Kurtkaya'dan Yalçınkaya'ya işçi çıkarma tepkisi
Bartın Belediyesinden işçi çıkarmak zorunda olduğunu açıklayan Bartın Belediye Başkanı Rıza Yalçınkaya'ya işçi çıkarımlarıyla ilgili tepki gösteren Gelecek Partisi Bartın İl Başkanı ve 31 Mart Yerel Seçimlerinde Bartın Belediye Başkanı Adayı olan Yasemin Dora Kurtkaya 'Siz bu söylediklerinize kendiniz inanıyor musunuz? Yoksa psikolojik bir baskı altında basın toplantısı düzenleyip bu konuşmayı mı yaptınız. Belli bir zaman sonra, belediye kendini toparladıktan sonra manikür pedikür yaptıranları, vakit geçirmek için belediyeye girenleri, aile şirketinde çalışanları, ATM'den maaş alıp yan gel yatanları yine belediyeye mi alacaksınız, yoksa siz seçim döneminde birilerine iş vaadi sözü verip de onlar için boşluk mu yaratmaya çalışıyorsunuz. Bilmenizi isteriz ki yeni iş alımlarınızda da ehliyetin, liyakatin takipçisi olacağız' dedi.
Gelecek Partisi Bartın İl Başkanı ve 31 Mart Yerel Seçimlerinde Bartın Belediye Başkanı Adayı olan Yasemin Dora Kurtkaya Bartın Belediyesinden işçi çıkarmak zorunda olduğunu açıklayan Bartın Belediye Başkanı Rıza Yalçınkaya'nın basın toplantısıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Başkan Kurtkaya şunları söyledi:
“8 Mayıs 2024 Çarşamba günü Bartın Belediye Başkanı Sayın Muhammed Rıza Yalçınkaya'nın basın açıklamasını izledim. Yerinde tespitlerle zaten kamuoyunun da uzak olmadığı, Kamuoyunun da bildiği, normalde 10 dakika da izah edebileceği konuları, mevzuyu uzun tutabilmek için bir saatte izah etti. Kamuoyu sadece ayrıntıları ve rakamları bilmiyordu. Bu konuda da şeffaf olduğu için değerli başkana teşekkür ederiz. İsteğimiz ve talebimiz kendi idaresindeki belediyede de aynı şeffaflığı ve hassasiyeti göstermesidir.
“Seçim bitti koltuğa gelindi vaatler unutuldu”
Sayın Belediye Başkanını iki aşamada değerlendiriyorum. Seçim öncesi ve seçim sonrası 31 Mart öncesi seçim döneminde değerli başkan basın mensuplarımızın bu konular üzerine sorularına ‘'Biz belediyeciliği biliriz. Bu işin uzmanıyız. Bartın'a da çok güzel yatırımlar getiririz, kimsenin ekmeğiyle de oynamayız ‘'cevabını vermişti. Bunları bile bile boy boy broşürler yaptırdı. Bartın'a her şeyi yapacağız, Bartın'ın önünü açacağız, Bartın'ı uçuracağız, Cumhuriyet Meydanının altına otopark yapacağız gibi vaatleri vardı. Seçim bitti koltuğa gelindi vaatler unutuldu. Bartın halkının önüne bir borç listesi çıkarıldı. Bu işin doktoruyum uzmanıyım diyenler sızlanmaya başladı. Doktor doktor arar oldu.
Bu göreve talipken mahalle mahalle sokak sokak gezerken bunları söylemiyordunuz. Biz hallederiz diyordunuz. Biz bunları söylerken onlar yapamaz diyordunuz. 3 -5 oy kaygısıyla bu olanları o zamanlar kamuoyundan gizlemekleş mütevazi olacağım ayakları ile Bartın halkını yanıltmaktan siz de sorumlusunuz. Halkımız sizden daha iyi biliyordu bunları. Bir umut tecrübenizden dolayı yararlanarak düzeltirsiniz diye size ve ekibinize oy verdi. Sizin sızlanmaya hasta taklidi yapmaya hakkınız yok.
“Yaptığınız her işin takipçisi olacağız”
Belediye kanunlarından bahsediyorsunuz, adaletten bahsediyorsunuz. Bartın halkının haklarını korumak için bir an önce gereğini yapmak zorundasınız. Fakat şu da unutulmamalıdır ki yaptığınız her işin takipçisi olacağız. Birilerine yer açmak için birilerini işten çıkarmak adaletsizliği ikiye katlamaktır. Belediyeyi batırdığını iddia ettiğiniz sizden önceki sayın başkan bir zamanlar yoldaşınızdı. İnşallah bu yaptığı uygulamalar sizden öğrendiği bir şey değildir.
Bartın halkı 33 senedir belediyecilik anlamında aynı zihniyet, aynı bahanelerle idare edildi. Artık Bartın halkı bahane duymak istemiyor. Hizmet istiyor. Özellikle sayın başkan sizden hizmet istiyor. Neden sizden?
“Bahane üretmeyin”
Bartın halkı sayesinde kimsenin hayal edemeyeceği makamlardan emekli oldunuz. Gelirinizi 5'e Yada 10' a katladınız. Belediye başkanı olduğunuzda herhangi bir mal beyanı bulunmadığınızdan net bir şey söyleyemiyoruz. Bartın halkından aldığınız bu makamların, olanakların karşılığını ödemek mecburiyetindesiniz. Öğrencelerimize burs veremeyeceğinizden bahsediyorsunuz. İhtiyacız mı var. Aldığınız başkanlık maaşını burs olarak verebilirsiniz. Bahane üretmeyin. Verdiğiniz sözlerin arkasında durun. Sizden öncekiler verdikleri sözlerin %10'nu yaptı. Siz %15'ni yapmaya gayret edin. Zaten vaatlerinizin %85'ini yapamayacağınızı konuşmanızla teyit ediyorsunuz.
“İş alımlarınızda da ehliyetin, liyakatin takipçisi olacağız”
İşçi çıkaracağınızdan bahsediyorsunuz. Durumlar düzelince ya da iş yoğunluğunda aynı çıkardığınız arkadaşları işe almaktan bahsediyorsunuz. Siz bu söylediklerinize kendiniz inanıyor musunuz? Yoksa psikolojik bir baskı altında basın toplantısı düzenleyip bu konuşmayı mı yaptınız. Belli bir zaman sonra, belediye kendini toparladıktan sonra manikür pedikür yaptıranları, vakit geçirmek için belediyeye girenleri, aile şirketinde çalışanları, ATM'den maaş alıp yan gel yatanları yine belediyeye mi alacaksınız, yoksa siz seçim döneminde birilerine iş vaadi sözü verip de onlar için boşluk mu yaratmaya çalışıyorsunuz. Bilmenizi isteriz ki yeni iş alımlarınızda da ehliyetin, liyakatin takipçisi olacağız. Unutmayınız ki adaletin kestiği parmak acımaz.
Fransız Komünist Partsi üyelerinden yazar Roge Garaudy'nin bir sözünü söylemek isterim. ‘'Haz. Muhammet yöneticilerin ve kodomanların hakları için değil yönetilenlerin ve ezilenlerin hakları için savaş vermiştir. Bu bir ibadet savaşı değil adalet savaşıdır.”