YALÇINKAYA'DAN MADEN İŞÇİLERİNE TAM DESTEK

Haber merkezi

CHP Bartın Milletvekili M. Rıza Yalçınkaya,  Torba Kanun tasarısı ile Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun özelleştirilmesinin yolunu açacak tasarıya karşı, Genel Maden İş Sendikası’nın Zonguldak’ta Madenci Anıtı önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasına katıldı. Binlerce maden işçisinin ve ailesinin katıldığı açıklamaya destek veren Yalçınkaya, düzenlemenin Meclis’e geldiği günden ilk günden itibaren takipçisi olduklarını ve bu düzenlemeye karşı çıktıklarını vurguladı.

Yalçınkaya, Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın “Ne zaman, yerli kömür desek, yerli kömür yatırımından bahsetsek çevrecilik maskesi ile karşımıza çıkan ‘istemezükçü’ zihniyet, bugün yerli kömürü hatırladı” diyerek,  şimdi dillerine Zonguldak'ı doladı, yerli kömürü hatırladı. Sadece Zonguldak değil, tüm kömür üretim alanlarında istihdamı, üretimi ve katma değeri artıracak bir modeli hayata geçiriyoruz. Enerjide de milletimizle, milletimizin, işçimizin sevineceği bir modelle, hem Zonguldak’ta, diğer kömür şehirlerimizi de kalkındıracağız. Milletin dilinden anlamayan, aynı dili konuşmayan, cenaze konumuna erişmiş bu zihniyetin milletin gündeminden düşmesi lazım. Hiçbir kurumu kapatmıyoruz, hiçbir işçiyi de çıkarmıyoruz” şeklindeki sözlerini de eleştirdi.

“DESTEK VERİN; İŞÇİ ALIN TTK’YI GÖRÜN”

Bakan Albayrak’ın açıklamasındaki her bir cümlenin yanlış olduğunu belirten Yalçınkaya, yeni bir model aramaya gerek olmadığını vurguladı.  Yalçınkaya; istihdam, üretim ve katma değerin artırılması için bölgenin iş, aş ve geçim kaynağı olan TTK’nın yeniden ayağa kalkması gerektiğini ve bunun için de yatırımların yapılması ve üretim işçisinin alınması talebini yıllardır dile getirdiklerini hatırlattı. TTK Genel Müdürlüğü’nün ve Genel Maden İş Sendikası’nın da üretim işçisi alınması yönünde ısrarlı talebi olmasına karşın, hükümetin bu taleplere karşı vurdumduymaz bir tavır sergilediğini, her talebin oyalama taktiği ile geçiştirildiğini; Hazine ile bakanlık arasındaki paslaşmalarla top çevirdiklerini dikkatlere sundu.  Ancak Bakanın bunlardan hiç söz etmediğine dikkati çeken Yalçınkaya,  “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Taşkömürü raporuna göre bölgemizde yaklaşık 1.5 milyar ton kömür rezervi var. Böyle bir rezerv olduğunu bakanlığın kendisi söylüyor. Böyle bir rezervin, ekonomiye kazandırılması ancak üretim işçisi alımı ve gerekli yatırımların yapılması ile olur. 1970’li yıllarda 8 milyon ton üretimi yapan TTK, bugün bir milyon ton kömür üretimi yapıyor. Yer altında yatan ‘kara elmas’ eğer ülke ekonomisine kazandırılacaksa, Hükümetin elinden tutan yok, elini kolunu bağlayan yok. Versin Desteği. Yapsın yatırımı. Alsın üretim işçisini. O zaman hem üretim artar, hem istihdam artar, hem de katma değer çoğalır. Bölge insanı da maden emekçisi de sadece bunu istiyor. Yıllardan beri yerin yüzlerce metre altından kömürü çıkaran ülkemize katma değer katan bu insanlara teşekkür edilmesi gerekirken TTK’yı özelleştirme yoluyla, kurumu ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.” diye konuştu.

TTK’YA VEFA BORCU

Bakanın, açıklamasında “TTK’yı özelleştiremeyeeğiz” diyemediğini ve sadece “Hiçbir kurumu kapatmıyoruz” demekle yetindiğini belirten Yalçınkaya, Meclis’teki torba yasadaki “TTK ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsat sahalarını işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir” şeklindeki düzenleme ile TTK’nın özelleştirilmesinin kapısının aralanacağını ve kurumun parsel parsel üçüncü kişilere satılmasının önünü açılacağını belirtti. “Bu düzenleme,  bölge insanının iş, aş ve geçim kaynağı olan TTK’ya karşı bir vefasızlıktır. Cumhuriyet’in kurulduğu günden bugüne kadar geçen sürede, ekonomimize ve sanayimize can suyu olan, büyük katkısı olan TTK’nın özelleştirilmesine giden bu sürecin derhal durdurulması lazım” diyen Yalçınkaya, düzenlemenin görüşmeleri sırasında Meclis Genel Kurulu’nda tüm milletvekillerinin sağduyulu bir tavır içinde hareket ederek bu düzenlemeyi kabul etmeyeceklerini, bölge ve ülke ekonomisinin yararına olmayacak bu düzenlemenin karşısında olacaklarına inandığını söyledi.

HÜKÜMET İŞÇİNİN SESİNİ DUYMALI

Hükümetin maden işçilerinin sesine kulak vermesi gerektiğini vurgulayan Yalçınkaya, “Hükümet işçiyi, işçinin taleplerini ciddiye alsın. Maden işçisi yıllardır, kanı canı pahasına yerin yüzlerce metre altında kömür çıkararak, üzerine düşeni yerine getiriyor. Böyle bir durumda ona teşekkür edilmesi gerekirken, vefasızlık yapılıyor, ekmek kapısına kilit vurulmak isteniyor. Madencinin 170 yıllık feneri söndürülmek isteniyor. Maden işçisi, bölge insanı, esnafı asla bu anlayışı kabul etmeyecek ve bu düzenlemenin karşısında duracaktır” diye konuştu.