Yurtbay: '3-5 gün içinde adaylarımızı belirleyeceğiz'
Saadet Partisi İl Başkanı Ünal Yurtbay, Merkez İlçe Başkanı Emin Titiz ve partililer, Bartın Hergün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Nihal Çınçın'a nezaket ziyaretinde bulundu. 24 Haziran erken seçim sürecinin de değerlendirildiği ziyarette Yurtbay, seçimin hızlı bir şekilde ülke gündemine oturduğunu ifade ederek birkaç gün içinde Saadet Partisi olarak adaylarını belirleyeceklerini ve kamuoyuna açıklayacaklarını söyledi.
Saadet Partisi İl Başkanı Ünal Yurtbay, Merkez İlçe Başkanı Emin Titiz ve partililer, Bartın Hergün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Nihal Çınçın'a nezaket ziyaretinde bulundu. Sohbet havasında geçen ziyarette Yurtbay 24 Haziran erken seçim süreciyle ilgili de değerlendirmeler de bulundu. seçimin hızlı bir şekilde ülke gündemine oturduğunu ifade eden Yurtbay, “Seçim hızlı bir şekilde ülkemizin gündemine oturdu. Bizlerde Saadet Partisi olarak bizler bu süreçte kavga politikası üretmek yerine insanların ülkemizin bu ekonomik sıkıntılardan nasıl kurtarılacağını anlatılmasını istiyoruz. Ülke 15- 16 yıldır kavga siyasetiyle idare ediliyor. Daha önceki seçimlerde de hep bunları anlattık. Şuanda da Mecliste kavgadan başka hiçbir şey yok. En yukarıdaki makamlarda yaşanan kavgaların halka, seçmene dahi yansıdığını görüyoruz. Bugün sosyal medyadaki paylaşımlarımızın altına yapılan yorumların dahi ne ahlaki ne de etik olduğunu söylemek mümkün. İnsanlar tabi ki hedeflerini veya projelerini anlatacak. Ama yapılan yorumlara benim aklım almıyor” dedi.
“Sanayi ve üretim olarak hiçbir şey yok”
Sanayi ve üretim anlamında ülke ekonomisinde hiçbir şey olmadığını kaydeden Yurtbay şöyle devam etti:
“Yeri geliyor bazen ülkemizin yaşadığı sorunları izah edemediğimiz insanlar dahi oluyor. Ama Genel Başkanımız özellikle son 1 yıldır söylemleriyle ülkenin gündemine oturdu. Bizim aslında hep birlikte ülkemizin bu sorunlarını nasıl çözebileceğini tartışmalıyız. Ekonomimiz batmış durumda. 2002 yılında AK Parti iktidara geldiğinde ülkemizin iç ve dış borcu 202 milyar dolardı. Bugün ise 400 küsur milyar dolara gelen bir iç ve dış borcumuz var. Elimizdeki bütün fabrikalarımızı özelleştirerek satmış durumdayız. Sanayide üretim anlamında yaptığımız hiçbir şey yok. Yapılan yollar, havaalanları o ülkeyi kalkındırmaz. Bunlar o ülkenin gelişmişliğini göstermez. Bu şekilde ülke kalkınmaz. Ülke üretim ve sanayiyle kalkınır.
“Ekonominin kötü olduğunu söylemek zorunda kaldılar”
Sanki 16 yıldır ülkeyi kendileri değil de muhalefet partileri idare ediyor. Söylemleri bu şekilde. İster istemez de artık ekonominin kötü olduğunu söylemek zorunda kaldılar. Tarım Bakanı tarımda gelinen noktayı, Milli Eğitim Bakanı eğitim de gelinen noktayı söylediler. Ama sizlerin hata yapma lüksünüz yok. Böyle bir şey söylemezsiniz. Türkiye kendi kendine yetebilen 7 ülkeden biriyken bugün ne oldu da gıda da birçok şeyi artık ithal eden bir ülke durumuna geldik. Bugün Rusya bize buğday vermese biz ekmek yapamayacağız. Bu durumdayız artık. Yerli tohumumuzu hep kaybettik ve tohumumuzu yurt dışından almasak biz bir şey üretmeyeceğiz. Dünyanın en pahalı etlerinden birini yiyoruz. Onu da ithal yiyoruz. Bu başarı mıdır? 16 yıldır sen bunları çözemediysen şimdi de bunları çözecek somut bir veri gösteremiyorsan “Halledeceğiz” söyleriyle bu olmaz.
“3-5 gün içerisinde adaylarımız netleşecektir”
3-5 gün içerisinde adaylarımız netleşecektir. İlçe ve belde teşkilatlarımızla istişare toplantılarımızı yapıyoruz. Aday olmak isteyen arkadaşlarımızın isimlerini aldık. Netleştiğinde arkadaşlarımızın isimlerini kamuoyuyla da paylaşacağız. Teşkilatımız her zaman seçime hazır ve dinamik bir teşkilattır. Sahada yine halkımıza hedeflerimizi projelerimizi anlatacağız. Daha önce de bizler sahaya çıktığımızda bize “Siz şu sorunları çözemezsiniz” ya da “Siz geçmişte şöyle yapmıştınız” diyen insanlar hiç olmadı. Her gittiğimiz yerde “Allah razı olsun. Bizler rahmetli Erbakan Hocanın yaptığı bu iyileştirmeler olmasa biz şuanda açtık, ayakta kalamazdık” dediler. Geçen dönemde Bartın olarak Türkiye geneline göre iyi bir oy oranı elde ettik.
“Ekonomik açık gitgide büyüdü”
Geçen dönem olsaydı belki ülkemizin sorunlarını çözmek daha rahat ve daha kolay olacaktı. Ama açık gitgide çok büyüdü. Hakikatten günden güne çözmek zorlaşıyor. Genel Başkanımız da bu konuda “Bunu çözmek için deliler lazım” dedi. Bizim her zaman için ekonomide gidişatın nasıl düzeleceğine dair ekonomik ve tarım politikalarımız ve programlarımız hazır. Elimizde donelerimiz ve verilerimiz var. İnşallah halkımız teveccüh ederse Türkiye'yi kısa sürede ayağa kaldıracak ve halkımızın refah düzeyini arttıracak, asgari ücretlinin geçinebileceği parayı alabilecek çalışmalarımız elimizde mevcut.
“Biz 11 ayda bunları yaptık”
Biz 1996 yılında 11 ayda bunları yaptık. İnsanlarımıza yaptığımız asgari ücret ve emeklilerimize yaptığımız artışlarda biz bir yerden para bularak bunları gerçekleştirmedik. Yapmış olduğumuz küçük tedbirlerle insanlarımızın refah durumunu iyileştirdik. Biz bunları yaparken de ülkenin borcunu arttırmadık, azalttık. Cumhuriyet tarihinde bu konuda tekiz. O dönem insanlar bunları anlayabilseydi, vatan hainleri bu gidişatın önüne set koymasaydı bugün Ortadoğu'daki bu olayların hiçbirisi olmazdı. En önemlisi D-8'ler olurdu. 1,5 milyarlık İslam alemi ve bu pazara dahil olmak isteyen Çin ve Rusya vardı. Bunu gören dış güçler maalesef düğmeye bastı ve içerideki hainlerin işbirliğiyle hükümeti yıktılar. O gün bu oyuna alet olanlar bugün “Hata yapmışız” diyorlar. Ama iş işten geçti.
“İş işten geçmeden halkımızın bizi anlamasını istiyoruz”
Biz iş işten geçmeden halkımızın bizi anlamasını istiyoruz. Bizler bu süreçte Genel Merkezimizin verdiği kararlara harfiyen uyacağız. Yukarıda diğer partilerle görüşmeler hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu süreçte zaman kaybetme gibi lüksümüz yok. Çünkü zaman çok dar. Genel Merkezimiz zaten bizim fikirlerimizi Genel İdare Kurulunda da il başkanları toplantısında da aldı. Bütün bu görüşmeler ışığında bir karar verilecektir. Bizlerde görev verilmez görev alınır. Arkadaşlarımız kimi layık görürse o adayımızdır.”