Saadet'ten ateşkese 'Doğru adım' yorumu
Saadet Partisi Genişletilmiş İl Başkanları ve İl Müfettişleri Toplantısı'nı gerçekleştirdi. Genel Merkezdeki toplantıya Bartın'dan Saadet Partisi İl Başkanı Ünal Yurtbay ve Kadın Kolları temsilcileri de katıldı. Toplantıda Başkan Yurtbay, Bartın'a ait bir rapor da sundu.
Saadet Partisi Genişletilmiş İl Başkanları ve İl Müfettişleri Toplantısı'nı gerçekleştirdi. Genel Merkezdeki toplantıya Bartın'dan Saadet Partisi İl Başkanı Ünal Yurtbay ve Kadın Kolları temsilcileri de katıldı. Toplantıda ülke gündemini değerlendiren Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Türkiye'nin zor bir dönemden geçtiğini hatırlatarak “Adeta ateş çemberinden geçiyoruz. Sıkıntılar azalacak diye ümit ediyoruz ama bir taraftan bu ümidimizi pekiştirecek bazı adımlar atılıyor bir taraftan da endişelerimiz artarak devam ediyor. İktidar sanki bazı noktalarda gerçeği görmüş gibi bir tavır içine giriyor. Sanki tam emin değil gibi… Ama öbür taraftan da memlekette gerginlik aldı başını gidiyor özellikle de siyasette. Yabancılarla karşı karşıya kalınca sordukları sorulara veya imalı ifadelerine adeta ne diyeceğimizi bilemiyoruz. Siyaset böyle olmaz. Ülke böyle yönetilmez, yönetilemez. Problemler böyle çözülmez” dedi.
“Biz sadece muhalefet olsun diye konuşmuyoruz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya ziyaretinden sonra, “Müslüman'ın Müslüman'la savaşı bitmiş olur” sözlerini değerlendiren Karamollaoğlu, “Suriye meselesi ortaya çıktığı zaman biz bu günlere geleceğini az çok gördük. ‘Yapmayın, etmeyin' dedik. Şimdi diyorlar ki; ‘Moskova'da hiç olmazsa Müslüman Müslüman'ı öldürmeyecek.' Keşke bunu 10 sen önce hatırlasaydınız? Bir şeyler söylendiğinde bunu sadece size muhalefet etme kastıyla, niyetiyle söylemiyoruz. Biz sadece gerçekleri bir an önce görün buna göre adımlar atın diye uyarılarda bulunuyoruz. Çünkü yönetimi halk size emanet etmiş. Yeri geldiği zaman da alır. Moskova'da barış görüşmesi yapıldı. Elbette ki ateşkesten dolayı da memnuniyet duyuyoruz. Hiç olmazsa akan kan duracak” diye konuştu.
“ 10-20 yıl önceki defterleri açın bir okuyun”
“Şuan Ortadoğu daha önce planlanan ve son yıllarda tatbikatına başlanan bir proje ile karşı karşıya” diyen Karamollaoğlu, “Irak'la başladılar. O zaman Allah rahmet eylesin Erbakan Hocamız da uyardı. Biz de uyarmaya devam ettik. Şuan bir Büyük Ortadoğu Projesi dediğimiz alan tatbikat sahası halinde. İnsanlar zaman geçtikçe, ‘Efendim Amerikalılar başarılı olamadılar.' ‘Efendim Ruslar şunu yapamadılar.' Bir halet-i ruhiyenin içine giriyorlar. Ve ‘biz bu oyuna gelmedik' diyorlar. Tam da ortasındalar. Bu türküyü söyleye söyleye Büyük Ortadoğu Projesi'nin gerçekleşmesi için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. Büyük Ortadoğu Projesi bu bölgedeki bütün ülkeleri tehdit eden bir projedir. Irak bölündü. Şimdi sıra Türkiye'nin de bölünmesine geldi. Şimdi bizim yaptığımız ikazı görmüyor musunuz? Diyorlar ki; Suriye'den sonra sıra Türkiye'ye gelecek! Bunu bugünkü iktidar söylüyor. Ya Allah aşkına 10 yıl önceki 20 yıl önceki defterleri aç sana söylenenleri bir oku. Bak bakalım bu sana o zaman neden söylenmiş, sen neden karşı çıkmışsın! Amerika'nın oyununa gelmişsin, yaptığın işi doğru zannetmişsin. Şimdi diyorsun ki; Suriye'yi düzene sokamazsak sıra bizde. Günaydın” ifadelerinde bulundu.
“Herkes katkı sağlamalı”
Suriye meselesinin hem Türkiye'ye hem bölgeye hem de İslam âlemine çok pahalıya mal olduğunun altını çizen Karamollaoğlu, “500-600 bin insan hayatını kaybetti. 7-8 milyon civarında insan Suriye'yi terk etti. En az 7 milyon civarında insan ise Suriye içerisinde yer değiştirdi. Artık Suriye kendi başına eskiden olduğu gibi geçmişe dönüp sıfırdan başlayacak noktada değil ne yazık ki. Kanaatimizi çok açık olarak yaklaşık iki yıldır söylüyoruz. Suriye'de bir bölgeye ihtiyaç var. İdlib… Burada mutlaka ateşkes sağlanmalı. Sadece Türkiye değil müştereken burada yaşayan insanların hayatı emniyet altına alınmalı. Mutlaka bu bölge silahsızlandırılmalı. Bu konuda ittifak etmiş gibi görünüyor. Ama bunu tek başına hiç kimse yapamaz. Burası ne doğrudan doğruya Suriye rejimine terk edilebilir ne ‘gelsin Ruslar bunu terk başına çözsün' denilebilir ne de Türkiye'ye kimse güvenip de ‘alın burayı siz silahsızlandırın burada barış olsun' diyebilir. Herkesin kendine göre endişeleri var. Bundan dolayı ısrarla tekrar tekrar söyledik; buna Türkiye de Rusya da İran da Suriye rejimi de katkı sağlamalı” dedi.
“Ekonominin iyiye gittiğini söylemek mümkün değil”
Türkiye'de ekonominin iyiye gittiğini söylemenin mümkün olmadığını söyleyen Karamollaoğlu, “Çarşıyı pazarı hiç görmeyenler, ekonomiyi de ağızlarına almaktan da imtina ediyorlar. Ama bir şeylerin yanlış gittiğini fark ediyorlar. Ekonominin düze çıkması bizim kanaatimize göre işsizliğin çözülmesiyle anlaşılır. İşsizlik çözüldü mü? Hâlâ resmi rakamlara göre 4,5 milyon insan işsiz mi? O zaman siz ekonomi rayına oturdu diyemezsiniz. Ekonomi böyle yönetilmez. Bu emareler ekonominin iyiye gittiğinin göstergesi değil” şeklinde konuştu.
“Eğitim yaz boz tahtasına döndü”
Eğitim sisteminin tekrar yaz-boz tahtasına döndüğüne dikkat çeken Karamollaoğlu, “Türkiye'de epey senedir denemişler, 17-18 sene olmuş. Sınıfta kalmayı tekrar getireceklermiş. Bu kadar uzun süre iktidar olup da bu kadar şaşkın olan başka bir iktidar hakikaten olmadı. Sizin doğru dürüst hâlâ bir eğitim politikanız yok. Okul yapmak, akıllı tahtaları getirmek, sistemi 4+4+4 yapmakla olmaz. Ne değişir hiçbir şey değişmez. Eğitim 5+3+3 ile 4+4+4 ile ne iyileşir ne de kötüleşir. Ufak tefek bir takım değişiklikler olabilir sadece. Onun için her tarafınız dökülüyor maalesef” ifadelerinde bulundu.