Bakan Tunç, 'Bartın'a pozitif ayrımcılık' dedi
Bartın'a 16 yıl milletvekilliği yapan Adalet Bakanı Av. Yılmaz Tunç, önemli açıklamalarda bulunurken pozitif ayrımcılık yaptıkları memleketi Bartın'a yeni eserler kazandırmaya devam edeceklerini belirtti. Bakan Tunç, Bakanlık yatırımlarıyla ilgili Bartın'a müjdeler verirken 'Bartın'ımıza güzel eserler kazandırmanın gayreti içerisindeyiz. Bartın'ımıza büyük eserler kazandırdık, kazandırmaya devam edeceğiz. Adalet Bakanlığıyla ilgili yatırımlarımız var. Bartın'a biraz daha pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Bir eğitim merkezinin burada çalışmaları devam ediyor. Ulus Adliyemizin ihalesi yapıldı. Yine İnkumu ve Amasra buralar Ankara'nın en yakın sahilleri, turistik yerleri. Dolayısıyla değerlendireceğimiz özellikte yerler var. Bartın'ımıza diğer yatırımlarla beraber önümüzdeki dönemde eserler kazandırmaya devam edeceğiz' dedi.
“Eserler kazandırmaya devam edeceğiz”
Nilay Meryem ÇÖMLEK-Erkan HIZOĞLU
AK Parti Bartın İl Başkanlığı’nın 8. Olağan İl Kongresi, geçtiğimiz hafta sonu geniş bir katılımla gerçekleştirildi.
Kongreye Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sarıkaya ve AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz katılırken, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da video konferans ile canlı bağlantı yaptı.
“22 yılda asırlık eserleri ülkemize kazandırdık”
Kongrede konuşan Bakan Tunç, önemli mesajlar verdiği konuşmasının son bölümünde ilimizdeki yatırımları sıralarken yeni yatırımların da müjdesini verdi.
Bartın’a güzel eserler kazandırmanın gayreti içerisinde olduklarının altını çizen Bakan Tunç, Bakanlık yatırımlarında Bartın’a pozitif ayrımcılık yaptıklarını da dile getirirken konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“AK Parti'nin kongreleri birlik beraberliğimizi güçlendirdiğimiz yeniden gücümüzü tazelediğimiz, yeniden kuvvetlendiğimiz, bir demokrasi şöleni. İşte bugün Türkiye'nin her yerinde, ilçe kongrelerinin ardından il kongrelerinde, teşkilatımızla, vatandaşlarımızla, milletimizle beraberiz. Bugün de Bartın'ımızda kongremizi gerçekleştiriyoruz. Tabii ilçe kongrelerinde Türkiye'nin değişik yerlerinde, başta Zonguldak ve Bartın olmak üzere kongrelere katıldık. Bu kongrelerde coşkuyu gördük. Kardeşliği gördük. AK Parti 23 yaşına gelmiş, henüz daha genç bir parti. Türkiye'nin en genç partilerindeniz. Türkiye'nin ve dünyanın en büyük partisiyiz. 23 yaşında bir parti AK Parti, Türkiye'ye yüz yıllık icraatı ortaya koydu. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 22 yılda asırlık eserleri ülkemize kazandırdık. Çünkü AK Parti eser siyaseti yapan bir parti. AK Parti milletin partisi. AK Parti milletin taa kendisi. Bizi, AK Partimizi millet kurdu. Bu hareketi milletimiz başlattı ve milletimiz devam ettiriyor. AK Parti milletin talebiyle kurulmuştur. Bu dava Selçuklu'dan, Osmanlı Cumhuriyetimizin kuruluşundan milletimizin ana damarını temsil eden bir siyasi hareket, bir dava hareketidir. Bugün AK Parti ve Cumhur İttifakı'yla beraber millete hizmet yolunda daha inşallah uzun yıllar bu ülkeye, bu millete hizmet etmeye devam edeceğiz. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Milletimize eserler kazandırmaya devam edeceğiz.
“Eserlerle donatmaya devam ediyoruz”
O 1990’lı yılların sıkıntılarını çeken bu aziz millet, kurtuluşu AK Parti'yi kurmakla buldu ve Cumhurbaşkanımızı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2002 yılında tek başına işbaşına getirdi. 22 yıldan bu yana hep eser siyaseti dedik, hep önce insan dedik. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın dedik. Parti programımızın ilk cümlelerine bunu yazdık. Ama bunu yazarken biz bunu sadece orada parti programında yazılı olarak kalsın diye yazmadık. Onu icraata dönüştüreceğimizi milletimize vadettik ve 22 yıldan bu yana da ülkemizin 81 vilayetinin tüm ilçelerini, köylerini, mecralarını hiçbir ayrım yapmadan eserlerle donattık ve donatmaya devam ediyoruz. Havalimanları yaptık. Okullar yaptık. Üniversiteler yaptık barajlar yaptık. Ülkemizi hızlı trenlerle tanıştırdık. Dünyanın en büyük projelerini ülkemize getirdik. Savunma sanayinde yüzde 80 yerlilik oranını yakaladık. Güçlü bir ülke olmak için, teknolojiyi ülkemize getirdik otomobilinden tutun da barajlarına, tünellerine, duble yollarına, otoyollarına, TOKİ konutlarına, KÖYDES projelerine, BELDES projelerine varıncaya kadar şehirlerimizi, beldelerimizi, köylerimizi baştan başa yeniden donattık.
“Cumhur İttifakı'yla yolumuza devam ediyoruz”
Ülkemizin fiziki kalkınmasını sağlamaya çalışırken, her türlü engellemeyle de karşı karşıya kaldık. Türlü türlü şer güçler önümüzü kesmek için çalıştı. Partimize daha kurulurken kapatma davası açıldı. Kurucu üyeleri arasında başörtülü var diye partimize kapatma davası açıldı. Bir oyla anayasa mahkemesinden döndü. İktidarımızın beşinci yılında AK Partimize laikliğe aykırı eylemlerin odağı olmakla Cumhuriyet Başsavcısı o dönemin vesayetçi yargısı Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. AK Parti kapatılsın dedi. 2007’de cumhurbaşkanını mecliste seçtirmediler. Anayasayı ihlal ettiler. 367 diye bir kural icat ettiler. Rahmetli Demirel'e, Özal'a yapmadıklarını o dönemde uygulanmayan o yanlış kuralı maalesef o günkü Meclis’e dayattılar ve meclisin cumhurbaşkanı seçimini iptal ettirdiler. 2012’de MİT Müsteşarı'nı izin almadan ifadeye çağırdılar. 2013’te bu ülkenin ekonomide en parlak bir dönemi yaşadığı, enflasyonun tek haneli rakamlara düştüğü ve faizlerin tek haneli rakamlara düştüğü, dünya projelerini konuştuğumuz o enerji hamleleri, nükleer santraller, doğal gazıyla, petrolüyle büyük proje konuştuğumuz bir zaman diliminde Gezi olaylarıyla sokak darbesiyle iktidarı düşürebileceklerini zannettiler. Başaramadılar. Sonrasında 17-25 Aralık. Emniyet, yargı darbesiyle Recep Tayyip Erdoğan'ı ve AK Parti'yi iktidardan silebileceklerini zannettiler. Ama nafile başaramadılar. Sonra terörü azdırmaya çalıştılar. Kobani olayları, hendek olayları hep beraber hatırlayalım ve sonrasında bunlarda da başarılı olamayınca 15 Temmuz hain kalkışmasına giden yolu taşları birer birer döşediler. Ülkemizde bir kaos ortamı çıkarmaya çalıştılar. Ama başaramadılar. 15 Temmuz'da o kutlu yürüyüşü durduracaklarını zannedenler ülkemizin ışığını karartabileceklerini düşünen o hainler milletimizin şanlı direnişiyle Cumhurbaşkanlığımızın o dirayetli duruşuyla o geceyi aydınlığa çevirdiler. Ve ondan sonraki süreçte de Cumhur İttifakı'yla yolumuza devam ediyoruz. Bir taraftan ülkemizin 81 vilayetini geliştirmeye, kalkındırmaya, milletimizin ekonomik refahını arttırmak için çalıştık.
“Hep iktidarda milletimizin sesi olduk”
Diğer yandan bu şer şebekeleriyle, bu demokrasi düşmanlarıyla, bu darbeci anlayışla da savaşa savaşa bu noktalara geldik. Milli irade bayrağını hiçbir zaman yere düşürmedik. Hep iktidarda milletimizin sesi olduk. Milletimizin sesi olduğumuz için de iktidarda yolumuza devam ettik. Bir yandan 81 vilayetimizi, istikrarlı kalkınma hamleleriyle eserlerle donatırken diğer yandan temel hak ve özgürlükleri genişlettik. Bu ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü kılık kıyafet özgürlüğü bunlar kısıtlıydı. Bunlar şu anda hiç konuşulmuyor. Konuşulmasına artık gerek yok. Dolayısıyla bütün özgürlükleri alabildiğine genişlettik ve hak arama yollarını da artırdık. Anayasada milletimizin desteğiyle gerçekleştirdiğimiz reformları birer birer hayata geçirerek ülkemizi yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşturmanın ve darbelere dayanıklı olmasının mücadelesini verdik ve bunu da başardık. Milletimiz desteğiyle başardık. Temel kanunlarımızın tamamını yeniledik. Anayasamızda gerçekleştirdiğimiz reformlarla yapısal dönüşümle yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşmak için anayasadan vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için çok sayıda reform yaptı. Hakimler Savcılar Kurulu, Anayasa Mahkemesi, Yüksek Askeri Şura, Devlet Güvenlik Mahkemeleri bunların hepsini Devlet Güvenlik Mahkemeleri, özel yetkili mahkemeleri kaldırdık. Yargı birliğini sağladık ve anayasal kurumları demokratik hukuk devleti ilkesine uygun hale getirdik. Anayasamızda darbeciler yargılanamaz diye bir madde vardı, kaldırdık. Yargıladık. 30 yıl sonra o darbecilerin milletin huzurunda hesap vermelerini sağladık.15 Temmuz hain darbe kalkışmasında bulunanları yakaladık, gözaltı yaptık ve millete hesap vermelerini sağladık. 28 Şubat darbecilerini yargıladık yıllar sonra. O zulümleri yapanları, üniversitelerimizdeki kızları, o üniversitelerde okul birincisi diploma törenlerinde sahneden ağızlarını kapatarak yaka paça indirmeye cüret edenleri yıllar sonra yargının huzuruna çıkardık.
“Türkiye Yüzyılında Türkiye daha güçlü olacak”
Bugün Türkiye tarafsız ve bağımsız yargısıyla hukukun üstünlüğüne inanan yargı mensuplarıyla milli iradeye saygı duyan yargı mensuplarıyla yoluna devam ediyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle demokrasisi ve cumhuriyeti güçlenen bir Türkiye olarak Türkiye Yüzyılını başlatmış bulunuyoruz. İnşallah Türkiye Yüzyılında Türkiye daha güçlü olacak. Her alanda ülkemizi geliştirmek, kalkındırmak için yolumuza devam edeceğiz. Geçtiğimiz beş yıllık dönemde pandemiden çıktık, ekonomiye olumsuz etkisi oldu. 6 Şubat'ta depremlerle 11 vilayetimiz yerle bir oldu. Enflasyonu biz tek haneli rakama düşürmüştük. Yeniden çift haneli rakamlara çıktı. Dış gelişmeler etrafımızdaki savaşlar en çok bizim ekonomimizi etkiledi. O nedenle şimdi şunun mücadelesini veriyoruz. Yine çift haneli olarak devraldığımız enflasyonu nasıl başarmış ve tek haneli rakama düşürmüş ve halkımızın alım gücünü artırmışsak yine yapacağız. Yine emeklimize sahip çıkacağız yine işçimize, memurumuza sahip çıkacağız, yine alım gücünü arttıracağız. Bunu başarabilecek olan yalnızca AK Parti'dir, Recep Tayyip Erdoğan'dır. Cumhur İttifakı'dır. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Dünyada da, dünyada da adaleti savunmaya devam edeceğiz. Hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz. Onurlu ve insancıl bir dış politika izledik ve Türkiye olarak mazlumların hep yanında olduk.
“Bu millet bu nedenle bu zihniyete destek vermiyor”
Sayın Cumhurbaşkanımız bir yandan ülkemizin milli menfaatlerini hep korumaya çalışırken diğer yandan da dünyanın neresinde bir mazlum insan varsa onların da yardım onların da dualarını aldı. Ve o dualarla biz buradayız. İşte bugün etrafımızdaki gelişmeler o küresel güçler, Doğu Akdeniz'i işgal etmeye kalkıştığında Libya'yla anlaşma yaptık. Mutabakat yaptık. Deniz yetki alanları anlaşması yaptık. Ve mecliste Libya'ya asker gönderme tezkeresi gündeme geldiğinde bu Cumhuriyet Halk Partisi Libya'da ne işimiz var dedi. Rusya'yla savaşı başladığında ülkemizin ana muhalefeti dedi ki taraf tutalım. Hayır dedik komşularımız savaştığında en çok zararı bize dokunur dedi. Onun için arabulucu olacağız dedi. Ve arabulucu oldu. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Birleşmiş Milletler'in takdirini kazandı. Azerbaycan'da 30 yıldan fazla devam eden bir Ermeni işgali vardı. Dağlık Karabağ. Karabağ, o işgalcilerden temizlenirken, Azeri kardeşlerimize yardıma koştuk ve o işgalden yıllar süren işgalden o kardeşlerimizi kurtardık. Bu ülkenin ana muhalefeti ne dedi? Recep Tayyip Erdoğan Azerbaycan'a cihatçı gönderiyor, terörist gönderiyor diyebildi maalesef. Bunu bütün dünyaya bu şekilde söyleyebildi. Bunların dış politika anlayışı bu. Aynı şekilde güneyimizde bir terör devleti kurulmaya çalışılırken Suriye'yi bölüp parçalamaya, özellikle oradaki zulümden oradaki katliamlardan kaçan kurtulmak isteyenlere Türkiye'miz sığınak oldu. Oradaki karışıklıktan istifade bir terör devleti kurulma çabalarına karşı mücadelemizi yaptık, durdurmayız dedik. Ve Suriye Asker göndermeye çalıştığımızda tezkere meclise geldiğinde bu sefer yine aynı muhalefet, aynı zihniyet Suriye'de ne işimiz var dedi. Türkiye'nin Suriye'de ne işi var dedi. Türkiye'nin Suriye'de ne işi var vizyonsuzluğuyla, Suriyelilerin Türkiye'de ne işi var vicdansızlığı arasında sıkışıp kalan bir ana muhalefet var maalesef Türkiye'de. İşte o nedenle iktidar olamıyor O nedenle milletten destek bulamıyorlar. Ve aynı politikayı devam ettiriyorlar. Esad yurt dışına kaçmış. Hala diyorlar ki oturup masaya Esat'la görüşmek lazım. Böyle bir muhalefetten bu ülkeye fayda gelir mi değerli hemşehrilerim? İşte bu millet bu nedenle bu zihniyete destek vermiyor. Cumhur İttifakı ile beraber inşallah yolumuza devam edeceğiz. Ülkemizin birlik beraberliğini güçlendireceğiz. Hiçbir ayrım yapmayacağız. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle hangi ırktan, hangi renkten olursa olsun biz kardeşiz. Birliğimizi bozdurmadan yolumuza devam edeceğiz. Terörün her türlüsünü yok edinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Ve bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız Hep beraber gücümüze güç katarak yolumuza devam edeceğiz inşallah.
“En güzel şekilde değerlendireceğiz”
AK Parti'mizin bu kongreleri de yeniden bir tazelenmek için bir fırsat oldu. Milletimiz inşallah teşkilatlarımızla birlikte bütünleşerek önümüzdeki geçecek olan yaklaşık 4 yıla yakın bir zamanı en güzel şekilde değerlendireceğiz. Yine vatandaşımızın her anında yanında olacağız. İyi gününde, kötü gününde onları hiç yalnız bırakmayacağız. Onların dertleriyle dertleneceğiz ve tüm teşkilatımız hangi kademede olursa olsun hep beraber yoğun bir çalışma içerisinde Türkiye'yi bu vizyonsuzlara bırakmayacağız. Yine Türkiye Yüzyılı inşa edilmeye devam edecek inşallah. Bu kongreler önümüzdeki 3,5 yılın artık yeniden bir daha demenin bir fırsatı. İnşallah bunu gerçekleştireceğiz. Bartın'ımızda biz hemşehrilerimize müteşekkiriz. Onların sayesinde biz buradayız. Sizin sayenizde, teşkilatımız sayesinde biz bugün bu mikrofondan konuşuyoruz. 15 Temmuz'daki kahramanlığınız sayesinde biz bugün buradayız. Bu 15 Temmuz'daki kahramanlığınız sayesinde biz dünya mazlumlarının hakkını, Aylan bebeğin hakkını savunabiliyoruz. Milletimizin sesi olmaya devam edeceğiz. 2028 yaklaştığında yine bu millet Recep Tayyip Erdoğan diyecek. Bu millet AK Parti'den vazgeçmiyorum diyecek. Türkiye'nin ışığının söndürülmesine müsaade etmiyorum diyecek ve bu millet Cumhur İttifakı'yla Türkiye Yüzyılının inşasına devam ediyorum diyeceğiz. İcraatın adı ve geleceğin adı AK Parti diyecek ve yola devam diyecek.
“Bartın’ımıza eserler kazandırmaya devam edeceğiz”
Bartın'ımıza eserler kazandırmaya devam edeceğiz. Yusuf Bey'le beraber, Asım abiden bayrağı ben devralmıştım. Yusuf Bey'e devrettik ama bayrağı biz beraber tutuyoruz hala. Devretmedik, birlikte tutuyoruz ve daha yukarılara taşımak için çalışıyoruz. Bartın'ımıza güzel eserler kazandırmanın gayreti içerisindeyiz. Bartın, AK Parti sayesinde bütün kamu hizmet binalarını yeniledi. Bartın'a Adliyesinden, hükümet binalarına, okullarına varıncaya kadar, 50’ye yakın okul yaptık. Üniversite kazandırdık. 4 tane baraj yaptık, yetmedi bir de yerin altına baraj yaptık. Duble yollar yaptık. Amasra Tüneli, Çakraz Tüneli, Cuma yanı Tüneli, Meydan Tüneli, Her yeri dağları deldik. Kurucaşile’ye ulaşabilmek için yaptık. Şimdi Cide'ye ulaşmak için çalışıyoruz. Spor tesisleri, kültür merkezleri KÖYDES projeleri. Bartın'ımıza büyük eserler kazandırdık kazandırmaya devam edeceğiz inşallah. Adalet Bakanlığıyla ilgili de yatırımlarımız var. Bartın'a biraz daha pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Bir eğitim merkezinin burada çalışmaları devam ediyor. İnşallah burası Karadeniz Bölgesinin, Batı Karadeniz'in yargı mensuplarının burada eğitim gördüğü bir sosyal tesise de kavuşuyor. Ulus Adliye’mizin ihalesi yapıldı. Yine İnkumu ve Amasra buralar Ankara'nın en yakın sahilleri, turistik yerleri, Karabük de faydalanıyor, Zonguldak da faydalanıyor. Dolayısıyla oralarda değerlendireceğimiz özellikte yerler var. Bartın'ımıza diğer yatırımlarla beraber inşallah yine önümüzdeki dönemde eserler kazandırmaya devam edeceğiz.”