Yalçınkaya Dünya Çevre Gününü Kutladı

'Tüm canlılar büyük bir tehditle karşı karşıya'

Yalçınkaya Dünya Çevre Gününü Kutladı

Nurdan Eroğlu

CHP Bartın Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Üyesi Rıza Yalçınkaya, Dünya Çevre Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Mesajında ülkemizde çevre sorunlarının her geçen yıl katlanarak arttığını ifade eden Yalçınkaya, Amasra’ya yapılması planlanan termik santrale de değindi. Yalçınkaya, “Bartın ve çevre illerde yaşayan tüm canlılar büyük bir tehditle karşı karşıya kalacaktır” dedi.

CHP Bartın Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Üyesi Rıza Yalçınkaya, Dünya Çevre Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Mesajında  5 Haziran gününün 1972 yılında İsveç’te yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda alınan bir kararla Dünya Çevre Günü olarak kabul edildiğini ifade eden Yalçınkaya, “5 Haziran günü, 1970’li yılların başında dünya genelindeki çevre sorunlarının uluslararası boyutta tartışılır hale gelmesinin ardından, 1972 yılında İsveç’te yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda alınan bir kararla “Dünya Çevre Günü” olarak kabul edilmiştir. Ülkemizde ve dünyada insanlarda çevre bilincinin oluşturulabilmesi ve çevreye duyarlı bir nesil yetiştirilebilmesi için çeşitli etkinliklerle kutlanan “Dünya Çevre Günü”, çevre ve değerlerini hatırlatmasıyla da tüm insanlığı yakından ilgilendirmektedir. Zira Dünyamız, özellikle son yüzyılda hızlı sanayileşme, plansız şehirleşme, çarpık teknolojik gelişmeler ve doğal kaynakların bilinçsizce tüketilmesi gibi sebeplerle büyük zarar görmüş; buna bağlı olarak da küresel ısınma, iklim değişimleri, kuraklık ve biyolojik çeşitliliğin azalması gibi insanlığın geleceğini tehdit eden sorunlarla karşı karşıya kalmıştır” dedi.

“ÜLKEMİZDE ÇEVRE KATLİAMLARI HER GEÇEN YIL ARTIYOR”

Sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşamak, en temel insan hakkı olduğunu dile getiren Yalçınkaya, “Sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşamak, en temel insan hakkıdır. Çevreyi korumak ve saygı duymak amacıyla kutlanan Dünya Çevre Gününde ülkemizde yaşanan çevre katliamları ve sorunlarının her geçen yıl katlanarak arttığını görmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Sadece siyasi hırs ve rant uğruna ülkemizin cennet köşeleri, ne yazık ki yok edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalmakta, buralardaki yaşam alanları kurutulmaktadır. Birçok proje, evrensel hukuk bir yana, çevreye ve insan sağlığına vereceği zararlar dahi hiçe sayılarak tamamen siyasi yaklaşımlar ile hayata geçirilmektedir. Bunun en dikkat çekici örneği; başta anayasa olmak üzere, Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslar arası sözleşmeler, bölgesel planlara aykırılık oluşturmasına rağmen kurulmak istenen hidroelektrik ve termik santrallere verilen izinlerdir” şeklinde konuştu.

“BÜYÜK BİR TEHDİTLE KARŞI KARŞIYA KALINACAK”

Amasra’ya yapılması planlanan termik santrale de değinen Rıza Yalçınkaya, “Söz konusu termik santrallerden birinin yüzde 55’i ormanla kaplı, 3 bin yıllık tarih ve kültür birikimine sahip eşsiz bir şehir ve geçmişi geleceğe taşıyan sayısız değerlerin saklandığı bir kültür hazinesi olan ilimiz Bartın’a yapılacak olması hepimiz adına endişe ve tedirginlik kaynağıdır. Bu santralin, turizmin her çeşidine olanak sağlayabilecek potansiyeli bulunan yeryüzü cenneti Amasra’ya dikilecek olması ilimizin ekolojik dengesini olduğu kadar, ekonomik yapısını, tarımını, turizmini ve çocuklarımızın geleceğini karartacaktır. Bacaları ölüm saçacak santral ile Bartın ve çevre illerde yaşayan tüm canlılar büyük bir tehditle karşı karşıya kalacaktır. Çevre ve sağlıklı toplum olmadıktan sonra, ekonomik zenginliğin hiçbir önemi olmayacak, hiçbir zenginlik de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sağlıklı bir nefesten daha önemli bir yere sahip olmayacaktır. Bu gerçek ortada iken doğamıza, kültürel ve tarihi değerlerimize ve sağlığımıza zarar verecek kömüre dayalı termik santral kurulması projesinden zaman geçmeden vazgeçilmesi gerekmektedir” ifadelerinde bulundu.

“DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ'NÜ KUTLUYORUM”

Son olarak çevre hakkının korunması görevinin devlet ve vatandaşlar tarafından ortak olarak üstlenildiğini ifade eden Yalçınkaya, “Anayasamızın hüküm altına alınmış olduğu üzere tüm vatandaşlar, dengeli ve temiz bir çevrenin alacaklısı konumundadır. Çevre hakkının korunması görevi ise devlet ve vatandaşlar tarafından ortak olarak üstlenilmiştir. Bu cennet topraklar üzerinde yaşayan bizler, çevrenin bize atalarımızdan miras olarak kalmış olmasından ziyade, bizim gelecek nesillere emanetimiz olması gerektiğinin bilincinde olmalıyız ve gereken her türlü hassasiyeti göstermeliyiz. Bu duygu ve düşüncelerle, çevreye gönül veren, doğasını ve dünyasını korumaya çalışan tüm vatandaşlarımızın Dünya Çevre Günü'nü kutluyor, sağlıklı bir gelecek, temiz bir çevre ve mutlu günler diliyorum” dedi.