'Boşanmalar, kadınların suçu değil aile içi şiddetin sonucudur'

CHP Bartın Merkez İlçe Başkanı Fatma Mazhar, 6284 Sayılı Yasa'nın, aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddetle mücadelede kadınları koruyan önemli bir güvence olduğunu vurguladı. Son dönemde yasanın kaldırılması veya güncellenmesi gerektiği yönündeki açıklamaların, kadına yönelik şiddetle mücadelede kazanılmış hakları zayıflatma riski taşıdığına dikkat çeken Mazhar, yasanın yanlış yorumlandığını ve toplumsal tehdit gibi gösterildiğini ifade etti.

Kadına şiddetin engellenmesinin tüm toplumun sorumluluğu olduğunun altını çizen Mazhar, 6284 Sayılı Yasa'nın, aile içi şiddet mağduru kadınları koruma altına aldığını ve şiddet uygulayanlara caydırıcı yaptırımlar getirdiğini belirtti. Kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin, yasanın değil, toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı duruşun zayıflığının bir sonucu olduğuna dikkat çekti.

Mazhar, boşanmaların artışının kadınların haklarını savunmasından kaynaklanmadığını, bunun aksine aile içi şiddetin bir sonucu olduğunu ifade etti. Kadınların şiddet gördükleri evliliklerde yaşamaya zorlanmamaları gerektiğini vurgulayan Mazhar, aileyi ayakta tutan değerlerin sevgi, saygı ve eşitlik olduğunu söyledi.

Kadınların haklarını savunmanın aile kurumunu tehdit etmediğini, aksine güçlendirdiğini belirten Mazhar, kadınların şiddet korkusu olmadan huzur içinde yaşayabileceği bir toplumda sağlıklı ailelerin var olacağını söyledi.

Mazhar, 6284 Sayılı Yasa'nın kaldırılmasını değil, daha etkili uygulanmasını talep ettiklerini belirterek, yasanın eksiksiz uygulanmasını, şiddeti doğuran zihniyetle mücadele edilmesini ve kadınlara yönelik sosyal ve ekonomik desteklerin artırılmasını istedi.

Kadın haklarının insan hakları olduğuna vurgu yapan Mazhar, kadınların temel haklarını savunmaya devam edeceklerini ve şiddetle mücadelenin bir zorunluluk olduğunu ifade etti.

“Kadına şiddeti engellemek tüm toplumun sorumluluğudur”

CHP Bartın Merkez İlçe Başkanı Fatma Mazhar yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi, “Son günlerde 6284 Sayılı Yasa'nın kaldırılması ya da güncellenmesi gerektiği yönündeki açıklamalar, toplumumuzda kadına yönelik şiddetle mücadelede kazanılmış hakları zayıflatma riskini taşımaktadır. Kadınların can güvenliğini ve temel haklarını koruyan bu yasa, ne yazık ki yanlış yorumlanarak toplumsal bir tehdit gibi gösterilmektedir. Bizler, kadınların yaşam hakkını, aile içindeki huzur ve güveni korumayı amaçlayan bu yasanın savunucusuyuz.

6284 Sayılı Yasa, aile içi şiddetin önlenmesi ve mağdur kadınların korunması adına önemli bir dönüm noktasıdır. Bu yasa sayesinde şiddet gören kadınlar koruma altına alınmış, şiddet uygulayanlar için caydırıcı yaptırımlar getirilmiştir. Kadına yönelik şiddet ve cinayetler, yasanın değil, toplumsal cinsiyet eşitliği anlayışının zayıflığının sonucudur. Sorun yasada değil, şiddeti meşrulaştıran anlayıştadır.

“Boşanmalar, kadınların suçu değil; aile içi şiddetin sonucudur”

Bazı çevreler, boşanmaların artışını kadınların haklarını savunmasıyla ilişkilendirmekte ve bunu 6284 Sayılı Yasa ile bağdaştırmaktadır. Oysa boşanmaların en temel nedenlerinden biri aile içi şiddettir. Kadınlar, şiddet gördükleri bir evlilikte yaşamaya zorlanmamalıdır. Bir bireyin huzurlu bir yaşam sürmesi, aile kurumunun varlığından daha değerlidir. Aileyi ayakta tutan unsur sevgi, saygı ve eşitliktir; şiddet ve baskı değil.

“Kadının güçlenmesi, aileyi güçlendirir”

Kadınların haklarını korumak, aile kurumunu tehdit etmez; aksine güçlendirir. Kadınların şiddet korkusu olmadan, huzur ve güven içinde yaşayabildiği bir toplumda sağlıklı aileler var olur. Doğurganlık oranlarını artırmak ya da nüfusu çoğaltmak adına kadınların haklarını görmezden gelmek, kadınları yalnızca birer araç gibi görmek demektir. Bu yaklaşımı reddediyoruz.

“6284 Sayılı Yasa'ya sahip çıkıyoruz”

Bizler, 6284 Sayılı Yasa'nın kaldırılmasını değil, daha etkili uygulanmasını talep ediyoruz. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için: Yasanın eksiksiz uygulanmasını, Şiddeti doğuran zihniyetle mücadele edilmesini, Eğitim yoluyla toplumsal farkındalığın artırılmasını, Kadınlara yönelik sosyal ve ekonomik desteklerin artırılmasını istiyoruz.

“Kadın hakları insan haklarıdır”

Kadınların temel haklarını koruyan yasaların tartışmaya açılması, sadece kadınlara değil, toplumsal barış ve adalete zarar verir. Tüm yetkilileri, kadınların yaşam hakkını ve özgürlüğünü savunmaya davet ediyoruz. Şiddetle mücadele bir seçenek değil, bir zorunluluktur.

Kadınların haklarını savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü biz kadınların sesiyiz, biz insanlığın vicdanıyız.”

Haber: Erkan Hızoğlu