Erdoğan hem adayları tanıttı hem müjdeyi verdi
AK Parti Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından binlerce partilinin katılımıyla gerçekleşti. Cumhurbaşkanlığı semini yüzde 50'nin üzerinde bir oyla kazanmayı hedeflediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de güçlü bir grup kurmamız gerekiyor' derken Partisinin seçim beyannamesini de açıkladı. Erdoğan, 'Polis, öğretmen, hemşire, din görevlilerimize bir müjde vermek istiyorum. İdarecilerimizin emeklilik ek göstergelerini 3 bin 600'e çıkaracağız. Buradaki adaletsizliği gidermiş olacağız' şeklinde konuştu.
AK Parti Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile binlerce partilinin katılımıyla Ankara Spor Salonunda gerçekleşti. Toplantıya Bartın’dan AK Parti Bartın 1. Sıra Milletvekili Adayı Yılmaz Tunç, 2. Sıra Milletvekili Adayı Yaşar Arslan, AK Parti Bartın İl Başkanı Turhan Kalaycı, AK Parti Bartın Kadın Kolları Başkanı Yasemin Dora Kurtkaya, AK Parti Bartın Gençlik Kolları Başkanı Ali Kıranoğlu ile çok sayıda partili katılım sağladı.
Erdoğan: “Bu kutlu yolculuğa çıktınız”
Milletvekili adaylarına, “Sizler AK Parti’nin 24 Haziran’da yapılacak seçimlerdeki milletvekili adayları sıfatıyla millî iradenin temsilciliğine talip olarak bu kutlu yolculuğa çıktınız. Ülkemize ve milletimize hizmet için hep beraber çıktığımız bu yolculuğu inşallah hayırlısıyla menziline ulaştıracağız” sözleriyle hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti,2002 Kasım’ından beri girdiği her seçimden birinci çıkmış bir partidir” dedi.
“1 Kasım’da tek başımıza iktidara geldik”
Milletin huzuruna ilk defa çıktıkları 2002 yılındaki seçimlerde yüzde 34 oy oranıyla parlamentonun yüzde 63’ünü alarak iktidar olduklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu oranın, ülkemizin yakın tarihindeki en büyük başarı olduğuna dikkat çekti. 2007 seçimlerinde bu oranı yüzde 47’ye çıkararak yine tek başına iktidar olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “2011 seçimlerinde yüzde 50 seviyesine kadar ulaştık ve elbette tek başına iktidar olarak yola devam ettik. 7 Haziran 2015’te yüzde 41 düzeyindeki oy oranına rağmen tarihimizde ilk defa Meclis’te çoğunluğu sağlayamadığımız bir seçim yaşadık. Biz tek başımıza hükûmet kuramadık ama diğer partiler de çoğunluğu sağlayıp milletimizin karşısına çıkamadılar. Bunun üzerine 1 Kasım 2015’te seçimleri yeniledik ve yeniden yüzde 49,5’luk oy oranıyla tek başımıza iktidara geldik.”
Hedef yüzde 50’nin çok üzeri
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde ve 16 Nisan halk oylamasında yüzde 52’lik oy oranlarına ulaştıklarını ifade ederek, “Bu süreçte 2007 yılında bir Cumhurbaşkanlığı seçim kriziyle karşılaştık. Ardından Gezi olaylarıyla başlayan, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimiyle süren, bölücü örgütün çukur eylemleriyle kanlı bir hâle dönüşen ve nihayet 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimiyle zirveye ulaşan bir süreci de hep birlikte yaşadık. Tüm bu saldırıların üstesinden sadece ve sadece millî iradeye olan bağlılığımız ve güvenimiz sayesinde geldik. Bizler işte böyle bir mirasla ve ‘Vakit Türkiye Vakti’ diyerek yola çıkıyoruz. 24 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı seçimini yüzde 50’nin çok üzerinde bir oyla kazanmayı hedefliyoruz. Aynı şekilde milletimizin en az yarısının desteğini alarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde de güçlü bir grup kurmamız gerekiyor. Bunların yolu da, yine milletimizle olan gönül bağımızı güçlü tutmaktan geçiyor. Cumhurbaşkanı adayınız olarak şahsım, milletvekili adaylarımız, sizlerle el ele vereceğiz ve inşallah her iki seçimden de yüzümüzün akıyla çıkacağız.”
“Yaparsa yine AK Parti yapar”
6 Mayıs’ta İstanbul’da seçim manifestosunu açıkladıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün ‘Güçlü Meclis, Güçlü Hükûmet, Güçlü Türkiye’ başlığıyla hazırladığımız seçim beyannamemizi, yaparsa yine AK Parti yapar diyerek milletimizin takdirine sunuyoruz” dedi.
“Dijital Türkiye’nin vaktinin geldi”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında Seçim Beyannamesi’nin girişi mahiyetindeki “Gelecek Vizyonumuz” bölümünü özetle paylaşmak istediğini belirterek şunları kaydetti: “Bugün tüm dünyada her alanda baş döndürücü hızda bir değişim yaşanıyor. Bir yandan teknolojik dönüşümler yaşanırken, diğer yandan sosyal ve kültürel alanda yeni eğilimler gözleniyor. Değişimi iyi algılayarak uyum sağlayanlar kazanırken, değişim sürecinde geri kalanlar ise eskisinden çok daha fazla bedeller ödüyor. Biz dünyadaki eğilimleri, oluşan fırsatları, yeniden şekillenen ilişkileri dikkatle analiz ederek bir yol haritası ortaya koyuyoruz. Yeni dönemin ayırt edici vasıflarından olan dijitalleşmeye özel bir önem bir veriyoruz ve dijital Türkiye’nin vaktinin geldiğine inanıyoruz.”
“Yüzde 40’ın üzerine çıkaracağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılına daha güçlü bir biçimde taşımak için 2023 vizyonunu daha önce ortaya koyduklarını hatırlatarak, yeni hükûmet sistemiyle bu vizyonu daha da güçlendirip, Türkiye’yi iş dünyasının, genç girişimcilerin, iş kadınlarının küresel ölçekte söz sahibi olduğu bir ülkeye dönüştüreceklerini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke olarak en büyük servetin dinamik nüfus ve gençler olduğunun altını çizerek, gelişmiş ülkelerin gıptayla baktığı genç ve dinamik nüfusun sunduğu fırsat penceresini ekonomik büyüme açısından en iyi şekilde değerlendireceklerini ifade etti. Topyekûn kalkınma hedefi çerçevesinde kadınların da kalkınma sürecine daha aktif katılımını desteklemeye devam edeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir yandan kadın girişimciliğini güçlendirirken, diğer yandan kadınların iş gücüne katılma oranını 2023 sonunda yüzde 40’ın üzerine çıkaracağız” dedi.
“Bölgeler arası dengesizlikleri azaltacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, son 16 yılda yapılan atılımlarla özellikle alt orta gelir grubunda olan ülkemizi üst orta gelir grubuna yükselttiklerini, yeni hedefin Türkiye’yi yüksek gelirli ülkeler ligine taşımak olduğunu kaydetti. Kapsayıcı bir ekonomik büyüme anlayışı içinde ekonominin nimetlerini daha adaletli bir şekilde tüm toplumsal kesimlere paylaştıracaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir yandan gelir dağılımını iyileştirirken, diğer yandan bölgeler arası dengesizlikleri azaltacağız. Birleşmiş Milletler İnsani Gelişmişlik Endeksi’ne göre yüksek insani gelişmişlik seviyesine çıkarmış olduğumuz ülkemizi en yüksek insani gelişmişlik seviyesine de ulaştıracağız” şeklinde konuştu.
“Yeni alanlarda istihdam”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında küresel düzeyde ekonomik ve sosyal gelişmeleri şekillendirmesi beklenen alanlardaki teknolojik gelişmelere yoğunlaşacaklarını söyleyerek şunları kaydetti: “Teknolojinin her alanında yetkin bir ülke hâline geleceğiz. Bu süreçte aynı zamanda insanımızı, zihni ve fiziki becerilerinden faydalanabileceğimiz yeni alanlarda istihdam edeceğiz. Millî gelirden araştırma-geliştirmeye ayırdığımız kaynaklarımızın payını yüzde ikinin üzerine çıkararak, imalat sanayimizde yüksek teknolojili üretimin payının hâkim olduğu ekonomik bir yapıya sahip olacağız. Bilginin üretiminde ve katma değer oluşturacak şekilde kullanımında girişimci ve yenilikçi bir anlayışla özel sektörün rolünü güçlendireceğiz. Küçük ve orta boy işletmeler başta olmak üzere, rekabetçi bir ortamda oluşturacağımız özgün projelerle küresel ölçekte tanınan çok sayıda girişimcisi ve markası olan bir ülke konumuna yükseleceğiz. Sadece ulusal düzeyde değil, uluslararası düzeyde de hizmet verebilecek nitelikte mega projelerimizi birer birer hayata geçirmeyi sürdüreceğiz.”
“Kimliği olan şehirler bırakacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında özellikle savunma sanayiinde önümüzdeki dönemde Türkiye’nin sadece kendi ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacağını, dünyanın önde gelen ihracatçı ülkeleri arasına gireceğini belirtti. Siber alanda da Türkiye’nin yerli ve millî teknolojik altyapısı ile organizasyon kabiliyetini geliştireceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Ülkemiz için vazgeçilmez olan enerji ve gıda güvenliği alanlarında uluslararası standartlarda en üst düzeyde tedbirleri hayata geçireceğiz. Vatandaşlarımızın huzur ve güvenliği için daha kaliteli bir yaşam sürmesini hedefliyoruz. Bu bağlamda, akıllı ve yeşil kent projeleriyle şehirlerimizi daha yaşanabilir bir niteliğe kavuşturacağız. Gelecek nesillerimize medeniyetimizin izlerini bulacakları, iftihar edecekler kimliği olan şehirler bırakacağız, geçmiş değerlerimizi geleceğe taşıyan öyle bir anlayış. Eğitim, kültür ve sanatta yenilikçi ürün ve yaklaşımlarla tüm insanlık için değer üretmeye, yeni yeni atılımlar yapmaya devam edeceğiz.”
“Daha fazla refah…”
Türkiye’nin özellikle gelişmekte olan ülkelerin sıkıntı ve beklentilerini dile getirmede önemli bir rol üstlendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu tecrübeden de faydalanarak, Avrupa Birliği başta olmak üzere farklı bölgesel yapılarla, ekonomik ve siyasi ilişkilerimizi daha da güçlendireceğiz” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Milletimizle birlikte bölgemizdeki ve tüm dünyadaki dost ve kardeş milletlerin daha fazla refaha kavuşmasını istiyoruz. Bunun için gereken iş birliklerini daha da sıkılaştırarak katma değerin bu coğrafyalarda üretilmesi için gereken adımları da atacağız.”
“Vakit Türkiye vakti”
Bu anlayışla Türkiye’nin, bugün olduğu gibi gelecekte de demokrasi ve adaleti sadece kendi insanı için değil, tüm insanlık için istemeye devam edeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya beşten büyüktür çağrımızı kararlılıkla ifade etmeyi sürdüreceğiz. Yeniden şekillenen dünyada, her alanda rekabet üstünlüğüne sahip girişimci ve yenilikçi anlayışın toplumun tüm kesimlerine yayıldığı, refahını adaletle paylaşan, millî değerlerini evrensel değerlerle buluşturan, güçlü ve büyük Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz; vakit Türkiye vakti” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’dan ek gösterge müjdesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının giriş kısmının ardından AK Parti Seçim Beyannamesi’ni kamuoyuyla paylaşırken, "Polis, öğretmen, hemşire, din görevlilerimize bir müjde vermek istiyorum. İdarecilerimizin emeklilik ek göstergelerini 3 bin 600'e çıkaracağız. Buradaki adaletsizliği gidermiş olacağız. Yeni dönem yepyeni bir anlayışla başlıyoruz. Çünkü vakit birlik vakti. Çünkü vakit Türkiye vakti. Erdem, irade, cesaret ile Türkiye şahlanacak. " dedi.