Tahsin ÖTGÜÇ

KATİL VE MAKTUL

Tahsin ÖTGÜÇ

Dünya sahnesine gelen her insan, hayat hakkına sahiptir. Bu hak, insana Allah tarafından verilmiştir. Bundan dolayı hiçbir kimse bir diğerinin yaşama hakkına zarar veremez. Zira insanın yaşama hakkı dokunulmazdır. Allah’ın koruması altındadır. Allah Kuran’ında” Bir kimse bir mümini kasten öldürürse onun cezası içinde ebedi kalmak üzere cehennemdir, Allah ona gazap ve lanet etmiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.” Nisa,93 . İnsan öldüren kişiye katil, öldürülen insana maktul denir. Öldürme işlemi birden fazla kişi tarafından meydana geliyorsa, bunlara katiller denir. İstanbul Başkonsolosluğunda Gazeteci Yazar Cemal Kaşıkcı’nın infazında olduğu gibi. İslam hukukunda katilin ahiretteki cezası cehennem, dünyadaki cezası ise kısas (hayatına son verme) tır. Yüce Allah insana verdiği hayat hakkına zarar verenlere dünya ve ahirette ceza verileceğini kuranında beyan etmiştir. Yaşantılarını kuran ikliminde buluşturan her Müslüman helal ve haram kavramları hakkında yeterli bilgilere sahip olması gerekir. Allah’ın haram kıldıklarından kaçınarak dünya ve ahiretini kazanması lazım gelir.

                Peygamberimiz (sav) efendimiz:” Müslüman, Müslümanın dilinden ve elinden salim olan kimsedir” buyurmaktadır. Riyazüssalihin.  Müslüman, evinde, köyünde, kentinde, çalıştığı mekânda diğerleri içinde güven verici olması tabiidir. Çünkü sahip olduğu sıfat bunu gerektirmektedir. Müslüman söylem ve eylemiyle güven verici olması gerekmektedir. Bu durumu zedeleyen yalan sözlerden ve davranışlardan kaçınması o denli önemlidir. Peygamberimiz (sav) efendimiz” Müslümanın Müslümana canı, malı ve iffeti haramdır” buyurmuştur. Riyazüssalihin.  Müslüman, Müslüman kardeşinin canına kıyamaz, malına zarar veremez, namus ve iffetine göz dikemez.  Müslümandan daima yararlı söz ve işler sadır olması gerekir. Çünkü Müslüman mensubu olduğu Dini İslam’a ters yaşayamaz. Yaşadığı zaman dünya ve ahireti arzu etmediği hal alır. Gazeteci Yazar Cemal Kaşıkcı’nın katledenlerin hali bu cümledendir.

                Suudi Arabistan İstanbul başkonsolosluğuna 2 Ekim’de bir işlem yapmak üzere giren Cemal Kaşıkcı dışarıya çıkmadığı halde konsolos yetkilileri buradan çıktı diye göz göre göre yalan konuştular. Bir de İslam tarihinde bir benzeri olmayan masum bir Müslümanı hunharca katlettiler ve vücudunu parçalayıp sakladılar. Bu olay cahiliye Arap Devrini hatırlatmaktadır. Müslüman bir devletin konsolosluğunda olması bile düşünülmeyen çağ dışı bir eylemin vuku bulması çok düşündürücüdür. Cahiliye Arap Devri geri mi geliyor acaba? Peygamberimiz Müslüman Müslüman kardeşini zulmedemez ve onu zulmedenlerin eline teslim edemez buyurarak Müslümanların hayatlarına yön vermektedir. Müslüman zulmedemez, Müslüman katil olamaz. Müslüman kardeşini katillere teslim edemez, Müslüman kendi menfaati için kâfirlerle Müslümanların aleyhine işbirliği içinde olamaz. İslam buna müsaade etmez. İslam Müslümanların kendi aralarında birlik ve beraberlik, karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma içinde olmalarını tavsiye etmektedir.

                Haremeyn’in hizmetkârlığını yapan Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda 2 Ekim 2018 tarihinde meydana gelen olay, gayri insani ve gayri İslam’ıdır. Masum bir Müslümanın ölümüyle sonuçlanan bu menfur olay, bütün Müslümanları kalpten yaralamıştır. Ayrıca bu olayın Türkiye’de yapılmasının planlanması, işin içinde Türkiye düşmanlarının da olduğunu, akıllara getirmektedir. Sanki bir taşla 2 kuş vurulmuş gibidir.  Gazeteci Yazar Cemal Kaşıkcı’nın yazılarında ABD ve Suudi Arabistan’ı eleştirmesi, kurulan bir tuzakla hayatına son verilmesi, haklı bir sebep olamaz. Yazarın 2 Ekimde konsolosluğa girdiği zaman katledildiği halde 15 gün süreyle olayın gizlenmesi ve daha sonra çıkan arbede sonucu Cemal Kaşıkcı’nın öldürüldüğünün söylenmesi, insanlığa ve Müslümanlığa uygun düşmemektedir. Öldürülmüşse cenazesi nerededir. Suudi yetkililerin Cemal Kaşıkcı’nın öldürüldüğünü geçte olsa söyledikleri gibi, cenazesinin de nerede olduğunu söylemek durumundadırlar. Aynı zamanda önceden planlanmış bir eylemi icra etmek üzere İstanbul’a gelen ve Cemal Kaşıkcı’nın katledilmesine karışan katillerin Suudi Arabistan yetkilileri tarafından İslam hukukuna göre cezalandırılmaları İslam ümmetinin beklentisidir. Allah’ın laneti bu katiller üzerine olsun. Allah maktule rahmet ve mağfiret, mekânını cennet eylesin. Allah İslam ümmetine hak ve hakikati görmeleri için basiret nasip eylesin.

 

                                                                                                                 Tahsin ÖTGÜÇ

 Emekli Müftü

Yazarın Diğer Yazıları