısmı sanayicimizin hizmetine sunarak Bartın istihdamında, iş kapısında daha da ileriye gitmiş olacak ve gençlerimize daha iyi iş imkânları sağlamış olacağız. Ekonomimiz güçlendikçe sanayicimizi de çiftçilerimizi de desteklemeye devam edeceğiz.

“Barajın neresinde sızıntı var?”

Bartın Üniversitesi’nde okuyan öğrencilerin 3 binden fazlası Bartınlı. Yani bu öğrencilerimize kendi memleketlerinde yükseköğrenim fırsatı sağlamışız. Tabi bunlara ne gerek var demiyor. Biz bu gibi söylemlerle zaman geçirmeyeceğiz. Bartın’ı her alanda ayağa kaldırıyoruz. 5 milyar TL’lik kamu yatırımı gerçekleştirdik. Şuanda devam eden bir 5 milyar TL’lik kamu yatırımı daha var. Kirazlık Köprü Barajının kimse biteceğine inanmıyordu. 2014’de ikmal ihalesini yaptık ve 3 yıl içerisinde bitirdik. 3-4 gün devam eden yağışların ardından Bartın’ı sel felaketinden kurtarmışız ama birileri bundan rahatsız oluyor. Bartın’ın cumhuriyetle yaşıt olan gazetesi ‘Tehlikeli havuz. Baraj patlayacak’ diye yazdı. Böyle bir şey olabilir mi? Sen hangi sahadasın, neredesin? Gidip yerinde gördün mü? Sızıntı var mı? Bunlar CHP zihniyeti. Bunlar  ‘AK Parti ne yaparsa biz karşıyız’ diyorlar.  Böyle bir karalama olabilir mi?

“Muhalefet noktasında Türkiye’nin büyük bir eksikliği var”

Kozcağız ve Kışla Barajı inşaatları başladığında CHP’lilerin ne yaptıklarını hatırlıyor musunuz? Orada tabutlu eylem yapmışlardı. Kışla Barajı başladığında eylem yapmışlardı. CHP Grup Başkanvekili Meclisteki bir konuşmasında ‘Biz muhalefetiz. Tabi ki biz sizin en iyi yaptığınız şeylere karşı geleceğiz.’ demişti. Bizim en iyi yaptığımız şeylere karşı gelirsen bir kere ömür boyu tabi muhalefete mahkûm olursun. Muhalefet demek her şeye karşı gelmek demek değildir. Muhalefet demek daha iyisi için yapıcı eleştiride bulunmak demektir. Güzelcehisar’ı turizmde ayağa kaldıralım dedik. 2,5 milyon TL ödenek aktardık. Ankara Üniversitesi’nden oraya profesörler geldi. Profesör Fiden İlke ‘Bu projeye karşı gelinmez. Lav sütunları dünyada sadece 4 yerde var. Birisi de Türkiye’de. Bu yaptığınız sadece yürüyüş yolu değildir. Dünyada sadece 4 yerde olan lav sütunlarından bir tanesinin de Bartın’da olmasıdır. Bu  proje bunun altının çizilmesidir. Amasra’ya gelen burayı görmek ister.’ diyor. Bu proje olmasa orayı nasıl görecek? O zaman oradaki eyleme gidenler şimdi bitmiş halini görünce ‘Biz böyle olacağını bilmiyorduk’ diyor. Her şeye karşı gelen bir tavır, muhalefet noktasında Türkiye’nin büyük bir eksikliği var.

“Taşeronlar, terör örgütlerini kullandılar”

Bunlar yapıcı muhalefet yerine karalama kampanyasıyla işi götürmeye çalışıyorlar ama geçirdiğimiz tüm seçimlerde milletimiz teveccühünü hep AK Parti’den yana koydu. İkide bir ‘Türkiye’de baskı var, özgürlükler yok ediliyor. Türkiye’de olağanüstü hal var’ gibi dünya kamuoyuna mesajlar vermeye çalışıyorlar. Türkiye’de millete karşı ilan edilmiş bir OHAL var mı? Millet bundan etkileniyor mu? Etkilenmiyor. Türkiye’nin gelişmesini, kalkınmasını, kendi silahını üretmesini istemeyen küresel güçler Türkiye’nin bu yürüyüşünü durdurmak için çeşitli zamanlarda devreye girdiler. Taşeronlar, terör örgütlerini kullandılar. Gezi olaylarını çıkardılar. Ardından 17-25 Aralık algı operasyonları ve en son 15 Temmuz FETÖ’nin taşeron olarak kullanıldığı darbe girişimi. Ama milletimiz canını Türkiye için ortaya koydu. Milletimiz Türkiye’ye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıktı. Bir millet diktatör için sokağa canını vermeye çıkmaz. Sen hangi diktatörden bahsediyorsun.

“Yeni sistemle Türkiye çok daha hızlı kalkınacak”

2019’da çok güzel bir tabloyla artık Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine adım attığı, yasamanın, yargının, yürütmenin tam anlamıyla birbirinden bağımsız olduğu ama birbirini denetlediği bir hükümet sistemi ile Türkiye çok daha hızlı kalkınacak. Milletimizin refahı ve alım gücü çok daha hızlı artacak. Buna inanın, ilk 5 yılda meyvelerini verecek. Şimdiden vermeye başladı zaten. Neymiş ‘Yürütme, Meclis artık olmayacak’ diyorlar. Meclis olacak ve 600 milletvekili yasama görevini yapacak. Cumhurbaşkanı, bakanlarla beraber yürütme görevini yapacak. Kanunları meclis yapacak, icraatla ilgili kararları da cumhurbaşkanının altında ki bakanlar uygulayacak. Meclis çıkardığı kanunlarla yürütmeyi, cumhurbaşkanını denetleyecek. Yargı daha bağımsız olacak, bir yerlere bağlı olmayacak. Yargının ve emniyetin içine sızmalar öyle kolay olmayacak. Türkiye daha demokratik bir şekilde, Cumhuriyet rejimine daha uygun bir yönetim şekliyle yoluna devam edecek. Burada rejim filan değişmedi. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de ‘biz parlamenter sisteme geri dönmek istiyoruz’ diyecekler. Bunun propagandasını yapacağını söylüyor. Bu millet yüzde 52 ile ‘evet’ demiş.

“Yeni bir sistem 2019’dan itibaren başlıyor”

Yeni sistemde Meclis kendi görevini yapacak, hükümeti denetleyecek. Gerektiğinde yanlış yaparsa soruşturacak. Şu anda soruşturamıyor. Cumhurbaşkanının yaptığı bütün işlemler şu anda yargı denetiminin dışında. Yeni sistemde vatandaş cumhurbaşkanının, onun bakanlarının, yürütmenin aldığı bir karar nedeniyle mahkemeye gidebilecek. Tam bir hukuk devletinin hâkim olduğu, cumhuriyet rejimine uygun ve halkın doğrudan doğruya kendini yönetecek hükümeti sandıkta belirlediği sistem. Yani seçim akşamı hükümet kurulmuş olacak. Şu andaki sistemde seçim akşamı hükümetin kiminle kurulacağı belli mi? Kim kiminle anlaşacak? Kurulamayan hükümetler, kurulsa bile üç yılı aşamayan hükümetler, istikrarsızlıklar hep bizleri dünya ileriye doğru giderken maalesef Türkiye’nin hızını kesti. Şimdi Türkiye’nin hızını kesen sistem yerine yeni bir sistem 2019’dan itibaren başlıyor.

“2019’da Bartın Belediyesi ak belediyecilikle tanışacak”

2019 cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinden önce ilk imtihanımız yerel seçimler. Bartın’da yerel seçimlerde en yüksek başarıyı sağlamak, İl belediyesi dahil tüm ilçeler, tüm beldeler, il genel meclisinin de tamamını alarak 2019 cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine çok büyük bir moralle gireceğiz. Bartın’ın ilçeleri AK Partili, beldeleri Kumluca hariç AK Partili ve il merkezimiz inşallah Ak belediyecilikle tanışacak. Bartın’ın şehircilikte kat edeceği çok yol var. Bartın’a  dışarıdan gelenler belediyecilikte çok büyük eksiliğin olduğunu hep ifade ediyorlar. Sizler de bizde yaşıyoruz. Bu sorunları gidermek AK Parti’nin bizlerin omuzlarında. Bunun için çok çalışacağız. Önce yerel yönetimler ardından cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinde Bartın’da AK Parti’nin bayrağını çok yükseklere taşıyacağız. Türkiye’de en başarılı iller arasına Bartın girecek. Bu sizin sayenizde olacak. Milletimiz yapılanı takdir ediyor. İcraatlara bakıyor. Kendisiyle kim dertleniyor kim dertlenmiyor çok iyi biliyor. Sürekli yanlarında olacağız ve hem icraatlarımızla konuşup sosyal ilişkilerimizi de onlarla irtibatımızı da daha da artıracağız. AK Parti yolculuğu Bartın yüzde 28’le başladı. Yüzde 39, yüzde 49, yüzde 54, referandum yüzde 57. Sürekli artan bir destek. Bu desteği daha da yukarılara demek ki tırmandırabiliyoruz. Demek ki potansiyel var. 28 bin oyu 63 bine çıkarmışsak, iki katından fazla artırmışsak demek ki 63 binden 80 binlere çıkacak bir potansiyel Bartın’da var. Bunu inşallah önümüzdeki seçimlerde gerçekleştireceğiz.

“Bartın 400 yataklı hastanenin inşaatı başlıyor”

Bartın 400 yataklı hastanenin inşaatı başlıyor. İhalesini yaptık. 200 milyon yaklaşık maliyeti olan ve 160 milyona ihalesi yapılan ileride eğitim araştırma hastanesi olabilecek nitelikte bir hastaneyi Bartın’a kazandırıyoruz. Bu büyük bir yatırım. Türkiye bir taraftan terörün önüne geçmek için yurt dışına operasyon düzenliyor, diğer taraftan Bartın’a hastane için 200 milyon gönderebiliyor. İşte AK Parti’nin Türkiye’yi getirdiği nokta. Amasra’da ilçe hastanemiz bitmek üzere. Ulus’ta önceki yıllarda tamamlamıştık. Bütün beldelerde aile sağlığı merkezlerimiz var. Beldelerimizin dışında Kızılelma, Kurtköy gibi aile sağlı merkezleri yapıldı. Bu sene TOKİ’de yapıyoruz. İhalesini yaptık. Aladağ’da aile yaşam merkezi yapıyoruz. Kemer Köprüye bir aile sağlığı merkezi inşa ediyoruz. Gerek birinci basamak gerekse hastaneler düzeyinde en iyi hizmeti alabilmesi için vatandaşlarımızın gereken gayreti gösteriyoruz.

“Çok ciddi mesafeler aldık”

Adliye Sarayımız bitmek üzere. 22 milyona ihale edilmişti. Önümüzdeki adli yılla beraber modern bir Adalet Sarayına kavuşmuş olacağız. Bartın’da kamu hizmet binalarının yenilenmesiyle ilgili çok ciddi mesafeler aldık. Bir Kültür Merkezi bile yoktu. Bir tiyatro gelse Bartın’a gösteri yapabileceği bir sahne yoktu. Valinin oturabileceği bir hükümet binası yoktu. Kaymakamlık tabelası indirildi Valilik tabelası asıldı. AK Parti’ye kadar öyle oldu. AK Parti gelince hükümet binası, sosyal güvenlik binası, gençlik merkezi, yüzme havuzu, sporcu fabrikası, Ömer Tepesi de dahil ilçe ve beldelerimizde ışıklandırmalı, FİFA standartlarına uygun sentetik sahaların hepsi tamamlandı. Bölge trafik binasından emniyet müdürlüğüne kadar tüm kamu hizmet binaları. Bartın Üniversitesi Bartın’ın sınırlarını bile taşan büyük bir yatırım. Kampüs inşaatında Batı Karadeniz’in en büyük kütüphanesini orada inşa ediyoruz. Yine Batı Karadeniz’in en büyük camisini orada inşa ediyoruz. Rektörlük binasının inşaatına başladık. Bu sene sözel derslik binasını ek programa aldık. Tüm bu yatırımları hızlandırıyoruz. 2 bin 500 kişilik kız öğrenci yurdu inşaatı devam ediyor ve bitmek üzere. İl dışından gelen öğrencilerimiz daha güvenli bir ortamda eğitimlerine devam edecekler. 2 bin 800 kişilik erkek yurdu inşaatı başlıyor. Yine bin kişilik kampüs içerisinde yurt inşaatı başlıyor ihalesi yapıldı. Bartın’a gelen öğrenci Bartın’ı kazandığına pişman olmayacak. Rahat bir ortamda eğitimini görecek.

“Bartın’ın iki yakasını birbirine getireceğiz”

Bartın Irmağı ayrı bir hazine. Proje çalışmaları bitti yapım ihalesi aşamasında. İlk etabını yakın zamanda TOKİ Köprüsünün inşaatı ile başlıyoruz. Bartın’ın iki yakasını birbirine getireceğiz. Bugüne kadar koruma amaçlı imar planı yapılamadığı için başlanamamıştı. Ödenek sıkıntımız yoktu. Özel İdarede 2011 yılından beri 2 buçuk milyon bekliyordu. Şimdi o 2 buçuk milyonu özel irade TOKİ’nin karşısındaki yola ve menfezlerle köprülere harcayacak. Biz DSİ’nin projesine dahil ederek DSİ ıslah projesi kapsamında TOKİ Köprüsünü ihale edeceğiz. İhale için gerekli ödenek ayrıldı ve birkaç gün içinde gününü bekliyoruz. Bartın için önemli bir yatırım.

“TOKİ projesi bitmek üzere”

Emeklilerimiz için de 416 konutumuz Dallıca’da çok güzel güneş alan ve Bartın’ı gören bir yerde inşa edilecek, projesi bitmek üzere. İmar planları Çevre Şehircilik Bakanlığınca onaylandı. Yerel yönetim merkezi yönetim uyumu bunun için önemli. Bartın Belediyesi ‘TOKİ konutları oraya uygun değildir’ diye yazı gönderdi. Biz bunların hepsini aştık. Bakanlığımız onayladı ve yakın zamanda ihalesini yapacağız. Müracaatlarını alıp kura çekimi yapacağız. Çok müracaat var ama 416 emeklimize bir nebzede olsa katkı sağlayacağız. Ulus’ta 320 konut inşaatı hızlı bir şekilde devam ediyor.”