BARTIN'DA GAZİLER GÜNÜ TÖRENLE KUTLANDI

'Şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz'

BARTIN'DA GAZİLER GÜNÜ TÖRENLE KUTLANDI

 

Nurdan Eroğlu

Bartın’da 19 Eylül Gaziler Günü törenle kutlandı. Bartın Valiliği önünde gerçekleştirilen törende konuşan Bartın Şehit Aileleri ve Gazileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Altunok ve Mühendis Teğmen Eren Ayhan, bugün Türkiye Cumhuriyeti toprakları üzerinde özgürce yasabiliyorsak bunun şehitlerimizin ve gazilerimizin sayesinde olduğunu vurguladı.

Bartın’da 19 Eylül Gaziler Günü törenle kutlandı. Bartın Valiliği önünde gerçekleştirilen törene Bartın Valisi Nusret Dirim, Bartın Garnizon Komutanı Deniz Piyade Albay Vedat Selvitop, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın ve Bartın Şehit Aileleri ve Gazileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Altunok başta olmak üzere askeri erkan,  daire amirleri ve gaziler katıldı. Törende Vali Dirim, Garnizon Komutanı Selvitop, Başkan Akın ve Başkan Altınok Atatürk anıtına çelenk sunarken Ekrem Altınok günün anlam ve önemini belirten konuşmasında “Kelime anlamı olarak gazilik; dinine, vatanına ve namusuna gasp eden düşmanı defetmek için muharebeye katılan ve kazadan sağ salim dönenlere verilen bir unvandır. Bin yıllık Anadolu tarihimize baktığımızda Türk milleti hiçbir vakit gazisiz kalmamıştır. Düşmanları bu memlekete yan gözle baktığı sürece bunlarla mücadeleye devam edecek ve gazisiz de kalmayacaktır. Vatan bölünmesin, bayrak inmesin diye doğu ve güneydoğumuzda terörle mücadele edip sağ olarak terhis olan gazi Mehmetçiklerimizden her birine memleketimizin her köşesinde rastlamak mümkündür. Çok şey borçlu olduğumuz bu gazilerimize gereken hürmeti ve saygıyı onlara vefa borcumuz gereği göstermemiz gerekir” dedi.

“HUZURLA UYUYABİLİYORSAK BUNU ŞEHİT VE GAZİLERİMİZE BORÇLUYUZ”         

19 Eylül’ün Gaziler Günü olarak kutlanılmasının devletimizin ve milletimizin gazilerimize verdiği önemin bir ifadesi olduğunu kaydeden Altınok, “Unutmayalım ki başımızı yastığımıza koyup huzurla uyuyabiliyorsak bunu şehit ve gazilerimize borçluyuz. Ecdadımız "Ölürsem Şehit, kalırsam Gaziyim" düşüncesiyle savaşmış, canını ortaya koymuş, en büyük miraslardan birisi olarak bize bu yüce unvanları bırakmıştır. Malazgirt'te, Kosova'da, Çanakkale'de, Dumlupınar'da, Sakarya'da canla başla mücadele eden kahraman ecdadımıza, şehit ve gazilerimize layık birer vatan evladı olmak boynumuzun borcudur. "Hürriyet ve İstiklal Benim Karakterimdir" diyerek milli mücadeleyi başlatan devletimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e, Sakarya Meydan Muharebesinden sonra, 19 Eylül 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce "Gazilik" unvanı verilmesine ve Büyük Öndere gazilik unvanının verildiği 19 Eylül tarihinin ülkemizde gaziler günü olarak kutlanmasına karar vermiştir. Bu karar devletimizin ve milletimizin gazilerimize verdiği önemin, onlara duyulan minnet ve şükran duygularının ifadesidir. Bu duygu ve düşüncelerle; gazilerimizi anma günü münasebetiyle toplandığımız şehit ve gazilerimizi anarak birlik ve beraberliğimizin daha da pekişmesine vesile olmasını temenni ediyor, Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bütün şehit ve gazilerimizi bir kez daha minnet ve şükranla anıyoruz” şeklinde konuştu.

AYHAN: “2002’DEN BERİ KUTLUYORUZ”

Garnizon Komutanlığından Mühendis Teğmen Eren Ayhan ise konuşmasında şunları söyledi:

“Türk, vatan ve milletinin ebedi varlığını ve yüce Türk devletinin, bölünmez bütünlüğünü, muhafaza etmek amacıyla, ülkemizin, her karış toprağına, kanlarını akıtarak tarihimize altın sayfalar yazdıran, harp ve vazife malullerimizin, gazilerimizin, bu uğurda can veren aziz şehitlerimizin, dul ve yetimlerin hatıralarını yüceltmek, onlara sahip çıkmak ve saygılı olmak, milletimizin, tarihine ve mazisine olan bağlılığının ifadesidir. 19 Eylül 1921 tarihinde T.B.M.M. milleti adına vefa duygusunun en güzel örneğini göstererek, Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Atatürk'e "Gazi" unvanını vermiştir. Bu olay; Cumhuriyetimizin ilk yıllarından günümüze uzanan çizgide, gaziliğin temelini teşkil ve bu kavramı en yüksek seviyede temsil ettiğinden, 19 Eylül günün Gaziler Günü olarak kutlanmasıyla ilgili kanun, 3 Temmuz 2002 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

“ŞEHİTLİK VE GAZİLİK ANLAYIŞIMIZ BAŞKA HİÇBİR ULUSTA YOKTUR”

Mazisi, insanlık tarihi kadar eski olan, aziz milletimiz, M.Ö.209 yılında Metehan'ın kurduğu ilk düzenli ordudan, günümüze kadar, sayısız kahramanlık örneklen gösteren, zaferlere imza atan, kutsal bildiği değerler uğruna mücadele etmeyi, tarihi bir görev saymıştır. Bu uğurda, can vermeyi ve gazi olmayı ulaşılabilecek en büyük paye kabul etmiştir. Git evladım yıllarca, ben oğulsuz kalayım, Şu yaralı bağrıma kara taşlar çalayım Haydi oğlum, haydi git Ya gazi ol ya şehit! “Türk anası Mehmetçiğe “Vatana Kurban Olsun” diye kına yaktı” Ordu-Millet anlayışını gösteren en önemli unsurlardan bir tanesi de, başka hiçbir ulusta olmayan şehitlik ve gazilik anlayışıdır. Hiçbir şahsi menfaat gözetmeden, milli ve manevi değerleri yüceltmek, vatan topraklarını müdafaa etmek uğruna- milletin şeref ve namusunu korumak için, düşmanla savaşan, ölürsem şehit, sağ kalırsam gazi olurum anlayışı, her türlü imkansızlıklar içinde dahi inanılmaz fedakarlıkların yapılmasını sağlamıştır.

“ŞEHİTLERİMİZE VE GAZİLERİMİZE BORÇLUYUZ”

Gençlerimiz, vatan savunması için askere giderken anneleri tarafından ellerine kına yakılmaktadır. Bir kurbanlık koça bir evlenen genç kıza kına yakan Türk anası birde vatan hizmetine gönderdiği Mehmetçiğe “Vatana Kurban Olsun” diye kına yakmaktadır. Böyle bir olay dünyanın hiç milletinde ve ordusunda yoktur. Büyük Önder Atatürk milletin bağrından çıkan Mehmetçiğe Çanakkale’de ben size Saldırmayı emretmiyorum ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir emrini vermiş, bu emir şehitliği en büyük rütbe olarak kabul eden Mehmetçik tarafından tereddütsüz yerine getirilerek İstiklal ve Cumhuriyet ulaşmıştır. Onun adı Mehmetçiktir. O çöllerde gönül yaramız Sarıkamış buzullarında kardelenimiz, Galiçya’da hasretimiz Çanakkale’de gonca gülümüzdür. Kahraman gazilerimiz şu anda içinde bulunduğumuz coğrafyada yaşıyorsak, bunu siz şehitlerimize ve gazilerimize borçlu olduğumuzun bilincindeyiz, yüce Türk milleti ve onun ayrılmaz bir parçası olan Türk Silahlı Kuvvetleri sizlere olan vefa borcunu, hiçbir zaman, unutmayacaktır.

 “TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ SONSUZA KADAR YAŞATACAĞIZ”

Türk Silahlı Kuvvetleri sizlerin bıraktığı zafer meşalesini, daha da yükseklere taşıyacak ve kendisine verilen her türlü görevi, başarıyla yerine getirmeye devam edecektir. Bizlere bırakmış olduğunuz kutsal emanet, Türkiye Cumhuriyetini sizlerden aldığımız gün, inanç ve özveri ile Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda gerektiğinde sonsuza kadar koruma ve yaşatma azim ve kararlığında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz. Memleketimizin içinde bulunduğu şartlar ne olursa olsun asla gaflet ve dalalet içinde olmayacağız. Şunu çok iyi biliyoruz ki muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. En büyük Gazi Yüce Atatürk ebedi istirahatgahında müsterih uyu. Türk milleti olarak bahtiyarız ki kutsal emanetin Cumhuriyetimiz ve ulusumuzun bekası uğruna canı pahasına mücadele eden kahraman evlatlarımız daima var olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle başta Büyük Komutan Atatürk ve onun silah arkadaşları olmak üzere Aziz Şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden Kahraman Gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor hatıralarını yad ediyoruz. Kadirşinas milletim vefalı sinesinin en müstesna yerinde sizleri ezelden ebede giden süreçte hep yaşatacaktır.”

Tören öğrencilerin günün anlam ve önemini belirten şiirler okumasıyla son buldu.