Açlık grevine devam ediyorlar

'Vicdanlar ayağa kalksın'

Nurdan Eroğlu

Sokak hayvanlarına şiddete dikkat çekmek için 8 gün önce Bartın şehir çöplüğünde açlık grevine başlayan ve kendi mezarlarını kazan Sevim Arkan, Ayşe Köse ve lise öğrencisi Uğurcan Saban 5199 sayılı yasadaki sahipli/sahipsiz hayvan ayrımı kaldırılana kadar açlık grevine devam edeceklerini söyledi. Hayvanseverler olarak hayvanlara karşı yapılan şiddeti artık kaldıramadıklarını ifade eden Ayşe Köse kendilerini ise şuana kadar sadece AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç'un aradığını ifade etti.

Bartın'da çöp döküm alanı olarak kullanılan İnkumu tepesinde sahipsiz sokak hayvanlarına yönelik şiddete dikkat çekmek için eylem yapmaya başlayan ve bölgede kendi mezarlarını kazan 2'si kadın 3 kişi açlık grevini de sürdürüyor. Bartın'da ki 8 belediyenin çöplerini döktüğü İnkum Tepesi'ndeki alanda yaşayan yüzlerce sahipsiz köpek için barınaklar oluşturan ve köpeklerin tedavileriyle ilgilenip bakımlarını yapan hayvanseverler başlattıkları açlık grevine devam ediyorlar. Açlık grevini sürdüren hayvanseverlerden Ayşe Köse hayvanlara karşı her gün değişik şiddet türleri, vahşet, tecavüz vakalarıyla karşılaştıklarını ifade ederek “Biz hayvanseverler olarak artık bunları içimiz kaldırmıyor. Tahammül edemiyoruz. Dayanamıyoruz. Onların sesi olmak için böyle bir eylem yapmaya karar verdik. Onlar için kendi canımızı ortaya koyduk. Umuyoruz yetkililerimiz bu çabamızı tekdir eder, bir şekilde sesimi duyar. El birliğiyle bu sıkıntıların üstesinden hep birlikte geliriz. Bu konuda gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz. 5199 sayılı yasadaki sahipli/sahipsiz hayvan ayrımının kaldırılmasını istiyoruz. Sahipsiz hayvana yapılan tecavüz, şiddet ve vahşetin Kabahatler Kanundan çıkartılıp Türk Ceza Kanununa alınmasını istiyoruz. Hapis cezası istiyoruz. Hukukçular ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelinip görüşülüp biran önce bu tasarının hayata geçirilmesini bekliyoruz” Dedi.

“YARI AÇ YARI TOK YAŞIYORLAR”

Bulundukları bölgedeki hayvanların yarı aç yarı tok yaşadıklarını belirten Köse “Buradaki hayvanların hepsine bakabilmemiz için Karun kadar zengin olmamız gerekiyor. Bakamıyoruz doğal olarak. Zaten burada yarı aç yarı tok yaşıyorlar. Bu eylemin amacı da onların yaşam standartlarını düzeltmek. Benim eşim bütün varını yoğunu artık kendi ev bütçemizden geçtik onlara harcıyor. Buraya Bilecek Gölpazarı'ndan geldim. Bilecik Gölpazarı'nda 7 bin nüfuslu bir kasabada 2 kişi kediler de dahil olmak üzere bütün sokak hayvanlarına bakıyoruz. 300'e yakın sokak hayvanına ben bakıyorum” şeklinde konuştu.

BİR TEK TUNÇ ARADI

Şuana kadar yetkililerden bir tek AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç'un kendilerini aradığını dile getiren Ayşe Köse, “Kendisine teşekkür ediyorum. Duyarsız kalmadı ama ondan daha öteye gidemedik. Yılmaz Bey sağ olsun önce bize yaşam hakkımıza olan saygısını belirtti. “Lütfen kendinize zarar vermeyin. Bu grevi biran önce sonlandırın. Sizi Ankara'ya götürelim. Ağırlayalım. Orada istediğiniz yasalarla ilgili hangi bakanlık ilgileniyorsa hep birlikte oturalım buna bir çözüm yolu bulalım. Bunun çözüm yolu sizin ölmeniz değil” dedi. Biz de kendisine yasa tasarısı geçmediği müddetçe eylemimizden vazgeçmeyeceğimizi söyledik. “Yasa tasarısı geçecek grevi ondan sonra sonlandıracağız” dedik. Bu cevabımızın ardından kendisinin içi rahat etmemiş olacak ki sağ olsun Orman İl Müdürlüğü ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden görevlileri buraya gönderdi. O kurumlarla birlikte araçta gönderdiler. Onlar da grevi bırakmamız yönünde bir teklifte bulundu. Biz o teklife de “hayır” dedik” ifadelerinde bulundu.

“BAŞBAKANIMIZ KEŞKE BURAYI GÖRSEYDİ”

3 Mart Cuma günü Bartın'a gelecek olan Başbakan Binali Yıldırım'ın da bölgeye gelip hayvanların yaşadıkları ortamı görmelerini istediğini belirten Köse, “Başbakanımızı buraya bekleriz. Keşke gelse de görse. Bunların yaşam alanı burası mı? Bu çöplükte ne kadar yaşayabilir? Çöplük yaşam olanı olabilir mi? Adı üstünde çöp. Çöplükte yaşam olmaz. Her şeyin bittiği, atıldığı yer. Başbakanımızın desteklerini bekliyoruz. Cumhurbaşkanımıza da sesleniyoruz. Bizim durumumuz onun kulağına gitseydi bizi bu durumda asla bırakmazdı. Derhal müdahale ederdi. “Buna bir çözüm bulun. Görüşün” derdi. Milletvekillerimizin hepsi bir araya gelsin. Şuanda Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) yönetiliyoruz. KHK'yla yönetildiğimiz için aslında yasa çıkarılması daha kolay. Bu yasa daha çabuk çıkar. Bütün partilerden birer temsilci bize göndersinler. Derdimizi dinlesinler. Bizi bir anlasınlar. Bunun belli bir partisi yok. Hayvanların dini, dili, siyaset, ırkı olamaz. Onların tek amacı yiyeyim, içeyim ve dünyadaki görevimi tamamlayıp çekip gideyimdir. Bu hükümete karşı yapılmış bir protesto değildir. Muhalefete karşı yapılmış bir şey değildir. Sokak hayvanları gerçekten Türkiye'de kanayan bir yara. Bunun hiçbir siyasi hedefi adresi yok. Bizim adresimiz de hedefimiz de vicdanlar. Vicdanlar ayağa kalksın istiyoruz” dedi.

8 GÜNDÜR SADECE SU İÇİYORLAR

Hayvanseverlerden henüz 18 yaşında ki Uğurcan Saban ise açlık grevine başladıklarından beri hiçbir şey yemediklerini ifade edip, “Yemek olarak hiçbir şey yemiyoruz. İçecek olarak ise su, şekerli su, nescafe, çay ve arada tuz tüketiyoruz. Bu da mide kanaması riskini önlemek için. Onun dışında hiçbir şey yok. Açlık grevi nedeniyle vücudumuzda halsizlik başladı. Mide bulantısı ve baş dönmesi de oluşuyor. Onun dışında heyecan, duygusallık, sinirlenme, üşüme gibi şeyler hissediyoruz. Ancak ne olursa olsun ne kadar sürerse sürsün biz oraya kadar gideceğiz. Mezarlarımızı kazdık. Gerekirse bu uğurda canımızı feda etmeye hazırız” ifadelerinde bulundu.

ARKAN: “SON SÖZÜMÜZÜ SÖYLEDİK”

Sevim Arkan, Ayşe Köse ve Uğurcan Saban hafta sonu çöplükte mezarlarını kazmışlardı. Güçlükle ayakta durmaya çalışan Sevim Arkan "Hala direnmeye çalışıyoruz. Bütün hayvanlarseverlerden ve yetkililerden destek bekliyoruz. Burada ölüme meydan okuyoruz ve mezarımızı da kazdık. Sonuna kadar gideceğiz. Arkadaşlar artık son sözümüzü söyledik. Bundan sonrası sizlerin ve tüm merhametli insanların desteklerine bağlı. Ya canlar artık katledilmeyecek ceza gelecek, ya da bizler artık dönmeyeceğiz” demişti.

Bakmadan Geçme