Tunç'tan Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle İlgili Açıklama

İşte! 10 soruda cumhurbaşkanlığı sistemi

Tunç'tan Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle İlgili Açıklama

Nurdan Eroğlu

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) görüşmeleri devam eden anayasa değişikliği teklifinin ilk 8 maddesi kabul edildi. Değişikliğin 5 maddesinin görüşmelerinde ise CHP’liler ile AK Partili Milletvekilleri arasında kavga çıktı. AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Mecliste yaşanan gergin anlarla ilgili “CHP'liler Meclis'in kürsüsünü işgal etti, yazıklar olsun milli iradeyi hazmedemeyenlere! Kılıçdaroğlu, "Meclis'te CHP'yi göreceksiniz" diyordu, işte gördük.  İşgalcilik, rezillik, bir parti kendisini bu kadar küçültebilir “ dedi. Tunç, aynı zamanda 10 soruda cumhurbaşkanlığı sistemini de açıkladı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) görüşmeleri devam eden anayasa değişikliği teklifinin ilk 8 maddesi kabul edildi. Meclis şuana kadar yapılan görüşmeler sonucunda değişikliğin 1. Maddesini 347, 2. Maddesini 343, 3. Maddesini 341, 4. Maddesini 343, 5. Maddesini 343, 6. Maddesini 343, 7. Maddesini 340 ve 8. Maddesini de 340 oyla kabul etti. Teklifin 5. Maddesinin görüşmeleri esnasında ise CHP milletvekilleri ile AK Parti milletvekilleri arasında kavga çıktı. 5. maddeyle ilgili oylamalarda CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in "Televizyon kapalıyken göz görmeden kendi kendinizi imha etmeye çalışıyorsunuz... Halkın kürsüsünün vazifesini yerine getirmek için halkın kürsüsünü sizden koruma altına alıyoruz" diyerek AK Parti'yi eleştirmesinin ardından, CHP'li vekiller kol kola kürsüyü çembere aldı. AK Parti milletvekilleri ise kürsü ile Başkanlık Divanı arasına geçerek, CHP'lileri uzaklaştırmaya çalıştı. Yaşanan bu tartışma esnasında çekilen fotoğraflarda CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya’nın da olduğu görüldü.

TUNÇ: “İŞGALCİLİK, REZİLLİK, BİR PARTİ KENDİSİNİ BU KADAR KÜÇÜLTEBİLİR”

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Mecliste yaşanan gergin anları sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı yorumla eleştirdi. Tunç, “CHP'liler Meclis'in kürsüsünü işgal etti, yazıklar olsun milli iradeyi hazmedemeyenlere! Kılıçdaroğlu, "Meclis'te CHP'yi göreceksiniz" diyordu, işte gördük.  İşgalcilik, rezillik, bir parti kendisini bu kadar küçültebilir “ dedi.

TUNÇ 10 SORU DA CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİNİ DEĞERLENDİRDİ

Tunç, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle ilgili de açıklamada yaptı. 10 soru da Cumhurbaşkanlığı Sistemini değerlendiren Tunç  “AK Parti üniter yapıyı bozup federasyon mu getirecek? Sorusuna  “AK Parti değişiklik teklifinde üniter yapı korunmaktadır. Tek meclis öngörülmüştür. Türkiye Devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür” cevabını verdi.

“SİSTEM DEMOKRATİK BİR HÜKÜMET MODELİDİR”

“Yürütmede diktatörlük oluşturma ihtimali var mıdır?” sorusunu Tunç, “Cumhurbaşkanlığı sistemi tıpkı parlamenter sistem gibi demokratik bir hükümet modelidir. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde cumhurbaşkanı halka karşı doğrudan sorumludur. Dolayısıyla 79 milyon yürütmenin başıdır. Bir şey denilecekse millet hükümeti denilebilir” şeklinde cevapladı.

“REJİM TARTIŞMALARI 1923’TE BİTMİŞTİR”

Tunç, “AK Parti rejim değişikliği mi yapıyor?” sorusu için “Rejim tartışmaları 1923’te bitmiştir. Önerilen hükümet sistemidir. Rejim değişikliği değil. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi de parlamenter hükümet sistemi gibi halk iradesinde demokratik meşruiyete dayanır. Rejim demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olması korunarak demokratik temsil geliştirilmektedir” dedi.

 

“AKSİNE YARGI BAĞIMSIZLAŞTIRILMAKTADIR”

Tunç, “AK Parti kendi yargısını mı oluşturmaktadır? Yargı bağımsızlığı zedeleniyor mu?” sorusu için “Aksine yargı bağımsızlaştırılmaktadır. Yargının meşruiyeti iki meşru kuvvetin yapacağı seçim ve atamalarla halka dayanacaktır. Kuvvetler kendi görevini yapacaktır. Meclis yasaları yapacak, cumhurbaşkanı icra edecek, yargı adaletin tesis edilmesinin yanında yürütmeyi ve anayasal yargı açısından yasamayı denetleyecektir. Askeri yargı kaldırılmış ve yargıda birlik sağlanmıştır” ifadelerinde bulundu.

“SİYASİ PARTİLER VARLIĞINI GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SÜRDÜRECEKLERDİR”

“Siyasi partiler işlevsiz mi kalacak?” sorusuna Yılmaz Tunç, “Önerilen hükümet sisteminde siyasi partiler hatta 100 bin seçmende cumhurbaşkanı adayı gösterebilecektir. Meclis dışı siyasi partiler de cumhurbaşkanı adayı gösterebileceklerdir. Siyasi partiler hayatiyetini varlığını güçlü bir şekilde sürdüreceklerdir” şeklinde cevapladı.

“SEÇİMLERİN BİRLİKTE YENİLENMESİ DOĞRUDAN FESİH ANLAMINA GELMEZ”

Tunç, “Cumhurbaşkanı meclisi feshediyor mu?” sorusu için “Seçimlerin birlikte yenilenmesi doğrudan fesih anlamına gelmez. Önerilen sistemde seçimlerin yenilenmesi iki taraflı işleyen bir uygulamadır. Hangi kuvvet yenilenme kararı alırsa kendi seçimlerini de yenilemiş olacaktır. Bu düzenleme meclisin işlevsiz hale getirilmesi değil, sistemin tıkanmasının önüne geçecektir” dedi.

"MECLİS, YÜRÜTMEYE KARŞI GÜÇLÜDÜR”

Yılmaz Tunç, “Meclis işlevsiz kalacak mı?” sorusu için “Kanun koyma ve kaldırma yetkisi meclisindir. Bütçe yapma hakkı yasamanındır. Yürütme yasalarla bağlı olduğu için Meclis, yürütmeye karşı güçlüdür. Bunun için denge kontrol sistemi öngörülmüştür” açıklamasını yaptı.

“CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ ANAYASAL YARGI DENETİMİNE TABİ OLACAKTIR”

“Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Meclisin yasama işlevi gasp edilmekte midir?” sorusu için Yılmaz Tunç, “Cumhurbaşkanlığı kararnamesi kanunda olmayan alanlarda çıkarılabilmektedir ve kanun üstünlüğü esastır. Temel hak ve hürriyetler ile kişi siyasi hak ve ödevler konusunda cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılmayacaktır. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi anayasaya uygunluk yönünden de anayasal yargı denetimine tabi olacaktır. Meclis iptali için Anayasa Mahkemesinde iptal başvurusu yapılabilmektedir” ifadesinde bulundu.

“ÜST YARGI ATAMALARI MECLİS VE CUMHURBAŞKANI TARAFINDAN SEÇİLECEKTİR”     

Tunç, “Her atamayı cumhurbaşkanı mı yapacak?” sorusuna “Üst yargı atamaları Meclis ve Cumhurbaşkanı tarafından seçilecektir. Üst yargı idari kuruluşu Hakim Savcılar Kuruluna (HSK) 7 Meclis, 4 cumhurbaşkanı seçim yapacaktır. Sistemin etkin, hızlı karar alabilmesi sorunları çözmek bakımından önemli avantaj oluşturmaktadır. Zira parlamenter hükümet sisteminde atamalarda müşterek kararname uygulaması çoğu zaman hükümetlerin politikalarına uygun yönetici atamalarında tıkanmalar oluşmakta cumhurbaşkanı ile hükümet arasında irade uyumsuzluğuna neden olmaktadır” cevabını verdi.

“CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNİN DOĞASINDA BİR UZLAŞMA VARDIR”

Yılmaz Tunç son olarak “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ülkeyi böler mi?” sorusunu “Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin doğasında bir uzlaşma vardır. Partiler iki kuvvet için yarışacaklardır. Yasamada çoğunluk almak için çalışacaklar ve cumhurbaşkanlığını kazanmak için çalışacaklardır. Aydıkları oy nispetinde Mecliste temsil olabilirler ancak cumhurbaşkanlığını kazanmak için yüzde 50+1 oya ihtiyaç bulunmaktadır. Bu durum bölünmeyi değil, birleşmeyi zorunlu kılar. Fikirler ve partiler arası uzlaşmayı, birleşmeyi zorunlu kılar. Parlamenter hükümet sisteminde aslında millet doğrudan yürütmeyi oylamıyor. Meclisi oyluyor, partisini oyluyor ve oluşan Meclisten bir hükümet çıkmasını bekliyor. Bizim tarihimizde örnekleri çok. Meclis oluşuyor ama her zaman hükümet oluşmuyor. Oluşan hükümet koalisyon oluyor. Bazen hükümet kurulamıyor. En yakın tarih 7 Haziran 2015 seçimleridir” sözleriyle cevapladı.