Bir günlük iş bıraktılar
Bartın'da KESK, BİRLEŞİK KOMU İŞ, BDSK, ASİM SEN, HÜR SEN Konfederasyonları tarafından Türkiye geneliyle eş zamanlı olarak bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirildi. Yukarı Çarşı'dan Hükümet Caddesi'ne yürüyen sendika üyeleri artan hayat pahalılığı, düşük zam politikaları ve adil gelir dağılımı taleplerini dile getiren ortak bir basın açıklaması yaparak seslerini duyurmaya çalıştı.
“Sizler yediniz hesabı emekçiler ödemeyecek!”
Sendikaların ortak açıklamasında, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı yıllık %44,38 enflasyon oranının gerçek hayatla bağdaşmadığına dikkat çekilerek iktidara çağrıda bulunuldu.
Hükümet Caddesi'nde düzenlenen ortak basın açıklamasında sloganlar atılarak emekçilerin birlikteliği halaylarla kutlandı.
“Ülkemizin her köşesinde alanlardayız”
Ortak basın açıklamasını ise KESK adına Eğitim Sen Bartın Şube Başkanı İsmet İpci okudu. İpci açıklamada şu ifadelere yer verdi, “Bugün, emeğimizin değersizleştirilmesine, yaşam şartlarımızın ağırlaştırılmasına, yoksullaştırılmamıza ve insanca yaşam hakkımızın hiçe sayılmasına karşı ülkemizin her köşesinde alanlardayız.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı %44,38'lik yıllık enflasyon oranı, çarşıda, pazarda yaşadığımız gerçeklerle asla bağdaşmamaktadır. Halkı yanıltan bu sahte rakamlarla bizleri sefalete mahkûm etmeye çalışanlara karşı susmayacağız! Yalanlarla örülmüş bu sistemin illüzyonunu reddediyoruz ve emeğimizin onurunu korumak için mücadele bayrağını yükseltiyoruz!
“Emeğimize yapılmış büyük bir hakaret”
Kamu emekçilerinin maaşlarına %11,54 gibi trajikomik bir zam uygulamak, alın terimize ve emeğimize yapılmış büyük bir hakarettir. Üstelik bu hakaret yalnızca kamu emekçilerini değil, toplumun geniş kesimlerini de derinden yaralamaktadır. Ekonomik krizle her gün biraz daha ağırlaşan hayat koşulları, temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamayacak duruma gelmemize yol açmıştır. Açlık sınırında yaşamaya zorlanan milyonlar olarak, bu ekonomik düzenin sürdürülemez olduğunu haykırıyoruz!
Buradan, kıymetli basın mensupları aracılığıyla Sayın Cumhurbaşkanı'nın 1993 yılındaki ifadesiyle hükümete seslenmek istiyoruz. Aynen şöyle seslenmişti Sayın Erdoğan:
“Bu zalim yönetim, bu aziz millete bir bardak çayla bir simidi bile layık görmüyor.
“Bu kölelik düzeni ile hayatta kalmak mümkün değil”
Ülkemizde kira artışları, artık vatandaşların barınma hakkını elinden alacak boyutlara ulaşmıştır. Ortalama konut kira bedeli asgari ücret düzeyine ulaşmıştır. 2025 yılına, milyonlarca çalışanı ilgilendiren %30'luk asgari ücret zammı, memur emeklilerine reva görülen %11,54'lük sefalet artışı ve işçi emeklilerine verilen %15,75'lik zam ile girdik. Bu zamlar vatandaşlarımızın büyük bir çoğunluğunu açlığa mahkum etmektir. Bu kölelik düzeni ile hayatta kalmak mümkün değildir.
“Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa”
Artık tükendik! Hep birlikte sesimizi yükseltme zamanı! 1 Ocak 2025'ten itibaren vergi ve harçlara yüzde 44 zam yapıldı. Ödediğimiz KDV'de geçtiğimiz yıla göre yüzde 81, ÖTV'de ise yüzde 51 artış olacak. Hükümetin kendi alacaklarına yaptığı zam oranları ortadayken, kamu emekçilerine ve emeklilere reva görülen maaş artış oranının sadece yüzde 11,54 olması utanç verici bir durumdur. Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa!
Bugün, ne yazık ki kendilerini memurların sesi olarak lanse eden sarı ve yandaş sendikalar, iktidar odaklı politika izleyerek çalışanların haklarını savunmaktan uzak kalmışlar, bu adaletsiz zam oranlarına ses çıkarmamışlardır. Siyasi iktidarlara payanda olarak sendikacılık yapıldığı müddetçe kaybeden kamu çalışanları olacaktır. Bizler bu anlayışa şiddetle karşı duruyor, hak arama mücadelemizde yalnızca çalışanlarımızın çıkarlarını esas alıyoruz.
İpci talepleri sıraladı
Hakkımız olanı talep etmek için buradayız: Gerçek enflasyon rakamları temel alınarak memur ve emekli maaşlarına insanca yaşamaya uygun bir artış yapılmalı, eşit işe eşit ücret ödenmelidir. Enflasyon farkları aylık olarak hesaplanarak maaşlara yansıtılmalıdır. Kadın emekçilerin üretim sürecine eşit koşullarda katılabilmesi için iş yerlerinde ücretsiz kreşler açılmalıdır. Bu adım, yalnızca kadınların ekonomik özgürlüklerine katkı sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine de güç kazandıracaktır.
Vergi adaleti sağlanmalı, ücretli çalışanların vergi dilimi %15'e sabitlenmeli, temel ihtiyaçlara uygulanan dolaylı vergiler kaldırılmalıdır. İşverenin güdümünde olmayan, bağımsız kamu emekçileri konfederasyonlarının söz sahibi olduğu bir toplu sözleşme sistemi şarttır!
“Eşit işe eşit ücret talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz”
Kamu kurumlarındaki mülakat uygulamasına son verilerek liyakatin esas alındığı bir sistem kurulmalıdır. Artık sessiz kalma zamanı değildir. Siyasi iktidarın"fahiş fiyatlı ürünleri boykot edin" çağrısı, siyasi iktidarın halktan ne kadar kopuk olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Emekçi ve emeklilere yapılan bu boykot çağrısı, bir avuç ayrıcalıklı azınlığın sokaktan, çarşıdan ve halkın gerçeklerinden tamamen uzaklaştığını açıkça göstermektedir.
Siyasi iktidara soruyoruz: Elimizde bir simit, bir bardak çayla daha neyi boykot edelim? Elektrik faturasını mı? Çocukların eğitim masraflarını mı? Market reyonlarını mı? Ulaşımı mı?
“Bu çelişkiyi asla kabul etmiyoruz”
2025 yılı için açıklanan yıllık zam oranı bizlere göstermektedir ki; siyasi iktidar kemer sıkma politikalarını terk ederek adeta memur ve emeklilerin boğazını sıkma politikasına geçiş yapmıştır. Alın teri ve emeğin yok sayıldığı, vergi yükünün çalışanların sırtına yüklendiği bu düzene baş kaldırıyoruz. Hakkımızı alana kadar meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Bugün üretimden gelen gücümüzü kullanarak, 1 (bir) günlük iş bırakma eylemini gerçekleştiriyoruz. Bu, yalnızca kamu emekçilerinin değil, toplumun her kesiminin mücadelesidir. Bu mücadele, insanca bir yaşam, adil bir gelir dağılımı ve halkın refahını önceleyen bir düzen içindir.
Emeğimizin ve onurumuzun hiçe sayılmasına asla izin vermeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz!
“Hep birlikte sesimizi yükseltelim”
Bu burada bitmeyecektir, taleplerimizin dikkate alınmaması durumunda tüm emekçiler ile genel grevin yapılması sürecinde etkili olacağımızı kamuoyuna buradan ilan ediyoruz.
İşyerlerimizden ve alanlardan uyarıyoruz! Emeğimiz için, geleceğimiz için, adalet için mücadeleye devam ediyor ve hükümeti bu yanlıştan acilen dönmeye davet ediyoruz.”
Haber: Erkan Hızoğlu