Nurdan EROĞLU

GEÇ OLDU, GÜÇ OLDU

Nurdan EROĞLU

GEÇ OLDU, GÜÇ OLDU

Bartın Atıksu Arıtma Tesisi ve İnkumu Atıksu Arıtma Tesisi ile Derin Deniz Deşarjının açılış töreni bugün yapılıyor.

Tören, Bartın Atıksu Arıtma Tesisinin kurulduğu Dallıca’da yapılacak.

Tesislerin açılışı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilecek.

Başbakan Binali Yıldırım, Dallıca’ya canlı bağlanacak.

Bu büyük proje Bartın Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ortak çalışması sonucunda ortaya çıktı.

Yüzde 85 Avrupa Birliği hibesinden yararlanıldı.

Bartın ve Bartın Irmağı için aslında çok geç kalınmış bir proje.

Bartın ırmağı yıllardır akan kanalizasyondan çok çekti.

Özellikle yazın su seviyesinin azalmasıyla ırmak çevresinde yaşam neredeyse çekilmez oluyordu.

Kötü koku her yeri kaplıyor, insanlar köprülerin üstünden burnunu tutarak geçiyordu.

Aynı zamanda sık sık balık ölümleri de yaşanıyordu.

İnkumu’da keza aynı durumdaydı.

Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın’ın dediği gibi fosseptikler artık sokaklara akıyordu.

Ne Bartın ne de İnkumu bundan sonra böyle bir görüntü yaşayacak.

Irmak çevresini yazın kötü kokular sarmayacak.

Cemal Akın’ın Bartın’a kazandırdığı en büyük ve en önemli yatırım bence bu.

8 yıl önce yani 2009’daki yerel seçimlerde halka bir söz verdi.

“Kanalizasyon sorununu çözeceğiz” dedi.

Ve bu sözünü tuttu.

Gerçekten emekleri yadsınamaz.

Bu konuda çok çalıştığına yürekten inanan insanlardan biri de benim.

Yer tahsisinden tutunda projenin hazırlanmasına…

Alınan hibe paralardan ihale aşamasına…

Temel atmadan inşasına kadar her aşamada bir fiil yer aldı.

Hem iş takibini çok iyi yaptı hem de çalışmaları yakından inceledi.

Cemal Akın’a tüm Bartın adına teşekkür ediyorum.

Bir gün görevi bitse bile arkasında çok büyük kalıcı bir hizmet bıraktı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da konuyla yakından ilgilendi.

Hatta daire başkanları Dallıca’ya gelerek incelemelerde bile bulundu.

Tabi tesis mevcut kapasitesiyle sınırlı kalmayacak.

Çünkü proje 2 aşamalı.

2025 ve 2040 yılında her iki tesisin de kapasitesi arttırılacak.

Kısaca Bartın’da kanalizasyon sorunu artık tarih oldu.

80 MİLYONA TAKILMAYALIM

Bartın için önemli projelerden bir diğeri de Bartın Irmağı Islah Projesi.

Yaklaşık 360 milyon TL’ye mal olacak olan proje aynı zamanda Türkiye’nin de en büyük projelerinden.

Bartın Irmağı, Türkiye’nin üzerinde ulaşım yapılabilen tek nehri.

Bu nedenle ülkemiz içinde ayrı bir öneme sahip.

Projeyle ırmak çevresinde çok büyük rekreasyon alanları oluşturulacak.

Yıllardır tartışmalara neden olan TOKİ Köprüsü de proje içerisinde yer alıyor.

Projede  hem İl Özel İdaresi’nin hem de Bartın Belediyesi’nin üzerine büyük sorumluluk düşüyor.

Çünkü projenin başlayabilmesi için İl Özel İdaresi’nin ve Bartın Belediyesi’nin sorumluluk alanlarında kamulaştırma yapması gerekiyor.

Özel İdare’nin sorumluluk alanında 8 kilometrelik bir alan bulunuyor.

İl Genel Meclisi Başkanı Kenan Dursun, geçtiğimiz haftalarda kamulaştırma çalışmalarına başlanacağını duyurmuştu.

Dursun, 8 kilometrelik alan içerisinde yer alan Bartın Belediyesine ait  mücavir alanların Özel İdare’ye devredildiğini söylemişti.

Yani Belediye kamulaştırma çalışmalarının daha hızlı olması için bu alandaki haklarından feragat etti.

Buna rağmen Belediyenin kamulaştırması gereken 4 kilometrelik bir alan daha bulunuyor.

Bu alan, Belediyenin sorumluluk alanında ve İl Özel İdare’ye devri de mümkün değil.

Bu 4 kilometrelik alanın kamulaştırma bedelinin 80 milyon TL yani eski parayla 80 trilyon olduğu ifade ediliyor.

Benim bildiğim kadarıyla Bartın Belediyesi bu bedeli karşılayacak bütçeye sahip değil.

Zaten Belediyenin bu yılki toplam bütçesi 80 trilyon.

İşler bu noktada çıkmaza giriyor gibi görünüyor.

Toplam 80 milyon TL’ye bütçeye sahip olan Belediye sadece 80 milyonluk kamulaştırma bedelini nasıl karşılayacak?

Parayı nereden bulacak?

Parayı bulamayıp kamulaştırmayı yapamazsa ne olacak?

4 kilometrelik alanın kamulaştırması yapılamasa dahi projeye başlanılabilecek mi?

Proje bu 4 kilometrelik alana takılıp yarım mı kalacak?

Kenan Dursun sadece Özel İdare’nin sorumluluk alanıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Belediyeden ise bu konuyla ilgili şuana kadar yapılmış bir açıklama yok.

Bu soruların cevabının biran önce verilmesi gerekiyor.

Kamuoyu bu konuda aydınlatılmalı.

Yoksa 360 milyon TL’lik proje 80 milyon TL’ye takılacak gibi görünüyor.

BU İŞTE BİT YENİĞİ VAR

Bartın’da yıllara tanıklık eden ahşap evler adeta can çekişiyor.

Bu evler ya teker teker zamana daha fazla direnemeyip yıkılıyor ya da yangınlarla kül oluyor.

Yıkılan ya da yanan sadece bir ev değil.

Aynı zamanda bir tarihte bu evlerle birlikte kayboluyor.

Bu evlerin restore edilip turizme kazandırılması konusu çok tartışıldı.

Her defasında Safranbolu örnek gösterildi.

“Restore edip otel yapalım. Restaurant yapalım. Bu evleri turizme açalım.

Bizim Safranbolu’dan ne eksiğimiz var” denildi.

Ancak bugüne kadar bu yönde hatırı sayılacak adımlar atılamadı.

Restore edilen evlerin sayısı parmakla sayılacak kadar az.

Restorasyonu yapılanlar da mülk sahiplerinin çabalarıyla bugünlere geldi.

Restorasyonları yapılamayanların da hali ortada.

Evet bizim Sanranbolu’dan bir eksiğimiz yok.

Hatta fazlamız bile var.

Ama galiba bu işte bir bit yeniği var.

Baksanıza hala bir Safranbolu kadar olamadık.

 

Yazarın Diğer Yazıları