Küre dağlarında ilk kez görüntülendi

Nurdan Eroğlu

Küre Dağları Milli Park sınırları içeresinde kurulan fotokapanlar tarafından ilk kez siyah yaban kedisi görüntülendi. Yaban kedisinin ilk kez görüntülenmesi heyecan yaratırken safkan yaban kedisi olup olmadığını anlamak için çalışma başlatıldı.

Küre Dağları Milli Park sınırları içeresinde kurulan fotokapanlar tarafından ilk kez siyah yaban kedisi görüntülendi. Daha önce Milli Park sınırları içerisine kurulan fotokapanlarla boynuzlu engerek yılanı, karaleylek, çakal, kurt, tilki, yaban kedisi, su samuru, erkek ve dişi karaca, yaban domuzu ve ayı görüntülenmişti. Son olarak görüntülenen yaban kedisinin safkan yaban kedisi olup olmadığını anlamak için çalışma başlatıldı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı 10'uncu Bölge Müdürlüğü Bartın Şubesi, Küre Dağları Milli Park Müdürlüğü ve Bartın Üniversitesi arasında 2 yıl önce 'Küre Dağları Milli Parkı Fauna Çeşitliliğinin Arşivlenmesi Projesi' başlatılmış ve bu kapsamda Küre Dağları Milli Parkı'nda 37 bin 753 hektar alana 50 fotokapan kurulmuştu.

KEDİNİN YAKALANMASI İÇİN ÖZEL KAFESLER HAZIRLANDI

Küre Dağları Milli Park Müdürlüğünde görevli Yaban Hayatı Teknikeri Yusuf Ardıç, fotokapan sayesinde daha önce hiç tespit edilmeyen ve bilinmeyen siyah morfta yaban kedisi türünün görüntülendiğini belirtirken, bunun orijinal safkan yaban kedisi olup olmadığını anlamak için çalışma başlatıldığını söyledi. Küre Dağları Milli Parklar Müdürlüğü ekipleri ilk kez görüntülenen siyah morfta yaban kedisinin türünü, cinsiyetini ve ırkını belirlemek için çalışma başlatırken kedinin yakalanması için özel kafesler hazırlandı.

KÜRE DAĞLARI BİRÇOK FARKLI CANLIYA YAŞAM ALANI SUNUYOR

Karadeniz Bölgesi'nin batısında, Küre Dağları üzerinde yerleşik Milli Park, tamamen bir plato karakteri taşıyor. Küre Dağları Milli Parkı'nın kapladığı alanın yüzölçümü 37.753 hektara, çevresindeki tampon bölge ise 134.366 hektara denk düşüyor. Batı'da Bartın Çayı'ndan başlayan Küre Dağları, yaklaşık 300 kilometrelik uzunluğuyla Doğu'da Kızılırmak'a ulaşıyor. Küre Dağları sadece bitki ve hayvan zenginliğiyle değil, bu türlerin yaşam alanlarının da çeşitliliğiyle de dikkat çekiyor. Habitat ve peyzaj zenginliği, doğal ormanları, mağaraları, kanyonları, şelaleleri, jeolojik özellikleri, geleneksel kültürü ve mimarisiyle dikkat çeken Küre Dağları Milli Parkı coğrafi ve jeolojik sayesinde birçok farklı canlıya yaşam alanı sunuyor.

BÖLGENİN TARİHİ HİTİTLERLE BAŞLIYOR

Tarihin farklı evrelerinde pek çok seyyahın notlarına konu olmuş yörenin kayıtlı tarihi Hititlerle başlıyor. Ardından Frigyalılar ve Lidyalıların bölgeye egemen oldukları bilinirken M.Ö IV. yüzyılda Perslerin eline geçen Küre Dağları ve çevresi, sonrasında Makedonya Kralı Büyük İskender tarafından fethedilir. Bölge, Pontus Krallığı'na bağlı olduğu M.Ö. I. yüzyılda Paflagonya adıyla anılır. Roma İmparatorluğu'nun egemenliğini, M.Ö. 395 yılından itibaren Bizanslıların yönetimi izler. Türk egemenliği ise, 1105 yılında Danişmentlilerin bölgeye hkim olmasıyla başlar. Küre Dağları'nda Anadolu Selçukluları, Çobanoğulları, Candaroğulları gibi Türk Beyliklerinin hüküm sürdüğü biliniyor. 1461'de Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılmasının ardından, Cumhuriyet'in ilanına kadar el değiştirmemiştir.

TÜRKİYE'NİN İLK MİLLİ PARK VE PAN PARKS SERTİFİKASI KÜRE DAĞLARI'NIN

1998 yılında Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından Avrupa Ormanlarında korumada öncellikli alanlardan birisi olarak seçilen Küre Dağları, 2000 yılında Milli Park ilan edilmiştir. Bu kararla WWF'nin III. Milenyuma girerken başlattığı “ Yaşayan Gezegen Kampanyası “ çerçevesinde “ Türkiye'nin Dünyaya Armağanı” kabul edilmiştir. 2012 yılında Avrupa'nın iyi yönetilen ve başarılı sürdürülebilir turizm uygulamalarının yapıldığı Türkiye'nin ilk, Avrupa'nın 13. PAN Park'ı olmuş ve PAN Parks sertifikası sahibi olmuştur.