Stratejik çevresel değerlendirme geliyor

Hedef çevreye duyarlı kalkınma

Stratejik çevresel değerlendirme geliyor

Nevin Özbakan

Bartın Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ali Özcan, Stratejik Çevresel Değerlendirme (SÇD) Yönetmeliğiyle ilgili açıklamada bulundu. SÇD’nin yalnızca proje bazında uygulanan ÇED’in çevresel sorunlarla etkin bir mücadelede ortaya çıkardığı eksiklikleri gidermeye yönelik olduğunu söyledi.

Bartın Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ali Özcan, Stratejik Çevresel Değerlendirme (SÇD) Yönetmeliğiyle ilgili açıklamada bulundu. SÇD ile ilgili bilgi veren Özcan,  “Stratejik Çevresel Değerlendirme (SÇD) çevre hukukunun en önemli araçlarından biri olan ve proje düzeyinde yürütülen ÇED’in ileri bir aşaması olarak, önemli çevresel etkiler doğurması muhtemel belli politika, plan ve programlar hakkında bir çevresel değerlendirme yapılmasını temin ederek, üst düzeyde bir çevre korumasını sağlamak ve politika, plan ve programların hazırlanması ve kabulü aşamasına sürdürülebilir kalkınma ilkesi doğrultusunda çevresel faktörlerin dâhil edilmesine katkıda bulunmak üzere yürütülen bir değerlendirme sürecidir” dedi.

SÇD’NİN UYGULAMADAKİ ÖNEMİ NE?

SÇD’nin yalnızca proje bazında uygulanan ÇED’in çevresel sorunlarla etkin bir mücadelede ortaya çıkardığı eksiklikleri gidermeye yönelik olduğunu ifade eden Ali Özcan, “Stratejik Çevresel Değerlendirme bir bakıma, yalnızca proje bazında uygulanan ÇED’in çevresel sorunlarla etkin bir mücadelede ortaya çıkardığı eksiklikleri gidermeye yöneliktir. Geniş kapsamlı bir çevresel değerlendirme sürecini içeren stratejik çevresel değerlendirme, karar alma mekanizmasını oluşturan sürecin ilk aşamasından itibaren uygulanmakta, çevrenin bütünsel bir yaklaşımla korunmasını sağlamakta, karar verme sürecindeki eşgüdümü güçlendirmekte ve kurumlar arası koordinasyonu destelemektedir” şeklinde konuştu.

“ÖNEM TAŞIYOR”

SÇD’nin Avrupa Birliği düzeyinde gerekse Avrupa Birliği dışındaki birçok ülkede benimsenerek hayata geçirilmesinde çok önemli bir rol oynadığını dile getiren Özcan açıklamasına şöyle devam etti:

“Stratejik çevresel değerlendirme ayrıca, ilgili planlama safhası için uygun bilgileri sağlamakta ve resmi makamlar ile halka bilgi ve konsültasyon yoluyla planlama sürecine katılım imkânı sunmaktadır. 27 Haziran 2001 tarihinde kabul edilen Avrupa Birliği Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönergesi, stratejik çevresel değerlendirme uygulamasının gerek Avrupa Birliği düzeyinde gerekse Avrupa Birliği dışındaki birçok ülkede benimsenerek hayata geçirilmesinde çok önemli bir rol oynamıştır. Avrupa Birliği’nin bu yönergesi, bilhassa stratejik çevresel değerlendirme sürecine ilişkin esas ve usullere kapsamlı bir tarzda yer veren ilk düzenlemelerden biri olması ve stratejik çevresel değerlendirmenin uygulanmasına ilişkin en önemli uluslararası hukuk metni olan Espoo Protokolü’ne esas teşkil edip, bu protokolle çok büyük ölçüde benzer hükümlere yer vermesi nedeniyle önem taşımaktadır.

EKSİKLER GİDERİLECEK

2006 yılında gerçekleştirilen değişiklikle Çevre Kanunu’nda stratejik çevresel değerlendirmenin tanımına yer verilerek stratejik çevresel değerlendirme ile ilgili usul ve esasların çıkarılacak bir yönetmelikte yer alacağı belirtilmiştir. Bu kapsamda, ilgili yönetmelik 8 Nisan 2017 tarihli ve 30032 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Avrupa Birliği Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönergesini esas alan bir stratejik çevresel değerlendirme yönetmeliğinin kabulü bu bağlamda, hem Ülkemizde sadece proje düzeyinde uygulanan ÇED’in çevresel sorunlarla etkin mücadelede doğurduğu eksikliklerin giderilmesi hem de Türkiye’nin Avrupa Birliği müktesebatının üstlenilmesine ilişkin ulusal programında ifade ettiği taahhütlerini yerine getirmesi bakımından büyük öneme sahiptir.

PLANLARIN ÇEVRE DOSTU OLMASI SAĞLANACAK

Bakanlığımız tarafından yayımlanan Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği ile birlikte; Stratejik Düzeyde Değerlendirme yapılacak. ÇED Yönetmeliği ile noktasal bazlı projelerin çevre üzerindeki etkileri değerlendirilirken; SÇD Yönetmeliği ile alan bazında üst ölçek planların çevresel, ekonomik ve sosyal etkileri değerlendirilecek. Turizm, tarım, su yönetimi, enerji, sanayi, ulaştırma ve mekansal planlamaya dair sektörel gelişim planlarının çevre dostu olması sağlanacak. Stratejik Çevresel Değerlendirme uygulanan alanlarda yapılacak ÇED uygulamaları daha kısa sürede tamamlanacak.  Yatırım yapılacak alanlar belirleneceğinden ülkemiz yatırımları daha hızlı ve sağlıklı gerçekleşecek. SÇD uygulanan alanlarda orman alanı, tarım alanı, korunan alanlar vb. gibi önceden dikkate alınacağından uygun yer seçimleri en erken aşamada belirlenmiş olacaktır. Biyolojik çeşitlilik, su, hava, toprak, iklim faktörleri, kültürel miras konularının yanı sıra insan sağlığı, nüfus, göç konuları ile ekonomik etkiler de dikkate alınarak sürdürülebilir planlar geliştirilecek. SÇD sayesinde bölgesel ve geniş ölçekte değerlendirme yapılacağından, hayata geçecek projelerin çevre ve insan sağlığı üzerindeki kümülatif etkileri de değerlendirilecek. SÇD, üst ölçek planlara uygulanacağı için projelerin olumsuz çevresel etkilerine dair önlemler en erken aşamada alınacak. Çevre ve insan sağlığı ile ilgili kamu kurum /kuruluşları, üniversiteler, meslek odaları ve halkın görüş ve önerileriyle şekillenen planlar hazırlanacak.

HEDEF ÇEVRE DUYARLI KALKINMA

Stratejik Çevresel Değerlendirme, sürdürülebilir kalkınma modeline hizmet edecek en önemli çevre koruma araçlarından. Stratejik Çevresel Değerlendirme, stratejik seviyedeki kararların; plan ve programların olası olumsuz etkilerini değerlendirmek ve ortadan kaldırmak için kullanılan bir yaklaşım. Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği ile çevre kirliliğinin oluşmadan önlenmesi ve sürdürülebilir bir gelecek için çevre duyarlı kalkınma hedefleniyor. Günümüzde Stratejik Çevresel Değerlendirme, dünya çapında pek çok ülkede uygulanıyor. Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği, 2001/42/EC sayılı Avrupa Birliği Stratejik Çevresel Değerlendirme Direktifi ile uyumlaştırılarak tüm kurum ve kuruluşların katılımıyla Bakanlığımızca hazırlandı.”