Bankoğlu, Arıt muhtarlarıyla buluştu

CHP Bartın Milletvekili, Parti Meclisi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonu Üyesi Av. Aysu Bankoğlu, Arıt Köyünü ziyaret etti. Bankoğlu’nun Arıt ziyaretinde CHP İl Başkanı Selim Karakaş ve Merkez İlçe Başkanı Nazif Çomak ile Başkan Yardımcıları, İl Genel Meclisi Üyesi Abdullah Kaleli, İl Kadın Kolları Başkanı Fatma Mazhar ve Kadın Kolları ile Gençlik Kolları'ndan Partililer, İl örgütü ve Merkez İlçe örgütü de yer aldı. Bölge muhtarlarının sorun ve taleplerini dinleyen Bankoğlu, esnaf ziyaretlerinde de bulundu.

“Ekonomik kriz her yerde karşımıza çıkıyor”

Aysu Bankoğlu, Arıt ziyaretiyle ilgili “Merkezinden beldelerine, köylerine kadar Bartın’ı karış karış geziyoruz. Yurttaşlarımızın ihtiyaçlarını, sorunlarını, beklenti ve isteklerini dinliyoruz. Bunların nedenlerini, çözüm önerilerimizi ve gelinen son durumu birlikte değerlendiriyoruz. Arıt ziyaretimizde de hemşehrilerimizin sıkıntılarının büyük oranda devam ettiğini gördük. Derin ekonomik kriz, her an her yerde karşımıza çıkıyor. Ancak her ilçemizin ve daha küçük yerleşim birimlerinin kendi içinde değişen sıkıntıları olduğunu da biliyoruz; Arıt da bu yerleşim yerlerinde biri. Belde belediyesi iken 2014 yılında köy statüsüne düşürülen Arıt, ciddi sıkıntı içindedir” dedi.

“Arıt’ı köy statüsüne düşürmek cezalandırmaktır”

Yıllardır ekonomik kriz yaşayan ülkemizde, Arıt’ın köy statüsüne düşürülmesinin etkisinin daha da büyük olduğunu, Bartın’ın başlıca sorunlarından olan göçü artırdığını söyleyen Bankoğlu, "4 bin kişi civarında nüfusa sahip olan, etrafındaki köylerle birlikte geniş bir alanı kapsayan, önemli ekonomik değerler yaratılabilecek olan Arıt bölgemizi, köy statüsüne düşürmek, esasında bu bölgeyi cezalandırmaktır. Bölge insanının gelişim umudunu kırmak ve maalesef göçü desteklemektir. Böyle bir değişiklik, hangi akla hizmet yapılmış olursa olsun Arıt’ın, Küre Dağları Milli Parkı bölgesinde yer alan önemli değerlerimizden biri olduğu gerçeğini değiştiremez. Yetkililer görmek istemese de akıllıca bir planlama ile bu bölgeyi ihya etmek, aslında an meselesidir. Yandaşa değil de gerçekten yurttaşa çalışmayı isteyen bir hükümet, Arıt’ın hem turizm açısından geliştirilmesini, hem de eşsiz ve bereketli topraklarımızda tarım ile hayvancılık yapılmasını desteklemelidir. Ülkeyi yöneten kim olursa olsun, bu alanları desteklemek, o kişilerin, kurumların görevidir” şeklinde konuştu.

“Neden Venezuela ekonomisini ve tarımını destekliyoruz?”

AK Parti hükümetinin, "tarım ve hayvancılığı destekliyoruz" diyerek yabancı ülkelerden alım yapmaya tam gaz devam ettiğini ifade eden Bankoğlu,  şöyle devam etti:

"Yandaş müteahhidi ve betonu desteklemek yerine çiftçimize, hayvancılıkla uğraşan yurttaşlarımıza hakkaniyetle ve gerçekçi oranlarla verilecek desteklerin sadece bölgemizi değil, tüm Türkiye’yi şahlandıracağını biliyorlar. Peki niçin yapmıyorlar? Neden görmezden geliyorlar? Neden 11 bin kilometre ötedeki Venezuela ekonomisini ve tarımını destekliyoruz? Dünyanın öbür ucundan, okyanus ötesinden peynir, pirinç, ayçiçeği ve yulafı hem de gümrüksüz alacak kadar vicdansız bir tarım ve hayvancılık politikası ile karşı karşıyayız.

“Betonsefer anlayışın israf olduğunu unutturmayacağız”

18 yılın sonunda, başta kentimiz Bartın ve çevresi olmak üzere göç veren tüm bölgelerimizde, tarım ve hayvancılığın sistemli olarak bitirilmesi büyük etkendir. Bizler, büyük önder Atatürk’ün doğru söylediğini, ileriyi gördüğünü bilen, onun "Milli ekonomi tarımdır. Çiftçilerimizin imkanlarını en yüksek seviyeye çıkarmalıyız. Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür." düşüncesini terk etmeyen yegâne partiyiz.  Bugün Ankara’da, Atatürk’ün kurduğu, tarıma açtığı verimli topraklar üzerindeki 10 bin ağacı katlederek kendine dünyanın en büyük saraylarından birini yaptıran, yazlık kışlık saraylara doymayan bu betonsever anlayışın en büyük icraatının israf olduğunu unutmamalı, unutturmamalıyız. Üretimi desteklemeyen, tarımı, hayvancılığı desteklemeyen politikaların hepsi, ülkemiz için felakettir. Dolayısıyla, göç sorununu çözmek için ekonomiyi kalkındırmak, çevreyi tahrip etmeyen turizme daha çok yatırım yapmak; tarım ile hayvancılığı destek ve teşviklerle canlandırmak gereklidir."