Nihal KARAMAN

EVVEL ZAMAN OLUR Kİ

Nihal KARAMAN

EVVEL ZAMAN OLUR Kİ

Şöyle bir geçmişe gittim…

Çocukluğuma, gençliğime…

Sonra biraz daha derinlere indim…

Aile büyüklerimizin anlattıklarına…

Onların çocukluk yıllarına…

Neler düşündüm neler...

Yöresel (batıl) inanışlarımız geldi aklıma…

Nelerden korkar, nelerden çekinirdik?

Neler yapar, neler yapmazdık?

Büyüklerimizden neler duyduk neler öğrendik?

Neleri uyguladık? Neleri uygulamadık?

Paylaşmak istedim…

Hep birlikte geçmişe dönelim istedim.

Rahmetli babaannem derdi ki “Kızım akşam tırnak kesilmez.”

“Tırnak kesersen ölmüşlerin etlerini kesersin.”

Korkardım ve kesemezdim.

“Mevsiminde ayvalar çok oldu mu kış çok sert geçecek” denirdi.

Avucum kaşınınca sorardı annem “Hangi avcun kaşınıyor?”

“Sağ avuç içinse eline para geçecek”

“Sol avuç içinse, cebinden para çıkacak.” derdi.

Şimdi hep birlikte bakalım başka ne gibi inançlarımız varmış.

Tavanın dibine yapışmış olan pilavın yenmesi; muhallebi tenceresinin dibini sıyırmak  yiyen kişinin düğününde kar yağacağına…
 

Küçük çocuğun bacak arasından eğilerek bakması, misafir geleceğine…

Ayak tabanlarının kaşınması, uzunca bir yolculuğa çıkılmasına… 

Kavak ağaçlarının uç dalları sararınca, gelecek kışın şiddetli geçeceğine…

Çayın üstünde çöp görününce veya  bıçak dik durunca misafir geleceğine…


Baykuş ötünce, köpek uluyunca birilerinin öleceğine…
Ocaktan ateş sıçrayıp, ağızdan yemek düşünce birinin aç olduğuna ya da aç birinin geleceğine ... 
Bir mezarı parmakla gösterince, ölünün seni boğacağına ve bir yerini kanatman gerektiğine... 
Kara üzüm kararınca, soğukların başlayacağına…

Meyvelerin  çiçek tomurcuğunu koparırsan, elin çolak olacağına…

Hamile kadının minder altında ki bıçak üstüne oturunca oğlu olacağına…

Makas üzerine oturunca kızı olacağına…

Merdiven altından geçmenin uğursuzluk getireceğine…

Kara kedi  görünce kara haber alınacağına…

Bekar olan genç kızın gelinlik giymesinin uğursuzluk getireceğine gelin olamayacağına
Bir kuşun yuvasını bozarsan veya yumurtasını alırsan, Allah’ da senin yuvanı bozar denilirmiş… 
İster inan, ister inanma…

Bizler bu inançlar, bu sözlerle büyüdük…

Bazıları kulağımıza yer etti…

Bazılarını da saçma bulduk…

Gülüp geçtik…

Geçmesine de yine de bunları şimdi çocuklarımıza söylemekten biz de geri kalmıyoruz.

Onlar da bizim gibi bazen inanıyorlar…

Bazen de gülüp geçiyorlar…

Sonuçta kültürümüzü gelecek nesillere aktarıyoruz.

Önemli olan da bu.

Sevgiyle kalın…

 

 

 

 


 

 

Yazarın Diğer Yazıları