Üç aylar başlıyor

Bu akşam Regaip Kandili

Üç aylar başlıyor

Nurdan Eroğlu

Mübarek üç ayların habercisi olan Regaip kandili bu akşam tüm İslam ailemi tarafından kutlanacak. Bilindiği gibi mübarek üç aylarda Regaip, Miraç ve Berat kandilleri ile Kadir gecesinde ibadeteler yapılır, Ramazan ayında oruç tutulur. Üç aylar Müslümanlar için maneviyat ve ibadet açısından önemli bir zaman. Peki üç aylar ne zaman başlıyor?

Mübarek üç ayların habercisi olan Regaip kandili bu akşam tüm İslam ailemi tarafından kutlanacak. Bilindiği gibi mübarek üç aylarda Regaip, Miraç ve Berat kandilleri ile Kadir gecesinde ibadeteler yapılır, Ramazan ayında oruç tutulur. Üç aylar Müslümanlar için maneviyat ve ibadet açısından önemli bir zaman. Peki üç aylar ne zaman başlıyor? Kamerî takvimin 7’inci, 8’inci ve 9’uncu ayları olan Recep, Şaban ve Ramazan ayları için üç aylar tabiri kullanılır. Kameri takvime göre 2017 yılında üç ayların bugün yani 29 Mart ile başladı yani bugün Recep ayının ilk günü. Şaban ayı ise 27 Nisan, Ramazan ayı da miladi takvime göre 27 Mayıs tarihinde başlayacak.

Regaip (regaib) Kandili, 30 Mart Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece yani bu gece  idrak edilecek. Üç Aylar ve Regap Kandili hakkında Peygamber Efendimiz’den aktarılan hadis-i şerifler ile önemi şu şekilde anlatılmıştır; Receb-i Şerîf'in birinci gününde oruç tutmak üç senelik, ikinci günü oruçlu olmak iki senelik ve yine üçüncü günü oruçlu bulunmak bir senelik küçük günahlara kefaret olur. Bunlardan sonra her günü bir aylık küçük günahların af ve mağfiretine vesile olur. (Hadis-i Şerif)

REGAİP KANDİLİ’NDE NELER YAPILMALI, HANGİ İBADETLER İCRA EDİLMELİ?

Kur’ân–ı Kerim okunmalı; okuyanlar dinlenmeli; uygun mekânlarda Kur’ân ziyafetleri verilmeli; Kelamullah’a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli. Peygamber Efendimiz (sas)’e salât ü selâmlar getirilmeli; O’nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli. Kaza, nafile namazlar kılınmalı; varsa o geceye ait nakledilen namazlar, onlar da ayrıca kılınabilir; kandil gecesi, özü itibariyle ibadet ve ibadette ihsan şuuruyla ihya edilmeli. Tefekkürde bulunulmalı; “Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, Allah’ın benden istekleri nelerdir” gibi konular başta olmak üzere hayatî meselelerde derin düşüncelere girmeli. Geçmişin muhasebe ve murakabesi yapılmalı; ve şimdinin ve geleceğin plân ve programı çizilmeli. Günahlara samimi olarak tövbe ve istiğfar edilmeli; idrak edilen geceyi son fırsat bilerek nedamet ve inabede bulunulmalı. Bol bol zikir, evrad ü ezkarda bulunulmalı. Müminlerle helalleşilmeli; onlarla irtibatımız cihetinden rızaları alınmalı. Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı; gönüller alınmalı; kederli yüzler güldürülmeli.  Kişi kendine ve diğer Mümin kardeşlerine hattâ isim zikrederek dualar etmeli. Üzerimizde hakları olanlar aranıp sorulmalı; vefa ve kadirşinaslık ahlâkı yerine getirilmeli. Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilip, sevgi, şefkat, hürmet, hediye ve sadakalarla mutlu edilmeli.  O gece ile ilgili ayetler, hadisler ve bunların yorumları ilgili kitaplardan ferden veya cemaaten okunmalı. Dini toplantılar, paneller ve sohbetler düzenlenmeli; va’z ü nasihat dinlenmeli; Kandil gecesinin akşam, yatsı ve sabah namazları cemaatle ve camilerde kılınmalı. Sahabe, ulema ve evliya türbeleri ziyaret edilmeli; hoşnutlukları alınmalı; ve manevî iklimlerinde vesilelikleriyle Hakk’a niyazda bulunulmalı. Vefat etmiş yakınlarımızın, dostlarımızın ve büyüklerimizin kabirleri ziyaret edilmeli; iman kardeşliğine ait sadakati yerine getirilmeli. Hayattaki manevî büyüklerimizin, anne ve babamızın, dostlarımızın ve diğer yakınlarımızın kandilleri bizzat giderek veya telefon, faks yahut e–mail çekerek tebrik edilmeli; duaları istenmeli.  Bu kandil gecelerinin gündüzlerinde mümkün olduğunca oruç tutulmalı

REGÂİB GECESİ NEDİR?

“Receb ayının ilk Cum’a gecesine Regâib gecesi denir. Bazı âlimlerin açıklamasına göre, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bu gece pek çok ruhani ahvâl ve ikrama kavuşmuş olmakla, Yüce Allah’a şükür için on iki rekat namaz kılmıştır.

Peygamber Efendimiz’in -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bu Regâib gecesinde, ana rahmine düşmüş olduğuna dâir olan bir rivâyet uygun görülmemektedir. Çünkü bu gece ile Hazret-i Peygamberimizin doğumu arasındaki zaman, bu hesaba aykırı düşmektedir. Ancak Hazret-i Âmine’nin, Peygamber Efendimiz’e hâmile kaldığını bu gece anlamış olması düşünülebilir. Sebep ne olursa olsun, bu gece pek mübarek bir gecedir. Zaten Regâib; istenilen, değeri çok olan, bağış, ihsan, ikram ve nefis şeyler demektir. “Râğibe” kelimesinin çoğuludur.

BU GECEYİ İBÂDETLE GEÇİRMENİN SEVÂBI ÇOK BÜYÜK

Bu geceyi ibâdetle geçirmenin sevâbı çok büyüktür. Fakat bu gecede kılınacak namazın sünnet veya mendup olması hakkında kuvvetli bir delil bulunmamaktadır. Bu gecede toplanıp, cemaatle namaz kılınması bid’at sayılmaktadır. Zaten, Teravihten başka hiçbir nafile namazın, çağrışarak cemaatle kılınması sünnet değildir, mekruh sayılır. Ancak bir yerde bulunan, iki üç kimsenin bu gibi namazları cemaatle kılmaları câiz görülmüştür.  (İslâm İlmihali, Ö. Nasuhi Bilmen sh: 207)

RECEP ALLAH TEÂLÂ’NIN AYIDIR

Receb’in ilk cuma gecesinde Allâh’ın Mağfireti Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buyurdular: “Receb, Allah Teâlâ’nın ayıdır. Şaban benim ayımdır. Ramazan benim ümmetimin ayıdır.” Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e; -Yâ Rasûlallah!. Receb, Allah Teâlâ’nın ayıdır, ne demektir? diye sorulan suale: -Receb, Allah Teâlâ’nın ayıdır. Çünkü Receb Hakk’ın mağfiretine mahsus bir aydır. Bu ayda insanlar kan dökmekten men’ olunur. Bu ayda çarpışmaya izin yoktur. Bu ayda Allah Teâlâ, Peygamberlerin -aleyhimüsselâm- dualarını kabul etmiştir. Yine bu ayda Allah Teâlâ, evliyasını düşmanlarının elinden kurtarmıştır.

REGAİP GECESİ’NİN GÜNDÜZÜNDE ORUÇ TUTMANIN ÖNEMİ

Peygamber Efendimiz “Bir kimse Recep ayında oruç tutsa, Allah Teâlâ tarafından üç türlü lütuf ve inayete mazhar olur. Bunlardan biri, Allah Teâlâ onun geçmiş günahlarının tümünü mağfiret eder. İkincisi, ondan sonraki hayatında da onu korur. Üçüncüsü, mahşer yerinde, susuzluktan emin olur.” buyurduğunda, orada bulunanlardan bir yaşlı ve pîr-i fânî ayağa kalkıp;

“ -Yâ Rasûlallâh!.. Ben Recep ayının hepsini oruç tutamam” dediğinde,  Peygamber Efendimiz:

“Sen Receb ayının birinci, onbeşinci ve sonuncu günleri oruç tut, hepsini tutmuş sevabına kavuşursun. Çünkü sevaplar, on misli yazılır. Fakat sen, Receb-i şerîf’in ilk cuma gecesinde gâfil olma ki melekler o geceye Regaip gecesi demişlerdir. Zira o gece, gecenin üçte biri geçtikten sonra göklerde ve yerde bir melek kalmaz, hepsi Ka’be-i Muazzama ve etrafında toplanırlar.

Allah Teâlâ onların bu toplanmalarına muttali olunca onlara hitaben: -Ey meleklerim, dilediğinizi benden isteyiniz! buyurur. Onlar, -Yâ Rabbi!.. İstediğimiz, Receb ayında oruç tutanları mağfiret etmendir, deyip isteklerini arz ederler. Allah Teâlâ: -Ben Receb ayında oruç tutanları mağfiret ettim, buyurur.” dedi. (Gunye 1/181-182)