Bankoğlu: 'Kral da, kraldan çok kralcı olanlar da çıplak'
Basın Bayramı ve Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla bir açıklamada bulunan CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, 'Bu ülkenin sesi kesilmek istenen emekçisi, emeklisi, öğretmeni, doktoru, öğrencisi, kadını kısacası açlıkla, adaletsizlikle, baskıyla yaşatılan milyonların yaşadığı bu zulme deli saçması diyenler istiyor ki hiçbir gazete, televizyon, sosyal medya bu gerçekleri gösteremesin. Bu hukuksuzluklarının bedelini 3. Dünya ülkelerinin bulunduğu lige düşerek ödediğimizi saklamak için her yolu denediler ve deniyorlar. Ama herkes biliyor ki kral da, kraldan çok kralcı olanlar da çıplak.' dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, 24 Temmuz Basın Bayramı ve Basın Özgürlüğü Günü hakkında yazılı bir açıklamada bulundu.
Bankoğlu, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Ülkemizde Basın Bayramı ve Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanması beklenen 24 Temmuz, tarihimize hükümet ortağı MHP'nin 2024 yılındaki akıl almaz tehditleri ile hatırlanacak şekilde kazındı. Çok deneyimli parti başkanı kişi gazeteci, siyasetçi ve hukukçulardan oluşan 154 kişilik bir listeleri olduğunu açıkça söylemekten imtina etmezken hatta hakkın ve hukukun kendi istedikleri gibi işletileceğinden gayet emin. Öyle eminler ki ‘Günü geldiğinde bu dosya eyleme geçecektir' diyerek tehditler savurabiliyorlar.
1908 yılında 2. Meşrutiyet ile başlayan basın özgürlüğü mücadelesi bugün de kalemini satmayan, güce boyun eğmeyen ve bu uğurda çaba harcayanlarla devam ediyor. Osmanlı dönemindeki sansür memurlarının kontrolünden geçerek baskısına izin verilen gazete ve dergilerin yerini bugün AKP'nin ve ortaklarının tehditleri ve işaretleri ile emir alarak gazetecilere hapis, yayın organlarına para ve karartma cezası veren kurumlar türemiştir.
“Bu karanlık zihniyet özgürlük masalları anlatıyor”
Bugün dünyada insan hakları ve özgürlükten eğitime, kadın cinayetlerinden enflasyona kadar her türlü sıralamada Afrika ülkelerinin dahi arkasına düşmüş bir Türkiye yaratmayı ancak AKP yapabilirdi. 22 yılda adaletten eğitime olmak üzere ülkeyi yüz yıl geriye götüren Anayasa'yı tanımayan bu karanlık zihniyet özgürlük masalları anlatıyor.
Düşünsenize insanların tek iletişim yolu olan konuşmayı, bunun hayatın normali olduğunu kabullenemeyen, ötekileştirmeyi, düşmanlaştırmayı yaşam biçimi edinmiş, o bizdendir bu değildir diyerek halkını bölen bir zihniyetle ülkenin sorunlarını ortak akılla çözmek nasıl mümkün olabilir? Nazi Almanya'sı ve benzeri dönemleri hatırlatan 154 kişilik liste söylemini olağan karşılayan, bu tehdidin suç olduğunu aklından bile geçirmeyen zihniyetin bir diğer vecizesi de yaşadığımız ağır ekonomik buhrana ‘deli saçması' demek olmuş.
Bu ülkenin sesi kesilmek istenen emekçisi, emeklisi, öğretmeni, doktoru, öğrencisi, kadını kısacası açlıkla, adaletsizlikle, baskıyla yaşatılan milyonların yaşadığı bu zulme deli saçması diyenler istiyor ki hiçbir gazete, televizyon, sosyal medya bu gerçekleri gösteremesin. Bu hukuksuzluklarının bedelini 3. Dünya ülkelerinin bulunduğu lige düşerek ödediğimizi saklamak için her yolu denediler ve deniyorlar. Ama herkes biliyor ki; kral da, kraldan çok kralcı olanlar da çıplak.” (Haber Merkezi)