Tarih göz göre göre yok oluyor

Tarihi ahşap evlerde yangınlar neden çıkıyor?

Tarih göz göre göre yok oluyor

Nurdan Eroğlu

Bartın’da bir haftada 2 ahşap ev yanarak küldü. Yangınlarla birlikte sadece evler değil aynı zamanda Bartın’ın tarihinin de bir parçası yok olmuş oldu. Ne yazık ki Bartın’da Bartın’ın tarihi kent kimliğini taşıyan ahşap evler bakımsızlık ve yangınlarla yok oluyor.

Bartın’ın kent kimliğini geçmişten günümüze taşıyan, zamanın görkemli ahşap konakları ve ahşap evleri bakımsızlık ve yangınlarla birer birer yok oluyor. Ahşap evlerin, dolayısıyla tarihin yok oluşuna ise müdahale edilemiyor. Geçtiğimiz 10 Ocak tarihinde Köyortası Mahallesi Dalyanoğlu Sokakta bulunan 3 katlı ahşap evde yangın çıkmış ve Bartın Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekiplerince müdahale edilen yangında 3 katlı ahşap ev büyük zarar görmüştü. Yanan ahşap evde kimsenin yaşamadığı öğrenilirken çıkış nedeni bilinmeyen yangınla ilgili soruşturma başlatıldı. Yanan ahşap evin girişinde bulunan Bartın Belediyesi logolu "Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü kararı gereğince ev çevresi açısından tehlike arzettiğinden taşınmaz içine girilmesi tehlikeli ve yasaktır." yazılı tabelası da dikkat çeken ayrıntılar arasındaydı.

6 GÜN SONRA BİR AHŞAP EV DAHA YANDI

Bu yangının ardından aradan sadece altın gün geçmişti ki bir ahşap ev daha alevlere teslim olup küle döndü. Bartın kent merkezi Okulak Mahallesi Turna Sokakta yer alan, içinde kimsenin oturmadığı 3 katlı ahşap ev bilinmeyen bir nedenle alevlere teslim oldu. Yangın çıkış anından itibaren giderek büyürken Bartın Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekipleri görev başındaki tüm personeli ile yangını söndürmek için seferber oldu. Ancak yangında alevler tüm yapıyı sardı ve evin büyük kısmı göçtü. Uzun uğraşlar sonucu kontrol altına alınıp söndürülebilen yangının ardından ahşap evin sadece enkazı kaldı.

METRUK HALDE BİR ÇOK TARİHİ BİNA VAR

En yakınımızdaki komşu illerden Karabük’e bağlı Safranbolu ilçesinde korunan tarihi evler her yıl yüz binlerce turistin uğrak mekanı oluyor. UNESCO Dünya Mirası Listesinde de yer alan Safranbolu Evleri bölgedeki birçok insanın turizm sayesinde geçimine olanak sağlıyor. Turizm değerinin yanı sıra Safranbolu’nun tarihi evleri kentin tarihi ruhunu da gelecek nesillere taşıyor. Bartın’da dağınık bir şekilde yer alan tarihi evlerden bazıları restore edilip otel, pansiyon, yurt gibi çeşitli amaçlarla değerlendirilirken büyük çoğunluğu ne yazık ki sahipsizce kaderine terk ediliyor. Metruk haldeki evlerden birçoğu bakımsızlık nedeniyle yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalırken bazıları da yangınlar sonucu yok olup gidiyor.

YANGINLAR NASIL ÇIKIYOR?

Henüz tam manasıyla değerini idrak edemediğimiz ve bu değeri toplumun tüm kesimlerine yayamadığımız tarihi ahşap konak ve evlerde çıkan yangınlar akıllarda soru işaretleri de oluşturuyor. Kimsenin oturmadığı bu ahşap yapılarda nasıl oluyor da yangın çıkıyor? Çıkan her ahşap ev yangının ardından akıllara gelen bu ilk soru ne yazık ki yanıtsız kalıyor. Ahşap evler sahiplerince yerine yeni bina yapılabilmesi için yakılıyor mu? Bakımsız ve sahip çıkılmayan bu evleri mesken tutan ve evlerin içinde alkol, sigara içen gençlerin dikkatsizliği nedeniyle mi yangınlar çıkıyor? İşte bu soruların her ikisi de tarihin ve tarihi Bartın evlerinin bilincini taşıyan vatandaşları endişe ve üzüntüye sürüklüyor.

258 ADET TESCİLLİ AHŞAP KONUT

Bartın Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 2011 yılında basımı yapılan Bartın Kültür Varlıkları Envanterinde yer alan bilgilere göre Bartın Merkez ilçe sınırları içinde 258 adet tescilli Ahşap konut bulunuyor. Geçmişi günümüze taşıyan ahşap Bartın evlerinin Osmanlı Döneminin sivil mimari örneklerini sergileyen ve yakın tarihi özetleyen birer tablo gibi olduğunun belirtildiği Bartın Kültür Varlıkları Envanteri’nde bu evlerin özelliklerinden de bahsediliyor. Çıkan her yangınla yok olup giden ahşap evlerin özellikleri nasıl bir tarihin yok olup gittiğine seyirci kalışımızın da adeta özeti niteliğinde.

İŞTE AHŞAP EVLERİN ÖZELLİKLERİ!

Art Nouveau ve Barok sanatlarını yansıtan Bartın Evleri; Genellikle iki katlı ve "Daraba" denilen ağaç çitlerle çevrili bahçe içindedir. Katlar ahşap-karkas olup, zemin katları taştır. "Gulluk" denilen giriş bölümü ile bahçelerdeki yürüme alanları kayrak taşlarla kaplıdır.  Her bahçede taştan yapılmış bir kuyu bulunur. Geleneksel evler mümkün olduğunca çok pencerelidir. Bunlar, özgün giyotin pencereler olup, sadece merdiven ve cumbaları aydınlatanlar yuvarlak formludur. Pencereler arasında yer alan ve "Kuşluk" denilen silmeler tüm yapıyı kuşatmaktadır. Evlerin pencereleri, merdivenleri ve tavanları birer süsleme öğesidir.  Bartın evlerinin en önemli bölümünü oluşturan iç mekanlardır. Evlere, iki kanatlı bir kapıdan, "Gulluk" bölümünden girilir. Bu bölüm, aynı zamanda üst katlara geçişi de sağlayan bir ara mekandır. Evler, bir sofa etrafında yer alan odalardan oluşur. Sofaya "Dışar", odalara ise "İçer" denilmektedir. Odalarda işlevsel özelliklere göre gömme olarak yapılmış "Yük Dolabı", "Hamam" ve "Ocak" Gulluk veya Mutfakta ise "Hergil Dolabı" bulunmaktadır. "Hum İçer" denilen Ocaklı odaları bulunan evler günümüze ulaşamamıştır.