Bankoğlu, Vuslat Derneği'ne yapılan süresiz okul devrini sordu
Bartın'da Özbaşı Köyü'ndeki okulun Vuslat Derneği'ne 'süresiz' tahsis edilmesini Meclis gündemine taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, hangi gerekçelerle okulun tahsis edildiğini sorarken Bakanlığın konuyu bir an önce aydınlığa kavuşturması gerektiğini belirtti. Bartın'da dezavantajlı yüzlerce çocuk olduğuna dikkat çeken Bankoğlu, kamu kaynaklarının, kamuya ait binaların bu çocukların daha iyi eğitim alması için harcanması gerekirken bir derneğe verilmesinin en başta çocukların eğitim hakkının yok sayılması olduğunu ifade ederken konuyu yakından takip edeceklerini kaydetti. 'Biz CHP olarak yıllardır eğitim ve öğretimin devlet eliyle, parasız, bilimsel, eşit ve herkes için ulaşılabilir olması gerektiğini söylüyoruz. Eğitim devletin en asli görevidir. Bu görevi yerine getirmek ise Millî Eğitim Bakanlığı sorumluluğunda olup bu yetki asla bir başka kurum ya da kuruluşa devredilemez. Sırf kendi iktidarını destekliyor diye birtakım cemaat ve tarikatlarla dernek adı altında protokoller imzalamak ilgili mevzuatın izin vermediği yetki devrinin kullanılmasıdır ve bu Anayasal bir suçtur.' derken 'Bartın Vuslat Derneği'ne tahsis edilen Bartın ilindeki Özbaşı Köyü Kuran Kursu olarak faaliyet gösteren ve Bakanlığınıza ait olan okul binasının durumu nedir? Bu okul hangi protokol şartlarına göre Vuslat Derneği'ne tahsis edilmiştir?' diye sordu.
“Eğitim devletin görevi, AKP'ye yakın derneklerin değil”
Nilay Meryem ÇÖMLEK
Bartın'ın Özbaşı Köyü'ndeki okulun Bartın Vuslat Derneği'ne süresiz olarak tahsis edilmesi üzerine Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) dernek ve vakıflarla yaptığı protokoller Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine geldi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e verdiği soru önergesinde Bartın Özbaşı Köyü'ndeki okulun Vuslat Derneği'ne hangi gerekçelerle tahsis edildiğini sordu.
“Bir kamu binası neden bu derneğe ‘süresiz' tahsis ediliyor?”
Bakanlığın konuyu bir an önce aydınlığa kavuşturması gerektiğini belirtirken Bartın'da dezavantajlı yüzlerce çocuk olduğuna dikkat çeken Bankoğlu, kamu kaynaklarının, kamuya ait binaların bu çocukların daha iyi eğitim alması için harcanması gerekirken bir derneğe üstelik ortada pedagojik bir amaç yokken verilmesinin en başta çocukların eğitim hakkının yok sayılması olduğunu söyledi. Bu konuyu yakından takip edeceklerini belirten CHP'li Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, açıklamasında şunları söyledi:
“Bartın'ın Özbaşı Köyü'nde yer alan okul binasının Bartın Vuslat Derneği'ne tahsis edildiği ve Vuslat Derneği'nin burada faaliyet gösterdiği basından öğrendik. Derneğin kendi basın açıklamalarında ‘İslami amaçlarla faaliyet gösteren' bir dernek olduğu ve bu yönde çeşitli kurslar verdiği yazıyor. Ancak yine basına yansıyan haberlerde derneğin bir cemaatle organik bağı bulunduğu ve cemaatin propagandası yaptığını görüyoruz.
Öncelikle okulun hangi kriterlere göre ve ne amaçla bu derneğe verildiğini bilmiyoruz. Derneğin köy halkı için bir yararı yok; köydeki çocukların orada eğitim aldığı da yok. Daha da garip olanı, okul ‘süresiz' olarak derneğe tahsis ediliyor. Bir kamu binası hiçbir kamu yararı gözetilmeksizin bir de süresiz olarak neden bu derneğe tahsis ediliyor? Bu işlem için kimlere danışıldı, hangi pedagojik eğitim için bu derneğin yararlı olduğu gözetildi, bilmiyoruz. Şehir dışından gelen çocukların burada yatılı olarak kaldıklarını, derneğin hangi yaş gruplarına yönelik ve ne tür faaliyette bulunduğunu da bilmiyoruz. Ailelerin ekonomik kriz yüzünden zorluk yaşadığı, çocukların eğitimi için maddi kaynağa ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde, kamu binası ne olduğunu bilmediğimiz bir derneğe yine ne olduğunu bilmediğimiz bir amaçla tahsis ediliyor. Bu doğru değil. Bakanlığın bu konuyu bir an önce aydınlığa kavuşturması gerekiyor.
“Bu okul hangi araştırmalar neticesinde bu derneğe verildi?”
TBMM'deki 2024 bütçe görüşmelerinde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ‘Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2023 yılı itibarıyla geçerli 2 bin 709 tane protokolümüz var. Bunların içerisinde sizin ‘tarikat, cemaat' dediğiniz, bizim ‘STK' dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır.' demişti. Görüyoruz ki bu anlayış, kendine yakın bir cemaate halkın parasıyla çok ciddi imtiyazlar tanımaya devam ediyor. Bu dernek bir sivil toplum kuruluşu olarak faaliyet gösteriyorsa denetimlerini kimler yapıyor? Bu okul hangi denetimler ve araştırmalar neticesinde bu derneğe verildi? Okulun tahsisi sonrası incelendi mi? Amaca uygun faaliyet gösteriyor mu? Tüm bunların kamuoyuna açıklanması gerekiyor.
“Belediyeler elden gidince sıra kamu kaynaklarına mı geldi?”
Söz konusu derneğin geçmişte bir cemaatle sponsorluk ve reklam anlaşmaları yaptığı biliniyor. Dernek kendi sosyal medya hesaplarında da sürekli cemaat sohbetlerine çağrıda bulunuyor. Yerel seçimler öncesinde bu tarz cemaatlere AKP'li belediyeler tarafından milyonlarca lira para aktarıldığını biliyoruz. Belediyeler elden gidince kamu kaynaklarına mı sıra geldi? Çocukların ve ülkenin değil; kendi iktidarını düşünen
Halkın kutsallarını kullanarak zenginleşen, dini duyguları istismar eden ve çocuklara propaganda yaparak kendi tabanını genişletmeye çalışan bir yapıyı devletin teşvik etmesi bizim açımızdan kabul edilemezdir.
“Eğitim devletin görevi, AKP'ye yakın derneklerin değil”
Biz CHP olarak yıllardır eğitim ve öğretimin devlet eliyle, parasız, bilimsel, eşit ve herkes için ulaşılabilir olması gerektiğini söylüyoruz. Eğitim devletin en asli görevidir. Bu görevi yerine getirmek ise Millî Eğitim Bakanlığı sorumluluğunda olup bu yetki asla bir başka kurum ya da kuruluşa devredilemez. Sırf kendi iktidarını destekliyor diye birtakım cemaat ve tarikatlarla dernek adı altında protokoller imzalamak ilgili mevzuatın izin vermediği yetki devrinin kullanılmasıdır ve bu Anayasal bir suçtur. Özellikle Bartın'da sosyoekonomik olarak dezavantajlı olan yüzlerce çocuk var. Kamu kaynaklarının, kamuya ait binaların bu çocukların daha iyi eğitim alması için harcanması gerekirken bir derneğe üstelik ortada pedagojik bir amaç yokken verilmesi en başta çocukların eğitim hakkının yok sayılmasıdır. Biz bu konuyu yakından takip edeceğiz.”
“Hangi şartlarla Vuslat Derneği'ne tahsis edilmiştir?”
CHP'li Bankoğlu, Milli Eğitim Bakanlığı, Bartın Valiliği ve Bartın İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden şu sorulara yanıt istedi:
“Bartın Vuslat Derneği'ne tahsis edilen Bartın ilindeki Özbaşı Köyü Kuran Kursu olarak faaliyet gösteren ve Bakanlığınıza ait olan okul binasının durumu nedir?
Bu okul hangi protokol şartlarına göre Vuslat Derneği'ne tahsis edilmiştir?
Bartın ilinde Özbaşı Köyü örneğindeki gibi dernek, vakıf veya STK'lara tahsis ettiğiniz kaç adet taşınmaz vardır? Bu taşınmazlar günümüz itibariyle hangi amaçlarla faaliyet göstermektedir?
Bahse konu Vuslat Derneği, hangi amaçlarla ve ne zamandan beri Bartın'da faaliyet göstermektedir?
Şayet böyle faaliyetler mevcutsa bunlar nelerdir? Hangi yaş gruplarına yöneliktir? Bartın'da ‘yatılı' olarak gerçekleştirilen faaliyet ve programlar nelerdir?
Dernek tarafından faaliyetlerinin yürütüldüğü belirtilen Bartın'da Kozcağız beldesine bağlı Özbaşı Köyü'ndeki gayrimenkul / bina, hangi yollarla ve nasıl bir prosedür sonucu elde edilmiştir? Söz konusu binanın devirler öncesi ilk mülkiyeti, hangi gerçek ya da tüzel kişiye aittir?
Bartın'da faaliyet gösteren ve 15.01.2008 tarihinde kurulan Vuslat Derneği'nin çalışmalarına ilişkin olarak 12.07.2019 tarihli dilekçemizle T.C. Bartın Valiliği İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü'ne yönelttiğimiz sorulara verilen cevaplar arasında şu yanıt da yer almaktadır: ‘Dernek Başkanı, Derneğin Özbaşı Köyü'nde bulunan binayı Müftülük ile yapılan protokol neticesinde süreli olarak eğitim faaliyeti için kullandıklarını, ayrıca kullanılan binanın tahsisini de köy muhtarının Milli Eğitim Müdürlüğü'nden talebi neticesinde köy muhtarlığı tüzel kişiliğinin, Dernek Başkanlığı ile yaptığı protokol neticesinde eskiden köy okulu olarak kullanılan binayı Derneğe süresiz ve ücretsiz bir şekilde tahsis ettiklerini beyan etmiştir.
Konuyla ilgili olarak İl Milli Eğitim Müdürlüğünüz ile Özbaşı Köyü Muhtarlığı tüzel kişiliği arasında binanın tahsisine dair nasıl bir anlaşma mevcuttur?
Söz konusu tahsisin ‘ücretsiz' ve özellikle ‘süresiz/herhangi bir süre sınırlaması olmadan' gerçeklemesi hususunda, hangi kriterlere göre karar alınmış ve/veya muhtarlığa böyle bir yetki verilmiştir? Valilik cevabında belirtilen ‘muhtarlıktan gelen talep ve ardından binanın tahsisi'ne yönelik silsile, Müdürlüğünüz-Muhtarlık-Dernek arasında tam olarak hangi şekilde gerçekleşmiştir?”