Altay'dan Cumhur İttifakına 'Dumur' ve 'Kambur' benzetmesi

CHP TBMM Grup Başkan Vekili Engin Altay, partisinin Bartın'da Kemerköprü Mahallesi'ndeki seçim irtibat bürosunun açılışını gerçekleştirdi. CHP Bartın Belediye Başkan Adayı Mehmet Arslan'ın seçim irtibat bürosu açılışı büyük bir heyecan ve katılımla gerçekleştirildi. Kemerköprü Meydanı'nda bulunan seçim irtibat bürosunun açılışına CHP TBMM Grup Başkan Vekili Engin Altay, CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, İl Başkanı Selim Karakaş, İlçe Başkanı Nazif Çomak, ilçe ve belde belediye başkan adayları, çok sayıda partili ve vatandaşlar katıldı.

Karakaş: “Bartın'ı birlikte yönetelim”

Açılışta konuşan CHP İl Başkanı Selim Karakaş, 31 Mart yerel seçimlerinin genel seçim havasında olduğunu ifade ederken halkın desteğini istedi. Ülkemizin krizle boğuştuğuna dikkat çeken Karakaş, “31 Mart 2019 yerel seçimlerine 34 günden az bir zaman kaldı. Ülkemiz yerel seçimleri aslında tam bir genel seçim havası içinde gitmektedir. Bir tarafta ülkemizi 17 yıldır yöneten AK Parti İktidarı ve onun koltuk değneği MHP, diğer tarafta ise ezilen yoksullaşan halkımızın demokrasiden , insan kaynaklarından, sosyal hukuk devletinden yana olan biz CHP'liler var. Öncelikle bu durum tespitinin yapılması gerekiyor. Ne iktidar partisi AK Parti'nin ne koltuk değneği MHP'nin birbirinden farkının olmadığını son dönemde birlikte yaptıkları icraatlardan net bir şekilde gördük. Biz ‘okullarda andımız yeniden okunsun' dedik, AK Parti ve MHP ortaklığı ‘hayır' dedi. Biz ‘TC ibaresi yeniden konulsun' dedik, AK Parti ve MHP ‘hayır' dedi. Biz ‘emeklilikte yaşa takılanların problemi çözülsün' dedik onlar ‘hayır' dedi. Biz ‘termik santral istemiyoruz' dedik , AK Parti ve MHP ‘hayır' dedi. Böylelikle bütün teklifler Meclis'te reddedildi. Şimdi bu siyasal anlayışın genelde ülkemizin, yerelde de Bartın'ı, ilçelerimizi ve beldelerimizi yönetmelerine son vermemiz gerekiyor. Bunu yapabilmek için halkımızın desteğine ihtiyacımız var. Eğer yerelde AK Parti ve MHP iktidarına dur demek istiyorsak 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde sandık önümüzde oy verin. Bu yönetim anlayışını birlikte sandığa gömelim. Oy verin Bartın'ı sizlerle birlikte yönetelim. 1970'li yıllardan beri yaşanan bütün krizlere birlikte şahit oldu. Yağ kuyruğu, tüp kuyruğu, mazot, benzin kuyruğu, demir, çimento kuyruğu bunların hepsini gördük ve yaşadık. Ama 17 yıldır ülkemizi yöneten AK Parti ve koltuk değneği MHP döneminde büyükşehirlerde insanlarımız domates, biber, patlıcan kuyruğuna girdi. Bunu da gördük. Bu güzel ülkemiz krizle boğuşuyor. Bu krizden ancak yeniden üreterek çok çalışarak, hukukun üstünlüğüne inanarak, bilgi çağını yakalayarak,sosyal devleti yeniden inşa ederek işsizliği yok ederek sonuç olarak hakça paylaşarak çıkabiliriz. Bunu hep birlikte gerçekleştireceğiz. Biz bu güzel ülkemizi satanlarla değil ülkemize ve yöremize değer katanlarla yürümek istiyoruz. Yolumuz açık ve aydınlık olsun.” diye konuştu.

Bankoğlu: “31 Mart'ta Bartın gülümseyecek”

Aysu Bankoğlu, CHP Belediye Başkan Adayı Mehmet Arslan'la birlikte güzel bir Bartın hayali olduğunu söyleyerek “Kendi için kenti için çalışacak olan Belediye Başkan Adayımız Mehmet Arslan'la birlikte güzel bir Bartın hayalimiz var. Halkımızın neler beklediğini biliyorum. Gençlerin, çocukların, kadınların, yaşlıların huzur içinde yaşayacağı, gülümseyeceği bir Bartın için geliyoruz. Mart'ın sonu bahar, Bartın'a da bahar gelecek, Bartın gülümseyecek.” dedi.

Arslan: “Bartın'ı hak ettiği yere hep birlikte taşıyalım”

CHP Bartın Belediye Başkan Adayı Mehmet Arslan da Meclis Üyeleriyle birlikte refah içerisinde yaşanabilir bir Bartın için çalışacaklarını belirterek “Ülke yangın yeri. Bütün işyerleri kapanıyor, işsizlerimizin sayısı her geçen gün giderek artıyor. Bartın'da şiketlerimizi iflas ediyor. Konkordato ilan eden işyerilerimiz var. Hiçbir vatandaşımız mutlu değil, endişeliyiz. 17 yıldır endişelerimizi paylaşıyoruz ama duymuyorlar, umursamıyorlar. Bir de AK Parti'nin yaptıklarını destekleyen, koltuk değnekçiliği yapan MHP var. Bugünkü kötü tablonun mimarları bunlardır. Bugün herkes evine ekmek götürmenin derdindeyken vizyon projeler açılıyorlar. Evlerde artık tencere kaynamıyor. Bartın'da bu evler var, biz bunları görmek zorundayız. Bu arkadaşlarımızın geçim sıkıntısı yok seçim, seçilme sıkıntısı var. 17 yıldır ülkemizi yöneten AK Parti hangi derdimize derman oldu. Hala marka şehir olamadık hala Batman'la karıştırılıyoruz. Bartın Irmağı kaderine terkedilmiştir. Bartın'ın kurulma nedeni Bartın Irmağı'dır. Üzerinde ulaşım yapılan Türkiye'deki tek ırmak ama hala çözüm üretilemiyor.Srüekli göç veriyoruz. Eğer aklımıza başımıza almazsak Bartın'ı kalkındırıp yaşanabilir kent yapamazsak çocuklarımız için gelecekte bir Bartın olmayacak. Bizim de vizyon projelerimiz var ama biz ‘önce insan' diyoruz. İnsanların gülebildiği, geleceğe umutla bakabildiği bir Bartın istiyoruz. Bize inanın bize güvenin ve bizden desteklerinizi eksik etmeyin. Martın sonu bahar, Bartın'ı hak ettiği yere hep birlikte taşıyalım. Meclis adayı arkadaşlarımızla birlikte Bartın'ı refah içerisinde yaşanabilir bir kent yapmak için geliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Altay: “31 Mart vesile olacak”

CHP TBMM Grup Başkan Vekili Engin Altay ise AK Parti iktidarını ile birlikte Milliyetçi Hareket Partisi'ni eleştiri yağmurunu tutarak şunları söyledi:

“AK Parti hükümetinin tahribatlarını düzeltmek için 31 Mart bir vesile olacak. Mehmet Arslan önceden tanıdığım çalışkanlığına, dürüstlüğüne, içindeki Bartın ve insan sevgisini bilen birisi olarak ona kefil olmaya, bu güzel çorbada bir nebze bizim de tuzumuz olur diye sizlerle birlikte olmaya geldik. Biz buraya hem Bartın için hem Mehmet Arslan kardeşimiz için geldik. Elbette bütün partiler seçimleri kazanmak ister ve adaylarını belirlerken de seçmen ilgisine, teveccühüne mazhar olabilecek adayları seçmenlerin, toplumun önüne koymak ister. Bizim bütün yaptığımız araştırmalar Bartın için en isabetli, en doğru, namuslu, ahlaklı, faziletli adayın Mehmet Arslan olduğu konusunda hem Bartın'da hem de Genel Merkezde tam bir mutabakat oluştu. Mehmet Arslan'ı tebrik ediyorum.

“Bartın son seçimlerde rüştünü ispatladı”

Bartın'ın trafik sorunu başta olmak üzere birikmiş sorunlarını hak ettiği hizmetlerin alınması noktasında geri kalındığını, Bartın halkının daha yüksek standartlara kavuşmasını Bartınlıların hak ettiğini biz biliyoruz. Bartın merkez ilçe son genel seçimlerde siyasi rengini göstermiştir. Bartın merkezde partimiz birinci parti olarak son seçimlerde rüştünü ispatladı. Bartın'ın bu yerel seçimlerde siyasi rengini değiştirmeyeceğine yürekten inanıyorum. Bartın'ın siyasi tavrının 31 Mart seçimlerine Millet İttifakıyla birlikte daha güçlü bir şekilde yansıyacağına biz yürekten inanıyoruz. Belediye başkanlarının seçildikten sonra elbette partilerini reddetmeleri mümkün değil. Ama Bartın'da yaşayan AK Partili, MHP'li, Saadet Partili, İyi Partili kardeşlerimiz bilmeli ki Mehmet Arslan seçildikten sonra bütün Bartın'ın sevgili başkanı olacak, Bartın'ın dertlerine derman olmak için Cumhuriyet Halk Partisi rozeti değil de Bartın rozetiyle, sevgisiyle ve aşkıyla hizmet verecektir. Buna da yürekten inanıyorum. Siyasi düşüncelerimiz, farklı olabilir ama hepimiz aynı bayrağın altında aynı gemideyiz. Asıl olan farklılıklarımız değil, milletin ta kendisidir. Bunun için de biz İyi Parti'yle Millet İttifakını kurduk. Gerçi bize Sayın Bahçeli'yle Sayın Erdoğan birisi illet, birisi zillet diyor. Laf bize değil, laf bütün Bartın'adır. Millete illet ve zillet diyen bir zihniyetin milletle arasında sorun vardır. Bu sorunun çözmenin yolu da 31 Mart'ta millete hakaret edilmemesi gerektiğini sandıkta göstermektir. Ama madem bu ittifaklara bir isim takılıyor biz hakaret etmeyelim ama bunların adına Cumhur dedikleri bu ittifak için de Bartın'dan 2 benzetme yapalım.

“Millet sırtındaki kamburdan kurtulacak”

Sayın Bahçeli 50 yıllık davasını bir kenara koymuş Tayyip Erdoğan'ın bekçiliğine soyunmuş. Bunun takdiri ülkücü camianındır. Ama davanı paketleyip sandığa koyuyorsan sen dumura uğramışsındır. Senin içinde bulunduğun ittifakının adı da olsa olsa dumur ittifakıdır, körelme ittifakıdır. Aynı şekilde Erdoğan için söylenecek çok şey var ama bir şeyi çok garipsedim. Bizim ahlakımıza insan evladına ‘türedi' denmez. Yaratıklara, ‘türedi' denir. İnsan evladına ‘türedi' demek insanlıktan nasibini almamış olmaktır. Türkiye'de saray sosyetesi türedi, onu da türeten Erdoğan'dır. Erdoğan artık bu milletin sırtında bir kamburdur, Erdoğan'ın içinde olduğu ittifakın adı da olsa olsa kambur ittifakı olur. Ama ben biliyorum hem Bartın'da hem de Türkiye'de 31 Mart günü millet şöyle bir doğrulup sırtındaki kamburdan kurtulacak.

“Bunu yapacağınıza inanıyorum”

Mustafa Kemal Atatürk bu ülkeyi kurtarıp, cumhuriyeti kurarken kimsenin ırkına, dinine bakmadı. Bir kültür çerçevesinden baktı. Ama şimdi bu ülkenin Başbakanı kadının etek boyuyla, başıyla uğraşıyorsa bu adama ben ne diyeyim. Bu adama bir şey denmez. Bu adama 31 Mart'ta okkalı bir tokat atılır. Ben bunu yapacağınıza inanıyorum. Bir de millilik diye tuttutmuş gidiyorlar. Ama bütün ihaleleri dolarla yapıyorlar. Adını bilmediğimiz ithal meyveleri yiyorlar ama millete yerlilikten bahsediyorlar. Buna müsaade etmeyeceğiz.

“Mücadele edeceğiz”

Hep birlikte parti ayrımı yapmaksızın Türkiye'nin geleceği için mücadele edeceğiz. Mücadelemiz ülkemizin geleceği için, ülkemizin dünyada itibarlı olması içindir. Bu anlayış Mustafa Kemal Atatürk'ten bu yana böyledir. Bizim bu vatanı sevgimiz bu şekildedir. Siyasete girdiğinde İstanbul'a gittiklerinde yırtık ayakkabıdan hesaplanamayan servete kavuşmuşsa Allah'ım onu bildiği gibi yapsın. Siyasette ırkın, mezhebin, yaşam tarzının yeri olmaz. Siyaset milletin huzuru, refahı, mutluluğu için olur. Gerisi 31 Mart'ta Mehmet Arslan'ı belediye başkanı yapmak ve yeni belediyecilik anlayışını geri getirmektir. Ben Mehmet Arslan adına söz veriyorum. Belediyecilik 30 yıl önce sadece hizmet belediyecilikti. Artık sosyal belediyecilik eklendi. Artık oda kesmiyor.

“Kalkınmacı belediyeciliği de başlatacak”

Mehmet Arslan kardeşim inşallah Bartın'da hizmet belediyeciliği ve sosyal belediyeciliği en alasıyla yapar. Yeni jenerasyonu da yapacak. Kalkınmacı belediyeciliği de başlatacak. Bartın'ın öz kaynaklarını hem zenginleştirecek hem de işsizliğe ağır bir darbe vuracak. Ben bunun sözünü veriyorum. Bununla ilgili projelerimiz hazır. Üreten Türkiye güçlü, huzurlu Türkiye demektir. Üreten Bartın'da güçlü, huzurlu Bartın olacaktır. Ben bunun sözünü veriyorum.”

Konuşmaların ardından da Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi Adayları tanıtıldı.