Bankoğlu'dan bütçe için 'Geçmiş olsun Türkiye ' mesajı
CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinin TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmesi sonrasında açıklamalarda bulundu. 2024 yılı bütçesinin 317 kabul, 249 ret oyu ile TBMM'de onaylanmasının ardından eleştirilerde bulunan Bankoğlu 'AKP, mirasyedi gibi halkın cebinden aldıklarıyla israfa devam ediyor' dedi.
CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinin TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmesi sonrasında açıklamalarda bulundu. Türkiye’de israfa tam gaz devam edildiğini ve Cumhurbaşkanlığı bütçesi geçen yıla göre yüzde 93 arttığını kaydeden Milletvekili Bankoğlu şöyle konuştu:
“Bütçede 8,5 trilyon lira gelir, 11 trilyon lira gider görünüyor. Cumhurbaşkanlığı’na 12,3 milyar lira vereceğiz. 7 milyarı ile mal ve hizmet alacaklar. Türkçesi israfa tam gaz devam! Bilgi olarak vereyim, Cumhurbaşkanlığı bütçesi geçen yıla göre yüzde 93 arttı. Anlayın tasarrufu, fedakarlığı. 21 yılda ise toplam 13,5 trilyon TL vergi toplandı; bunun sadece yaklaşık 2 trilyon lirası yatırıma gitti. Gelirin 7’de 1’inin nereye gittiği ise malum: çetelere, ranta, yandaşa! Bunu TÜİK’in gelir dağılımı istatistiklerinde de net bir şekilde görüyoruz. En yüksek gelire sahip yüzde 20’lik dilimin toplam gelirden aldığı pay bu yıl 1,3 puan artarken en yoksul yüzde 20 dilimin payı yüzde 6’da kaldı. Bal tutan parmağını yalarken, yandaşlar her yıl servetine servet katarken vatandaşlar yoksulluğa terk edildi. Tüm gelirlerin, bu paranın kaynağı millet. Milletin Meclisi’nde milleti ve emeği yok sayan bir bütçe yapıp sonra da marifetmiş gibi kabul ettiler.
“Hamasetle ekonomik enkazı gizleyemezler”
Bütçenin savunulacak hiçbir yanı yok. Yıllarca 2023 hedefleri diye vatandaşı oyalayan iktidar, hiçbir hedefi tutturamayınca şimdi rotayı 2053’e kırdı. Zaten bütçenin tümü üzerinde iktidar grup başkanvekillerinin yaptığı konuşmada da hamaset dışında hiçbir şey söylenmedi. Belli ki 2024 yılında da bu hamaset dili sürdürülecek. Milletimizin hassas olduğu terör, din gibi konularda duygu siyaseti yaparak ekonomik enkazı örtbas etmeye çalışacaklar. Enflasyonun, faizin, dövizin, hayat pahalılığının aynı anda arttığı dönemde hiçbir demagoji bu enkazı gizleyemez.
“Sefalet endeksinde rakiplerimiz Sudan, Zimbabve, Yemen”
157 ülkenin yer aldığı Sefalet Endeksi’nde Türkiye dünyanın ilk 10’unda yer alıyor. Rakiplerimiz ise Sudan, Yemen, Zimbabve gibi haritada bile yerini zor göstereceğiniz ülkeler. Sefalet 2024’te de artacak; AKP iktidarı da dış güçler, terör, ‘bayrak inmez, ezan susmaz’ diye vatandaşın duygularını sömürmeye çalışacak. Sefaletin, yoksulluğun giderek arttığı ülkemizde bu kötü gidişatı ‘yönetebilmenin’ imkanı artık yok.
“Faiz lobisine her saat 3 milyon dolar faiz ödüyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere tüm iktidar mensupları çok değil, birkaç ay öncesine kadar güya faize savaş açmışlardı. Şimdi Nas’ı bırakıp faizi artırarak 180 derece dönüş yapıldı. Peki bütçede faizin durumu ne? 2021'de 181 milyar TL, 2022’de 311 milyar TL, bu yıl ise tam 632 milyar TL'yi faiz gideri oluştu. Faiz lobilerine her ay 2,2 milyar dolar, her gün 73 milyon dolar, her saat 3 milyon dolar faiz ödüyoruz. Kimin kesesinden: Milletin kesesinden. Önümüzdeki yıl bunun katbekat artacağını görmek için kahin olmaya gerek yok. Faiz artırılacak, iç piyasa durağanlaşacak, dolayısıyla işsizlik de artacak. İç dış faiz lobileri, tefeciler zenginleşirken vatandaş daha da kemer sıkacak. Temel tüketim malzemeleri bile lüks olacak. Bunlar ne yazık ki son 5 yıldaki akılsızlığın, liyakatsizliğin faturası. Bu faturayı, acı reçeteyi de vatandaş ödeyecek. İsminde ‘adalet’ olan bir partinin gelir adaletinden anladığı tam da budur.
“Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir plansızlık ve ekonomik sapma”
AKP hükümetlerinin yıllardır millete sunduğu vaatlerden en önemlisi de dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmekti. 2023 bütçesine baktığımızda, değil ilk 10, ilk 20’de bile zorla tutunan bir ekonomi görüyoruz. Bütçe hedeflerinin hiçbiri tutturulamamış; gelir hedefinin yarısı bile tutturulamamış, kişi başına düşen gelir yarı yarıya azalmış, işsizlik iki kat artmış; enflasyon tek haneli rakamlara inecekti, o da şimdi yüzde 65. Cumhuriyet tarihinde bu denli plansız, bu denli gerçeklerden uzak, hedefinden sapmış bir iktidar görülmedi. Tam da bu nedenle iktidar ekonomi konuşulmasın istiyor, hamaset yapıyor, milletin hassas duygularını siyaset malzemesi olarak kullanıyor. Bizler de vatandaş da bunun fazlasıyla farkında.
“Türkiye’yi iflas ettirmiş bir hükümet var”
Venezuela, Sudan gibi yüksek enflasyon şampiyonu ülkeler içinde dünyada ilk sıralardayız. Bilimsellikten uzak, dünyada eşi benzeri görülmemiş ‘faiz sebep, enflasyon sonuç’ safsatasıyla Türkiye’yi iflas ettirmiş bir hükümet var. Tam gaz israf ekonomisiyle yola devam edeceğini zanneden atanmışlar yönetimi, denizin bittiğini gayet iyi biliyor. Kimse unutmasın; saygısızlığın, ciddiyetsizliğin, iftiranın, yalanın, kabadayılığın, sokak ağzının kabulünün de 21’inci yılıdır AKP. Türkiye şahlanıyor masalından, şükret Türkiye’ye dönüşün masalı.
“Millete yeni yılda daha ağır vergiler ödeteceğiz diyorlar”
Yurttaş ağır vergiler altında ezilirken yangın söndürücü gibi yurtdışından apar topar getirdikleri Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek vergiyi tabana yaymaktan bahsediyor. Doğru mu duyduk, tavana demek istemiştir diye düşünürken o da ne! Gerçekten vergiyi tabana yayacakmış. Dar gelirliyi, emekliyi yolmaya devam edecekler. Çalışanların yarısından fazlası AKP sayesinde asgari ücrete mahkûm edilmiş, yarısı 7 bin 500 liraya talim eden milyonlarca emeklinin vergiden beli kırılmışken, millete yeni yılda daha ağır vergiler ödeteceğiz diyorlar. Bunu derken asgari ücret de ısrarla açıklanmıyor. Yine Bakan Şimşek “Kimseden kaynak istemedik, para istemedik. Türkiye’nin paraya ihtiyacı yok” diyerek milletin aklıyla dalga geçiyor. Paraya ihtiyacı olmadığı için mi KDV’yi yüzde 18’den 20’ye çıkardınız, Motorlu Taşıtlar Vergisini çifter çifter alıyorsunuz, ehliyetten tapuya, vizelerden notere her türlü harç misliye arttı. Genel seçimler sonrası akaryakıt yüzde 71, gıda fiyatları yüzde 100’den fazla arttı. İnsanlar aç yatıp kalkıyor. Soğukta karanlıkta oturuyor.
“Şükredin, sabredin balonu patladı”
AKP masalı şahlanıyoruz, uçuyoruz, coşuyoruz diye başladı. IMF bizden borç istedi, Avrupa hatta en çok Almanya bizi kıskanıyor ile devam etti. Az kaldı, dişinizi sıkın, şükredin, sabredin lakırdıları ile balon patladı. İşte AKP budur! Kendini, akrabasını, yandaşını devlet olanaklarıyla zengin etmek dışında hedefi olmayan, tam bir mirasyedi gibi saçıp savuran, sıkıştığı zaman malı mülkü satmaktan çekinmeyen bir yapıdır AKP. Ne acıdır ki halkımız bunu yeni gördü ama bedeli hepimiz için çok ağır oldu.
“Kazandığından daha çok yemeye devam. İsrafa devam”
AKP ve ortakları diyor ki; 2024 yılında 8,5 trilyon gelirimiz olacak gibi ama şimdilik 11 trilyon da giderimiz var gibi. Kazandığından daha çok yemeye devam. İsrafa devam. Saraylara, uçaklara, beş altı maaşlı akraba ve yandaşlara, tarikatları beslemeye, kuş uçmaz kervan geçmez yerlere havaalanı yapmaya, beşli çeteye ihale, geçiş ve hasta garantisi vermeye devam edecekleri 22’inci bütçelerini ortaklarıyla birlikte gururla kabul ettiler. Zeynep okula aç gitsin, Ayşe teyze karanlıkta pazar artıklarını toplasın, Cemil dede 70 yaşında inşaatta çalışsın, doktor Mustafa umutsuzluktan intihar etsin, endüstri mühendisi Ceren markette kasiyer olsun, görevini yapamayan hükümet yüzünden çocuklar cemaat ve tarikatların elinde heba olsun ama itibardan tasarruf olmasın, yandaşın cebi dolarlarla dolsun, ülkenin kaynakları yabancıya satılsın, gençler de ülkeyi terk etmenin yollarını arasın. Bütün bu olanları başarılı bulan, ben de çevrem de çok iyi durumdayız diyen kim var?”
“AKP topraklarımızı yok pahasına satarak günü kurtarma derdinde”
Bankoğlu yıl sonuna gelinmesine rağmen açıklanmayan asgari ücret konusuna da değinerek “Artışın olduğu gün anlamını yitiren bir asgari ücreti bir yıl artış yapmadan sabitleme planları yapan hükümet, yurttaşına verdiği değeri böyle de gösteriyor. Bakın açlık sınırı şu an 16 bir 483 lira, yoksulluk sınırı ise 46 bin 837 lira. 21 yıllık iktidarları süresince büyüme, döviz, üretim gibi tutturabildikleri tek bir hedef ve rakam olmamış bir partidir AKP. Hiçbir zaman ayağını yorganına göre uzatmamış olan hükümet KDV ile, ÖTV ile, dolaylı vergiler ile çarkı çevirmeye çalışan bir beceriksizlik örneği olarak hala Arap ülkelerine topraklarımızı yok pahasına satarak günü kurtarma derdindedir. Bu bütçede yine gençler, emekçiler, emekliler yok. Yatırım, üretim yok. Yarısından çoğu mal ve hizmet alımına harcanacak trilyonlar var. Geçmiş oldu, geçmiş olsun Türkiye!” dedi.