Bankoğlu: 'Madencilerimiz yer üstünde de karanlıkta'

Dünya Madenciler Günü dolayısıyla açıklamada bulunan CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Amasra'daki maden faciasına ilişkin de değerlendirmede bulunurken Türkiye'deki madencilerin çalışma koşullarına dikkat çekti. Madencilerin yerüstünde de karanlıkta olduğunu söyleyen Bankoğlu, 'Madencilerin alın terlerinin karşılığını almasını engelleyen taşeron sistemi her iş kolunda olduğu gibi madencilerimizi de 'daha az hak ve daha az ücretle' çalışmak zorunda bırakıyor. Bu korkunç gidişatın en büyük engeli tüm madencilerimizin sendikalı olduğu ve haklarını gerçekten savunan sendikalarıyla, biz siyasilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla mücadeleye sonuna kadar devam etmektir' dedi.

Bankoğlu: 'Madencilerimiz yer üstünde de karanlıkta'

Muhammet Civan

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, 4 Aralık Madenciler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada madencilerin yaşadığı zorlukları değerlendirdi.

Madencilerin dünyanın en zorlu mesleklerinden birini yaptığını belirten Bankoğlu, canı pahasına çalışan madencilerin Türkiye’deki çalışma koşullarını iş sağlığı güvenliği ve gelirleri üzerinden değerlendirerek eleştirilerde bulundu.

“Amasra’daki sorumsuzluğun hesabını er geç soracağız”

Ülkemizdeki madencilerin mevcut durumunun Madenciler Günü’nün kutlama ortamından çok uzak olduğunu belirten Bankoğlu, açıklamasında şunları söyledi:

“Madenciler Günü, zorlu şartlarda yeraltının karanlığında çalışan emekçilerin sorunlarına dikkat çekmek, çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirmek için hatırlatıcı bir unsur, önemli bir araçtır. Bartın Amasra’da iki yıl önce 43 madencinin hayatını kaybettiği bir facia yaşandı. Yargı sürecinde asıl sorumluların bu işten nasıl kurtarılmaya çalışıldığını bütün ülke izliyor. Davamızın peşinde, madencilerin canına mâl olan bu faciadaki sorumsuzluğun, iş bilmezliğin ve liyakatsizliğin hesabını tüm yetkililerden er geç soracağımızın bilinmesini istiyorum.

“Kaderle fıtratla filan açıklanacak cinsten değil”

Soma’da, Ermenek’te, İliç’te yaşanan katliam gibi facialar unutulmuş değil. Bu hükümetin 23 yıllık saltanatında 2 bin 79 maden işçisi hayatını kaybetti. Kaderle fıtratla filan açıklanacak cinsten değil. Bu tamamen hükümetin kâr hırsı ve üretim baskısıdır. Vicdan sahibi kimsenin kabul etmeyeceği bu gözü dönmüşlük madencileri yaşamdan koparırken geride yarım aileler, yetim çocuklar bırakıyor. Karneleri sayısız utanılacak notla dolu bu yönetimin emekçilerin, emeklilerin, gençlerin, kadınların yüzüne bakacak tek tutar yanları yoktur. Genel Başkanımız Özgür Özel’in de söylediği gibi Hans’ın fıtratında olmayan Hasan’ın da fıtratında olmayacak.

“Daha az hak ve ücretle” çalışmak zorunda”

Madencilerimiz ne yazık ki yerüstünde de karanlıktadır. Görüyorsunuz bugün hâlâ özelleştirme yapmak, her yeri satmak için uğraşıyorlar. Ankara Nallıhan’daki madenciler mevcut koşullarını korumak daha kötüye gitmemek için eylem yapıyorlar. Madencilerin alın terlerinin karşılığını almasını engelleyen taşeron sistemi her iş kolunda olduğu gibi madencilerimizi de ‘daha az hak ve daha az ücretle’ çalışmak zorunda bırakıyor. Bu korkunç gidişatın en büyük engeli tüm madencilerimizin sendikalı olduğu ve haklarını gerçekten savunan sendikalarıyla, biz siyasilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla mücadeleye sonuna kadar devam etmektir.”

“Kabul edilemez”

Madencilerin “iş sağlığı ile güvenliği” koşullarına da dikkat çeken Bankoğlu, “Hepimiz biliyor ve üzülerek öğreniyoruz ki, işçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin tedbirler, yeterince uygulanmıyor. Sayıştay raporlarında, madencilerin yazılı ve sözlü şikayetlerinde, sendika görüşmelerinde dile getirilen en basit haklar dahi maliyet unsuru olarak görülüyor ve yerine getirilmiyor. Sorumlular bunları görmezden gelerek suç işliyor. Ayrıca, çalışma koşulları yönünden de haftalık çalışma saatlerinde yasal olarak iyileştirme getirilse de, uygulamada bu duruma riayet edilmiyor. Daha sıkı denetimlerle caydırıcı niteliğe ulaşabilecek kuralların uygulanması gerekiyor. Öte yandan, işçilerin örgütlenme özgürlüğü ve buna bağlı olarak sendika seçme haklarının ellerinden alınması ya da bu anlamda onların karşılarına zorluklar çıkarılması da işçi haklarını sonuna kadar savunmayı ilke edinmiş partimiz için kabul edilemezdir. CHP olarak Madenciler Günü’nün gerçek anlamda kutlanacağı, insani koşulların tesis edildiği ve tüm madencilerimizin emeğinin karşılığını alacağı günler için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.