MADENCİLERİN EYLEMİ SONA ERDİ

TTK özelleşmeyecek

MADENCİLERİN EYLEMİ SONA ERDİ

Nurdan Eroğlu

Türkiye Taş Kömürü Kurumuna (TTK) bağlı tüm işletmelerde olduğu gibi Amasra’da da Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda değişiklik yapan kanun tasarısındaki 58. madde nedeniyle pazartesi sabahından itibaren madenden çıkmayarak eylem kararı alan 235 işçi, Ankara’dan gelen olumlu haber üzerine eyleme son verdi. İşçiler salı sabahı 04.30 civarında madenden çıkarken konuyla ilgili açıklama yapan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, getirilen düzenleme ile TTK’nın özelleştirilmediğini söyledi.

Türkiye Taş Kömürü Kurumuna (TTK) bağlı tüm işletmelerde olduğu gibi Amasra Müessesinde de 235 işçi Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda değişiklik yapan kanun tasarısındaki 58. madde nedeniyle pazartesi sabahından itibaren madenden çıkmayarak eylem kararı almıştı.  İşçiler, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci ve Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay'ın Ankara'daki temaslarında torba yasanın 58. Maddesinde düzenleme sözü almalarının ardından salı sabahı 04.30 civarında madenden çıktılar. Maden önüne gelen GMİS Amasra Şube Başkanı Ertan Kaya, maden işçilerine seslenerek, müjdeli haberi verdi. Zonguldak’ta GMİS önünde toplanan işçilere konuşma yapan Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, yapılan görüşmeler neticesinde 58. Madde de yer alan içeriğin değiştirilerek TTK’nın içinde olan ve devlet eli ile işletilen sahaların özelleştirmeden hariç tutulacağını kaydetti.

TUNÇ: “MADENCİLERİMİZ OYUNA GELMEMELİ”

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ta konuyla ilgili açıklama yaptı.  TBMM’de görüşmelerine başlanan Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda değişiklik yapan Kanun tasarısındaki 58.madde düzenlemesinin bazı sendikalar ve siyasetçiler tarafından kamuoyuna çarpıtılarak anlatıldığını ifade eden Tunç, getirilen düzenleme ile TTK’nın özelleştirilmediğini söyledi. Madencileri siyasi çıkarlarına alet etmek isteyen çevrelerin oyununa gelmemek gerektiğini belirten Yılmaz Tunç, Meclis gündemindeki tasarının TTK’nın özelleştirilmesi ile ilgili bir madde içermediğini, özelleştirme için yeni bir kanuna ihtiyacın bulunmadığını, 1994 yılında çıkarılan Özelleştirme Kanunu gereğince hükümet istese TTK’yı özelleştirebileceğini ama böyle bir politikanın olmadığını, TTK’nın kamunun elinde bulunan işletmelerinin devam edeceğini, konunun sadece özel sektöre ihale edilen ruhsatların bölünebilmesine imkan vereceğini ve böylece daha fazla yatırımcının sektöre girerek, üretimin ve istihdamın artırılmasının hedeflendiğini kaydetti.

“HAKSIZ, MESNETSİZ İDDİALAR”

TBMM’de görüşülen tasarının 58. Maddesi ile 3213 Sayılı Maden Kanununun Ek 1. Maddesinin üçüncü fıkrasının “Türkiye Taşkömürü Kurumu ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsatlarının işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir.” şeklinde değiştirilmesinin öngörüldüğünü dile getiren Tunç; bazı muhalefet vekilleri ve bazı sendikalar tarafından ortaya atılan “Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun özelleştirileceği” yönündeki iddiaların haksız, mesnetsiz iddialar olduğunu vurguladı. 

MİLLİ ENERJİ VE MADEN POLİTİKASI

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2016 yılında açıkladığı Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında, yerli kaynakların başında gelen kömürün enerji üretiminde daha verimli ve daha çevreci kullanılması için bir strateji yürütüldüğünü belirten Yılmaz Tunç, “Bu kapsamda Türkiye’de henüz keşfedilmemiş kömür madenlerinin keşfi için arama ve sondaj faaliyetlerinin yapılacağı, hali hazırda mevcut rezervlerin iş sağlığı ve güvenliği açısından en çağdaş ve güvenli yöntemlerle, en çağdaş teknikleri kullanılarak işletileceği ve çıkarılan kömürlerin de enerji üretimindeki payının en çevreci teknolojilerle artırılacağı açıklanmıştır. Bu hedefler için yasal altyapının sağlanması amacıyla başlatılan mevzuat çalışmalarından birisini daha gerçekleştirmekteyiz” dedi. 

“ÖZELLEŞTİRME İÇİN YENİ DÜZENLEME GEREKMİYOR”

1994 yılında yürürlüğe giren, 4046 Sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun ile birçok iktisadi devlet teşekkülünün özelleştirilmesinin yanında, kamuya ait birçok kömür madeninin de bu yolla özelleştirildiğini belirten Tunç, “Kamuya ait bir devlet teşekkülü olan TTK’ya ait varlıkların özelleştirilebilmesi için mevcut 4046 sayılı kanun yeterlidir. Ruhsatların bölünebilmesine imkan veren düzenlemenin amacı da özelleştirme değil, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın yeni kömür stratejileri çerçevesinde hedeflediği üretim artışına yönelik faaliyetlerdir” şeklinde konuştu.

“DAHA ÇOK İŞÇİ VE DAHA FAZLA ÜRETİM”

Tunç açıklamasının devamında  “Zonguldak ve Bartın’da toplam 1,5 milyar ton kömür rezervinin olduğu bilinmektedir.  Maalesef, sahaların bölünmemesinden ve mevzuattan kaynaklanan nedenlerden dolayı havzada kısıtlı bir üretim yapılmakta ve yıllık yaklaşık 1,5 milyon tonluk bir kömür üretimi gerçekleştirilmektedir. Türkiye’nin genelinde, özel yada kamu, kömür işletme alanlarında, işletme ruhsatının, işletme yapılandan çok daha büyük bir alanı kapsamasından dolayı, verimli bir üretim yapılamamaktadır. Kanun değişikliğinden sonra ise tek ruhsat halindeki büyük bir alanda, ruhsatların  bölünerek farklı üreticilerin devreye girmesi ile üretim yapılamayan alanlar da üretime açılacak. Bu da daha fazla işçi ve daha çok üretim anlamına geliyor” ifadelerinde bulundu.

“TTK ÖZELLEŞTİRİLMEYECEK”

Yerli Kömür meselesi her gündeme geldiğinde, gerek iş hakları gerekse çevre konularını bahane ederek, Türkiye’nin bu alanda var olan kaynaklarını kullanmasını engellemek isteyen çevrelerin, bugün de “özelleştirme” yalanını ortaya attıklarını ifade eden Yılmaz Tunç, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Berat Albayrak’ın da dile getirdiği gibi, TTK kesinlikle özelleştirilmeyecektir” dedi.

“YENİ YATIRIM İMKANLARI OLUŞACAK”

“Yapılması planlanan modelde, TTK bünyesindeki tüm işletmelerde çalışan işçiler aynı şartlarda çalışmaya devam edecektir” diyen Tunç, “Sadece Zonguldak ve Amasra’da değil, tüm kömür sahalarında, kanun değişikliği sayesinde, sahalar ve ruhsatlar bölünebilecek ve işletmecisi olan firmalara verilebilecek, bu sayede hem mevcut hem de yeni sahalar garanti gösterilmek suretiyle kredi bulunabilecektir. Bu model ile kömür işletmeciliği alanında dünya ile rekabet edebilecek kapasiteye sahip özel sektörümüze de yeni yatırım imkanları oluşturacaktır. Yapılan mevzuat değişikliği ile, Türkiye genelinde, kömür sahalarının daha verimli kullanılması amaçlanmaktadır. Bu düzenleme ile, başta Zonguldak ve Amasra olmak üzere tüm kömür madenciliği yoğun şehirlerimizde yeni dönemde daha fazla istihdam ve daha fazla üretim imkanı oluşturulacaktır” şeklinde konuştu.

“MADENCİLERE HİÇBİR DÖNEMDE VERİLEMEYEN HAKLARI AK PARTİ VERDİ”

madencilere hiçbir iktidarın veremediği hakları AK Parti’nin verdiğini kaydeden Yılmaz Tunç,  “Madencilerimizin çalışma şartlarını kolaylaştıran, iş güvenliğine yönelik tedbirleri artıran, madencilerimizin haftada iki gün tatil yapabilmesi için çalışma süresinin günlük 7,5 saati, haftalık 37,5 saati aşamayacağına yönelik önemli düzenlemeler yapan iktidar AK Parti iktidarıdır. Madencilerimize hiçbir iktidarın veremediği hakları biz verdik” açıklamasında bulundu.

“YERALTINDA ÇALIŞAN MADENCİLERİMİZE HAFTADA 2 GÜN TATİL HAKKI VERİLDİ”

Milletvekili Tunç yaptıkları düzenleme ile yer altında çalışan maden işçilerinin günlük çalışma süresi en çok 7,5 saat, haftalık çalışma süresi ise en çok 37,5 saat olduğunu, böylece yer altında çalışan madencilerin haftada iki gün tatil yapma hakkının verildiğini söyledi.

“EMEKLİLİK YAŞI 43’E DÜŞÜLDÜ”

Milletvekili Tunç bölgemizde yaygın olan, maden sektöründe çalışan tüm işçileri yakından ilgilendiren önemli düzenlemelerin yapıldığını belirterek maden sektöründe çalışan tüm işçiler için 50 olan emeklilik yaşının 43olarak yeniden düzenlendiğini kaydetti.

“ÜCRET, EN AZ ASGARİ ÜCRETİN İKİ KATI OLARAK DÜZENLENDİ”

Yılmaz Tunç, maden işçilerinin çalışma, emeklilik şartlarına yönelik düzenlemelerin yanı sıra ücretlerinde de iyileştirilmelerin yapıldığını söyleyerek, linyit ve taşkömürü çıkaran madencilere ödenecek ücret miktarı asgari ücretin iki katından az olamayacak şekilde düzenlendiğini ifade etti.

“MADENCİLERİMİZ OYUNA GELMEMELİ”

Madencilerin iyi niyetini suiistimal ederek, konuyu özelleştirme gibi yansıtanların doğru yapmadığını belirten Tunç, son olarak “Özelleştirmenin kanunu zaten 1994’te çıkarılmış. Hükümet özelleştirmek isterse yeni bir kanuna ihtiyacı yok. Getirilen düzenlemedeki amaç, tek bir ruhsatla verilmiş büyük bir alanda, ruhsatların bölünerek, daha fazla üreticinin devreye sokulması ve işçi sayısı ile üretimin artırılması ve yerli kömürün ülkemiz ekonomisine kazandırılmasından ibarettir. Madenci kardeşlerimiz oyuna gelmemeli, madenci üzerinden siyasi rant peşinde koşanlara fırsat vermemelidir” dedi.