Bankoğlu: 'Karar, tam bir hukuk cinayet'
Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Seçimlerinin iptaline ilişkin verdiği kararla ilgili açıklamada bulunan CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ve Anayasa Komisyonu Üyesi Aysu Bankoğlu, 'Biz bu ülkenin Cumhurbaşkanı'ndan 'Anayasa Mahkemesi'nin kararına uymuyorum. Saygı da duymuyorum' diye bir açıklamayı da duyduk. YSK'nın vicdanlara sığmayan kararı tam bir hukuk cinayetidir' dedi.
CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ve Anayasa Komisyonu Üyesi Aysu Bankoğlu, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Seçimlerinin iptaline ilişkin verdiği kararla ilgili açıklamada bulundu. kararın hukuki bir cinayet olduğunu ifade eden Bankoğlu, “Biz bu ülkenin Cumhurbaşkanı'ndan ‘Anayasa Mahkemesi’nin kararına uymuyorum. Saygı da duymuyorum’ diye bir açıklamayı da duyduk. YSK’nın vicdanlara sığmayan kararı tam bir hukuk cinayetidir. Hukukun kurallarını hiçe sayan, geçen seçimde mühürsüz oyları kabul ederken 31 Mart Yerel Seçimleri'nde aynı zarftan çıkan oy pusulalarının üçünü kabul edip birini etmeyen garabet bir karar verilmiştir. Hükümetin baskısı, adaletin ayarlarıyla oynanması işte bizi bu noktaya getirmiştir. Biz de YSK’nın bu hukuksuzluğunu kınıyor ama bu sakat kararına uyup tekrar seçimi kabul ediyoruz” dedi.
“Tek dertleri ‘İstanbul’u nasıl kaptırmayız?’"
Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik çıkmazın en önemli sorun olduğunu belirten Bankoğlu, genç işsizliğin yüzde 27 olduğunu ve işsiz vatandaşların sayısının 8 milyona dayandığını söyledi. Bankoğlu, Ramazan ayında ağız tadıyla iftar yapılamayan bir ülkede olduğumuzu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenilenmesine karar veren YSK üyelerinin verdikleri bu kararın altından kalkamayacaklarını ifade etti. Bankoğlu, “Bugün işçinin kıdem tazminatına göz dikecek kadar batmış bir ekonomiden söz ederken ülkeyi yönetmesini beklenen Cumhurbaşkanı, İstanbul seçimi için 39 ilçede miting programı planlıyor. İşsizliğe nasıl çözüm buluruz, üretim ekonomisine geçip iş sahası yaratmanın yolları nedir, tarım ile hayvancılığımız son nefesini vermek üzere, nasıl bir politika üretmeliyiz yerine tek dertleri "İstanbul’u nasıl kaptırmayız?" Yolsuzluklar, ülkenin altını oyan gerici ve kindar vakıflara oluk oluk akıtılan para, yan gelip yatarak maaş alan bankamatik ordusu, ihale kapma yarışındaki hortumcuların hepsi ifşa olacak, musluklar kapanacak. İşte beka sorunu buydu ve ortaya çıktı. Hep söylediğimiz şeyin doğruluğu, olup bitenlere bakınca gayet iyi anlaşılıyor. Bizim meselemiz memleket meselesi, AKP ve ortağının meselesi ise parti meselesidir” şeklinde konuştu.
“YSK’nın kararının maliyeti çok ağır oldu”
Ramazan ayının üçüncü gününde Doların 6,24, Euro’nun 7, çeyrek altının 420 liradan işlem gördüğünü belirten Aysu Bankoğlu, hukuk kurallarını hiçe sayarak YSK’nın açıkladığı adaletsiz ve taraflı kararın maliyetinin çok ağır olduğunu söyledi. Bankoğlu, “YSK’nın kaybettiği itibar bir yana Türkiye’nin dünya çapındaki itibarı bir kez daha yerle yeksan olmuştur. Parasızlıktan inleyen, İngiltere’nin, Amerika Birleşik Devletleri'nin başkanı karşısında el pençe divan olan itibarsızlığa bir de seçimin yenilenmesi rezaleti eklenmiştir. Hukuk sistemi neredeyse tamiri imkânsız bir darbe almıştır. Vatandaşın güveni sıfırlanmış, adalete duyulan güvenin ipi kesilmiştir. Kaybedilen bu güvenin maliyetini AKP ve ortağı, 23 Haziran’da görecekler. Korkunç olan, AKP ve ortağı, 2019 yılının yarısını yurttaşlara hakaret, tehdit ve karalama ile geçirmiştir. Soğan 8-10 liraya satılırken gözleri bir tek yerel seçimleri görmüştür. Bizlerin vergisini seçim kampanyalarında fütursuzca harcayan, vatandaşa hizmet yerine yandaşa hibe eden, televizyonlar ile gazeteleri istediği gibi kullanan bir hükümet bu. 31 Mart Yerel Seçimleri'nin Hazine’ye yükü 650 milyon lira, İstanbul’da beklenen seçimin maliyeti hariç. Ülkenin bekasına hizmet eden Tank Palet Fabrikası’nı 50 milyon dolar için yani 300 milyon liraya satan bir durumdayken, İstanbul’da nasıl yaparız da yaparız oyunlarına kalkışıyorlar” açıklamasında bulundu.
“AKP, 4 pusuladan, kendine yaramayanı iptal ettirmeyi başardı”
AK Parti ve ortağının baskısıyla alınan karar sonucunda dolardaki artışın her 10 kuruşunun Türkiye’ye maliyetinin 45 milyar lira olduğunu hatırlatan Bankoğlu, “Demek neymiş, AKP ülkeyi iyi yönetse ne şeker ne tank palet fabrikası satılacaktı. Ayrıca, elin ülkesinde kredi dilenerek itibarımız zedelenmeyecek ve ülke, Suriyelilerle dolup taşmayacaktı. Bakın doların her on kuruşta bize kaybettirdiği meblağ, Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin yıllık kârına denk. Ülkenin beşte biri ise yoksulluk sınırının altında. AKP, aynı zarftan çıkan 4 pusuladan, kendine yaramayanı iptal ettirme peşindeydi. Bunu başardı ama yurttaşlarını insan gibi yaşatmayı, onlara iş sağlamayı ve uluslararası itibarı olan bir hukuk devleti oluşturmayı başaramadı. Evet, 23 Haziran’da kısmen de olsa her şey güzel olacak." diyerek sözlerini tamamladı.