Turizm potansiyelinin değerlendiler

Nurdan Eroğlu

Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü tarafından 41. Turizm Haftası dolayısıyla Bartın’ın Turizm Potansiyelinin Değerlendirilmesi Sorunlar ve Çözüm Önerileri konulu panel düzenlendi. Kültür Merkezinde gerçekleştirilen panelde konuşan İl Kültür ve Turizm Müdürü Fuat Dursun, turizmin Türkiye’nin ve Bartın’ın bacasız sanayisi olduğunu vurgulayarak “Bartın' a gelen yerli ve yabancı turist sayısında son yıllarda artış sağlanmıştır. 400 bini bulan turist sayısına günübirlikçileri de eklersek bu sayı 750 bine ulaşmaktadır” dedi.

Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü tarafından 41. Turizm Haftası dolayısıyla Bartın’ın Turizm Potansiyelinin Değerlendirilmesi Sorunlar ve Çözüm Önerileri konulu panel düzenlendi. Kültür Merkezinde gerçekleştirilen panele Bartın Valisi Nusret Dirim,  Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Osman Arslan, İl Emniyet Müdürü İsa Aydoğdu, Kültür ve Turizm İl Müdürü Fuat Dursun, müdürlük personeli, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.  Panel öncesinde Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan Bartın tanıtım filmi gösterilirken Müdür Dursun yaptığı konuşmada Bartın' a gelen yerli ve yabancı turist sayısında son yıllarda yaşanan artışa dikkat çekti. Dursun, 400 bini bulan turist sayısına günübirlikçilerde eklenince rakamın 750 bine ulaştığını söyledi.

“BELGELİ YATAK KAPASİTELERİ ARTTI”

Turizmin Türkiye'nin ve Bartın’ın bacasız sanayisi olduğunu vurgulayan Fuat Dursun şunları söyledi:

“Başka yerleri görmek, tanımak, eğlenmek, dinlenmek ve alışveriş yapmak için yapılan geziler olarak tanımlayabileceğimiz turizm, ülkemiz için önemli bir yere sahiptir. Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizin, tarihi, coğrafi, kültürel anlamdaki zenginliğini, ülkemize gelen yabancı turist sayısı ve elde edilen gelir ispat etmektedir. Turizmin son yıllarda bu kadar gelişmesinin en önemli faktörü belgeli yatak kapasitelerindeki artıştır. Bireylerin eğitim ve gelir düzeylerindeki gelişmeler ile hızlı kentleşme, nüfus artışı ve teknolojik gelişmeler uluslar arası turizm hareketini geliştiren diğer önemli unsurlardır.

HEDEF 2020’DE 60 MİLYON ZİYARETÇİ

Dünya Turizm Örgütü tarafından hazırlanan "Turizm: 2020 Vizyonu Avrupa" konulu çalışmada Türkiye'nin 2020 yılında 40 milyar dolar gelir elde edeceği; Fransa, İspanya ve İtalya'dan sonra 4. ülke konumuna geleceği ifade edilmektedir. Türkiye'nin 2020 yılı hedefi 60 milyon ziyaretçi 50 milyar dolar değerinde turizm geliridir. Bakanlığımızın ülkemizin tanıtımına büyük önem verdiği bilinmekte ve yapılan çalışmalar da bunu ispatlamaktadır. Bakanlığımız son yıllarda Türk turizminde yeni bir anlayış sergilemiş, turizm endüstrisini etkileyen tüm faktörleri ön plana alarak yeni pazarlama stratejisi geliştirmiştir. Bu stratejinin en can alıcı ayağı tanıtımda ciddi atağa geçmiş, 40 ülkede 23 yurtdışı büro aracılığıyla yoğun olarak başlatmıştır. Yürütülen kampanyalardaki amaç, "Farklı Kültürlerin Kucaklaşması" temasını vurgulamaktır. Bu vurgunun yakalanmasında Türkiye'nin Asya ve Avrupa kıtaları arasında köprü konumundan kaynaklanan doğa, tarih ve kültür zenginliği ile çeşitliliği gelmektedir. Sosyal ve kültürel bir olay olan turizm, çok yönlü bir faaliyettir. Tüketim olayıdır, başlı başına bir endüstri koludur, diyebiliriz. Bacasız sanayi olarak nitelendirilen turizm, bu anlamda ekonomimizin önemli bir ayağını oluşturmaktadır. Yapılan çalışmalar sonucunda Kültür ve Turizm Bakanlığı, tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye'nin 2016 turizm gelirlerinin 22 milyar dolar olduğunu kaydetmiştir.

“BARTIN BATI KARADENİZ' İN EN GENÇ İLLERİNDEN BİRİ”

Ülkemiz doğası, denizleri, kumsalları, kaplıcaları, tarihi dokuları ve kültürel maddi unsurları ile her anlamda gelen turistlere hitap edecek değerlere sahiptir. Her bölgede farklı özelliklere sahip olan ülkemizin Karadeniz Bölgesi, iklim özelliklerinden dolayı yeşilliğe bürünmüş bir cennet emsalidir. Farklı medeniyet ve uygarlıklara ait kalıntılar, bu cennetin içinde kendini göstermekte ve gelen turistlere tarihi bilgiler konusunda rehberlik yapmaktadır. Geçmiş zaman uygarlıklarının kalıntılarının en güzel örneklerini Batı Karadeniz' in en genç illerinden biri olan Bartın' da görmek mümkündür. Bundan istifade edilmesini sağlamak adına her türlü girişimlerde bulunmak gerekmektedir.

“ESNAFA VE İŞLETMECİLERE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR”

Taşından toprağından tarihin, kültürün aktığı bu milletin refah seviyesinin yükselmesinde önemli bir yere sahip olan turizmin gelişmesinde, vatandaşın, esnafın, işletmelerin konukseverliği, güler yüzlülüğü, verilen hizmetin önemi göz ardı edilmemelidir. Bu anlamda vatandaşa, esnafa, pansiyon ve otel işletmecilerine ve çalışanlarına önemli görevler düşmektedir. 8 adet işletme belgeli, 85 adet yerel yönetim belgeli, 92 adet ev pansiyonlarına sahip Bartın Amasra, İnkumu, Çakraz, Güzelcehisar gibi denize kıyısı olan tatil beldelerimize gelen turistlerin beğenisini kazanmaktadır. Fatih Sultan Mehmet' in Çeşm-i Cihan diye sıfatlandırdığı Amasra... Dünyada eşi benzeri bulunmayan, farklı medeniyetlerin izini taşıyan Kuşkayası Anıtı... Lav sütunlarıyla ihtişamın simgesi konumunda olan Güzelcehisar… Şirin kasaba görünümündeki Çakraz... Ankaralıların denizi İnkumu... İçinde 200' den fazla kuş türünü barındıran, avcılık sporunun en güzel mekanlarından biri olan Küre Dağları Milli Parkı... İnsanların sosyal anlamda kaynaşmasını sağlayan şenliklerin, festivallerin düzenlendiği Gezen Yaylası ...

YERLİ VE YABANCI TURİST SAYISI ARTTI

Yöresel mutfak kültürünün en güzel örneklerinin sunulduğu ve gelen turistlere tanıtımının yapıldığı mekanlarla Bartın ülkemizin değerli turizm merkezlerinden biri konumundadır. Bartın' a gelen yerli ve yabancı turist sayısında son yıllarda artış sağlanmıştır. 400 bini bulan turist sayısına günübirlikçileri de eklersek bu sayı 750 bine  ulaşmaktadır. Bu sayının artışını sağlamak için kalitemizi artırmak ve değerlerimize sahip çıkmamız gerekmektedir. Bu konuda her bireyimizin duyarlı olması ve gelen turistlere evlerindelermiş hissini vermek ülkemizin refahı için hepimizin üstüne düşen görevlerdir.”

TÜRKİYE’NİN 42 MİLİ PARKINDAN BİRİ

Fuat Dursun’un konuşmasının ardından Küre Dağları Milli Parkı Müdürü Ahat Deliorman Küre Dağlarının turizm potansiyeliyle ilgili bilgi verdi. İlk olarak milli parkın tanımını yapan Deliorman Küre Dağları Milli Parkı’nın Türkiye’nin 42 mili parkından biri olduğunu söyledi. Deliorman şu bilgileri verdi:

“Milli park milli ve milletlerarası ender bulunan tabi ve kültürel kaynak değerleriyle koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip tabiat parçalarına denir. Küre Dağları Milli Parkı Türkiye’nin 42 milli parkından biridir. Park Bartın ve Kastamonu il sınırları Anadolu’nun kuzeyinde Küre Dağlarının batı bölümünde yer alır. 37 bin 753 hektar büyüklüğünde olup çevresi 134 bin 366 hektar alan tampon bölge olarak ayrılmıştır.  Bir yerin milli park olabilmesi için mutlak koruma bölgesi, hassas koruma bölgesi, kontrollü kullanım bölgesi, tampon bölge planlama alanı olması gerekir.

TÜRKİYE’NİN EN ZENGİN SAHASI

Turizm dinlenmek eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yapılan geziler ve bir ülkeye veya bir bölgeye turist çekmek için alınan ekonomik, kültürel ve teknik önlemlerin yapılan çalışmaların tümüdür. Ekoturizm doğa seyahatine dayanan ancak sürdürülebilirlik ilkesini de içeren bir turizm sektörüdür. Küre Dağları Milli Parkının ekoturizm değerlerine gelecek olursak Küre Dağların kanyonlar ve mağaralar açısından Türkiye’nin en zengin sahasıdır. Geniş bitki örtüsü yapısı bileşim zenginliği Küre Dağları Milli Parkını çok değerli yapmaktadır. Önemli yaban hayatı ve kuş türlerine ev sahipliği yapmaktadır. Kırsal anlardaki günlük hayat alandaki en önemli kültürel değerlerden biridir. Ahşap evler kadınların giydiği renkli giysiler yöresel el sanatları, lezzetli yöre mutfağı ve ağır akışlı hayat mevcut kültürel değerlere ek bir çekicilik kazandırmaktadır.

BATI KARADENİZ BÖLGESİ EKOTURİZM BÖLGESİ

2007-2013 yıllarını kapsayan Türkiye Turizm Stratejisi Eylem Planında Kastamonu-Bartın Küre Dağları Milli Parkının da içinde bulunduğu Batı Karadeniz Bölgesi ekoturizm bölgesi olarak değerlendirilmiştir. Bu hedef ayrıca Kastamonu-Bartın Küre Dağları Milli Parkı Sürdürülebilir Turizm Gelişim Stratejisi 2007-2013 Türkiye Turizm Stratejisi Eylem Planında da benimsenmiştir.  Küre Dağlarının turizm fırsatları ise Milli Parkın PAN Park olması, ekoturizm sahalarına talebin artması, bölge müdürlüğü ve milli park müdürlüğünün olumlu yaklaşım ve kararlılıkları, yakınlarında Amasra ve Safranbolu gibi ünlü turizm yerlerinin bulunması nedeniyle Küre’yi bölgesel turizm arzıyla bütünleştirme olasılığı, uluslararası turizm pazarında iyi bir görüntüsünün olması, ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşları desteği ve güzel işletmelerin alana karşı olumlu yaklaşımlarıdır.”

SORUNLARI VE ÇÖZÜMLERİ KONUŞTULAR

Ahat Deliorman’ın bilgilendirmesinin ardından Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bölümler Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümünden Yard. Doç. Dr. Ayhan Karakaş, Türkiye Turizminin Mevcut Durumu,  Yard. Doç. Dr. Yusuf Bilgin Ulus İlçesi Cittaslow Ağına Dahil Olabilir mi?  Yard. Doç. Dr. Hande Uyar Oğuz Destinasyon Pazarlamasında Paydaşların Rolü ve Öğretim Görevlisi Gökhan Emin Bartın ve Çevresi Turizminin Sorunları ve Çözüm Önerileri konusunda konuşma yaptı.

Panel sonrasında Turizm Haftası dolayısıyla il genelinde düzenlenen şiir, kompozisyon ve resim yarışmasında dereceye  giren öğrencilere ödülleri de verilirken tel sarma ve pul işlemeciliğinin örneklerinin sergilendiği el sanatları sergisinin de açılışı gerçekleştirildi.