CHP'den alternatif Cumhuriyet Bayramı'nı töreni

Bartın'da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığı öncülüğünde Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitim Sen ve Eğitim İş Sendikası, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı düzenlenen alternatif törenle kutladı. Cumhuriyet Meydanındaki törende Atatürk Anıtı'na çelenkler konulurken günün anlam ve önemine dair konuşmalar gerçekleştirildi.

CHP'den alternatif Cumhuriyet Bayramı'nı töreni

Nilay Meryem ÇÖMLEK

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Bartın’da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın İl Başkanlığı öncülüğünde Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitim Sen ve Eğitim İş Sendikası’nın da katılımıyla alternatif tören düzenlendi.

Cumhuriyet Meydanındaki törene Bartın Belediye Başkanı Muhammet Rıza Yalçınkaya, CHP İl Başkanı İsmail Cem Akyol, CHP Merkez İlçe Başkanı Fatma Mazhar, Atatürkçü Düşünce Derneği Bartın Şubesi Başkanı Erdem Ekmekçi, KESK ve Eğitim Sen adına Serkan Ceylan, Eğitim İş adına Reyhan Türkyılmaz, CHP İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi Üyeleri partililer, sendika üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Tören, CHP adına Bartın Belediye Başkanı Muhammet Rıza Yalçınkaya, CHP İl Başkanı İsmail Cem Akyol, Merkez İlçe Başkanı Fatma Mazhar’ın Atatürk Anıtına çelenk sunmasıyla başlarken; Atatürkçü Düşünce Derneği Bartın Şubesi Başkanı Erdem Ekmekçi, KESK ve Eğitim Sen Adına Serkan Ceylan ve Eğitim İş Adına Reyhan Türkyılmaz Atatürk Anıtına çelenk bıraktı.

Çelenk bırakma törenin ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmalar gerçekleştirildi.

Akyol: “Özgürlük mücadelesinin zaferle taçlandığı bir gün”

Törende konuşan CHP Bartın İl Başkanı İsmail Cem Akyol, 29 Ekim’in Cumhuriyetimizin kurucu değerlerini yaşatmanın ve geliştirmenin önemini bir kez daha hatırlattığını belirterek şunları söyledi:

“Bugün, Cumhuriyetimizin 101. yılını kutlamak için bir araya gelmiş olmanın heyecanı ve gururunu yaşıyoruz. Bu tarih, yalnızca bir yönetim biçiminin doğuşu değil, aynı zamanda bir milletin yeniden doğuşunun, bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin zaferle taçlandığı bir gündür.

Cumhuriyet, ulusumuzun özlemle beklediği bir çağdaşlaşma hedefidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘En büyük eserim’ dediği Cumhuriyet, bugün bize demokrasinin, adaletin ve eşitliğin temellerini sunmaktadır. Bu değerler, çağdaş bir toplum olmanın yanı sıra, herkesin söz sahibi olduğu bir gelecek inşa etmenin anahtarıdır.

Cumhuriyetimizin 101. yılı, geçmişten aldığımız güçle geleceğe daha umutla bakmamızı sağlıyor. Bugün, bireylerin özgürce düşündüğü, ifade ettiği ve hayallerini gerçekleştirdiği bir Türkiye inşa etme sorumluluğuyla doluyuz. Eğitimden bilime, sanattan kültüre her alanda ilerlemeyi hedeflemeli ve bu yolda genç nesillerimizi desteklemeliyiz.

Bu özel gün, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerini yaşatmanın ve geliştirmenin önemini bir kez daha hatırlatıyor. Birlik ve beraberlik içinde, güçlü bir toplum olmanın gerekliliğini vurguluyor. Bizlere düşen, geçmişteki kahramanlarımızın fedakarlıklarına sahip çıkmak ve Cumhuriyetimizi yüceltmek için durmaksızın çalışmaktır.

Bu anlamlı günde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cumhuriyetimizin kurulmasında emeği geçen tüm kahramanlarımızı saygı ve rahmetle anıyoruz. Onların bize bıraktığı mirası, daha aydınlık yarınlar için korumak ve geliştirmek bizim en önemli görevimizdir. Cumhuriyetimizin 101. yılı kutlu olsun!”

 Ekmekçi: “Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza edeceğimizi’ haykıracağız”

Atatürkçü Düşünce Derneği Bartın Şubesi Başkanı Erdem Ekmekçi de konuşmasında “Büyük Atatürk 10. Yıl Nutkuna ‘Türk Milleti! Kurtuluş savaşına başladığımızın 15'inci yılındayız. Bugün cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır. Kutlu olsun!’ seslenişiyle başlayıp, ‘Türk Milleti! Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim. Ne mutlu Türk'üm diyene!’ sözleriyle bitiriyor. Atatürk'ün akıl ve bilim yolunun terk edilmesi ve uygulanan yanlış politikalar sonucu ‘bu büyük millet bayramını’ 101. yılda, tam olarak ‘huzur ve refah içinde’ olamasa da, hain teröre, emperyalizmin saldırılarına ve içimizdeki işbirlikçilere inat’ daha büyük şereflerle’ coşkuyla, onur ve gururla kutlayacak, alanlarda, salonlarda, meydanlarda, sokak sokak yurdumuzun her yerinde ve müdafaa Cumhuriyetimizin ilelebet payidar kalacağını ve Mustafa Kemal'in Askerleri olarak ‘Türk İstiklâlini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza edeceğimizi’ haykıracağız elbette. Bayramımız kutlu olsun.” ifadelerini kullandı.

Ceylan: “Cumhuriyet mücadelesinin önemini arttırmaktadır”

Törende KESK ve Eğitim Sen adına konuşma yapan Serkan Ceylan ise şunları kaydetti:

“Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan, tüm cumhuriyet dostlarını saygıyla selamlıyorum. Türkiye’de yaşayan farklı kimlik, kültür ve inançlara sahip halkların Mustafa Kemal ve arkadaşları öncülüğünde, emperyalizme ve emperyalist işgale karşı verdiği mücadele sonucunda 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet'in ilan edilişinin üzerinden 101 yıl geçti.

29 Ekim 1923 Türkiye coğrafyasının demokratikleşme mücadelesinin dönüm noktasıdır. Geçtiğimiz 101 yıl içinde cumhuriyet fikriyle hesaplaşma adına çok sayıda askeri ve siyasal darbe yaşanmıştır. Cumhuriyet ve demokrasinin öngördüğü eşitlik, özgürlük, laiklik ilkelerini birleştiren, halkın sadece temsili olarak değil, gerçek anlamda egemen olmasını esas alan bir demokratik cumhuriyet mücadelesi bütün engellemelere rağmen sürmektedir.

101 yıllık cumhuriyet tarihi boyunca AKP iktidarı kadar cumhuriyet fikrinin en temel değerlerine adeta savaş açan, laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti anlayışının altını boşaltmak için bu kadar yoğun çaba harcayan başka bir iktidar görülmemiştir. Siyasal iktidarın başta eğitim sistemi olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarını kendi siyasal-ideolojik ihtiyaçları doğrultusunda biçimlendirmek adına hayata geçirdiği laiklik ve bilim düşmanı politikalar okul sıralarından günlük yaşamın bütün alanlarına kadar kendisini hissettirmektedir.

Gücünü siyasal iktidardan alan laiklik ve laik eğitim karşıtı söylem ve eylemler son yıllarda belirgin şekilde artmış, kadınların ve çocukların yaşam hakkı başta olmak üzere en temel haklarına yönelik saldırılar yoğunlaşmıştır. Türkiye'de yıllardır yaşanan cumhuriyet karşıtı, antidemokratik ve otoriter yönetim anlayışı başta düşünceyi ifade ve örgütlenme özgürlüğü olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin yok sayıldığı baskıcı bir düzen hüküm sürmektedir. Temelleri 12 Eylül darbesiyle atılan 'tek din, tek mezhep' anlayışının eğitim sistemi ve devlet içinde giderek kurumsallaşmış olması demokratik cumhuriyet mücadelesinin önemini arttırmaktadır.

Türkiye'nin asıl ihtiyacı, bütün yetkilerin tek bir kişinin elinde toplandığı tek adam yönetimi değil, cumhuriyete asıl anlamını veren 'halkın kendi kendini yönetme' iradesine koşulsuz saygı gösterilmesidir. Bartın Eğitim Sen olarak halkın sembolik ya da temsili olarak değil, gerçek anlamda egemen olduğu; insan hak ve özgürlüklerinin sınırlandırılmadığı, hukukun ve adaletin herkese eşit uygulandığı; eşit, özgür, laik ve demokratik bir cumhuriyetin ancak birlikte mücadeleyle yaratılabileceğine olan inancımızla Cumhuriyet'in 101. yılını kutluyoruz!”

Türkyılmaz: “Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir”

Eğitim İş adına günün anlam ve önemine dair konuşma yapan Reyhan Türkyılmaz ise Cumhuriyetin kurucu değerlerini yaşatmak için çalışmaya devam edeceklerinin altını çizerek şöyle konuştu:

“Cumhuriyetimizin ilanının 101. yıldönümünü, aydınlanma ve çağdaşlaşma ülküsüne olan inancımız ve Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’e duyduğumuz derin saygıyla kutluyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk'ün önderliğinde, ulusumuzun bağımsızlık aşkıyla başlattığı mücadeleyle kurulmuş ve halk egemenliğine dayanan bir yönetim anlayışıyla yükselmiştir. Egemenlik, kayıtsız koşulsuz milletimize verilmiş, laiklik ve demokrasi gibi Cumhuriyetin temel değerleri benimsenmiştir.

Cumhuriyet, bilgisizliğe, bağnazlığa, yobazlığa, yoksulluğa, çaresizliğe karşı verilen savaşın adıdır. Atatürk'ün deyişiyle, ‘Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir.’

Tüm bu aydınlık saçan özellikleri nedeniyle Cumhuriyetimiz, bir asra ulaştığı şu günlerde saldırı altındadır. Bugün Cumhuriyeti yöneten anlayış, demokrasiyi amaç değil, araç olarak görmekte ve kendi siyasal anlayışını gerçekleştirmek için çalışmaktadır. Anayasanın ilk dört maddesine yönelik açıklamalarla başlayan ve terörist başının Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne davet edilmesiyle devam eden söylemler, Cumhuriyetimizin temel ilkelerinin tartışmaya açılmasına neden olmakta, toplumdaki kutuplaşmayı körüklemektedir. Bu yaklaşımlar, Cumhuriyetin eşitlikçi ve birleştirici ilkeleriyle bağdaşmamakta, toplumsal barışımıza zarar vermektedir.

Atatürk, ‘Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır’ sözüyle izlenmesi gereken yolu bizlere göstermiş olsa da bugün başta Öğretim Birliği ilkesi olmak üzere devrim yasaları çiğnenmekte; Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim hedefi terk edilmekte; Cumhuriyet’e, kurucularına, değerlerine hakaret edenler, cezasızlık politikalarıyla dolaylı olarak teşvik edilmekte; kadın-erkek eşitliği anlamına gelen Cumhuriyetimizde kadınlarımız gericiliğin tehdidiyle yüz yüze kalmaktadır. Son 22 yılda uygulanmak istenen eğitim sistemi ile dindar, muhafazakâr, biat kültürünü benimseyen, eleştirel düşünceye kapalı itaatkar nesil yetiştirilmek istenmektedir.

“Eğitim emekçileri olarak bu yoldan ayrılmayacağız”

Ülkemizin dört bir yanında eğitim, kültür ve sosyal alanda Cumhuriyet karşıtı unsurların cesaret bulduğu bir ortam yaratılmaktadır. Bu karanlık niyetler, Cumhuriyet'in ve kurucularının bizlere bıraktığı akıl ve bilim ışığında yürümemiz gereken yoldan sapmamızı hedeflemektedir. Ama bizler, Cumhuriyet'in çağdaş uygarlık hedefine inanan eğitim emekçileri olarak bu yoldan ayrılmayacağız.

Eğitim-İş olarak, Cumhuriyet'in kurucu değerlerini yaşatmak ve çocuklarımızı laik, bilimsel, çağdaş eğitim anlayışıyla yetiştirmek için çalışmaya devam edeceğiz. Cumhuriyetimizin 101. yılında coşkuyla kutlanması gereken bu değerlerin, siyasal iktidarın ve çeşitli çevrelerin gölgelemeye çalıştığı dönemde dahi kararlılıkla arkasında duruyoruz. Tüm ulusumuzun 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimizle kutluyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygıyla anıyoruz. İlelebet Cumhuriyet!”

Düzenlenen alternatif 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı töreni günün anısına fotoğraf çekimi ile sona erdi.