Bankoğlu, Bartın'ın sorunlarını Meclise taşıdı

Cumhuriyet Halk Partisi Bartın Milletvekili, Parti Meclisi ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Aysu Bankoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda, pandemi döneminde Bartın'ın sorunları hakkında Gündem Dışı Konuşma gerçekleştirdi; pek çok konuya değindi. Konuşmasına, “Bartınlı hemşehrilerimin ciddi sorunlarından bahsedeceğim” diyerek başlayan Aysu Bankoğlu, ilk olarak COVID-19 salgınının Bartın ve Bartın'daki sağlık çalışanları üzerindeki etkilerine değinerek şunları söyledi:

"Hâlen devam eden COVID-19 küresel salgını döneminde, sağlık çalışanlarımızın her birine ne kadar teşekkür etsek, onlara ne kadar minnettar olsak az. Olağanüstü bir çaba ortaya koyuyorlar ama ne yazık ki moral olarak bitmiş ve tükenmiş durumdalar. Hastalanıyorlar, hayatlarını kaybediyorlar. Pek çok ülkede olduğu gibi, COVID-19'un ülkemizde de meslek hastalığı sayılması gerekiyor. Neden daha fazla sağlık çalışanı ataması yapılmaz? Bu olağanüstü dönemde atama yapılmayacaksa ne zaman yapılacak? Sağlık Bakanlığı, bu önemli sorularımızı görmezden gelmemeli. Sağlık çalışanlarının esaslı sorunları çözüleceğine, Bartın'dan Tabip Odası temsilcisi açıklama yaptığında, Bakanlık soruşturma açıyor. Bu durum kabul edilemez.

“Bartın'da vakalar 4 kat atmış durumda”

Bartın'da vakalar 4 kat atmış durumda, bulaş hızla yayılıyor. Öte yandan, İl Pandemi Kurulu'nda ise Sağlık Müdürü dışında hekim yok. Gereken tedbirler, bir an önce alınmalı. Bartın'da mevcut hastanenin durumu pandemi öncesinde de zaten yetersizdi. İl dışına sevk oranları yüzde 100 artmıştı. Ayrıca, gelen doktorlarımız sürekli tayin istiyor. Belirtmem gerekir ki, "yeni uzman doktor geldi" diye açıklama yapmakla işler düzelmiyor maalesef. Geçtiğimiz gün, Devlet Hastanesi Başhekimi'nin, yapılan müfettiş incelemesinden kısa bir süre sonra istifa ettiğini de biliyoruz. Daha önce dile getirmem üzerine, sürekli "geliyor, gelecek" denilen hastane tamamlandığında da sorunlar hemen çözülemeyecek. İktidar'ın hayatı, inşaat ağırlıklı olabilir ancak sağlık alanı, inşaata indirgenemez. Vatandaşın sağlığı görmezden gelinmemeli."

“Esnaf faizsiz kredi talep ediyor”

Aysu Bankoğlu, bir diğer önemli mesele olarak Bartın'da, esnaf ve KOBİ'lerin yaşadığı sıkıntıları özellikle vurguladı. Bir dokunup bin ah işittiklerini ifade eden Bankoğlu, "Bartın'da, esnafımız ve KOBİ'lerimiz diyor ki; bu İktidar'ın bir hastalığı var: "Karşılıksız destek olamama". "Faizli kredi" verip ödeme gününü son dakikada ertelemek kimseyi kurtarmaz. Bartınlı esnaf, havalı isimlerle kredi paketleri değil; nakit desteği veya "faizsiz" kredi talep ediyor. "Sicil affı" istiyor. Kira gelirinden,"stopajın" kaldırılmasını bekliyor. Bartınlı kahveciler,"kira desteği" sağlansaydı diyor. Bartınlı berberler, "yapılandırma geldi ama SGK prim borçlarını, kısıtlı gelirimizle nasıl ödeyeceğiz" diye düşünüyor. Bartınlı kantinciler, bari "on iki ay" süreyle bizden kira almayın diyor. "Kazanç yokken ne ile ödeyelim" diye soruyorlar. Bartın'da pek çok dükkânın, "devren satılık" olması, kesinlikle tesadüf değildir. Pandemi öncesindeki verilere göre, Bartın, iş yeri sayısı en hızlı azalan iller arasında, oransal olarak dördüncü sıradaydı. Bartınlı şoförler, Motorlu Taşıtlar Vergisi ("MTV") ile araç muayene ücretlerinde indirim istiyor. Hazine ve Maliye önceki Bakanı'nın tuzu "kuru"ydu; o yüzden "kur"a bakmıyordu ama şoförler, bakmak zorunda. Müteahhitlere, geçiş garantili yollara, köprülere çuvalla ödeme yapmaya kaynak var. Kanal İstanbul'a gömülmeye hevesli olunan 60 Milyar Dolar için de kaynak var. Ancak asıl sıkıntıları çeken yurttaşlara, esnafa kaynak yok! Nerede, o Türkiye'yi uçuracak yeni sistem? Sistem falan kalmadı; siz en iyisi Bartınlı hemşehrilerimin taleplerine kulak verin” şeklinde konuştu.

“Emekçi kadınları, pandemi bahanesiyle mağdur etmeyin”

Bankoğlu, Bartın'la ilgili diğer pek çok soruna da konuşmasında yer vermeyi ihmal etmeyerek şunları dile getirdi:

"Bartın'ımızın meşhur "Galla Pazarı"nda zor şartlarda çalışan emekçi kadınları, pandemi bahanesiyle mağdur etmeyin. Ayrıca, Bartın Organize Sanayi Bölgesi'nin ihtiyacı olan, fabrikalardaki yangınlara, ana itfaiye gelinceye kadar müdahale edecek bir itfaiye üssünü acilen hayata geçirin! Köy yollarımızda birçok yol maalesef delik deşik. Kozcağız - Kıranpazarı arasındaki yolda, at arabası bile zor gidiyor. Süratle iyileştirilmesi gerek. Bir diğer sorun da su sorunu. Dırazlar köyünden Sülek köyüne kadar olan hat boyunca, yurttaşlar susuzluktan dolayı "yeter artık" diyor. Pek çok köyümüzde, yaşanan su sorununa artık “kalıcı” bir çözüm getirin.”

“TTK'nın maden sahalarını kamuya geri verin!”

Aysu Bankoğlu, konuşmasını tamamlarken TTK'ya devredilmesi gereken maden sahaları konusuna da değindi. İktidar'a, "bari giderayak iyi hizmetlerde bulunun" mesajını verdi ve sözlerini şöyle noktaladı:

"Bugünlerde, kömür çıkaracağım diye Amasra'mıza gelip termik santral kurma çabası içinde olan şirket yine ortaya çıktı. Yok "şu kadar işçi alınacak, şu kadar kömür çıkarılacak" falan aslında hikâye. Bu şirket, yıllarca kömür çıkarmak yerine yüzlerce madenciyi işten çıkardı, termik santral kurmak için uğraştı. Bartın'daki işsizliği çözmek istiyorsanız bu şirkete tahsis ettiğiniz, TTK'nın maden sahalarını kamuya geri verin! Böylece, termik santral zehrinden de kurtulmuş oluruz. Hem Amasra Müessesi'nde üretim artar; hem de istihdam yaratmış oluruz. "Yerli ve milli" enerji politikası, "istihdam seferberliği" diyorsunuz; buna uygun davranın. "Aynı tas, aynı hamam" giderse Bartın, göç vermeye devam eder. Eğer yurttaşlar için giderayak bir şeyler yapmak, iyi anılmak isterseniz Bartın'da yapılmayı bekleyen çok iş, yapabileceğiniz çok hizmet var. Gerçekten çözüm istiyorsanız söylediğim sözlere kulak verin!"