Tanrı Adem’i yarattı ve dedi ki “Adem’ciğim burası cennet, sana burada her şey serbest, buradaki nimetlerin hepsinden istediğin kadar faydalanabilirsin, istediğin gibi ye, iç, gez, dolaş… Sana bir daha hiçbir insan oğluna nasip olmayacak bir hayat bahşettim. Cennet bahçesinde dilediğin her şeyi yapabilirsin ama senden bir şey rica ediyorum; şu elma ağacının meyvesinden yeme, yoksa öperim.”
Adem cennette mutlu mesut yaşamaya devam ederken zamanla canı sıkılmaya başlar. Çok yalnızdır. Bir gün der ki tanrıya: “Çok yalnızım, sıkılıyorum, bana bir oyun arkadaşı yaratır mısın?” Tanrı; “Ne demek yavrucuğum, burası cennet, burada istediğin her şey hemencecik olur” der ve Havva’yı yaratır.
Adem ve Havva cennette süper bir hayat yaşamaktadırlar. Her şey ayaklarının altındadır, günlerini gün etmektedirler. Bir gün şöminenin başındaki masalarında akşam yemeğinde portakallı ördek yiyip, ejderha meyveli kokteyllerini içerken Havva söze girer: “Benim için bir şey yapar mısın?” der. “Tabii ki” der Adem.
Havva: “Sıkılmaya başladım, istediğimiz her şey hemen oluyor, iyice rutine bindi, monotona bağladık, ilişkimize biraz heyecan katalım, bana o yasak elmadan bir tanecik koparıp, getirir misin? der. (Kadınlar taa o zamanlardan beri durduk yerde sıkıntı çıkarmaktan hoşlanırlar. Her şeyin yolunda olduğu, süt liman, sıkıntısız, mutlu, mesut bir ilişki istemezler. İlla kalp grafiği şeklinde olmalıdır; inişli, çıkışlı.)
“Olmaz” der Adem. “O yasak elma, koparırsak hapı yutarız” der. Havva anlamaz. Isrardı, trip üstüne tripti derken kandırıverir Adem’i. Adem gaza gelir ve koparır elmayı. Tanrı çok kızar ve affetmez. “Haydin bakalım, madem öyle, yallah Dünya’ya” der.
Yasağın dayanılmaz cazibesi…
Yasak; arzu doğurur, tahrik eder. Hayatta insanı en çok mutlu eden şeylerden biri; birilerinin yapamazsın dediği şeyleri yapmaktır. Büyük fotoğraf ustası Ara Güler ile röportaj yapan muhabir sorar; “Arkanızda duran fotoğrafta kocaman bir yazı görüyorum. “Sigara içmeyiniz” yazıyor. Sizse her dakika önünde sigara içiyorsunuz, bu nasıl şey? Öyleyse bu fotoğrafı evinize neden astınız?” Usta yanıtlar; “Hayat nedir biliyor musun? Arkanda sigara içilmez yazacak, sen de önüne geçip inadına içeceksin. Bu nasıl bir mutluluktur anlatamam.”
Hayat bir oyundur ve kuralları vardır. Yasak olanı yapmak, kuralları çiğnemek, birilerinin çizdiği sınırları reddedip ötesine geçmek, ötesini görmek, ötesini yaşamak insanlara hep çekici gelmiştir. Bazen cesur olmak, bu duyguların peşinden gitmek gerekir; bodoslama dalmak, haddini aşmak, sınırı geçmek… Bazen de akılcı olmak, kuralına göre oynamak gerekir oyunu; kuralı bozmamak, açıklarından faydalanmak…
Demem o ki; yasağın dayanılmaz cazibesi ile yasağın dayanılmaz çilesi arasında çok ince bir çizgi vardır. Yasaklar çiğnenmek için değildir ama çiğnenebilir.
Konu hakkındaki düşüncelerinizi aşağıdaki e-mail adresine veya instagram hesabına yazabilirsiniz. Diğer görüş ve önerileriniz için de yazabilirsiniz.
e-mail: [email protected]
İnstagram: b.bulut09