'Bu proje hukuksuzdur' diyerek davacı olacağını söyledi

CHP İl Danışma Kurulu'nda parti tüzüğü ve 31 Mart Yerel Seçimleri değerlendirildi

Bankoğlu, Irmak Islah Projesi'nin gündemine aldı

Nilay Meryem ÇÖMLEK

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın İl Başkanlığının İl Danışma Kurulu Toplantısı, geçtiğimiz hafta sonu partililerin katılımıyla gerçekleştirildi.

Bartın Belediyesi Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıya CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, CHP Bartın İl Başkanı İsmail Cem Akyol, Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, Kurucaşile Belediye Başkanı Uğur Güneş, il ve ilçe teşkilatı mensupları katıldı.

İl Danışma Meclisi'nin açılış konuşmasını yapan CHP Bartın İl Başkanı İsmail Cem Akyol, 31 Mart Yerel Seçimlerin de büyük bir başarı elde ettiklerine dikkat çekerek “31 Mart 2024 Yerel Seçimlerini Türkiye'de kırmızıya boyayarak ve Bartın'da da kırmızıya boyayarak büyük bir başarıya imza attık. Bu başarıda emeği geçen çok insanlar var. Hepinizin ayrı ayrı emekleri var. 31 Mart yerel seçimlerinde Türkiye'de olduğu gibi Bartın ilinin yüzde 51,5 oy oranı ile Türkiye'de oy oranına göre en yüksek başarı sıralamasında 9'uncu sırada olmasına ve Cumhuriyet Halk Partisi bayrağının dalgalanmasına vesile olan AKP, MHP ittifakı olan yani Cumhur İttifakı'na karşı ezici bir üstünlük sağlayarak seçimin kazanılmasına, uzun aradan sonra sokaktaki insanların yüzlerinin gülmesine vesile olan kendi için değil, kenti için çalışacak ekibe, şehrin anahtarını teslim etmesinin etmesine büyük emeği geçen herkese teşekkür ederiz.” dedi.

“Her defasında dile getirdi ve bunu ispatladı”

CHP'nin önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek olan Tüzük Kurultayı'nı hatırlatan CHP İl Başkanı Akyol, geçtiğimiz günlerde katıldıkları mitinglere ilişkin değerlendirmelerde bulunarak şunları da söyledi:

“Özgür Özel başkanlığında yeni bir Türkiye için yola çıkılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Her birinizin görüşleri çok önemli, çok değerli. Çünkü artık geçmişe değil geleceğe yürüyen, iktidar olacak bir partinin neferleriyiz. Önümüzde bir tüzük kurultayı var, burada fikirlerinizi beyan edeceksiniz bakın sevgili arkadaşlar iktidara yürüyoruz. Genel Başkanımızın bizden istediği şuydu; ‘İktidara giden bir partiyiz. Her birinizin çalışmasına ihtiyacımız var. Ona göre çalışalım, ona göre davranın. Artık geçmişi bir kenara bırakalım, üzerine sünger çekelim. Geleceğe bakalım. Çünkü bu ülkeyi yönetecek kadrolar bizden olmalı. Ülkenin yönetiminde söz sahibi olacak, yöneticiler yetiştirin' dedi. Genel Başkanımız seçildikten sonra Türkiye'ye yönetmeye talip olan bir parti olduğunu her defasında dile getirdi ve bunu ispatladı. Mitingler düzenleri, emeklinin yanında olduğunu gösterdi. Emekli mitingini düzenledi. Emeğin mitingini düzenledi. Çay mitingi düzenledi. Fındık mitingi düzenledi. Buğday mitingi düzenledi. Yakınlarda Kars'ta da bir hayvan mitinginden istendi ve onun çalışmaları var şu anda. Yani her safhada halkının yanında, halkıyla beraber, halkının derdiyle dertlenen, halkın dertlerine çözüm üretmeye çalışan bir Genel Başkanımız var. Bunun için de bizler de elimizden geldiği kadar ona destek olmaya, devam edeceğiz.”

Bankoğlu: “Halkın gündemiyle iktidarın gündemi uyuşmuyor”

İl Başkanı Akyol'un ardından konuşma yapan CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu da Cumhuriyet Halk Partisi'nin gündemiyle iktidarın gündemi halkın gündemiyle, iktidarın gündeminin uyuşmadığını söyleyerek hükümeti eleştirdi. Ülkenin gündeminin ekonomik kriz, işsizlik ve mülteci istilası olduğunu söyleyen CHP'li Bankoğlu, “Ülkemiz koşullardan geçiyor. Cumhuriyet Halk Partimizin çabası ülkemizde bu sistemi bir an önce rafa kaldırmaktır. Bu ucube yönetim şeklinin yani güçlendirilmiş parlamenter sistemle düzeltilmesi ve tekrar ortak akılla hukukun ve milletin iradesinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yansıtılması ilk hedef olmalıdır. Elbette en büyük sorun aslında 22 yıldır askıya aldıkları şu anda anayasanın yeniden işlev kazanmasıdır. Ama yeni anayasa söylemleriyle değil aslında işi iyiye yontmak belki de padişah gibi ölene kadar o koltuktan kalkmamak. Hatta utanmasalar babadan oğula bunu devretmek gibi yeni bir anayasa hazırlığındalar. Bunun için tekrar hatırlatmamız lazım. Şu anda ülkemiz gündemi ekonomik buhrandır. Ülkemizin gündemi işsizliktir. Ülkemizin gündemi mülteci istilasıdır. İşçinin, emekçinin, emeklinin, beyaz yakalının, öğrencinin çektiği geçim sıkıntısıdır. Şu anda gündemimiz ülkelerde içine düştüğümüz gerilimli ve kısıtlı siyasetin gündemidir. Şu anda ülkemizin gündemi temel ihtiyaçlarını yerine getiremeyen milyonlarca insandır. Cumhuriyet Halk Partisi'nin gündemiyle iktidarın gündemi, halkın gündemiyle iktidarın gündemi uyuşmuyor.” ifadelerini kullandı.

“Artık herkes bezdi”

Bartın'da sahalarda olarak halkın sesine kulak verdiğin söyleyen Bankoğlu, sorumluluklarının büyük olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Bartın'da da yaşanan sıkıntılar, ülkenin tamamında yaşanıyor. İşsizliğin zirve yaptığı, esnafın, siftahsız gün geçirdiği, zamlarla ve vergi iğneden ipliğe çaresiz bırakılmış milletimize hükümetin kulakları tıkalıdır değerli yol arkadaşlarım. Yerel seçimlerde uğradıkları hezimeti sindiremedikleri için işi gücü bırakıp yerel yönetimleri mağdur etmek için canla başla çalışmaya başladı. Hayvan hakları yasası garabetini yaşadık birkaç hafta önce. Belediyelerin vergi borcu gibi malzemelerle gündemi meşgul eden hedef şaşırtmaya çalışan bir iktidar var karşımızda. Ama artık herkes bezdi, kendi seçmeni bile bezdi. Bakın biz geziyoruz, sahalardayız. Köylerde vatandaşlarımızla buluşuyoruz, esnafımızla konuşuyoruz, şikâyetlerini, halkın sesini duyuyoruz. O sorumlulukla da davranmamız gerekiyor. Her bir Cumhuriyet Halk Partilinin bu sorumlulukla davranması gerekiyor. Şu anda Türkiye'nin birinci partisi olma sorumluluğuyla davranmamız gerekiyor. Evet, mutluyuz ama sorumluluğumuz da çok büyük.

“Çok büyük bir sorumluluğumuz var”

Yerel seçimlerde çok büyük bir başarı sağladık. Vatandaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Bu sorumluluğumuzu asla unutmamalıyız. Bunu hatırlatmam gerekiyor. Hükümet biliyorsunuz bölgemize ait sorunları ve sıkıntıları başta kentlerde de yine aynı duyarsızlıkla, görmezden geliyor ve hizmet etme noktasında aslında tam anlamıyla başından kakıyor diyebilirim. Ekonomiden hukuka, eğitimden dış ilişkilere kadar her alanda büyük bir çöküş yaşanıyor. Küçüğünden büyüğüne bütün esnaf, sanayici, emekçi, orman köylüsü, emeklilikte yaşa takılanı, emeklisi, öğrencisi, atanamayan değil, olamayan öğretmeni, sağlıkçısı, hukuk tanımayan aslında bir iradenin altında ezilmektedir değerli yol arkadaşlarım. Bugün açlık sınırının 19 bin liralara dayandığı bir dönemi yaşıyoruz. 22 yılın sonunda beceriksiz ve liyakatsizler ordusu AKP hükümeti dünyanın en yüksek üçüncü enflasyonuna sahip ülkeler arası ülke olarak bizi tarihe yazdırmıştır. Tüm bunları hatırlatma gereği duyuyorum. Çünkü çok büyük bir sorumluluğumuz var. Ülkenin bu durumunu hatırlayarak yol almak zorundayız.”

“Ekip olduğumuzu unutmamalıyız”

İl Danışma Kurulu Toplantıları'nın önemi de de vurgu yapan Bankoğlu, kırgınlıkların ve dargınlıkların çetelesini tutmanın her zaman itibar kaybettireceğini dile getirerek “İl Danışma Kurulu Toplantılarımızın amacını biliyorsunuz partimizde ve Bartın'a fayda sağlayacak konu başlıklarını irdelemek, bunları çözüme ulaştırmak için yollar aramak olmalıdır. Sadece parti olarak güçlenmemiz mümkün değil partimizi büyütmek, partimize yeni yol arkadaşları da katmak durumundayız. Birlik olacağımıza, birbirimize sahip çıkacağımıza, kendimizi zor duruma düşürüp rakiplere poz vermeyeceğimize inancım tamdır. Partimizin içini karıştırarak hesap yapanları, siyasetini yalanlar kurarak yapanlara kulaklarımız tıkalı, gözlerimiz kapalı olmalıdır. Çünkü unutmayalım, Cumhuriyet Halk Partisi'nin ortak değerlerden vazgeçmeyen tüm üyeleri, sizler ve tüm yurttaşlarımız çalışma azimleriyle aslında herkesin ve hepimizin umudu Bartınlı'nın partimiz için çalışmamız şarttır, kırgınlıklar ya da dargınlıkların çetelesini tutmak bize her zaman itibar kaybettirecektir. Ülkemizin içinde bulunduğu bu olağanüstü durumda yurttaşlarımızın çoğu tek ümidinin bizler olduğunu lütfen ama lütfen unutmayın ve bu ümidin öznesi olmanın, bu ümide layık görülmemişse aslında hepimiz için büyük bir onur ve sorumluluktur. Kararlılığımız ve birbirimize duyacağımız güvenle ülkemiz bu karanlıktan çıkaracağımıza inancım tamdır. Bu tarihi sorumluluğumuzu bütünün parçalarından olduğumuzu önce ekip olduğumuzu unutmamalıyız.” diye konuştu.

“Halk ırmağı göremiyor, ırmaktan halk gözükmüyor”

Konuşmasında kentin tartışmalı projesi Irmak Islah Projesine de değinen Milletvekili Bankoğlu, projenin hukuksuz olduğunu savundu. Süreci takip ettiğini ve davacı olacağını da söyleyerek, “Bu hukuksuz projeye, çevre dostu olmayan bu ırmak projesine de sonuna kadar karşı çıkacağımızı, kurulmuş olan ırmak platformuyla birlikte hukuki süreci sonuna kadar takip edeceğimizi ve bizzat benim de davacı olacağım bu süreci başlatacağımızı bir kez daha buradan duyurmak istiyorum” diyen CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, şöyle konuştu:

“Cumhuriyet Halk Partili yol arkadaşlarımızla birlikte Bartınlı hemşerilerim ile bu ırmak projesine yani bu Çin Seddi projesine karşı çıkıyoruz. Çünkü biz ırmağımıza sahip çıkıyoruz. Bu bir siyasi parti değildir. Biz bu topraklarda büyüdük, o ırmağın kenarında büyüyen, orda oynayan, çoluğunu çocuğunu orda büyüten sizler de varsınız, Bartın'da birçok yurttaşınız var. Biz bu Bartın Irmağı'na sahip çıkmak zorundayız. Hiçbir yerde gördünüz mü? Kilometrelerce uzunlukta bir beton duvar. Halk ırmağı göremiyor, ırmaktan halk gözükmüyor. Böyle bir proje örneği yoktur. Bu proje hukuksuzdur.

“Bu hukuksuz projeye sonuna kadar karşı çıkacağız”

Bu proje halkın parasını yandaşa peşkeş çekmektir. Bu proje ve 400 küsur milyonla biteceği iddia edilen bu projenin daha birinci etabının birinci kısmı 1 milyar lirayı aşmıştır. Tasarruf tedbirleriyle bugün bizleri uyaranlar, tasarruf tedbirleriyle bugün belediyelerin bütçesini halka hizmeti engelleyenler, halkın parasını nereye harcıyor sormak istiyorum. Bu hukuksuz projeye, çevre dostu olmayan bu ırmak projesine de sonuna kadar karşı çıkacağımızı, kurulmuş olan ırmak platformuyla birlikte hukuki süreci sonuna kadar takip edeceğimizi ve bizzat benim de davacı olacağım bu süreci başlatacağımızı bir kez daha buradan duyurmak istiyorum. Talana hayır, ranta hayır diyorum ve hepinizi de bu projeye sahip çıkmak için davet ediyorum.”