Bankoğlu 'Cumhuriyetin sundukları sayesinde ayaktayız'
CHP Bartın Milletvekili, Parti Meclisi ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Av. Aysu Bankoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluşunun 97. Yıl dönümü vesilesiyle açıklamalarda bulundu. Bankoğlu, '29 Ekim 1923, bizim miladımızdır. Bugün, Cumhuriyetin sundukları sayesinde ayaktayız' dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Bartın Milletvekili, Parti Meclisi ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Av. Aysu Bankoğlu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın yıl dönümü vesilesiyle açıklamalarda bulunarak cumhuriyetin önemine dikkat çekti ve 97 yıl önce, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ilan edilen cumhuriyetin, en büyük değerimiz olduğunu belirtti. Bankoğlu, "Her türlü yokluk içinde, hasta ve yıkılmış bir ülkeden, başı dik, onurlu bir Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. Kadın, erkek her yaştan Anadolu insanı, Atatürk ve silah arkadaşlarıyla beraber özgürce, insanca, adaletli bir ülke kurulması için önce canlarından vazgeçtiler. Yaşama hakkı, sağlık hakkı, eğitim hakkı, kadınların seçme ve seçilme hakkı, düşünce, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı, din ve vicdan özgürlüğü, özel hayatın gizliliği, şikâyet ve isteklerin başta Türkiye Büyük Millet Meclisi olmak üzere tüm yetkililere dilekçe ile bildirilebilmesi, konut dokunulmazlığı ve basın özgürlüğü hakları, cumhuriyet sayesinde sahip olduğumuz kazanımlardan yalnızca bazılarıdır. Bugün, anayasamızın her bir yurttaşa tanıdığı eşitlik ilkesinin gücüyle mücadelemizi sürdürüyoruz. Anayasanın hukuken güvence altına aldığı haklara yönelik yasa tanımaz zihniyetlerin çabalarına karşı, Cumhuriyet Halk Partisi olarak verdiğimiz mücadele durdurulamaz. İçeriden ve dışarıdan, ülkemizi cumhuriyet aydınlığından çıkarmak isteyenlere ve ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyenlere izin vermeyeceğiz” dedi.
“Cumhuriyet, bugün el kapılarında, bir avuç grip aşısı peşindedir”
Aysu Bankoğlu, sözlerinin devamında, cumhuriyetin ülkemize kazandırdıklarına ilişkin bazı önemli örnekler verdi ve şunları ifade etti:
"Tersanelerden şeker fabrikalarına, Paşabahçe’den Sümerbank’a, demir çelikten fişek ve silah fabrikalarına, çimentodan kükürt fabrikalarına, kağıttan tütün fabrikasına, Atatürk Orman Çiftliği’nden Çocuk Esirgeme Kurumu’na, İş Bankası’ndan Hukuk Fakültesi’ne, Altın Arama ve İşletme İdaresi’nden Devlet Hava Yolları’na, Devlet Üretme Çiftliklerinden Devlet İstatistik Enstitüsü’ne kadar sayısız kurum, Atatürk’ün ve değerli devlet insanlarımızın cumhuriyetle ülkemize kazandırıp bizlere bıraktığı miraslardı. 97 yıl sonra, bu kurumlardan hangilerini ve hangi cumhuriyet değerlerini elimizde tutabiliyoruz, iyi görmek lazım. Bakın, Koronavirüs salgını güçlü ülkelerin bile baş edemediği bir salgın olarak yayılmaya devam ediyor. Peki bir grip aşısına dahi ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, 1928’de bir cumhuriyet değeri olarak kurulan Hıfzısıhha Enstitüsü’nü mumla aramayan bir yurtsever var mıdır? İlaçtan aşıya, serumdan ilaç kontrolüne kadar hem üretim hem denetim yapmak üzere 92 yıl önce kurulmuş olan Hıfzısıhha Enstitüsü’nün aşı üretimi, 2004 yılında durdurulmuş; 2011’de ise bahsettiğim kurum tamamen kapatılarak Halk Sağlığı Kurumu'na devredilmek suretiyle etkisizleştirilmiştir. Neredeyse yüz yıl önce kendi aşısını üretebilen bir cumhuriyet, bugün el kapılarında, bir avuç grip aşısı peşindedir. İşte Atatürk’ün tüm kurumlarıyla tesis ettiği “kendine yeten ülke” günümüzde, bir hastalık karşısında bile çaresizce dışa bağımlıdır."
“Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir”
Cumhuriyetin, aslında halkın iradesi demek olduğunu; bugün tek adam rejimine dönüşmüş bir idareyle ülkenin yönetilmeye çalışıldığını ancak başarılı olunamadığını belirten Bankoğlu, "Halkın iradesiyle seçilenlerin belli bir kesime değil, tüm yurttaşlara hizmet etmesi demek olan cumhuriyet, tüm değerleriyle sarılmamız gereken yegâne sigortamızdır. Saltanat yönetimine 98 yıl önce son verildi ve ardından 1923'te Cumhuriyetin ilanıyla egemenlik, kayıtsız şartsız millete teslim edildi. Bunun aksini istemek, diretmek, savunmak vatan hainliğidir. Kimse unutmasın ki; Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir. Bu gerçeği görmezden gelerek istediğince evirip çevirmek, yok saymaya çalışmak ve adaleti sadece lafta anmak, ülkemizi her bakımdan zayıflatıp itibarsızlaştırırken yurttaşların hukuka olan güvenini de kökünden sarsmaktadır. Bizler, CHP'nin neferleri olarak başa geldiğimizde, elbette bu saydığım faydalı kuruluşları açacak; ataletten kurtarılmış bir yönetim anlayışıyla asıl sahipleri olan yurttaşlara hizmet edecek hâle getireceğiz. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bizlere tam bağımsız bir cumhuriyet bırakmak uğruna savaşan tüm şehitlerimizi ve atalarımızı rahmetle anıyorum. Tüm Bartınlı hemşehrilerimin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun” ifadelerinde bulundu.