Bankoğlu'ndan çevreyolu ihalesiyle ilgili soru önergesi
CHP Bartın milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Kamu İhale Kurumu'nun bağlı bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerince yazılı olarak yanıtlanması istemiyle ulusal basına da yansıyan Bartın Çevreyolu ihalesiyle ilgili bir soru önergesi vererek açıklamalarda bulundu.
Geçtiğimiz günlerde Bartın için büyük önem arz eden çevreyolu ihalesinin ilk 12 kilometresinin yapımını içeren ihalede anlaşmaya varıldığını belirten hükümet açıklamalarının ardından, basında ihale usulü ve sürecine ilişkin birçok yolsuzluk iddiası yer aldı. Bu haberlerde, ihalenin Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu aracılığıyla, kendisi gibi AKP döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı yapmış mesai arkadaşı Muzaffer Hacımustafaoğlu’na verildiği belirtildi. İhaleyi alan KCT Yol Yapı İnşaat Ticaret A.Ş.’nin 5 yıl önce başına geçen Muzaffer Hacımustafaoğlu’nun bakan ile aynı zamanda akrabalık ilişkisinin olduğu iddiaları da gündeme gelince, Adil Karaismailoğlu’nun avukatı kamuoyuna yansıyan akrabalık iddialarını yalanladı, ancak yapılan açıklamada mesai arkadaşlığına ve ihale usulüne ilişkin herhangi bir ayrıntı verilmedi. Bunun üzerine CHP Bartın milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Kamu İhale Kurumu’nun bağlı bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerince yazılı olarak yanıtlanması istemiyle bir soru önergesi vererek açıklamalarda bulundu.
“AKP döneminde istisnalar adeta teamül oldu”
Bankoğlu açıklamasında, ihaleye ilişkin öncelikli sorunun ihale usulü olduğunu belirterek, “Kamu ihalelerinin, Kamu İhale Kanunu uyarınca rekabeti ve hakkaniyeti sağlamak adına açık ilan usulüyle yapılması gerekiyor. Kanun ihalelerin daha hızlı sonuç vermesi için, ancak istisnai hallerde ilan verme yükümlülüğünü kaldırıyor. Kamu İhale Kanunu’nun 21’inci maddesinin b fıkrasınca öngörülen bu istisnai durum maddesi, AKP hükümeti tarafından neredeyse normal usul haline getirildi. İstisnaları teamül haline getirdiler. Burada Bartın Çevreyolu için de bu istisnai usul tercih edildi. AKP bu usulü 20 senedir şaibeli ihalelerinin üzerini kapatmak için kılıf olarak kullanıyor,” dedi.
Bankoğlu, Bartın Çevreyolu Projesi ihalesinde ilandan önce anlaşmaya varıldığını belirterek; “İhale 31 Ekim 2022’de tamamlanmış, 25 Kasım 2022’de anlaşma imzalanmış, ama Kamu İhale Kurumu kayıtlarına bu durum ancak 13 Aralık 2022 tarihinde geçmiş. Üstelik ihaleyi alan şirketin başındaki kişinin, şu anki Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’yla geçmişte İstanbul Belediyesi’nde mesai arkadaşı olduğunu da görüyoruz. Bunlar maalesef yeni veya şaşırdığımız haberler değil. AKP hükümetinin geçmişi, şoförlükten milletvekilliğine geçen, danışmanlıktan özel kalem müdürlüğüne geçen ya da AKP belediyeleriyle ihya edilen partililerle dolu. Ancak bu durumların sıklıkla yaşanması, bunların normal ya da kabul edilebilir şeyler olduğunu göstermez. Biz bu yandaş anlayışından, adam kayırmacılıktan bıktık usandık. Bu ihale yolsuzluklarının Bartın’ımızda ve ülkemizde yaşanmaması için elimizden geleni yapacağız,” dedi.
“Kamuoyu rahatsız”
Konuya ilişkin hakkında iddiaların bulunduğu Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Kamu İhale Kurumu’nun bağlı bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yazılı soru önergesi verdiğini belirten Bankoğlu, “Hükümetin ihalelerde yaptığı yolsuzluklar, 5’li çetelere sağladığı özel imkanlar herkesin malumu, ama bunların, bu yolsuzlukların normalleşmemesi lazım. Kamuoyunda şöyle bir algı oluştu artık, herkes çalıyor, ama bazısı çalarken çalışıyor. Bu çok tehlikeli bir kanıksama. Bakın, Dünya Şeffaflık Örgütü’nün her sene yayınladığı, yolsuzluk algı endeksinde ülkemiz maalesef gitgide daha kötü bir duruma gelmiş durumda. Halkımızın ülkedeki yolsuzluk algısı 2013’ten bu yana yaklaşık yüzde 12 lik bir artış göstermiş ve dünyada yolsuzluğun en az olduğu ülkeler arasında 53’üncülükten, 96’ıncılığa düşmüş durumdayız. Ülkemizdeki ihaleye fesat karıştırma vakaları sadece Türkiye’de değil, dünya basınında da her geçen gün daha da yoğun bir şekilde yer alıyor. İnsanımızın hükümete olan güvensizliği, artık adalete, devlete ve sisteme olan bir güvensizlik olarak baş gösteriyor. Hükümetin en alt tabakasından en üst tabakasına kadar yayılmış olan rüşvet ve kayırmacılık hastalığını, artık kendi partilileri bile itiraf ediyor. Hal böyleyken, Bartın Çevreyolu ihalesindeki bu iddialardan bizler özellikle Bartınlılar olarak çok rahatsızız. Bu ciddi iddiaların tüm derinliğiyle araştırılması, yolsuzluk konusunda şeceresi oldukça kabarık olan hükümetin bu iddiaların tümüne tek tek cevap vermesi gerekiyor,” dedi.
“Cukkalı ihaleler dizisinin son bölümü”
Bir ülkede devlete ve sisteme olan güvenin kaybolmasının en büyük sorun olduğunu kaydeden Bankoğlu, “Hükümetlerin siyasi tercihleri sonucunda, krizler ve sorunlar oluşabilir. Bunların büyük bir çoğunluğunu değişik politika uygulamalarıyla çözebilirsiniz. Ancak bazı yanlışlar vardır ki, topluma sosyolojik olarak çok büyük zararlar verir. Rüşvet, liyakatsizlik, kayırmacılık gibi siyasal yanlışların bedeli çok büyüktür. Bunlar, toplumun adalet ve yönetim sistemine olan güvenini zedeler ve bu güvenin yeniden tesisi oldukça zordur. Ülkemizde 20 senedir sistematik bir şekilde milleti taraf olmaya zorlayan, kendisinden olanı cukkalı ihalelerle ihya ederken, kendisinden olmayan herkesi suçlu ilan eden bir hükümet var. Bu durumu ben zorla uzatılan dizilere benzetiyorum. İflah olmaz bir şekilde her bölümünde hep aynı cukkalı ihaleler konusu çevriliyor. Ancak her dizinin olduğu gibi, bu dizinin de artık sonu geldi. AKP yönetimindeki cukkalı ihaleler dizisinin son bölümünü izliyoruz. Biz bu yönetimin açtığı yaraları kapatmak için, önce insanımızın umudunun ve güveninin yeniden tesis edilmesi gerektiğini biliyoruz. Bu yüzden de parti olarak, sadece kendi siyasal vizyonumuzdan değil, bu konuda dünyaca ün yapmış akademisyenlerimizle yaptığımız çalışmalardan da besleniyoruz. Adaletin tesis edildiği, insanımızın geleceğe güvenle baktığı bir ülke için var gücümüzle çalışıyoruz. Biz, bu ülkede siyasilerin yolsuzlukla özdeşleştirilmesine son vermek için, ısrarla hak, hukuk ve adalet diyoruz,” dedi.
Bankoğlu soru önergesinde Bartın Çevreyolu ihalesini alan KCT Yol Yapı İnşaat Ticaret A.Ş.’nin sahibi Muzaffer Hacıosmanoğlu ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu arasındaki ilişkiyi sorarak, son 5 yıl içerisinde bu şirkete tahsis edilmiş kamu ihalelerinin listesini talep etti.