Kurban Bayramında Kist Hidatik hastalığına dikkat!

Sağlık İl Müdürü Dr. Dursun Koç, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi vatandaşları Kist Hidatik hastalığına karşı uyardı. Hastalığın hayvandan insana geçebilen parazitten kaynaklandığını ifade eden Koç, “Özellikle et tüketiminin arttığı Kurban Bayramı'nda hayvandan insana geçebilen parazitten kaynaklanan " Kist Hidatik " hastalığına karşı dikkatli olunması gerekmektedir. Kist hidatik, insanların karaciğer, akciğer, dalak, beyin gibi iç organlarında kistler oluşturarak ölümüne sebep olabilen bir hastalıktır. Hayvandan insana geçebilen " Kist Hidatik " hastalığının önlenebilmesi için, kurbanlıkların kist bulunan karaciğer, akciğer gibi sakatatlarının kesinlikle yenilmemesi ve bunların hayvanlar tarafından da tüketilmemesi için toprağa gömülmesi ya da yakılması gerekmektedir” dedi.

“Pişmemiş kistli organları köpeklere yedirmeyin!”

Hastalık insanlara kedi, tilki ve özellikle de köpekler tarafından bulaştırıldığını kaydeden Koç, şöyle devam etti:

“Hastalık insanlara kedi, tilki ve özellikle de köpekler tarafından bulaştırılmaktadır. Köpeklerin bağırsaklarında yaşayan parazit yumurtaları köpek dışkısı ile çevreye atılmakta, bu yumurtalar rüzgar ve böceklerle yayılarak yiyeceklere, suya ve toprağa bulaşmaktadır. Parazit yumurtalarının bulaştığı yiyeceklerin yenilmesi, suların içilmesi sonucu insanların ve otçul beslenen koyun, keçi, sığır gibi hayvanların iç organlarında kist oluşturmaktadır. İç organlarında kist oluşan bu hasta hayvanların kesilmesi ve pişmemiş kistli sakatatlarının köpeklere yedirilmesi, hastalığın tekrar köpeklere bulaşmasına neden olmakta, böylece hastalığın bulaşmasında kısır döngü meydana gelmektedir. Pişmemiş kistli organların köpeklere yedirilmemesi, derin çukurlara gömülmesi bu döngünün kırılmasında hayati öneme sahiptir.

“Eller iyice yıkanmalı”

Hasta koyunların, keçilerin ve sığırların kistli sakatatlarını yiyerek paraziti alan köpeklerin dışkıları ile parazit yumurtaları çevreye saçılır. Bu yumurtalar rüzgarla ve böceklerle taşınarak yiyeceklere, suya ve toprağa geçer. Parazit yumurtalarının bulaştığı yiyeceklerin yenilmesi, suların içilmesi, köpeklere dokunulduktan sonra ellerin iyice yıkanmaması, toprağa temas ettikten sonra ellerin iyice yıkanmaması, hastalığın insanlara bulaşmasına yol açar.

“İşte hastalığın belirtileri!”

Kist Hidatik hastalığı yıllarca belirti vermeden seyreder. Kist büyüdükçe büyür. Hastanın şikayetleri kistin yerleştiği organa göre değişiklik gösterir. Örneğin karaciğerdeki kist sağ yan ağrısına, bulantı ve kusmaya, sarılığa neden olurken; akciğerdeki kistler solunum sıkıntılarına, öksürük, kan tükürme, ve göğüs ağrısına yol açar. Eğer hastalık beyni tuttuysa baş ağrısı, kafa içi basınç artışı, kusma, şuur kayıpları görülür. Kist kalp kasına yerleşirse kalpte ritm bozuklukları, kalp kasının ölmesi ve yırtılması; kemiğe yerleşirse sebepsiz yere kemikte kırıklar oluşur.

“Sakatatları hayvanların ulaşamayacağı derin bir çukura gömün”

Kist patlarsa daha da tehlikeli durumlara neden olur. Kistlerin patlaması sonucu hastalık ölümle sonuçlanabilir. Kısacası bu kistler şakaya gelmez. Hastalığın tedavisi cerrahi operasyonla kistin vücuttan çıkarılmasıdır. Kurban Bayramı biz Müslümanlar için önemli ve kutsal zamanlardan biridir. Dini görevlerimizi yerine getirirken sağlığı ve hijyeni unutmamalıyız. Kistli sakatatlarınızı köpeklerinize yedirmeyin. Hayvanların ulaşamayacağı derin bir çukura gömün. Kurban Bayramınız sağlıklı olsun.”