ZOR ZAMANLAR…
1 Nisan pazar günü çoluk-çocuk, genç -yaşlı, kadın- erkek yerimizi aldık ASMA ŞEHİR STADINDA...
Hava, zemin her şey çok güzeldi…
Seyirci marşlarla, tezahüratlarla inletiyordu dört bir yanı...
Hepimiz tek bir şey istiyorduk...
GALİBİYET...
Maçada fırtına gibi başladık...
Sağdan soldan yükleniyorduk rakip kaleye...
Şutlar, ortalar her atağımız tehlikeliydi…
Rakip ilk şutunu 12. dakikada çekmişti...
Tek silahları vardı...
Zaman geçirme, oyunu yavaşlatma…
Sağ kanadımız ÖMER VE RAMAZANLA çok hareketliydi...
Sol bek MURAT SAYKAL bindirmeleriyle,
Oğuz uzaktan şutlarıyla kaleyi bunalttılar...
MUSTAFA ÜNVER saman alevi gibi olsa da, bir kaç pozisyonda şut ve paslarıyla gol arıyordu...
Sağ tarafımızdan kazandığımız kornerlerde MURAT SAYKAL’ın kullandığı atışlarda sezonun başarılı ismi kaptanımız ERAY ŞEKERCİ vuruyor, yükleniyor ama olmuyordu…
EMRE ÇAĞLARLA girdiğimiz korner sonrası pozisyonu ve etkili olamadığımız final pasları ve vuruşları da cabasıydı…
Derken ilk 45 dakika bitti…
İlk yarının tek hâkimiydik.
Rakip anca şuursuzca topu uzaklaştırıyordu…
İlk ve tek tehlikesi bizim hatalı yan pasımızdan gelmişti...
Nereye kadar direnecekler ki diye düşünüyordu çoğunluk belki de...
Kötü ihtimali, aklımıza bile getirmek istemiyorduk…
İKİNCİ YARI BAŞLAMIŞTI…
İlk yarının aksine çok kötü başladık. Dakikalar hızla geçiyor, bir kaç tehlike yaratsak ta etkinliğimiz ve pozisyon zenginliğimiz azalmıştı...
Çok geçmeden oyuna müdahaleler geldi…
EFOSA VE SAVAŞ DOĞAN İLE…
Biraz canlanır gibi olduk…
KAAN AKAR VE RAMAZANLA pozisyonlara girdik...
EMRE ÇAĞLARIN direkten dönen topu, GÖKHAN HIDIRIN vuramadığı kafa pozisyonu, EFOSA nın kullanamadığı gol şansı derken maç bitti...
Dünya başımıza yıkıldı adeta...
Çok ama çok yaklaşmıştık…
Elimizdeki, ayağımızdaki avantajı verdik…
Kaldı 1 maç…
Futbol bu belli olmaz…
Ümidimizi kaybetmeyelim yeter ki...
Takımımız asla başarısız değil…
GELELİM TEKNİK SORULARA...
Keşkeler bir fayda getirmiyor ama maçın analizinin dışında olmasını beklediğimiz ya da neden dediğimiz bazı saha içi konulara...
1 maç önce zor şartlarda alınan olağan üstü galibiyet hemen aklımızdayken KAAN AKAR gibi tek vuruşu iyi bir oyuncuyu rakip kaleye uzak oynatmak gördük ki takımı adeta eksik oynatmak demekti… Yani 10 numaralı UĞUR un boşluğunu dolduracağız diye gol bölgemizi etkisizleştirmişiz…
EMRE ÇAĞLAR -KAAN ikilisi kolay maçlarda ( SOĞUKSU-DEVREK-YENİÇAĞA) aynı anda tercih edilmemişken, daha önce denense iyi olmaz mıydı?
Bu sezonun hücumda en etkili isimleri RAMAZAN VE MURAT SAYKAL oyundan çıkacağına başka oyuncular çıksa daha efektif olabilir miydik?
Ya da madem RAMAZAN oyundan çıkacak o bölgede, sol kanatta etkili olamayan EFOSA düşünülemez miydi?
EFOSA demişken, kaç maçtır dakika vermediğimiz ve ihtiyacımız olacağı o kadar aşikârken SAVAŞ DOĞAN VE EFOSAYI
kulübeye hapsetmek, fazla şans
vermemek, süre vermemek ne kadar doğruydu?
ERAY ŞEKERCİ 88. dakikaya kadar geride beklemese de 60-65. dakikalarda ileri gönderilse yan top, yüksek toplara daha fazla hâkim olamaz mıydık?
Rakibin bir tek 9 numarası bizim sahamızdayken mutlak galip gelmemiz geren bir maçta onu bazen 4 adamla markaja almak mutlak gol atmamız gereken bir maçta ne kadar doğru oldu?
Elimizde zaten 2 santrafor vardı, madem aynı anda sahaya sürdük kenardan gelecek hücumcumuzda kalmamışken, orta sahada topsuz oyunda iyi ama hücumda etkisiz 81 numaralı ŞERİFİ çıkartıp yerine hücuma hamleler yapılsa, içerde fazla hücumcuyla oynasak neler olabilirdi acaba...
Meşhur bir söz var: Testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur ama kazanmamız gereken, kazanmayı kıl payı ile kaçırdığımız bir maçta aklımızdakileri söyleyeyim dedim...
SAYIN HOCAM...
Meslek büyüğümüz:
KIRIKKALE'DE sana nasıl övgüler yağdırdıysak burda da eleştirileri yapacağız.
Böyle taraftarı bu liglerde göremezsin.
Böyle söz verdiği parayı veren başkan ve yöneticiler göremezsin.
Bu rakamları bu liglerde ya da birkaç üst liglerde de göremezsin.
Takımı şampiyon yap diye herkes maddi manevi yırttı kendini adeta.
İşi gücü bıraktı; Ne yapabilirim diye?
Yurt dışından, İstanbul'dan, Ankara'dan Bartınlı hemşerilerimiz kulak kesildi, nefes almadı adeta.
Olmadı hocam...
Dersini iyi çalışmamışsın bu maçta…
Biz hak ettik…
Şampiyon olursak ki hayatta her zaman ihtimal vardır, tertemiz bir şampiyonluk olacak ...
Hiç kirli oynamadık.
Gücümüz, kuvvetimiz ne ise o olduk.
Maç şansı diyelim, beceriksizlik diyelim, yanlış tercihler diyelim, ne dersek diyelim avantajı verdik.
Son maç belli mi olur, bakarsınız adalet yerini bulur.
KÖTÜ BİTERSE Mİ?
Zor zamanlar bizim olur, üzülürüz, kırılırız, içimizden, dışımızdan ağlarız.
Takıma ve futbola küseriz…
Ama gidecek ne başka yerimiz ne de destekleyecek başka bir takımımız vardır.
Formanın ve armanın peşindeyiz...
BARTIN SPOR BİZİM,
BİZ BARTIN SPORUZ...