Soğuk havalarda gribe dikkat!

Nurdan Eroğlu

Grip, kış aylarında vatandaşların sıklıkla yakalandığı salgın hastalıklar arasında yer alıyor. Grip virüsünün vücuda girmesi ile başlayan bulgular genellikle 7-10 günde iyileşme ile sonuçlansa da, bazen sinüzit, bronşit veya zatürre gibi bazı ciddi enfeksiyonlara yol açabiliyor. Kış mevsiminin en sık karşılaşılan hastalığı grip, doğru tedavi edilmezse de sinüzit, orta kulak iltihabı gibi önemli sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Bu nedenle gripten korunmak çok önemli… Alacağınız basit önlemler ile gripten korunabilirsiniz. Bartın İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, gribin nasıl bulaştığı, tedavisi hakkında bilgiler verirken gripten korunma yöntemlerini de şöyle anlattı:

200'den fazla farklı virüs soğuk algınlığına yol açabilir

“Soğuk algınlığı virütiktir yani virüslerin sebep olduğu bir hastalıktır. 200'den fazla farklı virüs soğuk algınlığına yol açabilir. Soğuk algınlığı genellikle burna odaklıdır. Bu arada influenza (grip) virüslerinin de, soğuk algınlığının genel sebeplerinden biri olduğunu da akıldan çıkarmamak gerekir. Soğuk algınlığının en sık rastlanan belirtileri ise boğaz ağrısı, hapşırma, burun akıntısıdır. Gribin belirtileri ise 38-39 derece civarında ateş, baş ağrısı, vücutta genel ağrı, birden başlayan ve 2-3 hafta süren yorgunluk, genellikle kuru öksürük, bazen burun tıkanıklığı, hapşırma ve boğaz ağrısı, üşüme, titreme, terleme, iştah kaybı olabilir.

Dengeli beslenmek şart!

Vücudun ihtiyacı olan protein, karbonhidrat, yağ ve vitaminler yeterli olarak alınmazsa, vücut direnci düşer ve solunum organları mukoza hücreleri de bundan etkilenir.

Yeteri kadar su için

Solunum mukoza hücrelerinin nemli olması, virüs taşıyan damlacıkların etkisine karşı direnci sağlar. Bu nedenle özellikle su içme ihtiyacının azaldığı kış mevsimi de dahil olmak üzere, her dönemde günde 8-10 bardak su içilmesi gerekir.

Kalabalık ortamlardan kaçının

Toplu taşıtlar, sinema, tiyatro gibi kalabalık yerlerde grip olan bir kişinin aksırması ile virüsler büyük bir hızla (160 km/saat ) hareket ederek 3-4 metre uzağa yayılabilir. Bu nedenle özellikle bu tür yerlerde havalandırmanın iyi olmasına dikkat etmek, temizliğe özen göstermek gibi tedbirlerle gripten korunabilirsiniz.

Düzenli spor

Sağlıklı yaşamın bir parçası olan spor, gripten korunmak için de çok önemlidir. Yetişkin biri için haftada üç gün, günde bir saat olmak üzere spor yapılması faydalıdır.

Stresten uzak durun

Stres, vücut direncini azaltarak hastalıklara davetiye çıkaran en önemli etkenlerdendir. Bu nedenle, çeşitli yollar ile stresten uzaklaşmak sağlıklı kalmayı da beraberinde getirecektir.

Sigaraya dikkat!

Sigara da aynı stres gibi vücut direncini azaltır. Ayrıca virüs yüklü damlacıklar, sigara içilen ortamlarda, dumana yapıştıkları için hastalık yapıcı özellikleri artar.

Düzenli uyku önemli

Bir gece uykusuz kalındığında, virüslere karşı savaşan vücut hücreleri yarı yarıya azalmaktadır. Yatarken başın yukarıda tutulması geniz akıntısının vereceği rahatsızlığı azaltacaktır.

Aşırı sıcaktan kaçının

Özellikle kış mevsiminde daha çok kapalı ve sıcak ortamlarda bulunmak, solunum mukoza hücre zarlarının kurumasına neden olacağından virüslerin vücuda girişini kolaylaştırabilir. Bulunulan ortamın uygun ısıda olmasına ve iyi havalandırılmasına dikkat edilmeli, havanın kuruması engellenmeli, nemli olması sağlanmalıdır.

Sık sık ellerinizi yıkayın

Grip aşısını ihmal etmeyin. Özellikle de yaşlıların yaptırması gerekir. Sık sık ellerinizi yıkamayı unutmayın. Çalışma masanızı antibakteriyel mendillerle silin. Oda nemlendiricisi veya burun spreyi kullanın. Uyku düzeninizi bozmamaya ve yeteri kadar uyumaya özen gösterin. El sıkışmayın ya da el sıkışırsanız da elinizi hemen yıkayın. Elinizi göz, ağız ve burnunuza değdirmeyin. Elle tutulan yiyecekleri elinizle yememeye, çatal ve bıçak kullanmaya özen gösterin. Sigara içmeyin ya da mümkün olduğunca azaltın.

Taze ve doğal ürünler tercih edilmeli

Olası bir gribal enfeksiyonda vücudumuzun yapacağı şey, onunla savaşmak olacaktır. Griple savaşırken vücudumuzun direncini bağışıklık sistemimiz sağlar. Bu yüzden bağışıklık sistemimizin bu dönemde güçlü olması çok önemlidir. Güçlü bir savunma mekanizması oluşturmanın temelinde ise; yeterli, dengeli ve antioksidan açıdan zengin beslenme yer almaktadır. Enfeksiyona karşı savaşan vücudumuzun bu süreçte direnci düşeceği için Dünya Sağlık Örgütü antioksidan etkiye sahip A, C, E vitaminlerin, selenyum, çinko, magnezyum gibi minerallerin, omega 3 ve omega 9 yağ asitlerinin alımını artırmayı önermektedir. Çeşitli besinlerden beslenmeyi, sadece enfeksiyona yakalanılan dönemde değil, her zaman uygulamak önemlidir. Sağlıklı olmanın sağlıklı beslenme ile devamlılık kazandığı unutulmamalıdır. Grip öncesi veya sonrası; et, süt, sebze, meyve ve tahıllar mutlaka tüketilmeli ve ürünlerin taze ve doğal olanı tercih edilmelidir.”

Mutlaka istirahat edin!

Her şeyden önce istirahat, mümkünse yatak istirahati önemlidir. İstirahat ile beraber doktor tavsiyesi ile alınacak ilaçlar, hastalığın hafif atlatılmasını sağlayabilir. Hastalık süresince sıvı alımı çok önemlidir. Antibiyotikler gribi tedavi etmez bu nedenle hekim tavsiyesi dışında antibiyotik kullanmayınız. Hekim tavsiyesi dışında ilaç kullanmayın, sağlığınız için meyve tüketin. Meyveyi akşam tüketirseniz kilo almanıza katkıda bulunur. Gündüz tüketmeniz sağlığınız için çok daha faydalıdır.”