KULEDEKİ İŞÇİLERİN EYLEMİ DEVAM EDİYOR

Hattat Holding Enerji ve Maden A.Ş (HEMA) tarafından işten çıkarılan ve 51 günlük maaş alacakları ile tazminatlarını alamadıkları için Amasra HEMA-3 kuyusundaki asansör kulesine çıkarak 55 metre yükseklikte eylem başlatan işçilerin eylemi devam ediyor. Eylemi 4. gününde ailelerde işten çıkarılan işçilere destek olmak amacıyla Amasra'da toplandı. Eyleme tam destek veren Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci 'Biz, kardeşlerimizin haklı mücadelesine destek olmak için buradayız. İşverene ve tüm ilgililere buradan sesleniyoruz hakkımızı istiyoruz' dedi.

KULEDEKİ İŞÇİLERİN EYLEMİ DEVAM EDİYOR

İşçiler: “Hakkımızı istiyoruz”

Hattat Holding Enerji ve Maden A.Ş (HEMA)  tarafından işten çıkarılan ve 51 günlük maaş alacakları ile tazminatlarını alamadıkları için Amasra HEMA-3 kuyusundaki asansör kulesine çıkarak 55 metre yükseklikte eylem başlatan işçilerin eylemi  devam ediyor. 4 gündür kulede eylemlerine kararlı bir şekilde devam eden Bülent Çevik ve Serdar Aslan’ı kendileri gibi işten çıkarılan diğer işçiler ve ailelerde yalnız bırakmadı. Bugün sabah saatlerinde Amasra’da toplanan aileler, işçilere destek verdi. İşçiler  eylemde zaman zaman “HEMA şaşırma sabrımızı taşırma” şeklinde sloganlar atarken Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Amasra Şubesi Başkanı Ertan Kaya ve Genel Başkan Ahmet Demirci de işçileri eylemlerinde yalnız bırakmayan isimler oldu.

Kuledeki işçiler: “Hakkımız yendi”

Kulede eylem yapan işçiler çektikleri videoda  neden bu eyleme kalkıştıklarını ve duygularını şu sözlerle anlattı:

“Kuledeki eylemimizin 4. Günü. Hala bir sonuç alamadık. Bülent arkadaşımla “Niye hakkımızı alamıyoruz, nerde yanlış yaptık?” diye düşündük. Biz yer üstünde çalışan normal işçilerden biriydik. Emekçinin hakkı yendi. Hakkımızı alamadık. Madencilik zor bir meslek, meşakkatli bir meslek. Yer üstünde emekçinin hakkı yeniyor, yerin altında madencinin hakkını yemezler. Biz yer altında çalışalım” dedik. Madencilikte çalışmaya başladık. Yeri geldi yerin 500 metre, yeri geldi 700 metre altına girdik. Ama yine hakkımız yendi.

“Biz görüşmek istemiyoruz, paramızı istiyoruz”

Biz de bu sefer “Yerin üstünde paramızı alamadık, yerin altında alamadık. Göz yüzüne çıkalım” dedik. Belki hakkımız buradadır. Hakkımızı böyle alırız. Bekliyoruz.  4. Gününde eylemimiz devam ediyor. Gökyüzünde emekçinin hakkını istiyoruz. Hak ettiğimiz paraları almayı istiyoruz. Bugün öğlen saatlerinde şirket yetkilileri gelecek. Kendileriyle görüşmeye yapacağız. Ama biz kendilerine söyledik. Biz görüşmek istemiyoruz. Biz paramızı istiyoruz. Defalarda görüştük. Görüşerek halledemedik.”

Baba Çevik:  “Biz sizin yanınızdayız”

Öte yandan kulede eylem yapan Bülent Çevin’in babası Necati Çevik zaman zaman oğluyla telefonda haberleşirken oğluna “Yanınızdayız” mesajı verdi. Oğlunun sağlık durumunu soran baba Çevik’in bir görüşme esnasında “Siz orada iyi olun. Biz sizin yanınızdayız. Burada sıkıntı yok” sözleri dikkat çekti.

Demirci: “Sendika olarak işveren nezdinde yaptığımız girişimler sonuçsuz kaldı”

İşçilerin 4 gündür gece-gündüz, ayazda soğukta, yarı aç - yarı tok sesimizi duyurmaya çalıştıklarını ifade eden GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci de  işveren ve tüm ilgililere seslenerek bir kez daha işçilerin haklarını istedi. İşverenin 2 aydır maaş ödemediğini ifade eden Demirci şöyle konuştu:

“Şu anda sahasında bulunduğumuz Hattat Enerji ve Madencilik Şirketinde çalışan 209 arkadaşımızın işine 15 gün önce son verildi. Bu arkadaşlarımızdan 183'ü sendikamızın üyesiydi. İşveren 2 aydır maaşları ödemedi. Bayram ikramiyelerini ödemedi, sosyal haklarını ödemedi. Sendika olarak işveren nezdinde yaptığımız girişimler sonuçsuz kaldı. İşveren her seferinde çeşitli gerekçeler öne sürdü. Madenci kardeşlerimiz büyük fedakarlıkta bulunarak çalışmaya devam ettiler, işlerine, işyerlerine sahip çıktılar. Ancak işveren aynı hassasiyeti göstermedi ve ekonomik kriz bahanesiyle arkadaşlarımızı işten çıkardı.

“Arkadaşlarımızın sağlığının bozulmasından endişe ediyoruz”

Madenci kardeşlerimiz 2 aydır elde avuçta ne varsa onunla idare etmeye çalışıyorlardı. Okullar açıldı, kış kapıya dayandı, üniversitede okuyan, askerde olan çocuklarımız var, hastası olan var, ev sahibi, marketler, bankalar beklemede; artık yeter diyoruz. Biz çalıştık, emek harcadık, alın teri döktük. Biz, anamızın ak sütü kadar helal alacaklımızı istiyoruz. Sesimizi duyurmak için her yolu denedik. Sendika olarak işverene, ilgili bakanlıklarla görüştük, ama olmadı. Bıçak kemiğe dayandı ve kardeşlerimiz Bülent Çevik ve Serdar Aslan kuleye çıkarak oradan seslenmek zorunda kaldılar. 4 gündür gece-gündüz, ayazda soğukta, yarı aç - yarı tok sesimizi duyurmaya çalışıyorlar. Biz, arkadaşlarımızın sağlığının bozulmasından endişe ediyoruz.

“Hakkımızı istiyoruz”

Onlar da haklı olarak çocuklarının sağlığını korumak için mücadele ediyorlar. Biz, kardeşlerimizin haklı mücadelesine destek olmak için buradayız. İşverene ve tüm ilgililere buradan sesleniyoruz hakkımızı istiyoruz. Zonguldak Havalisi Maden Havzamızdaki kömür rezervinin üçte birinden fazlası bu bölgede bulunuyor. Ancak işveren yaklaşık 12 yıldır hazırlık sürecini tamamlayıp üretime geçemedi. Böylesi büyük bir rezerv uzun zamandır üretilmeyi bekliyor. Böyle giderse daha çok bekleyeceğiz.

“Devlet bu duruma daha fazla seyirci kalmamalıdır”

Oysa ülkemizin şiddetle taşkömürüne ihtiyacı var. Buradaki kömür kazılmayı bekliyor, Türkiye yılda 4-5 milyar dolar ödeyip dışarıdan kömür alıyor. Türkiye kömür ithal edebilmek için borç para arıyor, ama kömür burada kazılmayı bekliyor. Devlet bu duruma daha fazla seyirci kalmamalıdır. Gerekirse Türkiye Taşkömürü Kurumu devreye sokulmalıdır. Biz artık yeter diyoruz. Ekonomik krizi biz işçiler, emekçiler çıkarmadık.

“Krizin çözümü işçi çıkartmak değildir”

Biz işimizi yapıyoruz. Krizin bedelini bize ödetemezsiniz. Krizin çözümü işçi çıkartmak değildir. Ekonomik krizi çözmenin yolu, istihdam yaratmak ve üretimi artırmaktır. Biz üretmek, ülkemize ve milletimize hizmet etmek, ailemizi geçindirmek istiyoruz. Buradaki arkadaşlarımızın haklı sesini duyuruncaya kadar eylemleri edecektir. Hepinize teşekkür ediyorum.”

Kaya: “Burada işveren resmen işçi üzerinden devlete mobbing uyguluyor”

İşçilerin eyleminin başladığı ilk günden bugüne onları yalnız bırakmayan GMİS Amasra Şubesi Başkanı Ertan Kaya da Pazar günü yaptığı açıklamada “Normalde işveren bir işçiyi çıkarırken kıdem ve ihbar tazminatlarını ve tüm alacaklarını hesaplar ve işçiye iş akidini fes ederken bunun bildirimini yaparak fes eder. İşçiyi çıkardıktan sonra da işçinin alacaklarını öder. Burada işveren resmen işçi üzerinden devlete mobbing uyguluyor. Biz gereken yerlere yazımızı yazdık. Ama sadece bizim yazı yazmamızla olmuyor. Bunun bir denetiminin olması lazım. Ayrıca biz yazımızı yazdığımızda bunun nihai sonuca varması ve bize bir cevap gelmesi lazım ama gelmiyor” şeklinde konuştu.

Bankoğlu: “Tüm madenci kardeşlerimizin sesi olmak adına yanınızdayız”

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu da cumartesi günü eylem yapan işçileri ziyaret etti. Kulede eylemlerini sürdüren işçilerle görüştükten sonra basın mensuplarına da açıklamalarda bulunan Bankoğlu şöyle konuştu:

Bülent ve Serdar kardeşlerimiz dün sabah 06:30’dan beri eylem yapıyorlar. HEMA maden şirketinin yaklaşık 209 çalışanı 21 Eylül tarihinde işten çıkarılmıştı. Kendileri şu anda 51 günlük alacaklarını ve bayram alacaklarını talep ediyorlar. Ayrıca kıdem ve ihbar tazminatları ödenmedikleri için 55 metre yükseklikteki kule de eylem yapıyorlar. Bu arkadaşlarımız Enerji Bakanlığı ile görüşme de gerçekleştirmişlerdi. Enerji Bakanlığı da bu duruma ortak olmuş vaziyette. Enerji Bakanlığından şirketin işçi alacaklarını ödeme sözü verdiği  belirtildi. Buradan hem Enerji Bakanlığına hem de şirkete çağrı yapıyorum. Emekçilerin, madencilerin, işçi kardeşlerimizin yanında olmaları için, gerekli adımları atmaları için buradan kendilerine çağrıda bulunuyorum. Ben Bartın Milletvekili olarak ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin temsilcisi olarak her zaman işçinin ve emekçinin yanında olduğumuzu bir daha dile getiriyorum. Tüm madenci kardeşlerimizin sesi olmak adına onların yanında olduğumu huzurlarınızda belirtmek istiyorum.”

“Bakalım onlar mı ben mi önce olacağız?”

Madencilerin sıkıntılarını ve eylemlerini TBMM’de gündeme getireceğini de kaydeden Milletvekili Bankoğlu, “Belki benim dile getirmeme gerek kalmadan Hattat’tan bir cevap gelir. Bakalım onlar mı ben mi önce olacağız, görelim. Bu arada eylem yapan madenci arkadaşlarımız direnenin kendileri değil patronları olduğunu söyledi. Bunu da ifade etmek isterim.” dedi.