Tunç: 'Çocuklarımızı istismardan korumakta kararlıyız'

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Genel Başkanlığı 'Çocuğa Karşı İşlenen En Ağır Suç Cinsel İstismar' konulu çalıştayı, sivil toplum örgütleri temsilcileri, akademisyenler ve hukukçuların katılımıyla düzenlendi. AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ise 'Başta Cinsel İstismar Olmak Üzere Çocuklara Yönelik Her Türlü İstismar Olaylarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi' amacıyla kurulan Meclis Araştırma komisyonunun yaptığı araştırmalar ve sonucunda önerdiği tedbirlerle ilgili olarak çalıştaya bilgiler verdi.

Tunç: 'Çocuklarımızı istismardan korumakta kararlıyız'

Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ başkanlığındaki çocuk istismarının önlenmesine yönelik komisyonun çalışmalarına devam ettiğini hatırlatarak, "Konu tüm yönleri ile titizlikle çalışılıyor. Komisyon meseleyi, uygulanan cezaların gözden geçirilerek caydırıcılığın güçlendirilmesinden, riski azaltmak için ailelerin ya da çocukla temas halindeki diğer insanların eğitilmesine kadar her açıdan geniş bir şekilde ele alıyor." bilgisini verdi.

Rapor hazırlanıyor

Çam, geçen hafta AK Parti'nin 81 ildeki kadın kolları başkanlarıyla çocuğa yönelik istismar konusunda rapor hazırladıklarını belirterek, "Başbakan Yardımcımızın başkanlığındaki komisyon çalışmalarına devam ederken, önümüzdeki hafta, bugünkü çalıştayımızın sonuçları ve il başkanlarımızla oluşturduğumuz raporu kendilerine ileterek, bir anlamda farkındalığı oluşturmayı ve bizim bakışımızı da bu komisyonun çalışmalarına yansıtmayı amaçlıyoruz” dedi. 

Tunç, çalıştayı bilgilendirdi

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, çalıştayda yaptığı konuşmada, TBMM’de kurulan “Başta Cinsel İstismar olmak üzere çocuklara yönelik her türlü istismar olaylarının araştırılması ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi” amacıyla kurulan Meclis Araştırma komisyonunun yaptığı araştırmalar ve sonucunda önerdiği tedbirlerle ilgili olarak bilgiler verdi.

“Çocuklarımızın korunması konusunda çok hassasız”       

Milletvekili Tunç; “Çocukların korunması konusu gerçekten hepimizin hassas olduğu bir konu çünkü çocuklarımız bizim geleceğimiz, geleceğimizi garanti altına alabilmemiz için de onları tüm kötülüklerden korumamız gerekiyor. Çünkü onlar dışarıdan gelecek tehditlere, kötülüklere karşı en savunmasız toplum kesimi. Bundan dolayı, çocuklarımız üzerinde çok hassas durmalıyız” dedi. Milletvekili Tunç, son 15 yılda Çocuk hakları ile ilgili tüm uluslararası sözleşmelerin altına imza attıklarını, çocuk haklarını ve çocukların korunması hususunu anayasada düzenlediklerini, çocuk koruma kanunu ve Türk Ceza Kanununda Çocukların korunmasına yönelik önemli düzenlemeler yapıldığını, cinsal istismar suçunun cezalarını artırdıklarını belirterek, gerek mevzuat alanında gerekse uygulamada önemli adımlar atılmasına rağmen hepimizi üzen çocuk istismarı olaylarının tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de tam anlamıyla önlenemediğini bunun için de hükümetin etkili tedbirler almak için yeni bir çalışma başlattığını ve 6 bakandan oluşan komisyonun çalışmalarını sürdürdüğünü, bu çalışmalarda Meclis Araştırma Komisyonu raporunun tespitlerinin de sorunun çözümünde önemli bir kaynak oluşturacağını söyledi.

“Kapsamlı bir çalışma neticesinde tespitlerimizi rapora yansıttık”

Milletvekili Tunç, “İktidarıyla muhalefetiyle önerilen tüm uzmanları, gerek üniversitelerimizden gerek barolarımızdan gerek çocuk haklarıyla ilgilenen sivil toplum kuruluşlarından çok sayıda uzmanı Komisyonumuza davet ettik. UNICEF’ten, Uluslararası Çalışma Örgütünden temsilciler geldi. Hatta yurt dışında çocuk istismarıyla ilgili akademik çalışma yapan ve dünyaca ünlü profesörlerimizi internet kanalıyla görüntülü olarak Komisyonda dinledik ve tüm bu çalışmalar ışığında raporumuzu hazırladık. Ayrıca, üniversitelerin ve baroların çocuk hakları merkezlerine, tüm bunlara yazılar yazdık, sivil toplum kuruluşlarına da yazdık ve dedik ki: “Bizlere çocuk istismarı ve diğer çocuk istismarı çeşitleriyle ilgili olarak bunların sebepleri, önlenmesi noktasındaki görüşlerinizi iletin.” ve oralardan gelen 52 adet rapor oldu. Hemen hemen tamamına yakını gönderdi, barolarımız da gönderdi” şeklinde konuştu.

Mevzuatımızda yapılması gerekli değişiklikler”

“Çocuk pornografisine bilerek erişim sağlanması suç olarak tanımlanmalı” diyen Tunç, “Avrupa ülkelerindeki, mukayeseli hukuktaki ceza miktarlarına baktığımız zaman alt sınırın sekiz yıldan başladığını görüyoruz ama bizde şu anda alt sınır on sekiz yıldan başlıyor. Tabii, Ceza Kanunu’muzda düzenlenmesi gereken diğer hususlarla ilgili de raporumuzda önerilerimiz mevcut. Özellikle Türk Ceza Kanunu’nda çocuk istismarı suçuna verilecek cezalarda istismar eden ile mağdur arasındaki yaş farkının da gözetilmesi gerektiğini önerdik, mağdur ile fail arasındaki yaş farkı arttıkça cezada da kademeli bir artış olmalıdır dedik. Yeni yasal düzenleme gelecek, tabii, bu konuda da inşallah raporumuzdaki bu teklif dikkate alınacaktır. Çocuk pornografisine bilerek erişim sağlanması suç olarak tanımlanmalı ve Türk Ceza Kanunu’nda bu yönde düzenleme yapılmalıdır dedik” ifadelerinde bulundu.

“Tüm yurtların ruhsatları Millî Eğitim Bakanlığı tarafından verilecek”

Milletvekili Tunç; “raporun detayında eğitimle ilgili önemli tedbirler var. Eğitimle ilgili, özellikle çocuk istismarına yönelik, çocuk istismarı tehdidi olan yerler, yurtlar, okullar, özellikle özel yurtlar. Çünkü komisyonun kurulma aşaması bir özel yurttan ortaya çıkan olaydan sonra meydana geldi ve burada “Tüm yurtların ruhsatlarının verilmesi, denetimi, hepsi Millî Eğitim Bakanlığına verilsin.” önerimiz vardı, bizim bu önerimiz gerçekleşti. 2 Aralık 2016 tarihinde 6764 sayılı Kanun’la 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 13’üncü maddesinin 2’nci fıkrasına eklenen maddeyle artık Türkiye'de özel ya da kamu, tüm yurtların ruhsatları Millî Eğitim Bakanlığı tarafından verilecek ve Millî Eğitim Bakanlığı tarafından da denetlenecek.” Şeklinde konuştu.

“Çocuk İstismarında suç istatistikleri oranları”

Tüm dünyada önemli bir sorun olan özellikle Avrupa ülkelerinde ve Amerika’da, Türkiye’den çok daha fazla Çocuk istismarının gerçekleştiği bilinirken, Türkiye’de son 15 yılda Çocuklara yönelik istismar olaylarının yüzde 700 arttığı yönündeki beyanların da doğru olmadığını belirten Milletvekili Tunç; “2005 yılından önce Türk Ceza Kanununa göre çocuklara yönelik işlense dahi sarkıntılık, ırza tasaddi olarak istatistiklere giren suçlar, yeni sistemde Cinsel istismar olarak istatistiklere girmeye başlamış, ayrıca, 2008-2010 yılları arasında UYAP bilişim sistemine geçiş nedeniyle dava bazlı istatistikten (dosyadaki en ağır suçun sayılması) suç bazlı istatistiğe (dosyadaki suçların tamamının ayrı ayrı sayılması)  geçilmesi nedeniyle, Çocuk istismarının boyutlarını gösterecek asıl karşılaştırma 2002-2008 yılları arasında ve 2010-2017 yılları arasında yapılmalıdır. 2002 yılında dava sayısı 4988, 2008 yılında ise 4061’dir. UYAP sistemi değişikliği sonrasında ise 2010 yılında açılan dava sayısı 16.135, 2017 yılında ise 16.348’dir. Görüldüğü üzere karşılaştırma doğru yapıldığında açılan dava sayılarının her yıl ortalama birbirine yakın olduğu görülmekte, iddia edildiği gibi yüzde 700 gibi bir artışın olmadığı görülmektedir. 2010 yılında verilen mahkumiyet kararı sayısı 4651 iken, 2017 yılında mahkumiyet sayısının 13.396’ya yükselmesi, açılan dava sayısı birbirine yakın olmasına rağmen, mahkumiyet sayısında 3 kat artış olması, yargının da bu konuda duyarlılığının arttığının bir göstergesidir.” Dedi.

Kimyasal Hadım ile ilgili yeni bir düzenleme yapılacak”

Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Kanunun 108. Maddesinde yapılan değişiklik ve bu değişikliğe dayanılarak çıkartılan ‘Kimyasal Kastrasyon’ olarak bilinen tıbbi tedaviye ilişkin usul ve esasları düzenleyen yönetmeliğin yürütmesi Danıştay kararı ile durdurulduğunu belirten Milletvekili Tunç, “Danıştay Kararında belirtilen “tedavi”den ne anlaşılması gerektiğinin kanunda açıkça düzenlenmediği, vücut bütünlüğüne yönelik düzenlemelerin ancak kanunla düzenlenebileceği gerekçeleri karşısında, yapılacak değişiklikle “tıbbi tedavi”nin neyi kapsadığı 108. Maddede açıklanmalıdır. Cinsel istismar suçunu işleyen sanıkların cinsel dürtülerinin azaltılmasına ve bir daha aynı suçu işlememeleri için kimyasal kastrasyon ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere çok sayıda ülkede uygulanmaktadır. Bu yöntemin uygulanabilmesi için sağlık kurulu raporu ve ardından mahkeme kararı gerekecektir. Bu bir tedavi yöntemi olup, sadece psikiyatrik veya farmakolojik tedaviyi kapsamaktadır. Ayrıca, Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan hükümlü olanlara uygulanacak tedavi ve diğer yükümlülüklerin uygulanması için infaz ve denetim süreleri bittikten sonra da uygulama yapılabilecek şekilde düzenleme yapılmalıdır.” Dedi.

“Akademisyenler ve konunun uzmanları düşüncelerini aktardı”

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığının düzenlediği çalıştaya AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç’un yanısıra, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Hatice Demirtaş, Çocuk Koruma ve Soruşturma Uzmanı Bilge Gülhan Gündüz, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ercüment Erbay, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gökhan ORAL, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Emine Nilüfer Pembecioğlu, Siber Güvenlik Uzmanı Ruşen Özkan, Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Ayşe Nilüfer Narlı ve çocuk istismarı alanında çalışan uzmanlar katıldı.

Çalıştay Sonuç raporu

Çalıştay sonucunda, çocuk istismarının önlenmesine dair tedbirlerin yer aldığı sonuç raporu katılımcılarla paylaşıldı ve Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, çalıştaya katılara, fikir ve düşünceleri ile destek verenlere teşekkür ederek bu çalıştay sonuç raporunu Çocuk İstismarının önlenmesi için gerekli çalışmaları yapan 6 bakandan oluşan komisyonun başkanı Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ’a iletileceklerini söyledi.