Tunç: '18 yıldır insana yatırım yapıyoruz'

AK Parti Ulus İlçe Danışma Meclisi toplantısına katılan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, muhalefetin 'Betona yatırım yapılıyor' eleştirilere cevap vererek AK Parti'nin 18 yıldır insana yatırım yaptığını söyledi.

Tunç: '18 yıldır insana yatırım yapıyoruz'

Haber merkezi

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, AK Parti Ulus İlçe Danışma Meclisi toplantısına katıldı. Toplantıda  AK Parti Ulus İlçe Başkanı Hikmet Çalık, Ulus Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Uzun, Abdipaşa Belediye Başkanı Yaşar Dönmez, İl Genel Meclisi Başkanı Kenan Dursun, ilçe ve belde yönetim kurulu üyeleri, gençlik ve kadın kolları üyeleri yer aldı. Toplantıda konuşmasında muhalefetin “Betona yatırım yapılıyor” eleştirilerine cevap veren Tunç, AK Parti’nin 18 yıldır insana yatırım yaptığını söyledi. Tunç,  “Yapılan, hastaneler, okullar, yollar, tüneller, toplu konutlar, sanayide turizmde, tarımda yapılanların hepsi insanımızın refahını artırmak içindir.  Muhalefet ise bu hep bu icraatlarımıza karşı gelerek siyaset yapmaktadır. Bu nedenle de milletimiz 18 yıldan buyana önüne konulan her sandıkta AK Parti’yi tercih etmiştir. Bu dünya ve Türkiye siyasetinde rekor bir başarıdır” dedi.

“Bu muhalefet anlayışı maalesef ülkemizin en büyük şanssızlığı”

Muhalefetin özellikle sosyal medya üzerinden algı oluşturduğunu ve gençleri etkisi altına almaya çalıştığını belirten Yılmaz Tunç, “Gençlerimize icraatlarımızı anlatmalıyız.  Bu konuda teşkilat mensuplarımıza büyük görev düşmektedir. Gençlerimize, Türkiye'nin AK Parti ile nereden nereye geldiğini ülkemize 18 yıldır neler kazandırdığımızı anlatmalıyız. Türkiye'de 18 yılda, 15 civarında seçim oldu. Genel seçim, yerel seçim, referandum bağlamında. Milletimiz sandığa giderken bu 18 yılda yapılan çalışmaları gördüğü, bildiği için AK Parti'yi açık ara birinci parti yaptı. Dünyada böyle bir şey yok. Türkiye demokrasi tarihinde art arda bu kadar yüksek oranda bunu başaran bir parti oldu mu? Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde AK Partimiz bunu başardı. Şu anda da 2'inci partiyi neredeyse 2'ye katlayacak bir oy oranına sahibiz anketlere göre. Biz yüzde 34'le iktidara geldik. Şu anda yine en muhalif anket şirketinin anketinde bile yüzde 42'nin üzerindeyiz. Dolayısıyla bizim Cumhur İttifakı olarak her zaman toplumumuzun, milletimizin yarıdan fazlasının desteğini inşallah almaya devam edeceğiz ve milletimize olan şükran borcumuzu yaptığımız hizmetlerle, yatırımlarla ödemeye devam edeceğiz. Nereden nereye geldiğimizi sadece Ulus'a baktığımız zaman görüyoruz. Ulus'un AK Parti'yle nasıl değiştiğini içinde yaşayarak görüyoruz. Tabi bazıları “Betona yatırım yapıyorlar” diyor. Hastane yapıyoruz, betona yatırım mı? İnsanın sağlığına yatırım. Okul yapıyoruz, betona yatırım mı? Çocuklarımızı yetiştirmek için, ülkemizin geleceğini garanti altına almak için, eğitim kalitesini yükseltmek için yapıyoruz. Derslik sayısını artırdık, öğretmen sayısını artırdık. Çocuklarımız daha iyi eğitim alsın istiyoruz. Yol yapıyoruz, betona yatırım mı? Yol olmayan yere sanayici gelir mi? Yol olmayan yere turist gelir mi? Yol olmayan yerde trafik güvenliği olur mu? Trafik kazalarını, o dar yollarda kan gölüne dönen yolları hatırlamıyor muyuz? “Yola yatırım yaparak insana yatırım yapmış olmazsınız” diyor. Cumhuriyet Halk Partililer bunu diyor. Yol olmayan, köprü olmayan yerde insan neyle ulaşım sağlayacak? “Şehir hastanelerine karşıyız” diyorlar. İnsan Şehir Hastanesine karşı gelir mi? “Kanal İstanbul'a, havaalanına karşıyız” diyor. “AK Parti'nin ne kadar millet hayrına yaptığı iş varsa hepsine karşıyız” diyor. Böyle bir muhalefet anlayışı maalesef ülkemizin en büyük şanssızlığı” şeklinde konuştu.

“Türkiye’yi 3,5 kat büyüttük”

AK Parti’nin iktidara geldiğindeki Türkiye’nin yanına 2 Türkiye daha eklediğini dile getiren Tunç, “2002'den bu yana gerek eğitim, gerek sağlık, gerek ulaştırma savunma sanayinde, gerek tarımda, turizmde, ticarette her alanda ülkemiz ileriye gitti. Hiç kimse şu konuda geriye gittiniz diyemez. Türkiye 250 Milyar dolar milli geliri olan bir ülkeydi. Kişi başı milli gelir 2500-3000 dolardı. 250 milyar dolar milli gelirden, 850 milyar dolar milli gelire ulaştık. AK Parti bir Türkiye'nin yanına 2 Türkiye daha ekleyerek ülkeyi 3,5 kat büyütmüştür. Biz böyle bir teşkilatın mensuplarıyız. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız geldiklerinde bu değişimi daha net fark ediyorlar, ülkemizle gurur duyuyoruz diyorlar. “Her geldiğimizde kat edilen mesafeyi görmekten gurur duyuyoruz” diyorlar” ifadelerinde bulundu.

“Bu ülkede kelepir fiyatına fabrikalar satıldı”

Muhalefetin elinde bir iki sloganla siyaset yapmaya çalıştığını belirten Yılmaz Tunç, “Sosyal medyada da bu sloganlara katılan bir kesim var maalesef. Bizim bu nedenle sosyal medyayı da kullanmamız lazım. Ülkemize sınıf atlatan mega projelere karşı bir kampanya başlatabiliyorlar, yalan haberleri çok çabuk yayabiliyorlar. Mesela bu yalanlardan biri de “AK Parti her şeyi sattı, bir tane fabrika yapmadı” yalanı. Özelleştirmelerin çoğu AK Parti’den önce yapıldı, kelepir fiyatına fabrikalar satıldı bu ülkede, 1 liraya Kardemir satıldı. Bizim bölgemizde ORÜS Kereste fabrikası, Bartın Çimento bizden önce satıldı ve batırıldı. Biz ise ayağa kaldırdık, teknolojisini yeniledik.  Kanal İstanbul'dan, 3'üncü Havaalanından, Avrasya Tünelinden, Nükleer Santrallerden vazgeçin dediler. Dünyanın 10 büyük projesinden 6'sı Türkiye'de uygulamaya konuluyor, bu ülkenin insanıyım diyen siyasetçileri ile kendilerini bir takım sivil toplum örgütü mensubu olarak tanıtan kişileri çıkıp ben buna karşıyım ortalığı ateşe vereceğim diyor. AK Parti bir tane fabrika mı yaptı diyorlar. AK Parti’den önce Organize Sanayi Bölgeleri bomboştu. Bartın Organize Sanayi bölgesinde 4 tane fabrika vardı. Şimdi 35 tane fabrika var. Sadece Bartın'da 35 fabrika var. Bunları görmek lazım. Bartın Organize Sanayi Bölgesine Ulus'tan yarım saatte gidiliyordu. Şimdi 15 dakikada gidiliyor. Bunların hepsi insana yatırım. Betonları hep derelere döktünüz diyorlar. Bu dereler taşıyor, insanlar sele kapılıp gidiyordu. Bahçeler, evler sele gidiyordu, canlar kaybediyorduk. Dere ıslahları da, Barajlar da insana yapılan yatırımdır” dedi.  

“Akla hayale gelmedik engellemelerle karşılaştık”

AK Parti’nin bugüne kadar birçok engellemeyle karşılaştığını kaydeden Tunç, “Tüm bunları yaparken, Türkiye'yi 3,5-4 kat büyütürken, halkımızın refahını artırmaya çalışırken elbette ki bunları güllük, gülistanlık bir ortamda yapmadık. Akla hayale gelmedik engellemelerle karşılaştık. AK Parti'ye 2008'de kapatma davası açıldı. Demokrasi eksikti, Vesayet sistemi vardı ülkede. Milletin en büyük desteğini alan bir partiyi yargı yoluyla kapatmaya çalışmışlardı, bir oyla kapatılmaktan kurtulmuştuk. 367 dayatması, cumhuriyet mitingleri sonrasında Gezi olayları... 2013 yılının mayıs ayı Türkiye'nin her alanda parlak bir dönemiydi. Faizlerin cumhuriyet tarihinde yüzde 5'in altına düştüğü bir aydı. İMF ile defterimizin kapandığı, borcumuzu sıfırladığımız bir aydı. Yine nükleer santral ihalelerinin yapıldığı, enerjide, ekonomi de bağımsızlığımızı ilan ettiğimiz bir aydı. Kanal İstanbul’un projesinin konuşulduğu, dünyanın en büyük köprülerinin temelinin atıldığı, Marmaray, Avrasya gibi büyük projelerin gündemde olduğu bir zaman içerisinde yine düğmeye bastılar ve ülkemizi bir kaos ortamına sürüklemek için Taksim'deki iki ağacı bahane ederek İstanbul'u ateşe vermeye çalıştılar. Sokak hareketleri ile başaramadıklarını bu kez 17-25 Aralık yargı darbesi yolu ile başarmak istediler, bu oyuna da gelmedik, terörü azdırmaya çalıştılar, hatırlayalım o günleri, Ankara Gar patlamasında 103 vatandaşımız hayatını kaybetti. İstanbul'da patlamalar, Suruç'ta patlamalar, Ankara Kızılay’da, merasim sokakta, ülkemizin çeşitli noktalarında terör faaliyetleri gerçekleştirildi. Bunların hepsi 15 Temmuz FETÖ darbesine giden yolun kilometre taşlarıdır. Son darbeyi 15 Temmuz gecesi vurup, ülkenin kaderini yabancı güçlerin eline vermeye çalıştılar. Şu an darbenin ele başı Amerika'da. Veriyorlar mı, hayır. İşte her şey ortada, darbeyi gerçekleştirmek isteyenlerin asıl hedefinin ne olduğu bu gün daha net görülüyor” şeklinde konuştu.

“Milletimiz liderine güvendi”

Tüm engellemeleri milletin desteğiyle aştıklarını ifade eden Tunç, “Karşı karşıya kaldığımız tüm engelleri milletimizin desteği ile aştık. Milletimiz liderine güvendi meydanlara gitti ve hep birlikte darbeye karşı durduk. Milletimizin kahramanlığı, Liderimizin cesareti sayesinde 15 Temmuz hain darbe girişimini önledi. Bu uğurda şehitlerimiz ve gazilerimiz var. Onların emanetine sahip çıkmak bizim görevimiz, bir daha ülkemizde bu tür karanlık girişimlerin olmaması için ülkemizin her on yılda bir darbe üreten, muhtıra üreten yönetim sistemini demokrasiyi ve cumhuriyeti güçlendiren bir sisteme dönüştürmemiz gerekiyor da. Bunu da milletimizin desteği ile başardık ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine geçtik. Şimdi tutturmuşlar, parlamenter sisteme geri dönelim diyorlar. Parlamenter sistemin sıkıntılarını bu ülke çekmedi mi? Gerçekleştirilen darbelerle çekmedi mi? Terörle, Ekonomik krizlerle, fakirleşmeyle, işsizlikle çekmedi mi? Hepsi parlamenter sistemin sorunları değil miydi, hükümet kuramamalar, koalisyonlar, istifalar, milletvekili pazarlıkları yaşanmadı mı? Hala bunları özleyenler var. Milletimiz bunlar olmasın diye Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine onay verdi. 1,5 yıldır da uygulaması devam ediyor. 1,5 yılda bir sistemin tam oturması kolay bir şey değil. Eksiklikler mutlaka olacak. Bu eksiklikleri bir bir gidermeye devam ediyoruz” ifadelerinde bulundu.

“Bunlar yerli tankımızın olmasını istemiyorlar”

Konuşmasında Libya ile yapılan anlaşmaya da değinen Yılmaz Tunç, şöyle devam etti:

“15 Temmuz hain darbe girişimi Allah korusun başarılı olsaydı Fırat Kalkanı operasyonunu yapabilir miydik? Yapamazdık. Yapamasaydık Türkiye'nin kuzeyinde bir PKK terör devletini kurmuş olurlardı. Darbe gerçekleşse onlar oraya müdahale eder miydi? Etmezlerdi. CHP girmeyelim dedi, biz ise doğru olanı yaptık, Fırat Kalkanıyla, Zeytin Dalıyla, Barış Pınarı Harekatıyla terör devleti oluşumunu engelledik. Bu başarıda Türk askerinin kahramanlığı tartışılmaz, bu başarıda kendi ürettiğimiz milli silahlarımızın büyük katkısı var. Şimdi Tank Palet Fabrikasını konuşuyorlar. Neden bu konuşu sürekli gündemde tutuyorlar, bunlar yerli tankımızın olmasını istemiyorlar. İnsansız Hava Aracını yapmayalım mı? Eğer biz muhalefeti dinleseydik, şu an Suriye'nin kuzeyinde bir terör devleti kurulmuş olurdu.

“Doğu Akdeniz’de oynanan oyunları da bozduk”

 Bakınız şu anda gündemde olan Libya konusu var. Doğu Akdeniz'deki haklarımızı koruyoruz Şimdi bütün ülkelerin gözü Doğu Akdeniz'de. Gemilerimiz orada. Doğu Akdeniz'deki oyunu bozmak için Libya ile anlaşma yaptık. Kıta Sahanlığımızın belirlenmesi amacıyla anlaşma yaptık. Bizi sadece Antalya körfezine hapsetmek istiyorlardı. Bunun için Libya ile anlaşma yaptık. Mecliste buna muhalefet partileri itiraz etmedi. Sadece HDP hayır dedi. Onlardan da başka ne beklenebilir ki? Bu anlaşmanın hayatta kalabilmesi için Birleşmiş Milletlerin tanıdığı mutabakat hükümetinin ayakta kalması lazım. Bu hükümeti devirmek için darbeci Hafter'in BM’nin tanıdığı meşru Libya hükümetine karşı saldırıları var.  Darbeci Hafter, başarılı olursa, Libya’nın meşru hükümeti devrilirse Libya ile yaptığımız kıta sahanlığı anlaşması da tehlikeye girer. Bu anlaşmayı ayakta tutmak Doğu Akdeniz’deki haklarımızın korunması açısından çok önemli. Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Türkiye’nin da aralarında olduğu bazı devletlerden askeri destek istedi. Biz de evet dedik, tezkere meclise geldi. Libya’ya asker gönderilmesine ilişkin tezkereye CHP, HDP ve İyi Parti hayır dediler. Bu ne demektir, doğu Akdeniz'de olmamıza gerek yok demektir. Tezkere AK Parti ve MHP oyları ile kabul edildi ve Doğu Akdeniz’de oynanan oyunları da bozduk. Ülkemizin güvenliği söz konusu olduğunda birlik olsak daha güçlü olmaz mıyız? Ama maalesef CHP'deki anlayış Türkiye'nin aleyhine olan bir şey Recep Tayyip Erdoğan'ı zayıflatır, Türkiye’nin faydasına olacak olan bir husus da AK Parti’yi ve Recep Tayyip Erdoğan’ı güçlendirir mantığı ile hareket ediyorlar, tabi bu siyaset tarzı da milletimiz tarafından not ediliyor, İnşallah önlerine de sandık gelince gereğini yapacaklardır.

“Önümüzde seçimsiz geçecek bir 3,5 yıl var”

Hiç bıkmadan, usanmadan, yorulmadan, gece gündüz milletimize her alanda hizmet etmeye devam edeceğiz. Önümüzde seçimsiz geçecek bir 3,5 yıl var. Bu süreyi en güzel bir şekilde değerlendireceğiz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi sayesinde ekonomik saldırıları püskürtmeyi başardık, ülkemizi ekonomide büyütmeye, halkımızın refahını artırmaya devam edeceğiz. 2023'e geldiğimizde ülkemiz bu günkünden çok daha güçlü olacak. AK Parti hükümetinin avantajlarının bu güne kadar memleketimizin her köşesine kazandırdığımız eserlerle yaşattık, Bartın'a 7,5 milyar liralık yatırım yaptık. Hepsi büyük yatırım. Üniversitesinden barajlarına, tünellerinden limanlarına, Sanayi yatırımlarından turizm yatırımlarına, Doğalgazından, tarıma verdimizin desteklere, yeni okullara, hastanelere, yurtlara varıncaya kadar hepsi devasa yatırımlar. Bartın’da devam eden 7,5 milyar lira tutarında daha yatırımımız var, bunları tamamladığımızda Bartın bölgemizde bir yıldız gibi parlayacak.”