Tahsin ÖTGÜÇ

ARAKAN'DA İNSANLIK DIRAMI   

Tahsin ÖTGÜÇ

ARAKAN'DA İNSANLIK DİRAMI   
İnsanoğlu dünyaya gelirken hayatını idame ettirme hususunda hürriyete sahip olarak gelir. İnsanlar hayatlarını sürdürürken birbirlerinin hak ve hukukuna saygı göstermek zorundadırlar. Dini, mezhebi, meşrebi ve ırkı ne olursa olsun, canlı olarak insan, insan olma hasebiyle ortak paydasına saygı duyarak yaşamaya çalışmalıdır. Hukukun, saygının ve sevginin olmadığı yerde zulum olacaktır. Bu gün kendisi dışında birine olabilir. Ancak aynı zulmün yarın kendisine yapılmayacağı hususunda bir garanti yoktur. Dünya kamuoyunun gözü önünde meydana gelen ARAKAN da yaşayan Müslümanlara yapılan zulüm ve katliam buna en açık örnektir. Bu tabloyu izlediğimde insanlığımdan utanıyorum. Bu ne vahşet aman Allah'ım insanlık bu kadar mı? Vahşi ve barbar olabilir. Bir haftadır devam eden insanlık dışı görüntülerin varlığı cahiliye Arap devrinde bile görünmüş değildir. Cahiliye Arap devrinde efendiler Müslüman kölelerini İslam'dan uzaklaştırmak için kin ve nefret dolu halleriyle akıllarına gelen her türlü işkenceyi yapıyorlardı ama  bu zulümden kurtulmaları için bir açık kapı bırakıyorlardı. Arakan'da durum böyle değil. Ya öleceksin, ya öleceksin.
    Arakan'da yaşamlarını sürdüren Müslümanların Budist askerler tarafından katledilmeleri karşısında dünya suskun. Dünya suskun olabilir, amma velakin İslam ülkelerinin suskun olmamaları lazım gelir. Çünkü katledilenler Müslümanlar. Kendi doğdukları bölgelerinde gayri Müslim (Budist)askerler tarafından öldürülmekteler. Bu vahşetten kurtulmak isteyip Bangedeş'e gitmeye çalışanları da füzelerle vuruyorlar. Aç, susuz, kadın, erkek, yaşlı ve çocuklar suların içinde ölümden hayata doğru kaçıyorlar. Kendilerine uzanacak bir yardım eli ve     bu vahşeti durduracak bir güç bekliyorlar. İşte bekledikleri yardım eli ilk olarak Türkiye'den uzatıldı.  Devletimizin girişimiyle BANGEDEŞ devleti  arakan mazlumlarına kapılarını açtı ve yüz bin Müslüman buraya sığındı. Müslüman " Müslüman'ın kardeşidir, ona zulmetmez ve onu zulmedene teslim etmez" buyuran peygamberimiz (sav) efendimizin bu sözünün her zaman yerine getirilmesi, Müslümanların can ve mal güvenliği açısından o denli önem arz etmektedir.
……………………….
    Arakan'da yaşayanların büyük çoğunluğu, Budist'tir. Menşei Allah'a dayanmayan bir dine tabidirler. Bu yönüyle Müslüman değildirler. Bundan dolayı bu bölgede Müslümanlara büyük baskıların var olduğunun haberlerini duymaktayız. Dünyanın gözü önünde yapılan bu katliamların tabanında bu gerçeğin yattığını söyleyebiliriz. Kendi dinlerine tabi olmadıkları, yani Budizm dinine girmedikleri için zulme maruz bırakılmışlardır. Dünyanın her ülkesinde değişik dinlere mensup yaşayan insanlar mevcuttur.  Ülkemizde ve diğer devletlerde inancından, mezhebinden ve ırkından dolayı  Arakan ve Myanmar'da olduğu gibi Müslümanlar zulme ve katliamlara maruz kalmış değillerdir. Bu vahşetin bir an önce durdurulması ve bu bölgelerde yaşayan Müslümanların insanca hayatlarını sürdürme imkânına kavuşmaları gerekmektedir. Bunun için Müslümanların tek vücut halinde hareket etmeleri gerekmektedir. Bütün İslam ülkeleri Türkiye'mizi örnek alarak Arakan'daki katliamın durdurulması için çaba göstermeleri ve buradaki mağdur ve mazlum Müslümanlara maddi ve manevi yönden yardım etmeleri büyük önem arz etmektedir.
………………….
    Peygamberimiz (sav) efendimiz "Müminler birbirlerini sevmede, merhamet etmede ve korumada bir vücut gibidirler. Vücudun organlarından biri rahatsız olduğunda vücudun diğer organları da aynı rahatsızlığı hisseder" buyurdular. Riyazüssalihin. Yakınlık ve uzaklık önemli değil. Müslüman, Müslüman'ın kardeşidir. Ona karşı duyarsız kalamaz. Derdine ortak, sevincini paylaşması lazım gelir. Özellikle bu gün Arakan'daki katledilen, zulmedilen, aç ve susuzluğa terk edilen Müslüman kardeşlerimizin korunması, yardım çığlıklarına cevap verilmesi, insani ve İslami bir görevdir. Bundan uzak kalamayız. Temennimiz Arakan'daki Budist askerler ve yöneticilerin insafa gelmeleri, insan olduklarının farkına vararak, yaptıklarının insanlık dışı olduğu gerçeğini kavrayarak eylemlerine son vermeleridir. Yüce Allah Arakan'daki mazlum ve mağdur Müslümanlara yardım eylesin. 
Tahsin ÖTGÜÇ
İl Müftü Yardımcısı

Yazarın Diğer Yazıları