FETÖ SORUŞTURMALARINDA YENİ DALGALAR KAPIDA
İşte mücadeledeki son bilanço!
Nurdan Eroğlu
Bartın Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Bozkurt, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Bartın'da Fethullahçı Terör Örgütü ve Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturmalarla ilgili açıklamada bulundu. Başsavcı Bozkurt, soruşturmalarla ilgili detaylı bilgi verirken şuana kadar bu kapsamda 634 kişi hakkında işlem yapıldı. Soruşturma geçiren 634 kişinden 216 kişi tutuklanırken 184 kişi adli kontrol şartıyla 127 kişi de doğrudan serbest bırakıldı. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açılan 305 sanıktan ise 154'ü tutuklandı. FETÖ/PDY kapsamında en çok soruşturma geçiren kurumlar ise Emniyet Müdürlüğü ve Bartın Üniversitesi olurken İbrahim Bozkurt sosyal medyada emniyet Müdürlüğü ve KOM Şubesiyle ilgili sosyal medyada yapılan paylaşımların ve iddiaların tamamen asılsız olduğunu söyledi.
Bartın Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Bozkurt, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Bartın'da Fethullahçı Terör Örgütü ve Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturmalarla ilgili açıklamada bulundu. Başsavcılıkta yapılan basın açıklamasında İl Emniyet Müdürü İsa Aydoğdu da yer aldı. FETÖ/PDY soruşturmalarıyla ilgili detaylı bilançoyu açıklayan Bozkurt, “15 Temmuz'da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin içerisine sızmış Fetullahçı teröristler ile bazı iş birlikçilerinin katılımıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin meşru hükümetine, başta sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik olarak bir darbe girişiminde bulunuldu. Bu darbe girişimi devam ettiği sırada saat 8-9 sırasında Türk yargısı ilk kez devletinin ve milletinin yanında bu denli saf belirleyerek meşru Cumhurbaşkanı ve hükümetine sahip çıkma iradesini ortaya koydu. Darbecilerle ilgili soruşturma işlemlerine başlandı. Bu soruşturmalar Bartın ili sınırları içerisinde Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından yürütüldü” dedi.
634 KİŞİDEN 216 KİŞİ TUTUKLANDI
Bu kapsamda bu zamana kadar Bartın'da 634 kişi hakkında soruşturma yapıldığını ifade eden İbrahim Bozkurt şunları söyledi:
“Bugüne kadar 634 kişi hakkında soruşturma işlemi yapıldı. Bunlardan 216 kişi tutuklandı. 184 kişi adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı. 127 kişi doğrudan serbest bırakıldı. 32 kişi şu anda gözaltında bulunmaktadır. Bu 634 kişi genel sayı içerisinde 305 sanık hakkında Bartın Ağır Ceza Mahkemesine cezalandırılmaları istemiyle kamu davaları açıldı. Şu an bu dosyalardan 151 tutuklu sanık bulunmaktadır. 25 dosyada karar verilmiştir. Verilen bu kararlarda en az 3 yıl 4 ay en fazla 10 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
3 DARBE DOSYASI BULUNUYOR
Etkin pişmanlıktan yararlanan kişi sayısı 3. Ayrıca 3 tane darbe dosyamız var. Darbe dosyası dediğimiz Anayasa düzeni ihlaline yönelik suçlar kapsamında Bartın İl Garnizon Komutanı hakkında açılmış bir dava var. Bu dava yakın tarihte karara bağlanacak. İkinci davamız Ulus'ta ilçe emniyet müdürü hakkında açılışmış bir dava. Buda yakın tarihte karara bağlanacak. Üçüncü dosyada Amasra Sahil Güvenlik Komutanlığında ki hareketliliğe bağlı olarak olay günü yaşanan bazı eylemler nedeniyle başlatmış olduğumuz ve açmış olduğumuz bir dava var. Bu davanın da yakın zamanda karara bağlanacağını düşünüyoruz. Bugüne kadar Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 25 kararın 2 tanesi Ankara istinaf mahkemesinde onaylandı. Bir üst inceleme merci olarak Yargıtay'a gönderildi.
İLK SIRADA EMNİYET İKİNCİ SIRADA ÜNİVERSİTE VAR
Hakkında soruşturma başlattığımız 634 kişiden 126'sı emniyet, 30'u adliye, 42'si askeri, 61'i üniversite personeli ve diğerleri burada bulunan esnaflar ve diğer vatandaşlar hakkında yapılan işlemler bunlar. Bir süre önce Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından tüm illere gönderilen mahrem imamlar listesi vardı. Bu liste bize ulaştığında 6 kişinin olduğunu gördük. Listede ismi bulunan kişilerle ilgili daha önceden bizim yapmış olduğumuz başka soruşturmalar kapsamında bu şahısların hepsinin tutuklu olduğu anlaşıldı, mahrem konusunda da yeniden değerlendirmeleri konusunda çalışmaları da yapıyoruz.
YAKLAŞIK 400-500 KİŞİ DAHA SORUŞTURMA GEÇİREBİLİR
Burada yürütülen soruşturmalarda vatandaşlarımızın bizlere ciddi anlamda desteği oldu. Bütün Bartın halkına bunun için teşekkür ediyorum. Bu soruşturmaları inşallah sene sonuna kadar tamamlamayı planlıyoruz. Yaklaşık 400-500 kişi hakkında daha işlem yapılması gerekebilir. Kuyumcu hassasiyetiyle elde ettiğimiz bilgileri değerlendirip kimsenin lekelenmeme hakkına dikkat ederek soruşturmalarımızı yapmaya çalışıyoruz. Bizim tek amacımız hızlı bir şekilde bu soruşturmaları tamamlamak olsaydı belki bu soruşturmalar bu zamana kadar neticelenmiş olurdu ama biz kimsenin bu soruşturmalarda mağdur olmaması için çok titiz bir çalışma yapıyoruz.
60 DAVAYI BİZZAT BAŞSAVCI BOZKURT AÇTI
Ağustos ayında Bartın'a geldiğim tarihten itibaren bu soruşturmaların önemli bir kısmı davaya dönüştü. Yaklaşık 60 davayı da Ağır Ceza Mahkemesine bizzat kendim açtım. Bizim buradaki tek hedefimiz devletin içerisinde sızmış bu yapılanmayı hakkaniyetli ve adli bir şekilde tespit edip cezalandırmak. Devletimizin belirlediği sınırlar da aşılmadan bu soruşturmalar yürütülüyor.
“İDDİALARIN HEPSİ KESİNLİKLE ASILSIZDIR”
Son dönemde sosyal medya hesaplarından özellikle Emniyet Müdürlüğü ve KOM personeline yönelik zaman zaman bizleri de hedef gösteren paylaşımlar yapılıyor. Bunlarla ilgili iddiaların hepsi kesinlikle asılsızdır. Buraya geldiğim ilk zamandan itibaren Emniyet Müdürümüzle yaptığımız görüşmede de Türkiye Cumhuriyeti Devletinin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar, yürürlükte bulunana anayasamız ve kanunlar çerçevesinde bu soruşturmaların yapılması gerektiği zaruretini birlikte değerlendirdik. Bütün arkadaşlara da bu noktada en ufak bir hak ihlali olması halinde gerekenin yapılacağını açık ve net olarak bildirdik. Bugüne kadar yürütülen soruşturmalarda sadece 2 kişi cumhuriyet savcılarımıza verdiği ifade sırasında iddialarda bulundu. Bu iddialarla ilgili de derhal soruşturma işlemleri başlatılmıştır. Bu soruşturmalarda devam ediyor. Ancak geldiğimiz nokta itibariyle bu soruşturmalarda herhangi bir işkence ya da şiddet delilleri tespit edilemedi.
“İDDİALAR MOTİVASYONUNU BOZMAYA VE HALKTA BİR ALGI OLUŞTURMAYA YÖNELİK İDDİALARDIR”
Dayak ve hakaret iddiaları sadece bu soruşturmalarda görev yapan arkadaşlarımızın moral ve motivasyonunu bozmaya ve halkta bir algı oluşturmaya yönelik iddialardır. İnancımız itibariyle de biz böyle bir olaya müsaade edemeyiz. Böyle bir şey olması da mümkün değil. Cumhuriyet savcısı arkadaşlarımız sürekli Emniyetteki işlemleri yerinde denetliyorlar. Ayrıca sosyal medyada isim ve soyisim baş harfleri verilerek yapılan paylaşımlarda kodlanan isim ve soyisimlerde kişiler de mevcut değildir. İşin böyle bir garip tarafı da var. Bu bilgi de haberin asılsız ve yalan olduğunu gösteriyor.
“BİREBİR İŞLEMLERİ TAKİP EDİYORUZ”
Özellikle şunu vurgulamak istiyorum. Bizim bu soruşturmalarda doğruya ulaşmak kadar doğruyu doğru olarak elde etmek gibi bir mecburiyetimiz de var. Bu nedenle buradaki bütün iş ve işlemler devletin kanunları ve nizamları çerçevesinde yürüyor ve yürümek zorunda. Bu konuda en ufak bir irade zafiyeti yoktur. Ben ve Emniyet Müdürümüz birebir bu işlemleri takip ediyoruz. Bugüne kadar yapılan soruşturmalarda Emniyet personelimiz işin yüzde 99'unun bizim talimatlarımız doğrultusunda kendisi yaptı.
BARTIN ÖRGÜTLE MÜCADELEDE DİĞER İLLERDEN ÖNDE
Türkiye genelindeki genel tabloyu değerlendiriyoruz ve arkadaşlarımızla paylaşıyoruz. İlimiz Fethullahçı Terör Örgütünü mensuplarının tespit edilmesi ve cezalandırılması anlamında diğer illerden ciddi anlamda ileride bir durumdadır. Ben Emniyet Müdürümüze TEM ve KOM Şubedeki arkadaşlarımıza gayretli çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Bartın halkımızda gerek bizlerle görüşerek gerek te ihbarıyla bize yardımcı oldu. Amacımız hak edene hak ettiği şekilde soruşturmaları tamamlayıp devletimizin kanunu ve nizami çerçevesinde gerekli işlemleri yapmak ve cezasını vermektir. Halkımıza da gösterdiği bu hassasiyetten dolayı teşekkür ederim. Yaklaşan Ramazan Bayramının bütün milletimize ve Bartın halkına hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Herkesin bayramını ayrı ayrı kutluyorum.”
“İFADELERDEN YOLA ÇIKARAK İŞLEM YAPILACAK TAHMİNİ RAKAMI BELİRTTİM”
İbrahim Bozkurt açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Bozkurt, Soruşturma yapılması düşünülen 400-500 kişinin kesin rakam mı olduğuna yönelik soruya “Şuanda işlem yapılmak üzere elimizde bekleyen bir sayı var. Bazı dosyalar var. 400-500 kişi hakkında işlem yapılabilir derken ifadelerden yola çıkarak işlem yapılacak tahmini rakamı belirttim. Bu rakam 300 de olabilir bin de olabilir. Şuanda net bir şey söylemek zor. Şuanda yürüttüğümüz çalışmalar kapsamında en son silahlı kuvvetler içerisinde yer alan astsubay kadrosundan sorumlu kişiyi tespit ettik. Bu kişinin ifadesi doğrultusunda bazı askeri personele yönelik operasyonlar yapıldı. Bu soruşturmanın mahremiyeti diğer soruşturmalardan farklı olduğu için bu konuda bugüne kadar bir açıklama yapmadık. Ancak yakın zamanda bu soruşturmada da önemli mesafeler kat edeceğimizi tahmin ediyorum” şeklinde cevap verdi.
“ADLİYE İÇERİSİNDE BULUNAN ERKEK YAPILANMASININ TAMAMINI TESPİT ETTİK”
Bozkurt, örgüt imamlarıyla ilgili soruşturmanın hangi aşamada olduğuna dair yöneltilen soru ve diğer konularla ilgili şöyle konuştu:
“Biz son 1,5 ay içerisinde burada adliye içerisinde bulunan erkek yapılanmasının tamamını tespit ettik. Onlarla ilgili işlemler yapılıyor. Bu işlemler henüz tamamlanmadı ama bitmek üzere. Emniyet personeliyle ilgili yürüttüğümüz soruşturmalarda yüzde 90'ın üzerinde tespitleri yaptık. Davalar açıldı. Yine üniversiteyle ilgili yürütülen soruşturmada neredeyse sona yaklaşıldı. İddianameler şuanda yazılıyor ve iki arkadaşımız bu soruşturmaları yürütüyor. Eldeki verileri değerlendirdiğimizde devam edecek soruşturmaların 400-500 kişi olabileceği ihtimalinden bahsedebiliriz.
BÜTÜN KURUMLARIN İMAMLARI TESPİT EDİLDİ
Bütün kurumların 2010 yılından bu yana darbeye kadar olan süreçte imamlığını yapmış kişiler tespit edildi. Özellikle emniyetteki mahrem imamlar listesindeki 6 kişiden 3 kişi bunlarla ilgili. Bize gelen bilgiler doğrultusunda yüzde 90'a yakını tespit ettik. Ciddi bir pişmanlık söz konusu. Son dönemde ifade için gelen şahıslar bildiklerini anlatıyorlar. Biz de onlara etkin pişmanlığın ne olduğunu, devlete yardım etmeleri halinde uygulanacak lehte hükümlerin ne olduğunu anlatıyoruz. Bunun neticelerini de aldık. Burada birçok soruşturma itirafçı beyanları ya da etkin pişmanlık gösteren kişilerin beyanıyla şekillendi.
“ÖRGÜTÜN NİTELİĞİ İTİBARİYLE BAZI ŞEYLERİ TESPİT ETMEK ZAMAN ALIYOR”
Bu örgütün niteliği itibariyle bazı şeyleri tespit etmek zaman alıyor. Aslında il bazlı örgütlenmelerin hepsi hemen hemen aynı. Ama bu örgütlenmenin bir de mahrem kısımları var. İstihbarat boyutu asıl zor olan boyutu. Bu soruşturmalarla ilgili Bartın olarak çok önemli bir aşamaya geldik. Bundan sonra yapacağımız soruşturmalar daha farklı bir şekilde ilerleyecek ve o şekilde neticelenecek diye düşünüyoruz. Üniversitedeki soruşturmayı tek bir dosya olarak yürüttük. Soruşturma geçirenler de akademik ve idareli personel. Bunlarla ilgili çalışmalar devam ediyor.
“ELİMİZDE BYLOCK GİBİ SAĞLAM BİR ŞEY VAR”
FETÖ Terör Örgütü'nün örgütlenme biçimine baktığımızda elimizde Bylock gibi sağlam bir şey var. oradaki tespitlerle ilgili bir sıkıntımız yok. Onunda ötesinde çok gizli, mahrem kişilerle ilgili yaklaşık bir ay önce yaptığımız tespitler var. Buradan çıkacak sonucu şu an için bizde öngöremiyoruz. Yine yaklaşık bir buçuk ay önce Akdeniz bölgesinde bir ilimizde mahrem imamın 198 kişi hakkında bilgi verdiğini tespit ettik. Bizde bu tür itirafları değerlendiriyoruz. Bu noktada ciddi bir emek ve çalışma var.
“BAZI KRİTERLER VAR BUNLARA BAKIYORUZ”
Masumiyetle ilgili olarak bizim bu soruşturmalarda bakış açımız somut, tespit edilen verilerden hareketle kişilerin ifadelerine başvuruyoruz. BİMER gibi CİMER gibi kanallardan gelen belki binleri bulan ihbar sayısı var. Biz bunların içerisinde önce bir ön eleme yapıyoruz. Şahsi husumeti gösterebilecek olanlar varsa onları ayırıyoruz. Hiçbir bilgi vermeyen soyut iddiaları ayırıyoruz. Bunun ötesinde somut bilgi vermişse o somut bilgiden araştırmamızı yapıyoruz. Önce emniyetteki arkadaşlarımız talimatlarımız üzerine gereken araştırmaları yapıyor. Bundan sonra yan delillerimiz var mı? Bazı kriterler var bunlara bakıyoruz. Devlet bu noktada bir yaklaşım ortaya koydu. 17-25 Aralık tarihi bu yapıyla irtibatlı kişiler açısından bir milat olarak kabul edildi.
“BU NOKTADA TÜM SORUMLULUK BENDEDİR”
Biz 17-25'ten sonra bu yapıyla irtibatlı olan herkesle ilgili bu araştırmayı yapıyoruz. Bunların içerisinde hiçbir delil bulamadığımız ya da zayıf deliller bulduğumuz, mahkumiyet noktasına götürmeyecek delilleri olan, sadece çocuğunu okula göndermiş ya da Bank Asya'da hesabı bulunan bir kişiyle ilgili emniyetteki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıyoruz. Tanık beyanları, dernek üyelikleri olan şahıslarla ilgili elde edilen tespit ve bilgilere göre gerekirse adli kontrol gerekirse tutuklamaya sevk ediyoruz. Ben tüm vatandaşlarımıza şunu belirtmek istiyorum. Bu soruşturmalarda bir kuyumcu hassasiyeti ile çalıştığımızı herkes bilsin ve bundan emin olsun. O soruşturmaların içerisinde bir yanlışlık olmuşsa bunda kasıt yoktur. Zaten bir yanlışlık varsa bunu düzeltmeye de hazırız. Buradaki bütün değerlendirme ve kararlar benim tarafımdan veriliyor. Bu noktada tüm sorumluluk bendedir. Bende kendi dönemim içerisinde yaptığım uygulamalarla ilgili bu meslekteki bilgim, tecrübem doğrultusunda bir karara varıyorum.
“TUTUKLANANLARIN HEMEN HEMEN HEPSİ BYLOCK KULLANDIĞI TESPİT EDİLEN ŞAHISLARDIR”
Burada tutuklananlarla ilgili hemen hemen hepsi Bylock kullandığı tespit edilen şahıslardır. Bunların ötesinde örgütün il yapılanması içerisinde üst düzey de görev alan kişiler var. Belli kurumlarda sorumluluk üstlenmiş kişiler var. Belli gruplarda görev almış kişiler var. Bunlarca icra ettikleri görev itibarıyla tutuklanmıştır. Bunlarda somut tespitlere dayanarak tutuklanmıştır. Farklı ifadeler burada analiz edilip değerlendirildi. Lehe ve aleyhe olan hususlar, ifadeyi veren kişi ile hakkında ifade verilen kişi arasında geçmişe dayalı husumetler oldu mu olmadı mı? Bu noktalara kadar da titiz çalışmalar yapılıp kararlarda bu şekilde verildi. Sadece bir kişinin beyanı ile bir soruşturma yürütüldüğünü söyleyemem. Böyle bir şey olmadı ve böyle bir tutuklama da olmadı. Eğer böyle bir şey olduğunu iddia eden varsa gelsin biz bakalım ve gerekirse düzeltiriz. Biz hatada ısrarcı olan insanlar değiliz. Bizim amacımız burada gerçekten hakkı yerine getirmek, hakkı bulmak. Masumlarla suçlular arasında ki ayrımı yapıp onlarla devletin mücadelesini sonuna kadar getirmek. Mağdur olduğunu düşünen kim varsa bize ulaşabilirler. Cezaevlerinden, BİMER'den yazılan dilekçeler dahil hepsini tek tek inceliyoruz. Mağdur olduğunu düşünen herkes en ufak bir tereddüttü olmadan bize ulaşabilir.”
“GEREKLİ ARAŞTIRMALAR YAPILIYOR”
Sosyal medya üzerinden yapılan karalama çalışmaları ile ilgili herhangi bir tespit yapılıp yapılmadığının sorulması üzerine de Bozkurt, “Sosyal medya üzerinden yapılan kara propagandayla ilgili olarak yürüttüğümüz bir soruşturma var ve araştırmalar devam ediyor. Danimarka'dan bir paylaşım yapıldığına dair bir tespit var. Bunlar da muhtemelen fake hesaplar üzerinden yapılan paylaşımlar ve bunlarla ilgili soruşturmalar da devam edecektir. Çünkü bunlar hem soruşturma yapanları karalamak hem de devleti uluslararası camiada zor durumda bırakmaya yönelik faaliyetler. Bu nedenle bunların detaylı bir şekilde araştırması yapılacak ve yapılıyor” yanıtını verdi.
İFADE DEĞİŞİKLİKLERİ ÖRGÜTLE BAĞIN DEVAM ETTİĞİNE İŞARET!
Güvenlik noktasındaki sıkıntılardan dolayı Bartın Cezaevi'ndeki FETÖ tutuklularının diğer cezaevlerine gönderildiğine dikkat çeken Başsavcı, ifade değişiklikleriyle ilgili olarak da “Güvenlik noktasındaki sıkıntılardan dolayı Bartın Cezaevi'nde şuanda FETÖ'den tutuklu kimse kalmadı, hepsi diğer cezaevlerine gönderildi. Yaklaşık 50 bin civarında FETÖ tutuklusu olduğunu biliyoruz ve mecburen koğuş sisteminde kalıyorlar. Çünkü kapasitelerin çok üzerinde cezaevlerinde kişi var. Burada bir etkileşimden ya da örgütsel bir hareketten dolayı da ifade değişiklikleri oluyor. Bu sadece Bartın'a mahsus değil diğer illerde de bu durum söz konusu. Bu da örgütsel bağın halen daha devam ettiğine dair kanaat oluşturuyor. Biz bu noktada elimizden geldiği kadar bizdeki ikrarlarının devam etmesi için uğraşıyoruz ama neticede mahkeme aşamasında bu daha önce söylediği hususları tekrar ettiğinde mahkemenin etkin pişmanlık hükümlerini uygulama noktasında da bir değişiklik olabiliyor. Çünkü ifadelerdeki bu çelişki sorulduğunda tatmin edici cevaplar verilmiyor. Bu da sadakatin ortadan kaldığını gösteren bir hareket tarzıdır. Bunun da örgütlü bir hareket tarzı olmasından dolayı gerek sosyal medya hesabındaki paylaşımların gerek mahkeme aşamasındaki ifade değişikliklerinin örgütsel bir tavır olduğu belli. Bu noktada da biz tedbirlerimizi alıyoruz zaten yasanın belirlediği şekilde sürekli ifadeler sırasında avukatlar hazır bulunuyor, doktor raporların gecikmeksizin alınıyor. Biz bu soruşturmalardan dolayı devletin mağdur olmaması için gereken neyse onu yapıyoruz” dedi.