Kalaycı'dan CHP'ye 'Hizmet' cevabı

AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı, Bartın Hergün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Nihal Çınçın'ı ziyaret etti. sohbet havasında geçen ziyarette Kalaycı, CHP Bartın İl ve İlçe Başkanları tarafından Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'la ilgili yapılan yazılı açıklamayla ve son günler il ve ülke gündemine yansıyan İl Milli Eğitim Müdürü Yaşar Demir'le hakkındaki iddialarla ilgili değerlendirmede bulundu.

Kalaycı'dan CHP'ye 'Hizmet' cevabı

AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı, Bartın Hergün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Nihal Çınçın’ı ziyaret etti. sohbet havasında geçen ziyarette Kalaycı, CHP Bartın İl ve İlçe Başkanları tarafından  Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’la ilgili yapılan yazılı açıklamayla ve son günler il ve ülke gündemine yansıyan İl Milli Eğitim Müdürü Yaşar Demir’le hakkındaki iddialarla ilgili değerlendirmede bulundu. Türkiye ve Bartın’ın AK Parti iktidarıyla birlikte büyük bir gelişme gösterdiğini ifade eden Kalaycı, “Türkiye ve Bartın AK Parti iktidarıyla birlikte büyük bir gelişim göstermiştir. Türkiye’de aslında AK Parti iktidarıyla büyük bir devrim olmuştur. Bu devrimi görmemekte mümkün değildir. Bartın’a yapılan yatırımları görmeyen,  Bartın’a yapılan 770 milyon TL’lik barajın kapaklarıyla gündem oluşturmaya çalışan zihniyet maalesef yapılan bu yatırımları görmezden gelmeye çalışıyor. Artık dünyaya ideolojik bakmamalıyız. Gelişmeye ve hizmete bakmalıyız. Buna göre oy vermeliyiz” dedi.

“Bartın’a yapılan hizmetler ortada”

Bartın’a yapılan hizmetlerin ortada olduğunu kaydeden Kalaycı şöyle devam etti:

“Bartın okullarıyla, hastaneleriyle, yollarıyla, tünelleriyle, üniversitesiyle büyüyor. İlimize yapılan yatırımlar ortada.  Bartın şehir nüfusumuz 26 binlerden 80 binlere gelmiş durumda. Amacımız bunu hızlı bir şekilde arttırmak ve ilimizi üniversitemizle birlikte daha çok geliştirmek. Eskiden ülkemizde yaşanan kısır çekişmeleri tekrar gündeme getirerek eski Türkiye’ye dönmememiz gerekiyor. Bizim ileriye dönüp ne yapabileceğimizi konuşup buna bakmamız gerekiyor.

“Ülkemize ve Bartın’ımıza hiçbir hizmet yapılmamış gibi eleştiriyorlar”

Ülkemizde sanki herhangi bir gelişme olmamış, hizmette ilerleme yaşanmamış,  yatırım olarak ülkemizde hiçbir şey yapılmamış gibi eleştiriler yapılıyor. Amasra’da maden yatırımı yapan şirket aynı zamanda yerli kaynaklarımızı enerjiye dönüştürmek için milli enerjiye katkı sağlamak için termik santral kurmak istediğinde buna karşı çıkan bu parti,  bu şirket işi durdurup işçi çıkardığında bu sefer işçilerin çıkarılmasına karşı çıkıyor. Yani bu şuna benziyor bir yere fabrika yapılacağı zaman önce o fabrikanın yapılmasına karşı çıkıyorsunuz, fabrika yapılırken işi durdurana da karşı çıkıyorsunuz. Ben bu mantığı anlamış değilim. Ülkemizde ve ilimizde yapılan hizmetler ortada.  Sadece Bartın’a 5 milyar TL’lik yatırım yapıldı. Devam eden 5 milyar TL’lik yatırım daha var. Yapılan hizmetler ortada.”

“Bartın her yönüyle büyümeye devam ediyor”

Bartın yollarıyla, hastaneleriyle, okullarıyla , sağlık ocaklarıyla, barajlarıyla, tünelleriyle yeni adliye saraylarıyla, 400 yataklı şehir hastanesiyle, organize sanayisiyle, üniversitesiyle büyümeye ve ilerlemeye devam ediyor.  Yapılan bu yatırımları halkımız da takdir ediyor ki Türkiye’de iki kişiden biri AK Parti’ye oy veriyor. Halkımızın partimize göstermiş olduğu bu teveccüh bizi iki kat daha fazla halka hizmet etmek için teşvik ediyor.

“Yapıcı eleştiriye her zaman açığız”

Biz gelişen ve ilerleyen Türkiye’de gençlerimize güveniyoruz. AK Parti nasıl gençliğe güveniyorsa diğer siyasi partilerin de aynı şekilde gençlerine güvenmesi ve yoluna devam etmesi lazım. Biz “Her şeyin en güzelini biz yaparız. Her şeyin en iyisini biz biliriz” de demiyoruz. Bizlerde insanız. Hatalarımız elbette olacaktır. Fakat yapıcı eleştiriye her zaman açık olmamız gerekir ki bizler de her zaman yapıcı eleştiriye açığız.

“Birbirimizin hatalarını güzel bir üslupla  söylemeliyiz”

Bizler tüm siyasi partiler eğer Bartın’a, Bartınlıya hizmet etmek için yola çıktıysak birbirimizi kucaklayarak  birbirimizin hatalarını güzel bir üslupla söyleyerek yola devam etmemiz lazım. Daha 15 yıl öncesine kadar hastane kuyruklarında, banka kuyruklarında, ilaç kuyruklarında kalp krizi geçirenler düne kadar askerinin silahını bile başka bir ülkeden satın alan Türkiye bugün bölgesinde ve dünyada “Artık dünyada ben de varım. Benim onayım olmadan hiçbir şey olmaz” deme noktasına geldi.   15 yıl önce bunu hayal etmek bile mümkün değildi. “Ben Amerika Birleşik Devletleri Başkanını aramam. O beni arasın” diyen bir Türkiye Cumhuriyeti  Cumhurbaşkanını hayal edebilir miydiniz?  Türkiye işte böyle bir gelişim göstermiş, büyük bir evrim geçirmiştir.

“Başını “kapat” demek te “aç” demek de zorbalıktır”

İl Milli Eğitim Müdürü Yaşar Demir’le hakkındaki iddialarla ilgili değerlendirmede bulunan Kalaycı konuyla ilgili şu ifadelerde bulundu:

“Türkiye bu şekilde gelişir ve büyürken bir avuç suda fırtına koparılmaya çalışmamalıdır.  Biz 28 Şubat’ta başı kapalı öğrencilerin başının nasıl açılmasına karşı çıktıysak bugün de benim için başı açık olana “Başını kapat” demekle başı kapalı olana “Başını aç” demek arasında hiçbir fark yok. Benim gözümde ikisi de zorbalıktır. Biz bu zorbalığın karşısındayız.

“AK Parti her zaman zalimin karşısında mazlumun yanındadır”

Biz çağdaş hukuk devletinde yaşıyoruz. Biz daha önce yıllarca başörtüsü konusunda sorunlar yaşadık. Bu zorbalık karşısında başörtülü kızlarımızın hakkını savunduk. Şimdi bunun tam tersini yapmamız mümkün değil. Çünkü bizim kafamız CHP kafası değil. Biz nerde haksızlık, adaletsizlik varsa biz mazlumun yanındayız. Zalimin yanında değiliz. Olmayız da. AK Parti hiçbir zaman zalimin yanında olmamıştır. Olsaydı şimdi dünyayla problemi olmamıştı. Bizim liderimizin zalimin yanında yer aldığını kimse görmemiştir. Çağdaş, sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan başı açık bir bayana kimse “Başını kapat” deme yetkisine sahip değildir.

“Buradan siyasi partilere ekmek çıkmaz”

Zamanında başı örtülü kadınlarımıza “Başını aç” diyenler ve o partiyi destekleyenler şimdi başka açıdan insanları karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Bu son derece yanlış. Bir defa onların karşısında dinci bir parti yok. Eğer AK Parti’ye oradan vurmak isterlerse AK Parti öyle bir parti değildir. Biz yasalarımıza bağlı olan bir partiyiz. Başı kapalı kadınlarımız bizim vatandaşımız başı açık kadınlarımızda bizim vatandaşımız. Buradan siyasi partilere ekmek çıkmaz. Bu yanlış bir yol. Biz her türlü vatandaşımızı kucaklayan bir partiyiz. Milli Eğitim Müdürümüzle ilgili kararı yargı verecektir. Ancak bu süreçte bir avuç suda fırtına koparılmaya da çalışmamalıdır.

“Bir avuç zümreye siyaset yapılmaz”

Cumhuriyet Halk Partisi adı üstünde içinde halk kelimesi olan bir parti. Başı kapalı olan kadınlarımız Cumhuriyet Halk Partisinin halkından değil miydi? Hiç onlara bugüne kadar sahip çıkmadı. Eğer bir insan demokratsa sağcıya da haksızlık yapılınca savunacak, solcuya da haksızlık yapılınca savunacak. “Sadece benim seçmenime işlem yapılınca savunurum” mantığı o siyasi partiyi küçültür. Türkiye Cumhuriyeti Devletinde siyaset yapan tüm siyasi partiler 81 milyon insanı hesaba katarak siyaset yapmalı. Bir  avuç zümreye siyaset yapılmaz.

“Aslında herkes bu hizmetleri takdir ediyor”

Aslında herkes kendi içinde muhasebe yaptığında bu hizmetleri takdir ediyor. Fakat işe siyasi parti ve ideolojik olarak bakıldığından maalesef insanlar aka kara demeye devam ediyorlar. Ben Bartın’da yaşayan tüm kardeşlerimizden aklı selim düşünmelerini istirham ediyorum. Ben Bartın’ı ve Bartınlıyı seviyorum. Bartın’a ve Bartınlıya hizmet etmek için de elimden geleni yapmaya çalışıyorum.”