CHP'den alternatif 23 Nisan töreni

CHP Bartın Teşkilatı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM'nin açılışının 98. Yıldönümü dolayısıyla alternatif çelenk sunma töreni düzenledi. Cumhuriyet Meydanında gerçekleştirilen törende İyi Parti Bartın teşkilatı da ilk defa Atatürk Anıtına çelenk sundu. CHP'lilerin ise törene Mustafa Kemal Atatürk tişörtleriyle katılması dikkat çekti.

CHP'den alternatif 23 Nisan töreni

CHP Bartın Teşkilatı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM’nin açılışının 98. Yıldönümü dolayısıyla alternatif çelenk sunma töreni düzenledi.  Cumhuriyet Meydanında gerçekleştirilen törene CHP İl Başkanı Hatice İlknur Erkan, Merkez İlçe Başkanı Hacı Gölbucaklı, Kadın Kolları Başkanı Fatma Özcan, Eğitim ve Bilim İş Görenleri Sendikası (Eğitim-İş) Bartın Şubesi Başkanı Ender Yeğen, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Bartın Şubesi Başkanı Yavuz Alpay, IBEV yöneticileri, İyi Parti Bartın Teşkilatı, ve birçok partili ile sendikacı katıldı.  İlk olarak CHP İl Başkanı Erkan ve Merkez İlçe Başkanı Gölbucaklı’nın Atatürk Anıtına çelenk sunduğu törende İyi Parti Bartın teşkilatı da ilk defa Atatürk Anıtına çelenk sundu. Törende ayrıca Eğitim-İş, ADD ve IBEV’de çelenk sunanlar arasında yer aldı.

Erkan: “Çocuklarımız en kıymetli hazinemizdir”

CHP Bartın İl Başkanı İlknur Erkan törende yaptığı konuşmada çocuklarımızın geleceğe dair en kıymetli hazinemiz olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Ulusal iradenin simgesi, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunun temel ifadesi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 98. yıldönümünü kutlarım. 23 Nisan, Mustafa Kemal Atatürk tarafından millet egemenliğini sonsuza kadar koruyacak olan çocuklara armağan edilmiştir. Meclisin açılış günü olan 23 Nisan’ı Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak ilan eden büyük önder bu davranışı ile çocukların haklarını dünya gündemine taşımış, geleceğimiz olan çocuklara sevgisini en yüksek seviyede ispat etmiştir. Çocuklarımız geleceğe dair en kıymetli hazinemizdir. Geleceğimizi temsil eden çocuklarımız, geçmişten aldıkları güçle milletimizin yarınlarını şekillendireceklerdir. Aziz milletimizin yokluklar ve güçlükler içerisinde istiklal mücadelesinde gösterdiği azim ve kararlılık, bugün daha çağdaş bir Türkiye için ortaya koyduğumuz çabanın da ilham kaynağıdır. Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızın, kendi başına karar verebilen, hayatın güçlükleri ile baş edebilecek ölçüde donanımlı ve yetenekli olarak yetiştirilmeleri ortak hedefimizdir.

“Ekonomik yıkımın oluşturulması başarıyla tamamlandı”

Ülkede son 16 yılda, başta eğitim, hukuk ve sağlık olmak üzere her alanda geriye gidiş itinayla sağlandı, devletin yoksullaştırılıp, ekonomik yıkımın oluşturulması başarıyla tamamlandı. Üstelik dışarıda şimdilik küçük çaplıda olsa sınır ötesi bir savaşı sürdürüyoruz. Atatürk cumhuriyeti bu kadar kısa süre içinde ancak bu kadar çökertilebilir. Gazeteciler, aydınlar ve ülkenin en büyük ikinci muhalefet partisi milletvekilleri, başkanı dahil tutuklu, bilim yuvası olması gereken üniversitelerinde cehalet kutsanıyor, muhbir öğrenciler beğenmedikleri hocaları ihbar ediyor, psikopat katiller insanları tarıyor ve mazlum akademisyenler ölebiliyor. Sağlık alanında büyük gazetelere yarım sayfa ilan verilerek hacamat etme, bardak çekme ve sülük yapıştırma tedavileri halka rahatlıkla önerilebiliyor. Şeker fabrikaları sıcak para gereksinimini karşılamak üzere halka rağmen satılıyor, itiraz edenler dövülüyor, muhalif milletvekilleri fabrikalardan içeri sokulmuyor, gericilik, üç kağıtçılık, cehalet ve kapitalizm el ele, halkın eğitiminde, sağlığında ve cebinde...

“Çocuklarımızın geleceği için mücadeleye devam edeceğiz”

Tarihin derin ırmaklarından akan coşkun suları tersine çevirmek mümkün değildir. Ama tarihte çizgisel bir doğrulukta akmıyor ki, zaman zaman sekteye uğruyor, önüne taş koyanlar, bent çekenler çıkıyor. Akmakta zorlanıyor, ama o mutlaka bir yolunu, bir çözümünü buluyor, zaman kaybına uğrasa da yoluna devam ediyor sonuçta. Gericilik bulaşıcıdır, bir kere tohumlarını ekmeye gör, her alanda ummadığın ürünler verir. Bilim dışı kaldın mı bir kez, ister üniversite, ister adliye, ister hastaneye git, seni bekleyen son hep aynı olup, önceden bellidir. “İnsanlığın gelişmemiş yüzü” birinde tabancayla karşılaşırsın, diğerinde demir parmaklıkla, ötekinde sülükle... Tüm olumsuzluklara rağmen sevgili çocuklarımızın geleceği için adalet ve demokrasi mücadelemizin 23 Nisan 1920 ruhu ve kararlılığıyla devam edeceğinden kimsenin kuşkusu olmasın. Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere milli mücadele emeğe geçenleri rahmetle anar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 98. yılını ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten duygularımla kutlarım.”

Alpay: “Bu gün Milli Egemenlik Bayramı'mızdır”

Atatürk Düşünce Derneği Bartın Şubesi Başkanı Yavuz Alpay da törende şunları söyledi: 7

“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ilkesinin teminatı olan TBMM'nin kuruluşunun 98. yılındayız. 19 Mayıs 1919 günü Ulu Önder Mustafa Kemal Paşa Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı başlatmak için İstanbul’dan Samsun'a, Samsun'dan Amasya'ya, oradan Erzurum'a ve Sivas’a gitti. Sivas ve Erzurum'da kongreler topladı. Ulu Önderimiz egemenliğin ulusta olduğuna inanıyor, Bu inançla ‘Ulusu yine ulusun gücü kurtaracaktır. Tek bir egemenlik vardır, o da ulusal egemenliktir’ diyordu. Yurdun dört bir yanından seçilip gelen temsilciler Ankara'da 23 Nisan 1920 günü toplandılar. 23 Nisan, ulusun yönetme yetkisini kullanmaya başladığı gündür. Bu gün Milli Egemenlik Bayramı'mızdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, umutsuzluğun, yoklukların ve güçlüklerin yaşandığı bir dönemde açılması, geleceğimizi aydınlatan anlamlı ve önemli bir süreci başlatmış oldu. Meclis'in açılması, kurtuluş hareketinin ulusallaşmasında ve ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız yeni Türk Devleti'nin kurulması sürecinde atılan çok önemli bir adımdır.

“Kurtuluş Savaşımız örnek oldu”

İlk Büyük Millet Meclisi'nin toplandığı yapı Ankara'da Ulus Alanından istasyona giden caddenin başındadır. Bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olan bu yapı tek katlıdır. O yıllar ülkemiz yokluk yoksulluk içindeydi. Milletvekillerinin oturduğu sıralar bir okuldan getirildi. Meclis gaz lambası ile aydınlanıyor, soba ile ısınıyordu. Top seslerinin Ankara'da duyulduğu zamanlarda bile meclis düzenli toplandı. Ulusal Kurtuluş Savaşımızla ilgili bütün kararlar bu mecliste alındı. Ulu Önderimizin liderliğinde ulusumuz dünyaya Ulusal Kurtuluş Savaşı dersi verdi. Ezilen uluslara kurtuluş yolunu açtı. Bağımsızlık savaşının öncüsü olan kurtuluş savaşımız yeryüzünün öteki uluslarına örnek oldu.

 “Umutsuz durum yoktur. Umutsuz insanlar vardır”

23 Nisan dünyada kutlanan ilk çocuk bayramıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açıldığı günü bayram olarak çocuklara armağan etmesi Yüce Önder Atatürk'ün çocuklara verdiği değerin ve duyduğu güvenin en büyük göstergesidir. Atatürk çocuklara çok değer verir, gezilerinde okullara uğrar, ders dinler, sorular sorardı. ‘Bugünün küçükleri yarının büyükleridir’ diyen Ulu Önderimiz Atatürk, yönetimin bayram süresince öğrencilere bırakılması geleneğini başlattı. Her 23 Nisan'da yurdumuz bir bayram alanı olurdu. Çocuklar törenlerde konuşmalar yaparlar, şiirler okurlardı. Gece fener alayları düzenlenirdi. Aynı coşkularla yasaksız bir şekilde bayramlarımızı kutlayabilmemiz ümidimle; yarının büyükleri olan çocuklarımızın bayramı kutlu olsun diyorum ve sözlerimi Ulu önderimizin şu sözüyle bitirmek istiyorum. “Umutsuz durum yoktur. Umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim.”

Yeğen: “Atatürk'ün Anadolu'da yaktığı bağımsızlık ışığı”

Eğitim İş Sendikası Bartın İl Temsilcisi Ender Yeğen ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Bugün ulusal egemenliğimizin, demokrasi ve bağımsızlık mücadelemizin 98. yılını büyük bir heyecan ve coşkuyla kutluyoruz. Türk Ulusu, Birinci Dünya Savaşı'nın ardından yurdunun parçalanmak istenmesi üzerine, Atatürk önderliğinde tarihinin en büyük savaşlarından birini vermiştir. Ulusun onurunu ve özgürlüğünü korumak için harekete geçen Atatürk'ün Anadolu'da yaktığı bağımsızlık ışığı, 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla tüm yurdu aydınlatmıştır. Ulusumuzun seçtiği temsilcilerin katılımıyla, olağanüstü koşullar altında toplanan Büyük Millet Meclisi, önemli sorumluluklar üstlenmiş, tarihsel görevleri yerine getirmiştir. Meclis'in açılmasıyla Türk Ulusu; yönetimi ele aldığını, geleceğini belirleme hakkının yalnız kendisine ait olduğunu, bu hakkı hiçbir devlete ya da güce devretmeyeceğini ve egemenliğin kayıtsız koşulsuz kendisinde olduğunu dünyaya duyurmuştur. Atatürk’ün önderliğinde bir yandan Kurtuluş Savaşı’nı yürütürken, öte yandan Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, devrimlerin gerçekleştirilmesinde yaşamsal rol üstlenen Türkiye Büyük Millet Meclisi, ulusal egemenliğin vücut bulduğu, demokratik rejimimizin temel kurumu olmuştur.

“Uyanık tutmak asli görevlerimizden biridir”

Cumhuriyetin temel nitelikleri tartışmaya açılmakta; üniter devlet yapısı hedef alınmakta; başta Öğretim Birliği ilkesi olmak üzere devrim yasaları çiğnenmekte; Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim hedefi terk edilmekte; Türkiye, bir karanlığa doğru sürüklenmektedir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük devrimim’ dediği Laik Türkiye Cumhuriyeti’ne içten ve dıştan yönelebilecek tehditlere karşı, bugün her zamankinden daha dikkatli ve uyanık olmak zorundayız. Eğitim-İş, tam bağımsızlık ve ulus egemenliğine dayanan; laik, demokratik, sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni, üniter devlet yapısı içinde korumaya ve sonsuza kadar yaşatmaya kararlıdır. Cumhuriyetin eğitim çalışanları olarak biz her türlü tehlikenin farkındayız. Atatürk’ün tarihimizdeki bu önemli dönüm noktasını bayram olarak armağan ettiği çocukları da bu konuda uyanık tutmak asli görevlerimizden biridir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu duygular ve düşüncelerle aydınlık geleceğimizin güneşi ve güvencesi çocuklarımız başta olmak üzere, tüm ulusumuzun 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyoruz. Barış ve kardeşlik içinde yaşanacak bir gelecek diliyoruz.”