Bankoğlu, intihar vakalarındaki artışı sordu

CHP Bartın Milletvekili, Parti Meclisi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonu Üyesi Aysu Bankoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin denetim yetkisi çerçevesinde son dönemde, ülke genelinde büyük bir artış gösteren intihar vakalarını  ve bu vakaların altında yatan, pek çoğu ekonomi kaynaklı nedenleri gündeme getirdi.  Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un yanıtlaması istemiyle Yazılı Soru Önergesi sunan Bankoğlu, artan intihar vakalarının sebeplerinin araştırılarak bu vakalara yol açan kaynak nedenlerin önlenebilmesi konusunda çalışmalar yapılması gerektiğinin altını çizdi.

“Yüzde 50 oranında arttı”

Anayasa'nın 98. maddesi ile Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzüğü'nün 96. ve 99. maddelerinin verdiği yetki uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı'nın cevaplamasına yönelik Yazılı Soru Önergesi'ni sunan Bankoğlu, bahse konu Önerge'de şu hususları dile getirdi:

"Ülkemizde son dönemde yaşanan intihar vakalarında -özellikle de gençlerimiz arasında- ne yazık ki, belirgin bir artış gözlemlenmekte ve bu acı olayların bir bölümü, yerel ve ulusal basına da yansımaktadır. Son 40 yıllık döneme bakıldığında, intihar olaylarının yaklaşık olarak yüzde 50 oranında arttığı bilinmektedir. 2018 senesinde 3 bin 161 kişi; 2019 senesi özelinde ise 3 bin 406 kişinin intihar ettiği resmi kayıtlara geçmiştir. Bu veriler içerisinde, ailelerinin kadın cinayeti olduğunu ısrarla vurguladığı ancak gerekli soruşturma yapılmadığından intihar biçiminde kategorize edilen vakaların da bulunduğunu hatırlatmalıyız.

“İlimizde art arda vakalar gündeme gelmiştir”

Kayıtlara geçmeyen veya basına hiç yansımamış intihar olayları bir yana, özellikle son birkaç aylık süreç içerisinde ise pek çok ilimizde art arda vakalar gündeme gelmiştir. Bu vakalar içerisinde, gençlerin yaşadığı dramlar, yeni kurulan ailelerin, küçük çocuklarını bir başkasına emanet ederek canlarına kıyması gibi son derece hazin tablolar vardır. Bu intiharların ardında pek çok sebep olabileceği gibi hiç şüphesiz ki, ekonomi kaynaklı nedenler ön plana çıkmaktadır. Ülkemizde, icra daireleri nezdindeki dosya sayısının 31 milyonu; kredi borçları yüzünden yasal takip altına giren yurttaşlarımızın sayısının 3 milyonu geçtiği gerçeğini bile tek başına ele aldığımızda, eldeki durumun ciddiyeti, vahameti net biçimde anlaşılmaktadır."

Bankoğlu, konu hakkında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı'na aşağıdaki soruları yöneltti:

"1) Bakanlık olarak gittikçe artan intihar vakalarını ciddi düzeyde azaltma, mümkünse tamamen sona erdirebilme konusunda ne gibi çalışmalar gerçekleştirmektesiniz? Bahse konu intihar vakalarına sebebiyet veren uzun müddetli işsizlik, aile içi geçimsizlikler, borçların ödenememesi gibi ekonomik ve sosyal nitelikli temel sorunları giderme yolunda nasıl bir yol haritası izlenmektedir / izlenecektir? Öte yandan, intihar nedenlerinin tespiti noktasında Bakanlık tarafından yürütülen bir çalışma var mıdır?

2) Pek çok konuyla ilgilenmek durumunda kalan bir Bakanlık olarak gençlerimiz özelinde ne gibi projeler / faaliyetler gerçekleştiriyorsunuz? Bu manada, gençlerin istihdama, iş gücüne katılım oranını artırarak sosyal problemlerini de azaltma noktasında, ne gibi planlarınız mevcuttur?

3) 2020 yılından günümüze, özellikle 11 Mart 2020 tarihinden bu yana, "ekonomi bağlantılı nedenler"den dolayı kaç yurttaşımız intihar etmiştir? İntihar eden kişilerin yaş, cinsiyet ya da mesleki durum gibi kriterlere göre dağılımı ne şekildedir?

4) Hayatını kaybetmiş yurttaşlarımızın ailelerine ekonomik ve/veya psikolojik yönden herhangi bir destek sağlanmakta mıdır? Şayet bahse konu imkânlar sağlanıyorsa şu ana kadar toplamda kaç aileye bu destekler verilmiştir?

5) Türkiye genelinde, ekonomik yönden desteğe en çok ihtiyacı olan kesimlere -intihar vakalarından bağımsız olarak- sağlanan yardım ve destekler nelerdir?"