Koç: 'Kanserde erken teşhis hayat kurtarır'

Sağlık İl Müdürü Dr. Dursun Koç, 4 Şubat Kanser Günü dolayısıyla açıklamada bulundu. Dünyada her yıl kansere bağlı 8.8 milyon ölüm gerçekleştiğini ifade eden Koç, 'Ülkemizde ki en son resmi rakamlar değerlendirildiğinde bir yıl içerisinde yaklaşık 96 bin 200 erkek ve 67 bin 200 kadının kanser teşhisi aldığı tahmin edilmektedir' dedi.

Koç: 'Kanserde erken teşhis hayat kurtarır'

Sağlık İl Müdürü Dr. Dursun Koç, 4 Şubat Kanser Günü dolayısıyla açıklamada bulundu. Dünyada her yıl kansere bağlı 8.8 milyon ölüm gerçekleştiğini ifade eden Koç, “Kanser beraberinde getirdiği sağlık sorunlarının yanı sıra, maddi ve manevi yönden uzun süreli mücadele gerektiren bir hastalıktır. Dünyada her yıl kansere bağlı 8.8 milyon ölüm gerçekleşmekte ve önümüzdeki 10 yıl içerisinde bu rakamın 14 milyona (yılda) yükselmesi beklenmektedir. Ülkemizde ki en son resmi rakamlar değerlendirildiğinde bir yıl içerisinde yaklaşık 96 bin 200 erkek ve 67 bin 200 kadının kanser teşhisi aldığı tahmin edilmektedir. Son 5 yıl verileri değerlendirildiğinde; kanser sıklığında herhangi bir artış ya da azalış olmadığı söylenebilir” dedi.

Erkeklerde en sık prostat, kadınlarda ise meme kanseri görülüyor

Son verilerin genel bir değerlendirmesini yapan Koç şöyle devam etti:

“Son verilerimizi genel olarak değerlendirdiğimizde;  Erkeklerde en sık görülen kanserler akciğer ve prostat kanseri iken tütüne bağlı kanserler erkeklerde  önemini korumaya devam etmektedir.  Kadınlarda en sık görülen meme kanseri, her 4 kadın kanserinden birisi olmaya devam etmektedir  Hem erkeklerde hem de kadınlarda bağırsak (kolorektal) kanseri üçüncü en sık görülen kanser türüdür.  Çocukluk çağı kanserlerinde ise lösemi en sık görülen kanser türüdür.

Amaç farkındalık ve bilinç düzeyinin artması

“Dünya Kanser Günü” her yıl 4 Şubat Günü Kanser ile ilgili farkındalık ve bilinç düzeyinin artmasını sağlamak, kansere karşı mücadelede önemli bir adım olan doğru bilinen yanlışlardan kurtulmak ve doğruların herkese ulaşmasını hedeflemek amacıyla dünya genelinde faaliyetlerle değerlendirmektedir. Uluslararası Kanser Savaş Örgütü (UICC) tarafından bu yıl yayınlanan bildirgede kanserle mücadele hususunda dünya genelinde yapılması gerekenler ve bu konudaki önemli noktalar aşağıdaki şekilde vurgulanmıştır;

“Kanser önlenebilir bir hastalıktır”

 Dünyada her geçen gün daha fazla insan tütün ve tütün mamullerine, hareketsiz yaşam tarzına ve yanlış beslenme gibi kanserin en önemli risk faktörlerine maruz kalmaktadır. Sağlıksız yaşam alışkanlıklarının değiştirilmesiyle kanserlerin 1/3’den fazlasının gelişimi engellenebilir. Kanserin önlenmesi hususunda; alkolden ve tütün mamullerinden uzak durmak, sağlıklı beslenmek (yeterli miktarda meyve ve sebze ile lifli gıda tüketimi), ideal vücut ağırlığını korumak ve düzenli olarak fiziksel aktivite yapmak (her gün 30-40 dk yürüyüş) oldukça önemlidir. Ayrıca ultraviyole radyasyondan korunma, mesleksel ve çevresel maruziyetlerin önüne geçilmesi ile kanser yükü daha da aza indirgenecektir.

“Erken teşhis hayat kurtarır”

 Bütün kanserler erken belirti vermemektedir. Yine de şüpheli belirtiler olduğu takdirde doktora başvurulması erken teşhis olasılığını arttırmakta, bu da tedavi sürecini ve sonrasını olumlu etkilemektedir. Kanser türlerinin uyarılarını erken keşfetmek, bulgularını araştırmak ve ileri tetkik için hastaların sevk edilmesi erken tanı şansını arttırmaktadır. Bireyler kendi vücutları hakkında bilgi sahibi olmaya, olağan dışı bir değişikliğin fark edilmesi adına teşvik edilmeli ve erken teşhisin değeri hakkında bilgilendirilmelidir. Çünkü erken teşhis, tedavinin başarılı olması adına atılan ilk ve en önemli adımdır.

 İşte kanserde erken teşhis programları!  

Ülkemizde Dünya Sağlık Örgütü tarafınca önerilen her üç kanser için yani meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için toplumun kaynaklarına ve hastalık yüküne uygun olarak tarama programları yürütülmektedir. Bir tarama programının başarıya ulaşabilmesi için toplum tabanlı olması ve hedef nüfusun %70’ni kapsaması gerekmektedir. Sağlık Bakanlığımızın “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile toplum tabanlı kanser taramalarına yönelik, ülke genelinde Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) kurulmuş olup hâlihazırda ülkemizde 33’ü mobil olmak üzere 198 adet KETEM mevcuttur.

 Meme kanseri taramaları…

Meme kanseri taramaları, 40-69 yaş arasındaki kadınlara 2 yılda bir, gelişmiş teknolojiye sahip mamografi cihazları ile yapılmaktadır. Bundan dolayı tarama oranlarının etkin düzeylere ulaşmasını ve halkın katılımını arttırmak amacıyla KETEM’ler de bulunan mamografilerle ile halihazırda hizmet yürütmekte olan mobil mamografi cihazlarının yanı sıra alınan 10 adet yeni mobil mamografi cihazı 2016 yılı başında hizmet sunumuna başlamıştır. Yeni mobil mamografilerle birlikte mobil mamografi sayısı toplamda 33’e ulaşmıştır.  Mobil ünitelerde ve KETEM’lerde çekilen mamografi görüntüleri Ankara’da Hacettepe Teknokentinde kurulan raporlama merkezine online olarak aktarılmakta ve her mamografi en az iki radyoloji uzmanı tarafından 10 gün içinde merkezi olarak raporlanmaktadır. Aile hekimlerimizin katkısı, yeni açılan mobil ve yerleşik KETEM’ler ile meme kanseri taramalarına katılımın her geçen gün artması hedeflenmektedir.

Kalın bağırsak kanseri taramaları…

Kalın bağırsak kanseri taramaları,  Dışkıda gizli kan saptanıp kolonoskopi yapılan kişilerde henüz kanserleşmemiş polip halindeki tümörler tespit edilerek kanser gelişmesi önlenebildiği gibi kanser gelişmiş olan olgularda da erken teşhis ile ölüm oranları azaltılmaktadır. Ülkemizde de KETEM’lerde ve Aile Sağlığı Merkezlerinde 50-70 yaş arasındaki kadın ve erkek nüfusa; kalın bağırsak kanseri taraması gaitada gizli kan kiti yardımıyla hızlı, pratik ve güvenilir şekilde yapılmaktadır. Kolonoskopi yapılan hastalar ise 5 yılda bir tarama yapılmaktadır.

 Rahim ağzı kanserleri taramaları…

Rahim ağzı kanserleri taramaları, Son yıllardaki bilimsel veriler serviks kanserlerinin taranmasında HPV DNA testlerinin çok daha etkin olduğunu göstermektedir. HPV testlerinin hem duyarlılığı smeara göre daha fazladır hem de numune alınması daha kolaydır ve testin çalışılması aşamasında uzman bağımlılığı yoktur. Serviks kanseri üzerine yapılan çalışmalar göstermiştir ki bu kanserden yüzde 100 e yakın oranda  HPV sorumludur.  Ülkemizde de rahim ağzı kanserleri 2014 yılından itibaren  HPV-DNA testi ile taranmaya başlanmış olup, bu hizmet KETEM ve aile sağlığı merkezlerinde ücretsiz olarak verilmekte ve 30-65 yaş arası kadınlarımız 5 yılda bir yaptırabildikleri bu testlerle taranmaktadırlar.  Aile Sağlığı Merkezlerimize ve keteme taramalarınızı yaptırmak için sizleri bekliyoruz.”