Özsoy'dan Bartın'ın sorunlarına 'ince' tespitler

24 Haziran erken seçimlerinde CHP'den Milletvekili Aday Adayı olan Fahri Özsoy, Bartın Hergün Gazetesini ziyaret etti. Bartın'ın sorunlarını dile getirdiği ziyarette Özsoy, sanayiden turizme ve tarıma kadar Bartın'da öncelikle yapılması gerekenleri de anlattı. Bartın'ın göç veren bir il olduğunu vurgulayan Özsoy, bunu durdurmak içinse biran önce Bartın'da kendi bölgesel ve yöresel şartlarına uygun katma değeri yüksek endüstriyel ürün üreten bir organize sanayi bölgesi kurulması gerektiğini söyledi. Özsoy, 'Bartın'ı köyünden şehrine kadar insanlarını tanıyıp partimin de içyapısını bilerek aday olmuş biriyim' dedi.

Özsoy'dan Bartın'ın sorunlarına 'ince' tespitler

CHP Milletvekili Aday Adayı olan Fahri Özsoy, CHP Eski İl Başkanı Fahrettin Akgül’le Bartın Hergün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Nihal Çınçın’ı ziyaret etti. Ana gündemin siyaset ve 24 Haziran erken seçimlerinin olduğu ziyarette Özsoy hem Bartın’ın sorunlarını dile getirdi hem de sanayiden turizme, tarıma kadar Bartın’da öncelikle yapılması gerekenleri de anlattı. “Şuanda milletvekili aday adayı olmamın ana nedenlerini gelecek olursam” diye söze başlayan Fahri Özsoy kendisini şu sözlerle tanıttı:

Şuanda milletvekili aday adayı olmamın ana nedenlerini gelecek olursam birincisi Türkiye’nin içinde bulunduğu şuan ki durum ve ilimizin hem ekonomik hem de gelişmesinde gördüğüm eksiklikler. Parti büyüklerimden gelen teklifler doğrultusunda aday adaylığına müracaat ettim. Ben adaylığımı örgütün adaylığı olarak görüyorum. Çünkü müracaat edenlerin içerisinde parti geçmişi ve görev bakımından buna en fazla layık olduğunu hissedenlerden bir tanesiyim.

“12 yıl CHP il yönetiminde görev aldım”

11 yıldır kendi iş yerimde orman ürünleri sektöründe faaliyet gösteriyorum. 6 yıldır özel sektörde fabrikada müdürlük yaptım. Bunun dışında 2 yıl Gebze’de ithalat-ihracat firmasında çalıştım. Siyasi olarak ta 2001 yılında rahmetli Şeref Yıldız abimizle birlikte Cumhuriyet Halk Partisinde birlikte çalışma fırsatımız oldu. Daha sonra Kamil Altan Bey’le aynı yönetimde birlikte yer aldık. 12 yıl il yönetimde il başkan yardımcılığı, il sekreterliği, örgütlerden sorumlu başkan yardımcılığı, 3 dönem kurultay delegeliği yaptım. Bu 3 dönemin 2 döneminde partinin tüzük komisyonunda yer aldım.”

“Bizim göçü durdurmamız gerekiyor”

Bartın’ın en büyük sorunun şuanda sabit görünse bile hala göç olduğunu kaydeden Fahri Özsoy, Bartın’da şuana kadar yapılmayanları ve yapılması gerekenleri ise şöyle anlattı:

“İlimizin en büyük sorunu göç. Nüfusumuzun yüzde 60’ı kırsalda yaşıyor. Köylerdeki insan kültürünün ana özelliği maden özelliği. Bu maden emeklilerimizin evlatları madende tekrar iş bulamadıkları için göç etmişler. Bunların genelde büyük bölümü İstanbul, Kozcağız ve Kumluca bölgesindeki gençlerimiz ise Ankara bölgesindeler. Bizim göçü durdurmamız gerekiyor. Şuanda göç durmuş gibi görünüyor ama aslında ilimizde duran göç değil. Dışarından üniversite okumak için ilimize gelen öğrencilerden dolayı nüfusumuzda bir sabitlenme var. Nüfusumuz yaşlı. Bartın’da yıllık bin 680 doğum gerçekleşiyor. Nüfusumuzun gençleşme oranı çük düşük.

“Çok fazla çalışacak fabrika yok”

Gençlerimiz ilimizde istihdam, çok fazla çalışacak fabrika olmadığı için büyük şehirlere göç etmek zorunda kalıyorlar. Bunu da durdurmak için Eski Sanayi Bakanımız Hasan Akyol’un Kurtköy’de yapmış olduğu Organize Sanayi Bölgesinde 3 bin 700 SGK’lı çalışan gözüküyor. 25 tane aktif fabrika çalışıyor. Bu farikaların 17 tanesi ihracat yapıyor. Aldığımız bilgiye göre burada yeni açılan alanlarla birlikte bir 25 fabrikalık yerlerin tahsisi daha gerçekleşecek.  Enerji alt yapısı bitmek üzere.

“15 yıldır bitmiş görünen ama bitmeyen bir Kirazlıkköprü Barajı var”

GAP’tan sonra Türkiye’nin ikinci büyük projesi olarak dillendirilen Filyos Vadi Projesi bittiğinde Bartın olarak bundan faydalanmamız gerekiyor. Bartın, Filyos’un yaşam olabilir. Oradaki insanların buraya daha rahat gelip gitmesi için Bartın’ın şehir havasına girmesi gerekiyor. Emekliler şehri değil de biraz daha sosyal, aktif bir şehir olması lazım. İktidarın 15 yıldır bitmiş görünen ama bitmeyen bir Kirazlıkköprü Barajı var. HES ihalesi daha yeni yapıldı. Elektrik üretimi gerçekleşmiş değil. 310 milyon TL’lik sadece proje aşamasında olan bir Bartın Irmağı Islah Projesi var. Bir Eskişehir olabiliriz. Bu zor değil.

“Amasra’da ortaya çıkarılması gereken tarihi yapılar var”                           

Bartın’ın ormanlarıyla, yaylalarıyla turizm potansiyeli çok yüksek. Amasra’nın 3 bin yıllık bir tarihi var. Bu değerlendirilmeli. Oradaki kültürel, tarihi yapı ortaya çıkarılmalı. Şuana kadar orada sadece Amasra Kalesinin surlarının temizliği yapıldı. Ama orada ortaya çıkarılması gereken tarihi yapılar var.

“TTK’yı hantal yapıdan kurtarmamız gerekiyor”

TTK’da 560 personel çalışıyor. TTK’ya  daha önce yurt dışından bir üretim makinesi getirilmiş ama burada 1 yıl kullanıldıktan sonra makine Kozlu’ya gönderilmiş. Makinenin burada olduğu zaman günlük 400 ton TTK’da üretim olduğu ifade ediliyor. Ayrıca TTK’ya personel istihdam edilirse bizim anladığımız TTK’nın zarar etme gibi bir durumu söz konusu değil. TTK’yı bizim bu hantal yapıdan kurtarmamız için siyasi olarak elimizi masaya vurmamız gerekiyor.

“Bartın’daki daire müdürlerimiz zayıf”

Ne yazık ki Bartın’daki kamu kurumlarımızın başındaki daire müdürlerimiz zayıf. Ben burada görev yapan ve başka ile atanan il müdürlerimizin hiç önemli bir pozisyonda görev aldığını daha duymadım. Sadece birkaç isim var. Onlardan birisi Mehmet Özdal Bey Bartın’dan atandıktan sonra genel müdürlük yaptı. Bir de Zeki Şaltu Bey, Vali Yavuz Erken var. İlimiz tarihinde göremeyeceği kadar vali görmüş bir il. Devlet kadroları, il müdürlükleri deneme tahtası oldu. En basit bir başhekimlik deneme tahtası oldu.

“AK Parti Bartın’da yapılması gerekenleri yapmıştır”     

AK Parti Bartın’da ulaşım anlamında yatırımlar yaptığını söylüyor. Bir Amasra Tünelini, bölünmüş yolları örnek gösteriyor. Ama şunu söyleyeyim yapılması gerekenleri yapmıştır. Okul ihtiyacı vardır oraya okulu yapmıştır. 81 ile üniversite kuruldu, Bartın’a da kurulması gerekiyordu ve kuruldu. Fazladan devletten ya da hükümetten bir şey almışlığımız yok. Olması gerekenler oluyor.

“Bartın’ın özelliklerine uygun bir OSB kurulmalı”

Bartın’da bundan sonra olması gereken şey yani birinci önceliğimizin kendimize göre katma değeri yüksek endüstriyel ürün üreten bir organize sanayi bölgemizin olması lazım. Burada yetişen gençler dışarıya gitmemeli. Komşu illerimizin ikisinde de demir fabrikaları var. Bu demir fabrikalarına katma değeri yüksek yan madde üretebilecek tesislerin olması gerekiyor. Bunları buraya çekmek için kendi teşvikimizi kendimiz yaratmalıyız. Teşvik çıkıyor. 4. Bölgeyiz. Yatırımcı bunla ne yapacağız. Diyor bu sefer başka bir ile gidiyor. Milletvekilimizin bu koddaki teşvikin Bartın’a yaramayacağını, yatırımcının bunu gördüğünde başka bir ile gideceğini Ankara’da görmesi gerekiyor.

“Katma değeri yüksek tesisler kurulmalı”               

Bunun içinde bizim ucuz işgücüyle değil katma değeri ve işgücü yüksek tesisleri bulup hem Bartın’a hem de Filyos’a getirmemiz gerekiyor. Hangi parti iktidar olursa olsun, kim milletvekili olursa olsun 21. Yüzyıl değil 25. Yüzyıl vizyonuyla hareket etmesi lazım.  Biz nüfus 100 bin oluyor ona göre su bulmaya çalışıyoruz ya da ona göre yapılaşmaya  veya imara gidiyoruz. Hayır. Bizim nüfus 1 milyon olacakmış gibi hareket etmemiz gerekiyor. Bugünü kurtaracak politikalar üretiyoruz. Bu yüzden geldiğimiz nokta bu. 12 senede ancak barajın kenarındaki yolu yapabildik.

“12 yıldır Bartın-Çaycuma arası sıcak asfalt olmadı”

Dikkatinizi çekmek istiyorum. Bugün Devrek’ten çıktığınız andan itibaren Bolu’ya kadar yol sıcak asfalttır. Devrek’ten bu tarafa geçtiğinizde ise sıcak asfaltı bulamazsınız. 12 seneden beri Bartın çıkışından Çaycuma’ya kadar sıcak asfalt yapılmadı. 12 seneden beri Safranbolu’ya bölünmüş yol projesini yapamadık. Safranbolu’ya turist geliyor, otelde kalıyor. Balığını Amasra’da yiyor. Amasra’ya çöpünü atıyor ve gidiyor. Biz buna talip değiliz. Biz sadece Safranbolu’da değil Amasra’da da konaklayacak turistte talibiz. Bize bunu yapacak vizyonu olan kurum müdürleri lazım. Şunu da açık yüreklilikle söylüyorum. Bugün Bartın ekonomisinde canlılık varsa o da Devlet Su İşleri Sayesindedir.

“Mezun olan her lise öğrencisi ODTÜ, İstanbul Üniversitesini kazanabilmeli”

Bartın’da ilkokul, ortaokul ve lisede 31 bin 500 öğrenci okuyor. Anaokulunda ise bin 500 öğrenci var. Bartın’da liseden mezun olacak her çocuğun İstanbul Üniversitesi ODTÜ’yü kazanacak düzeyde olması lazım. Ama bunu yapamayan öğretmenin bunu yapamayan İl Milli Eğitim Müdürünün burada durmasına gerek yok. Biz buna talip değiliz. Bana kalırsa devlet kadrosunda çalışan her kurum müdürünün bir yabancı dili olmalı.

“Bartın’ın en az 100 yıllık tarım planı olmalı”       

Bugün Tarım İl Müdürüne Bartın’da ne yetiştirilmeli diye sorsanız “Biz vatandaşın talibine göre yerine getiriyoruz” der. Ama bizim bir yetiştirdiğimiz ana ürünümüzün olması lazım. Bartın’da 5 bin 800 tona kestane toplanıyor ama kestane şekerini Bursa satıyor. 5 bin 200 tona defne toplanıyor defneyi Hatay, İzmir ihraç ediyor. Defneyi kozmetikte kullanan İzmir. Arıt Zoni Yaylasında neden arıcılık yaygınlaştırılıp kestane balı yetiştirilmesin. Bizim teşviklerimiz işte buna göre olmalı. Neyi düşünüyoruz ben anlamıyoruz. Bartın’ın en az 100 yıllık tarım planının olması lazım.

“Siyasetimizin güçlü olması lazım”

Bunları olması için siyasetimizin de güçlü olması lazım. Şu bizden, bu bizden değil. Öyle bir şey yok. Kim işinde başarılıysa, kaliteliyse biz onu tercih edelim. Kafa olarak aynı yapıda olmayabiliriz ama o Bartın’ın ekonomisine de, toplumuna da, kültürüne de katkı sağlar.  Milletvekili aday adayları içinde Bartın’ı köyünden şehrine kadar insanlarını tanıyıp partimin de içyapısını bilerek aday olmuş biriyim. İnşallah çıktığımız bu yolda başarılı da olursa partimin şuana kadar aldığı oydan daha yüksek oy alacağıma da eminim.  Geçmişte görev yapan arkadaşlara da teşekkür ediyorum.”