Sağlık-Sen'den 'Adaletli ek ödeme' eylemi
Mart ayından buyana koronavirüsle mücadele eden sağlık çalışanlarının gelir düzeylerinin iyileştirilmesi ile sağlık çalışanlarına şiddet ve ek ödeme miktarlarına tepki gösteren Sağlık-Sen Bartın Şubesi, Bartın ve ilçelerinde 3 günlük eylem sürecini başlattı. Bartın Sağlık-Sen Şube Başkanı Naci Durmuş, Sağlık İl Müdürlüğü önünden Sağlık Bakanlığına 'Bizi ayırmayın' diye seslenerek sağlık çalışanları için adaletli ek ödeme yönetmeliği istedi. Durmuş ayrıca isim vermeden geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklamasında sağlık çalışanlarının haklarını savunmak için yetki isteyen Türk Sağlık Sen'e de tepki gösterdi.
“Bizi ayırmayın!”
Sağlık-Sen Bartın Şubesi, Mart ayından buyana koronavirüsle mücadele eden sağlık çalışanlarının gelir düzeylerinin iyileştirilmesi ile sağlık çalışanlarına şiddet ve ek ödeme miktarlarına tepki göstermek için Bartın ve ilçelerinde 3 günlük eylem sürecini başlattı. Sağlık İl Müdürlüğü bahçesinde yaptığı basın açıklamasıyla süreci başlatan Sağlık-Sen, Sağlık Bakanlığına “Bizi ayırmayın” diye seslendi. Sağlık çalışanlarının sorunlarının görmezden gelindiğini ifade eden Bartın Sağlık-Sen Şube Başkanı ve aynı zamanda Sağlık-Sen Genel Disiplin Kurulu Sekreteri olan Naci Durmuş, “Sözlerime COVİD-19 nedeniyle vefat eden sağlık çalışanları ve vatandaşlarımıza Allahtan rahmet yakınlarına sabırlar diler hasta olanlara da acil şifalar diliyorum. Yine Ermenistan ve destekçileri tarafından kardeş vatan Azerbaycan a yapılan saldırıları kınıyorum. İki bayrak tek vatan olduğumuzu buradan deklere ediyorum. Sağlık çalışanlarının seslerini duyurmak, yaşadıkları sorunların çözümü için yetkilileri harekete geçirmek amacıyla burada toplanmış bulunuyoruz. Diyoruz ki; Çok geç olmadan, yanlış üstüne yanlış yapmadan sağlık çalışanlarının sesi duyulmalı kangren halini almış sorunlar çözülmelidir. Alın teri ise alın teri, fedakarlık ise fedakarlık, can ise can… Daha sağlık çalışanı ne yapsın? Elini vicdanına koyan hiç kimse bunların dışında düşünemez. O halde neden sorunlar görmezden duymazdan bilmezden geliniyor” dedi.
“Döner sermaye adaletsizliği devam ediyor”
döner sermaye adaletsizliğinde ve performans uygulamasında yıllardır bir arpa boyu yol alınamadığını kaydeden Naci Durmuş şöyle devam etti:
“Öteden beri süre gelen pek çok sorun var. Örneğin; Her geçen gün sağlık çalışanın yükü daha da artıyor. Sözleşmeli istihdam modelinde çalışanlardan kadro güvencesi esirgeniyor. Çalışanların çocuklarına kreş imkanı çok görülüyor. Hemen hemen her gün bir yada birkaç sağlık çalışanı kör şiddetin kurbanı olmuyor mu? Yıllardır konuştuğumuz döner sermaye adaletsizliğinde ve performans uygulamasında bir arpa boyu yol alınamadı. Adaletsizlik aşırı iş yükü kadrosuzluk şiddet sağlık çalışanının kaderi olamaz. 1 Ağustostan geçerli ek ödeme yönetmeliği çalışanlarımızın hakkını hukukunu gözetmek alın terinin karşılığını vermek için düzenlendiği görüşünde değiliz. Çalışma barışını ve huzurunu bozan bu yönetmelik asla kabul edilemez. Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının emeklerinin karşılığı bu olmamalıdır.
“Virüsle mücadelede sağlık ordusu göz ardı edilemez”
Mart 2020 ayından bu tarafa COVİD19 virüsü ile tüm Türkiye genelinde olduğu gibi ilimizde de çok ciddi mücadeleler fedakarlıklar verilmiş ve verilmeye devam ediliyor. Covid 19 virüsünün dünyadan ülkemizden ve ilimizden tamamen yok olacağı tarih hakkında kesin bir tarih ifade edilemiyor. İlimiz bünyesinde tüm sağlık kadrosuyla gece gündüz demeden bayram tatil yapmadan çok yoğun bir çalışma ile halkımızın sağlığı için mücadele den tüm mesai arkadaşlarıma huzurunuzda sonsuz teşekkürlerimi sunarım. COVİD19 virüsü ile mücadele tüm Türkiye de olduğu gibi ilimizde de tüm kurumlarımızın katkılarıyla devam etmektedir. Ancak bu virüsle mücadelenin ön saflarında sağlık ordusunun olduğu göz ardı edilmemelidir.
“Sağlık çalışanları tükendi”
Sağlık çalışanları tükenmişlik yaşamamalı her gün bir öncekinden daha güçlü olmalı huzur ve motivasyonu yüksek olmalı işe geldiğinde aklı evlatlarında kalmamalıdır. Sayın basın mensupları soruyorum size; Üst üste gün aşırı 24 saat gece gündüz kaç gün uykusuzluğa yorgunluğa dayanabilirsiniz. Maske takmak hepimize zor gelirken virüsle mücadele veren arkadaşların tulumla 24 saat çalışıyor. Virüse yakalananlar; evlatlarına eşine yakınlarına bulaştırmamak için nasıl bir fedakarlık ettiklerini bir düşünün. Neden size sordum, empati yapın ki bizi çok iyi anlar biz sağlık çalışanlarının o derece sesi olursunuz. Biliyorum ki siz bunları yapıyorsunuz ve yapmaya devam edeceksiniz.
“Sağlıkta şiddet son bulsun”
Yine sizin aracılığınız ile isteklerimizi bir kez daha seslendirmek istiyorum. Sağlıkta şiddete hep birlikte hayır diyelim. Yasalar çıkarılmalı, çıkan yasalar uygulanmalı şiddetin her türlüsü son bulmalıdır. Çalışma barışını bozan ve aile birliğini zedeleyen sözleşmeli istihdam türlerine son verilmeli 4B 4C 4D kamu dışı çalışanlara kadro verilmelidir. Hastanelerde ve sağlık kuruluşlarında 24 saat esaslı kreş hizmeti verilmeli, çalışanların akılları evlatlarında kalmamalıdır. İş yükü azaltılmalı dönüşümlü adaletli esnek mesai sistemine geçilmelidir.
“Adaletsiz döner sermaye sistemine son verilmeli”
Sağlık-Sen olarak yıllardan beri ifade ettiğimiz adaletsiz döner sermaye sistemine son verilmelidir. İnsanca yaşanacak adaletli huzur ve motivasyonu bozmayan sağlık çalışanlarının yüzünü güldüren bir sistem getirilmesini istiyoruz. Aile hekimleri ve aile sağlık çalışanlarına koşulsuz ek ücret verilmesini istiyoruz. Ağız ve diş sağlığı merkezinde çalışanalar ek ödeme yönetmeliğinden hak ettiği oranda alamadıkları görülmekte, adaletli olunmasını bekliyoruz.
“112 çalışanları ek ödemede göz ardı ediliyor”
112 Komuta merkezinde çalışan arkadaşlarımızın iş yükü bire on artmışken ek ödeme yapılırken göz ardı edildiği görülmekte, adaletli olunmasını bekliyoruz. Evde sağlık ekibinde çalışan arkadaşlarımızın iş yükü mesai kavramı gözetilmeden fedakarca çalışmaları ek ödeme yapılırken göz ardı edildiği görülmekte, adaletli olunmasını bekliyoruz. Çevre sağlığı teknisyen ve teknikerlerinin görev alanları çoğalmış denetimleri çoğalmış iş yükleri artmış iken ek ödeme yönetmeliğinde göz ardı edildiği görülmekte, adaletli olunmasını bekliyoruz. Kurumlarımızın idari birimlerinde çalışan sistemin olmazsa olmazları tüm arkadaşlarımızın iş yükü artmasına rağmen ek ödeme yönetmeliğinde göz ardı edildiği görülmekte, adaletli olunmasını bekliyoruz.
“Adaletli ek ödeme yönetmeliği çıkarın”
Hastanede, Toplum Sağlığı Merkezlerinde, polikliniklerde, servislerde teknik kadrolarda idari birimlerde ve bunun gibi kısaca sağlık alanında çalışan tüm arkadaşlarımın mart ayından bugüne kadar iş yükü kat be kat artmıştır. Her birim covid-19 virüsü ile mücadelenin olmazsa olmazlarıdır. İlkokulda bir şey öğrenmiştim. Dikiş iğnesi mi traktör mü daha önemlidir? Hep traktör demek isterdik, ama bize traktörün dikiş iğnesi görevini yapamadığını, dikiş iğnesinin de traktörün görevini yapamadığı öğretildi. Yani sağlık camiasında sayısız branş, bu branşlarda sayısız görev tanımları ve hizmet alanları var. Bunlar bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlıdır. Birini ayırırsan zincir olmaz. Bizi ayırmayın. Evet bu kadar anlatımdan sonra çözüm; Çok geç olmadan, yanlış üzerine yanlış yapmadan, zincirin halkaları gibi bizi birbirimizden ayırmadan adaletli ek ödeme yönetmeliği çıkarım.”
Durmuş'tan Türk Sağlık Sen'e “Yetki” tepkisi
Naci Durmuş ayrıca açıklamanın sonunda isim vermeden geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklamasında sağlık çalışanlarının haklarını savunmak için yetki isteyen Türk Sağlık Sen'e de tepki gösterdi. Türk Sağlık Sen'e “Bartın'daki sağlık çalışanlarının, halkın 2.5 yıldan beri çektiklerini görmediniz mi? Bunu hangi alanda söylediniz, kime söylediniz?” diye soran Durmuş şu ifadelerde bulundu:
“Son dönemlerdeki duyumlarımızı bizi rahatsız ediyor. Evet, yetkili sendikayız, mücadele ediyoruz. Sağlık-Sen Bartın Şubesi olarak Sağlık-Sen ailesine ne kadar katkı sağladığımızı bilin. Ben mücadelemde hiçbir zaman yalan söylemedim. Kaygım üye falan da değil. Benim kaygım bizi yanlış anlatmasınlar, dürüst ve ahlaklı olsunlar. “Yetkiyi bize verin, biz o zaman neler yapıyoruz görün” diyorlar. Şimdi nede yapmıyorsunuz? Alanlar sivil toplum örgütlerinin. Herkes yerini bilecek. Biz bu işe bugün başlamadık. Hodri meydan çıkın neler yaptığını anlatın. Bartın'daki sağlık çalışanlarının, halkın 2.5 yıldan beri çektiklerini görmediniz mi? Bunu hangi alanda söylediniz, kime söylediniz? Hiç kimseye söylemediniz.
“Dününüzü anlatırsam gömülürsünüz”
Ben ve ekibim Bartın'daki sağlık camiasının hakları için gece gündüz çalıştık, fedakarlık ettik. Tepkilere, şiddete, baskılara rağmen bunu yaptık. Bir gün bunu dile getirmeyeler şimdi bize “Yetkiyi verin” diyor. Dününüzü bilmiyor musunuz? Anlatayım mı? Ben anlatırsam gömülürsünüz. 13 yıldan beri sendikacılık yapıyorum ve sivil toplum örgütlerine saygılıyım. Hiçbir zaman haddimi aşacak cümle kullanmadım. Herkes görevini yapsın. Pandemi döneminde sahaya çıkmadık “Genel merkez oldular rahatları iyi” dendi. Rahatımız iyi falan değil. Pandemiyi yaymak istemedik. Bizim gündemimiz sağlık çalışanlarının hakları. Biz bunu dünde savunduk, bugünde savunuyoruz, yarın da savunacağız.”