Bartınlı belediye başkanları şehircilik şurasında

Cumhurbaşkanı'ndan müteahhitlere yaylım ateşi

Nurdan Eroğlu

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenlenen “Şehircilikte Yeni Vizyon” temasıyla düzenlenen Şehircilik Şurası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla başladı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan açılış törenine Ulus Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Uzun, Kurucaşile Belediye Başkanı Mehmet Zihni Sayın ve Abdipaşa Belediye Başkanı Yaşar Dönmez de katıldı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenlenen “Şehircilikte Yeni Vizyon” temasıyla düzenlenen Şehircilik Şurası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla başladı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan açılış törenine Ulus Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Uzun, Kurucaşile Belediye Başkanı Mehmet Zihni Sayın ve Abdipaşa Belediye Başkanı Yaşar Dönmez de katıldı. Kurucaşile Belediye Başkanı Mehmet Zihni Sayın açılış öncesinde selfie çekerek sosyal medya üzerinden çektiği fotoğrafları paylaştı. Açılışa katılan belediye başkanları 3 ay sürecek olan Şehircilik Şurasının hem ülkemize hem de milletimize hayırlı uğurlu olmasını diledi.

ERDOĞAN MÜTEAHHİTLERE KIZDI

Şuranın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise müteahhitlere çattı. Müteahhitlerin kot sorunu üzerinden prim yaptığını ifade eden Cumhurbaşkanı “Acımasızca yolsuzluk yapıyorlar. Bu işi kökünden kazımak lazım. Şehre ihanet ediyorsun, ihanet!” dedi. İstanbul Boğazı çevresindeki yapılaşmaya tepki gösteren Erdoğan "Bunun anayasasını yapmalıyız" dedi. Erdoğan, "İstanbul Boğazı'nın hali ortada. Boğazı felç ettiler. Neden, bu yüzden. O güzelim boğazda 5-6-7 kat binalar. Niye? Kararlı bir duruş sergilenmediği için. Bununla ilgili Boğaz yasasının yeniden ele alınması lazım. Bunun için bakanlığımızın kararlı bir adım atması gerekiyor. Bunun anayasasını kurmamız lazım. Hükümetimizin çok ciddi karar alması gerekir şeklinde konuştu.

"MÜTEAHHİTLER ACIMAZCA YOLSUZLUK YAPIYOR”

Ülkemizde yıkılıp yeniden yapılması gereken 6 milyonun üzerinde bina belirlenmiştir. Afetlerin ne zaman geleceği belli olmaz. Bizim elimizi çabuk tutmamız lazım. Kentsel dönüşüm için bugüne kadar 2.5 milyar lira kaynak kullanıldı. Kentsel dönüşüm çalışmalarında ne olur yerel mimariye uygun hareket edelim. Bugün tekraren söylüyorum. Kot denilen bir olay var. Müteahhitler bununla ilgili acımasız bir şekilde yolsuzluk yapıyorlar. Kotu denizden verme anlayışını getirmemiz lazım. Meyilli bir arazi. Beyefendi en yüksek noktadan alıyor. Böyle yapınca 2-3 kat yerine 5-6 kat bina çıkıyor. Bu işi kökünden kazımamız lazım. Her taraftan bakınca güzellik olması lazım. Bodrum diyorsun adam zemin yapıyor. Bu konularda belediyelerin hassas davranması lazım. Bodrum güneşi görmeyen yerdir. Etrafını açmak suretiyle bodrumu zemine dönüştüren anlayış ihanet içerisindedir. Yetkililer buna müsaade etmemeli. Şuradan buradan kazanmak istiyoruz. Geçin o işleri. Kazanmak isterken şehre ihanet ediyorsun, ihanet. İnsanın şehirler üzerinde hakkı olduğu gibi şehirlerin de insanlar üzerinde hakları vardır. Medeni olacaksak böyle olacağız.

“İNSAN TOPRAĞA YAKIN YAŞAMALIDIR”

Yatay mimariden yana olduğunu ifade eden Recep Tayyip Erdoğan konuşmasında şunlara değindi:

"Ben yatay mimariden yanayım. İnsan toprağa yakın yaşamalıdır. Dikey mimarinin altında yatan gerçek; az topraktan çok para kazanmaktır" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, müteahhitlerin üzerinden prim yaptığı "Kot" sorununa da dikkat çekti. Erdoğan, "Beyefendi inşaatı en yüksek noktadan alıyor. Denizden bakıyorsun 2-3 kat görünüyor ama 5-6 kat bina çıkıyor. Bu işi kökünden kazımamız lazım. Bodrum diyorsun, adam zemin yapıyor. Bu konularda belediyelerimizin hassas davranmamız lazım. Bodrumu zemine dönüştüren anlayış bana göre ihanettir.

“TARİHİMİZE UYGUN BİNALAR İNŞA ETMENİN DÖNEMİ GELDİ”

Batı medeniyeti sahip olduğu devasa üretim kapasitesine rağmen insanlığın mutluluğuna aynı oranda katkı sunamıyor. Bizim medeniyetimizde şehirler, mahalleler ve sokaklar insanın yaratıcısına yönelişinin simgesidir. Artık tarihimize, kültürümüze şehirlerimizin karakteristiğine uygun binalar inşa etme dönemi gelmiştir.

“YATAY MİMARİDEN YANAYIM”

Ben dikey mimariden yana değilim, ben yatay mimariden yanayım. Bugünün Türkiye'si böyle bir çirkinliği, böyle bir nobranlığı asla hak etmiyor. Dikey mimarinin altında yatan gerçek az topraktan çok para kazanmaktır. Şehircilik konusunda tarihimizden ibret alarak hatalarımızın tekrarını önlemek zorundayız. Şehirlerimiz kentsel dönüşüm projeleriyle, gecekondu yapıların istilalarından kurtulurken, şahsiyetsiz projelere de teslim olmamalıdır. Sadece rant, kar, kazanç odaklı anlayışla böyle bir şehir inşası gerçekleştiremeyiz. İnsanlara huzur değil, gerginlik veren bir şehir sorunlu bir şehirdir. Manhattan'ı düşünün, orada bir ruhsuzluk olduğunu görürsünüz. Orada bir insan medeni olarak yaşıyorum diyemez. Odanıza çıkarsınız, beton yığınını görürsünüz. Yeşili görmek mümkün değil.

"DÜNYADA 30 ŞEHİR TERÖR TEHDİDİ ALTINDA”

Bugün dünyanın 30 şehrinin ortak özelliği hepsinin de terör tehdidi altında bulunmasıdır. Sorun çözmek, toplumun bir kesimini diğerlerinden tehcir edecek yapı adacıları oluşturma anlamına gelmemelidir. Bu birliktelik herkesin, diğerinin halini görmesine, yardım elini oluşturmasına, yarasını sarmasına imkan sağlamaktadır. Bireyselleşmeyi teşvik eden yapılaşmalar, dünya cennetini cehenneme çevirir. Şehir dediğimiz zaman üzerinde durmamız gereken pek çok husus bulunuyor. Bilinçli bir şekilde kurulan şehirler medeniyetlerin kurucu ve taşıyıcı şehirleri olmuştur.
Ülkemizde yıkılan yeniden yapılması gereken 6 milyonun üzerinden bina belirlenmiştir.
Bizim tarihimizde sömürgecilik yok.

"BETON YAPILAR YAYLALARI DA İŞGAL ETMEYE BAŞLADI”

1940'lardan itibaren çarpık yapılaşmanın yanında aynı kişiliksiz projenin apartmanlar, siteler ortaya çıkmıştır. TOKİ binaları başta olmak üzere, artık ülkemizde tarihimize, kültürümüze, hayat tarzına uygun binalar dönemi gelmiştir. Sadece beton, demir, tuğla yığınlarından oluşan o yapılar yaylalarızı, kıyılarımızı işgal etmeye başlamıştır. Rant odaklı anlayışla şehir inşası gerçekleştiremeyiz. İnsan öncelikli inşa anlayışı ile yola devam etmeliyiz. Bizim kültürümüzde zenginle fakir, patronla işçi aynı mahallede bir ses işitimi mesafede oturabilmektedir.

" FETÖ'NÜN AFRİKA'DAKİ TAHRİBATLARINI GİDERECECEĞİZ”

Toplumdan uzak tek başına yaşamak insan fıtratına aykırıdır. Şehirler bu fıtri ihtiyaçtan doğmuştur. Medeniyet kavramının insanların bir arada yaşadıkları şehirleri ifade eden geniş bir anlam dünyası vardır. Yarın devlete sızdıklarında çok geç olabilir. Önümüzdeki dönemde bir yandan FETÖ'nün Afrika'daki tahribatlarını giderecek, hem de yeni ve çok sağlam temellerle adımlarımızı hep birlikte atacağız. 'Biz bu kadarını bilmiyorduk' diyorlar. Belgeleri, her şeyi önlerine koyunca 'Gereğini yapacağız' demeye başladılar.”

Bakmadan Geçme